Albüm incelemesi: Arlo Parks, My Soft Machine

Albüm: Arlo Parks - My Soft Machine Süre: 4o dakika Plak şirketi: Transgressive Records Yayın tarihi: 26 Mayıs 2023 Yaşamın yumuşak makinesi 2021 yılında yayımladığı çıkış albümü Collapsed in Sunbeams 'le Birleşik Krallık'ın prestijli unvanı Mercury Ödülü'nün sahibi olan; bu albümle iki de Grammy ödülü kazanan Arlo Parks, çok beklenen ikinci albümü My Soft Machine 'le geri döndü. Adını Joanna Hogg'sun The Souvenir filminin karakterlerinden birinin "Neden film izleriz?" sorusuna verdiği "Yaşamı aktığı gibi değil, bu yumuşak makinenin içinde deneyimlendiği gibi görmek isteriz." cevabından esinle alan uzunçalar; Parks'ın zihinsel çalkantılarını, ruhunun derinliklerini ve kişiselliğinin mahremini tüm şeffaflığıyla ortaya koyduğu yüzleşmeci bir çalışma. Öte taraftan, müzisyenin ilk albümüyle çıktığı müzikal seviyenin ve bestecilik maharetinin minimalist seslerin iddiasızlığıyla gölgede kalması, My Soft Machine 'in getirdiği en büyük hayal kırıklığı. Albümün davetkâr anlatısının samimi yolculuğuna karşıt olarak parlak müzikal anların azınlıkta olduğu; müzisyenin Phoebe Bridgers gibi bir indie deviyle işbirliğinin bir araya gelmekten öteye gitmediği ve Arlo'nun esinlerinin yavan bir pastiş olarak albümü bir potpuriye dönüştürdüğü ses manzaralarıyla karşı karşıyayız zira. Bu durum, yakın geçmişte Los Angeles'a yerleşerek müzik endüstrisinin kıdemli yapımcıları, yazarları ve ses mühendisleriyle çalışan Parks'ın elindeki imkânları iyi yönetemediğinin de bir göstergesi. Depeche Mode, Arctic Monkeys, Sampha ve James Blake gibi isimlerle çalışmış Matt Colton'un mastering mühendisliğini üstlendiği; Caribou, FKA Twigs, The xx, Frank Ocean ve nicelerinin ses kimliklerine imzasını atmış David Wrench'in miksini yaptığı; yazarları arasında Mount Kimbie'den Dominic Maker'ın da olduğu My Soft Machine , bu yıldız kadrosunun vadedebileceklerinin gerisinde kalan bir sadeliğe sahip. Arlo Parks , My Soft Machine Arlo 101 Arlo'nun ifadesiyle My Soft Machine, "kendi perspektifinden ve vücudundan aktarılan bir yaşam seyirliği. 20'li yaşlar ortasının anksiyetesinin, dostlarının madde bağımlılığının, ilk defa aşık olmanın karın ağrısının; kederi, travma sonrası stres bozukluğunu, mutluluğu ve öz sabotajı idare etmenin, dünyalar arasında şaşkınlık ve hassasiyetle dolaşmanın bir hikâyesi . İçine sıkıştığı vücudun nasıl hissettirdiğinin bir şahidi." Bu hâliyle albüm, Parks'ın hâlihazırdaki psikolojisinin bir dokümanı; onun yönetmenliği, yazarlığı ve kurgusuyla izlediğimiz bir yumuşak makine gösterimi . My Soft Machine 'i Arlo'nun bağımsız prodüksiyonlu bir filmi yapan detaylar ise, onun müzikal estetiğinde saklı. Müzisyenin Super Sad Generation (2019) kısaçalarından itibaren inşa ettiği ses kimliği, onun çeşitli janrların pop kompozisyonunda yankılanan kasvetli ve narin vokal harmonileriyle öne çıktı. Üretimlerinin lo-fi (düşük kaliteli) ses manzaraları ise Parks'ın pop'unu inzivai bir odaya taşıdı. Bedroom pop olarak etiketlenen ve Arlo'nun müziğinin de çağrışımlarıyla dolu olduğu janr, (bilhassa) Y ve Z jenerasyonunun odasıyla kurduğı yakın ilişkisine; onu bir nevi dünyası yaptığı bir sosyokültürel fenomene içkin olarak hayata geldi. Öte yandan, Nijerya kökenli Afrikalı bir ailenin çocuğu olarak Londra'da doğan Parks, (İngiltere'nin ışıltılı ve amansız hip-hop yıldızı Little Simz'in de arasında olduğu) tetiklediği ilhamı ve yaratıcılığı çok yönlü olan bir kültürler ve nesillerarasılığının da temsilcisi. Demografisi çok parçalı Londra'da yetişmesinin mümkün kıldığı ve ailesinden kalan mirasın da motive ettiği binbir yüzlü dünyanın keşfi, bunun temel sebebi. Bu anlamda, Parks'ın odasının izolasyonunda uzandığı rengarenk müzikal personasını ve bedeninin geçişkenliğiyle onayladığı kuir kimliğini şahsi bir geçmiş üzerinden okumak da mümkün. İşte Arlo'nun ikinci uzunçaları, dışarıya açık bu münzevi yaşamın eşlikçiliğinde ülkeler ve zamanlararasında dolaşarak envaiçeşit janrı amatörce derleyen müzisyenin alametifarikası ses motiflerini ve onlardan oluşturduğu örüntüleri buluşturan bir derleme. Diğer taraftan My Soft Machine , her ne kadar Parks'ın yaratıcı yaklaşımına ve iç alemine dair ipuçları verse de onun yeteneklerinin sınırlarını zorlayacak ve vizyonunu genişletecek cesur denemelerden de hayli uzak bir vasatlık. Öyle ki albüm; Arlo'nun boom bap 'tan grunge 'a, pop'un ambient ses manzalarından hip-hop 'un minimal soyutlamalarına genişleyen bir deneme havuzunun ortasında kendi özerk sesini aramak yerine, mevcut ahvalinin kırılgan gerçekliğini anlattığı sesli bir öykü sadece. Daha direkt olmak gerekirse, geç ergenliği geride bırakıp erken yetişkinliğe adım atan müzisyenin biriktirdiği travmalarının, üzüntülerinin, özlemlerinin, hafakanlı tefekkürlerinin ve bu garabet yaşamın baş döndürücü hakikatleri karşısındaki açık yürekli itiraflarının iç içe geçtiği; müziğin sesini kısan bir günlük anlatısı My Soft Machine. Albümü bir yandan çok güçlü kılan, diğer yandan ise Parks'ın müzikal olarak en sığ işi yapan da bu iki kutbun dengesizliği.

Duende Haftanın Albümleri

Water From Your Eyes, Everyone's Crushed

Albüm: Water From Your Eyes - Everyone's Crushed Süre: 31 dakika Plak şirketi: Matador Records Yayın tarihi: 26 Mayıs 2023 Nate Amos ve Rachel Brown'dan oluşan ikili Water From Your Eyes, son albümleri Everyone's Crushed 'a değin "hilkat garibesi" pop deneyselliklerini radar dışından sürdürdü. 2021 yılında yayımlanan Structure albümünün New York'un veteran indie plak şirketlerinden Matador'a çıkan yolu açması, takiben de sıra dışı müziklerinin taşıdığı potansiyelin medya görünürlüklerini arttırması ; hâlihazırda fütüristik müzik keşifleri için spot ışıkların çevrildiği dünyanın başkentlerinden New York'ta merkezlenen Water From Your Eyes'ı şehrin güncel müzik atlasında büyüteç altına alınan bir projeye dönüştürdü. Water From Your Eyes , Everyone's Crushed Grubun 6. stüdyo uzunçaları olan Everyone's Crushed; günümüzün hibrit, geçişken ve etiketlenmesi güç avantgard müziğinde çığır açıcı bir dönemeç vadetmese de ilham aldıklarının omuzlarında pineklemekten imtina eden bir orijinalliğe de sahip. Zira bir taraftan punk rock 'ın tekdüze ses manzaralarını katmanlaştırararak genişletmeye çalışan bir pratik olan post-punk'ın deneyselliğini; diğer taraftan ise müziği virtüözlüğün kıskacından kurtararak ona edimsel, kural tanımayan ve yapıbozumcu bir yaklaşım getiren no wave 'in anti-melodik, atonal ve kaotik yaklaşımını arkasına alan Water From Your Eyes, tüm bunları delişmen bir pop örtüsü üzerinde giriftleştiren bir özgünlüğe de sahip. Onları yavan bir taklitçilikten alıkoyan da tam olarak bu.

Duende Haftanın Albümleri

Sparks, The Girl Is Crying In Her Latte

Albüm: Sparks - The Girl Is Crying In Her Latte Süre: 47 dakika Plak şirketi: Island Records Yayın tarihi: 26 Mayıs 2023 Sparks olarak müzik kariyerlerinde köklü bir 55 yıl deviren, 20. yüzyıldan 21. yüzyıla taşan yolculukları boyunca da müzikal bir kaleydoskop deneyimi vadeden Mael kardeşler (Ron ve Russell), 47 yıl sonra geri döndükleri Island Record çatısı altında yayımlanan 26. stüdyo albümleriyle eşi benzeri olmayan yaratıcı patikalarında hız kesmeden koşmaya devam etti . Kimono My House 'dan (1974) N° 1 in Heaven 'a (1979), Lil' Beethoven 'dan (2002) Hello Young Lovers 'a (2006); glam , disko, art pop , senfonik rock ve dahası nice janr arasında kıpır kıpır dolaşan Sparks, aman vermeyen oyunculuklarıyla ele avuca sığmayan bir gariplik daha çıkardı. Sparks , The Girl Is Crying In Her Latte Müzik yapımını teatral bir mizansenliğe içkin olarak ele alan Sparks, The Girl Is Crying In Her Latte 'de de onlarla özdeşleşmiş satirik hikâye anlatıcılıklarını zıpçıktı, çapraşık ve eksantrik ses manzaralarıyla bir araya getirdi. Rock 'n roll 'dan operaya, heybetli orkestral garabetliklerden snythpop 'a genişleyen albüm, cazibesini sıra dışılıklarının tükenmek bilmez kaynağından devşiren Mael kardeşlerin yarım asırdan sonra dahi güncel kalabileceğini gösteren bol salvolu bir gösteri. İncelediğim albümlerden favori şarkıları, öne çıkardığım teklileri ve daha fazlasını bir araya getiren "haftanın bir keşif özeti" mahiyetindeki çalma listemiz de hemen aşağıda. Dinle

Duende Haftanın Albümleri

Danûk, Morîk

Albüm: Danûk, Morîk Süre: 32 dakika Plak şirketi: Omni Sound Yayın tarihi: 19 Mayıs 2023 Danûk'un ilk albümü bir hikâye anlatısı. Mezopotamya'nın müzik kültür arazisinin kulaklara aşina seslerinin bir araya geldiği, Avrupa'dan Güney Doğu Anadolu ve Kuzey Suriye'ye uzanırken iki nehir arasının derin müzikal mirasını turlayan görkemli bir koşu. Zira grubun 20. yüzyılın başında Kuzey Suriye'de kaydedilen ve Viyana'yla Berlin'in fonogram arşivlerinde bekletilen 4 Kürtçe a cappella 'sını (Kürtçe'de "laûk") kazıp gün yüzüne çıkardığı; bunların yanına da Kürtçe müziğin geniş şarkı kütüphanesinden beş tanesini eklediği eşsiz bir kürasyon Morîk . Çoğu sade bir melodiden ibaret olan bestelenmemiş bu şarkılar, orijinalliklerine sadık kalınarak Danûk'un elinde yeni bir çehreye büründü. Adsız şarkıların Kürtçe vokalleri, grubun titiz kompozisyonuyla buluştu. Morîk'in köklü müzikal dünyası bilurdan zurnaya, buzukiden tefe, darbukadan meye birçok geleneksel Orta Doğu enstrümanını geri çağırırken, elektrik gitar ve akustik bas gibi modern telliler albümün seslerine güncellik kazandırdı. Danûk, "Morik" Ancak her şeyden önce Kürtçe müziğin sesini öne almaya ve besteleriyle orijinal melodilerin " ışıldamasını " sağlamaya çalışan Danûk, şarkıları gün yüzüne çıkararak kendi kendilerine parıldamalarına aracılık etti yalnızca. Modern müziğin karmaşıklaştırmayı zor addeden inanışıyla ters düşen Danûk, morîk 'lerinin (morîk Kürtçe'de "inci" demek) ışığını ortaya çıkarmak için basit bir yaratıcı izlek takip etti. Şarkılarındaki Kürtçe müzik çekirdeği, katmanlı seslerin altında kalmadı. Bunun için güçlerini Snarky Puppy'den Michael League'in yapımcılığıyla birleştiren grup aradığı müzikal karışımı buldu. League'in modern ses manzaralarını albümünün kadim şarkılarının ve Kürtçe müzik geleneğinin ışıltısına gölge yapmayacak şekilde dâhil edişi, Morîk 'i Mezopotamya üzerinde yükselen bulutsuz ve bereketli bir güneşe dönüştürdü. Duende'nin odağına Danûk'un ilham dolu kuruluş, gelişim ve yaratıcı hikâyesini ele alan derinlikli " Müşterek Mezopotamya'nın sınırsızlığında " portre yazısına bir göz atmak isteyebilirsin.

Duende Haftanın Albümleri

Bar Italia, Tracey Denim

Albüm: Bar Italia, Tracey Denim Süre: 43 dakika Plak şirketi: Matador Records Yayın tarihi: 19 Mayıs 2023 Londra'nın bereketli gitar müziği sahnesinin gölgeler altında hareket eden; Nina Cristante, Jezmi Tarik Fehmi ve Sam Fenton'dan oluşan üçlüsü Bar Italia, 2020'den bu yana verimli bir şekilde sürdürdükleri müzikal üretimlerini kataloglarının en kasvetli kırılganlığı olan Tracey Denim 'le genişletmeye devam etti. Yapımcılığını ve kayıtlarını grubun kendisinin yaptığı albüm, klasik rock 'n roll enstrümantasyonunu lo-fi minimalizmlerine indirgeyen Bar Italia'nın bürokrasiden uzak; DIY (kendin yap) yaratıcı yaklaşımlarıyla uyuşan bir çalışma. New York'un ünlü bağımsız plak şirketi Matadors etiketiyle yayımlanan ilk albüm olan Tracey Denim, yine New Yorklu bir indie efsanesi Blonde Readhead grubunun -bilhassa- Melody of a Certain Damaged Lemons (2000) albümünde cisimleşen ses manzaralarını çağrıştıran ipuçlarıyla dolu. Bar Italia, Tracey Denim Bar Italia'nın çoklu vokallerinin işkenceli kişiselliklerinden fışkıran ölgün tınıları, "profesyonel" bir ses mühendisliğinin kasti yoksunluğunun getirdiği kirli, kusurlu ve çiziktirilmiş melodik gitarları; hâliyle düşük kaliteli, münzevi ve loş bir indie rock atmosferikliğini öne çıkaran müzikal dünyaları bu benzerliğin temel sebepleri. Tracey Denim , indie rock 'ın orijinal çağrışımlarını (Bkz: bağımsızlık) geri getiren; yaratıcılıklarının ve müziklerinin özgürlüğünü eline alan üç arkadaşın çeşitli janrların motifleriyle süslediği sesli bir kara kalem çiziktirmesi. İncelediğim albümlerden favori şarkıları, öne çıkardığım teklileri ve daha fazlasını bir araya getiren "haftanın bir keşif özeti" mahiyetindeki çalma listemiz de hemen aşağıda. Dinle

Duende Haftanın Albümleri

Kesha, Gag Order

Albüm: Kesha, Gag Order Süre: 38 dakika Plak şirketi: Kemosabe Records Yayın tarihi: 19 Mayıs 2023 Yakın geçmişin pop dünyasının aldırışsız, amansız ve asi bir yıldızı olarak etiketlenen; raver bir partici kimliğiyle öne çıkar(ılar)ak müziği kadar (hatta belki onu gölgede bırakarak) imajıyla da spot ışıkları altında parlayan Kesha, 6 albümlük kataloğunun en yüzleşmeci, şeffaf ve müzikal olarak ustaca işine imza attı. Kökleri 2020'ye, müzisyenin 5. albümü High Road 'a kadar giden Gag Order , Kesha'nın Rick Rubin'in yapımcılığında kaydettiği ilk albümü. Kurt Vile'dan Ramones'in Dee Dee ve Joey'sine genişleyen 20 kişiyi aşkın engin yazar kadrosuyla Gag Order, müzisyenin " post-pop " diye tanımladığı görkemli, paylaşımcı ve zihniyle kalbinin kapılarını sonuna kadar açan bir duygu seli âdeta. Kesha, Gag Order Hayatının son 10 yılını bir zamanlar müziğinin prodüktörlüğünü yapan Dr. Luke'un profesyonel ve kişisel istismarının getirdiği psikolojik travmalarla boğuşarak geçiren Kesha, bireyselliğini tüm biricikliğiyle kavradığı ve kendisinden beklenen "pop standartlarına" sırt çevirdiği bir açılımın kıyısına demir attı. " Depresyona, minnette, hınca ve umuda girip çıkan zihnimin hissettiği gibi çınlayan bir albüm yapmak istedim. " diyen müzisyen, artık çocukluğun masum tahayyülerinden gerçekliğin çetin sınavlarıyla çıkmış bir kadının yetişkinliği içselleştirdiği bir durakta. Zira Gag Order, kişisel ve yaratıcı bir özgürlüğün edebi ve müzikal ipuçlarını barındıran; Kesha'nın tabiriyle " bir egonun ölümünü ve ruhani bir uyanışın günlüğünü tutan " ve kırılganlıklarla umudun dinginleştirici cazibesinin kol kola olduğu bir çalışma. Kesha; çocukluğundan müzisyenliğinin zirvelerine ve diplerine, hayal kırıklıklarından aldatılmalarına, üstüne giydirilen etiketçi yakıştırmalardan kişisel yılgınlıklarına uzandığı albüm anlatıcılığında içinin en mahrem köşelerini gün yüzüne çıkarırken; pop müziğini folk'tan gospel 'e, tekinsiz elektroniklerden oda müziğinin yaylılarına genişletti. Kesha, hem kendini hem de müziğini öteye, geleceğin aydınlığına taşıdı. There's so many things I'd change, but I can't There's so many things I said that I wish I left unsaid Time's passin' me by Gotta just laugh so I don't die Kesha, Happy

Duende Haftanın Albümleri

🎤 Albüm incelemesi: billy woods & Kenny Segal, Maps

Albüm: billy woods & Kenny Segal - Maps Süre: 44 dakika Plak şirketi: Backwoodz Records Yayın tarihi: 5 Mayıs 2023 Harita çiziliyor Geçtiğimiz sene yayımladığı Aethiopes ve Church albümleriyle 2022'nin yalnızca en iyi hip-hop değil; tüm janrlar arasında en iyi işlerinden ikisine imza attığını düşündüğüm billy woods, 12. stüdyo uzunçaları Maps 'le nevi şahsına münhasır MC'lik (rap vokalistliği) standardının sıra dışı örneklerini vermeye devam etti. Yeni bir Kenny Segal işbirliği olan Maps; woods'un mikrofonlarda, Segal'ın ise prodüksiyonda olduğu ilk albüm Hiding Places 'ı (2019) aynı görev bölüşümüyle takip etti. Hip-hop 'un müzikal kırılımlarından abstract hip-hop janrının çeperlerden ana sahneye taşınan Earl Sweatshirt'lü, Navy Blue'lu, MIKE'lı ve dahasıyla taze yükselişinin kıdemli temsilcilerinden billy woods, yakın geçmişinde bu yükselişi hızlandıran bereketli bir diskografi yetiştirdi. Yalnızca solo işleriyle değil; aynı zamanda hemşehrisi (New York) Elucid'le 2013 yılında başlattığı projesi Armand Hammer 'la, bir yenisi Maps 'la hayata geçirdiği Kenny Segal işbirlikleriyle ve Your Old Droog'tan Algiers'ın kataloğuna uzayan MC'lik destekleriyle de verimli bir üretim ağı genişletti. 17 şarkılık uzun bir listeye sahip olan Maps ; billy woods'un geçmişteki yaratıcı ortaklıklarını geri çağıran, bunlara yenilerini ekleyen isimlerle dolu. Aralarında MC'lerin, caz müzisyenlerinin ve prodüktörlerin olduğu liste; albümü çeşitli yaratıcı zihinlerin, ellerin ve seslerin eşlikçiliğinde zengin bir dinleme deneyimine dönüştürdü. billy woods'un nesir-vari, mecazi, soyut ve çok katmanlı söz yazarlığını seslendirenler arasında en son JPEGMAFIA'yla Scaring the Hoes 'u (2023) yayımlayan Danny Brown, abstract hip-hop 'un köklü isimlerinden Aesop Rock, Future Islands'ın hem caz hem de hip-hop şerbetli vokalisti Sam T. Herring, bir başka New Yorklu ShrapKnel, Detroit merkezli Quelle Chris ve woods'un kadim dostu Elucid yer aldı. Maps 'i cazla rap'in kesiştiği ve onu bu birleşimden beslenen bir caz rap uzunçalarına dönüştüren enstrüman ve kompozisyon tercihleri ise yansımalarını çeşitli müzisyenlerde buldu. Bunlar arasında cazın müstakbel ses manzaralarını Londra'dan galaksilere yayan Shabaka Hutchings'in flütü, Aaron Shaw'ın tenör saksafonu, Mike Parvizi'nin kontrabası ve Jason Wool'un rhodes piyanosu yer aldı. Albümün "yolda olma ahvaline dair" temasıyla uyumlu olan, woods'la Segal'ı bir uçağın içinde çeşitli sekanslar içinde resmeden minimalist albüm kapağı ise Delphine Ettinger'e ait. billy woods & Kenny Segal, Maps Yol, yaşam, perdeli yalnızlıklar ve derinlikli tefekkürler billy woods'un söz yazarlığı birbirine uyan ancak ortaya buğulu bir manzara çıkaran bir yapboz gibi. 2002 yılında Backwoodz Studioz plak şirketini kurduktan ve ilk albümü Camouflage 'ı bir sonraki yıl yayımladığından beri onun sesinde, vokal performansında, dizelerinde ve bunları bir araya getiren çalkantılı ve atıflarla dolu zihninde cisimleşen bir esrarengizlik var. Bu gizli hâl; woods'un yüzünü her daim flulaştırarak, yalnızca gözlerini gösteren maskeler giyerek ya da direkt eliyle kapatarak saklayan tercihinde de albümlerini teklilerle tanıtmaktan imtina eden yaklaşımında da görülebilir. Ancak onu perdelerin arkasında, sislerin altında ve karanlıkların ortasında konumlayan bu bilinmezlik mefhumu en çok da woods'un dolambaçlı, girift ve yılankavi hikâye anlatıcılığında karşılığını buldu. Bununla beraber alametifarikası lo-fi (düşük kaliteli) bir prodüksiyon olan ve kusurların bir aradalığında yankılanan ses parçalarının kolajında vücut bulan abstract hip-hop 'un bulutsuluğu, woods'un yazınıyla benzersiz bir uyum oluşurdu. Maps Müzisyenin " Başını koyarak evin yaptığın o yeri bulmaya çalışan bir uzunçalar Maps" diyerek temasını açıkça ortaya koymaya devam ettiği albüm , ona göre "pandemi ve karantinası sonrasında çıktığı yoğun turne programından kaynaklandı." Öyle ki bu hakikatin nişanelerini albümün başından sonuna, birçok şarkısının araya sızan sözlerinde yakalamak mümkün. Bu sözler; billy woods'un Avrupa'nın çeşitli başkentleri arasında hızın ve karmaşanın eşlik ettiği yarı-göçebe turne hayatın getirdiği yersiz yurtsuzluğun, sonrasında ise New York'a geri dönerek kapalı kapılar ardında sürülen münzevi yaşamın nevrotik durumlarının şahitleri oldu. Günümüze değin ışıkların altında, afişe ve yıldız olmakla mesafelenen woods için bu yeni bir şey değil. Ancak -bilhassa yakın geçmişte- kayda değer bir ün kazanarak takdirlerle dolu medya ilgisine maruz kalmış birinin değişen hayatı, depresif bir sosyofobik için taze bir mücadele alanı: Samuel T. Herring'in nakaratlarında ses verdiği, Aaron Shaw'ın melodik tenör saksafonu ve Segal'ın minimal boom bap beat 'leriyle woods'un en müşfik şarkılarından birine dönüşen FaceTime ; bir konser kulisinin etrafında gelişen hikâyesiyle bu mücadelenin tanıklarından biri: It's a party outside, some half, some overdressed They was goin' off during Playboi Carti set Now they in the halls partyin' Checkin' they phones, bass shake the walls I'm smokin' alone in a cardigan Thinkin' of home FaceTime , billy woods & Kenny Segal Diğer yandan woods'a vokallerde Aesop Rock'ın katıldığı, Protect Ya Neck ve Biggest Part of Me şarkılarından kesilen sample 'lardan ve Shabaka Hutchings'in yanık flüt motiflerinden müteşekkil bap /caz rap etkileşimi Waiting Around ; woods'un yadırgadığı hâlihazırdaki hayatına dair samimi itiraflar barındırdı: In Bruges with time to kill, but time musta knew and holed up somewhere it didn't have to move My room had a view, safe fulla Euros, I miss having nothing to lose Waiting Around , billy woods & Kenny Segal Müzikal olarak Maps ; bilge ve çalkantılı bir MC'nin artık kemikleşmiş soyut, uçucu ve opak hip-hop estetiğini büyük ölçüde korudu. Öte yandan Segal'ın prodüksiyonunda cisimleşen East Coast hip-hop 'unun boom bap beat sadeliği, bakır üflemelilerinin kurduğu caz ses manzaralarıyla buluştu. Cazla rap'in sislerle örülü buluşmasından seslenen Maps ; woods'un kasvetli, izole ve karanlık dünyasının yeni duraklarına dair deruni gözlemleriyle şimdiden senenin albümlerinde ön sıralara demir atan bir çalışma.

Duende Haftanın Albümleri

EABS meets Jaubi, In Search of a Better Tomorrow

Albüm: EABS meets Jaubi, In Search of a Better Tomorrow Süre: 43 dakika Plak şirketi: Astigmatics Records Yayın tarihi: 12 Mayıs 2023 Electro-Acoustic Beat Sessions'la (kısa adıyla EABS) Jaubi, birbirinden 7000 kilometreyle; sosyokültürel, tarihsel ve ekonomik geçmişleriyle ayrılan iki kolektif olarak bir araya geldi. Wrocław, Polonya merkezli EABS; Lahore, Pakistan çıkışlı Jaubi'yle bir plak şirketi etrafında toplandı: Astigmatic Records . Kendini Polonya'nın güncel caz sahnesinin janrın müstakbel formlarını öneren müzisyen ve müzik grubu ağını keşfetmeye adamış olan plak şirketi, kâşif radarını Lahore'ye kadar genişletip Jaubi'nin çıkış albümü Nafs at Peace 'i (2021) yayımladı. O zamana değin Astigmatic Records etiketli üç uzunçaları olan EABS'le Jaubi'nin aynı şemsiye altına girişleri, In Search of a Better Tomorrow albümüne çıkacak patikanın döşenen ilk taşları oldu. EABS meets Jaubi, In Search of a Better Tomorrow Adam Mickiewicz'in inisiyatifiyle başlatılan Get Your Jazz Together programıyla resmî olarak tanışan gruplar, Jaubi'nin OFF Festivali'ndeki konserinden sonra Monochrom stüdyolarında bir haftalık bir kuluçkaya yattı. İlk işbirliği albümlerinin temelini oluşturan o yakın birliktelik, EABS'nin ve Jaubi'nin bireysel müzikalitelerini kolektif bir füzyona dönüştüren kompozisyonlarının kaba formlarını doğurdu. EABS'in cazı elektronik ses manzaralarıyla buluşturan avangartlığı, Jaubi'nin Hindustani klasik müziğiyle spiritüel cazı evlendirdiği disiplinlerarasılığına kavuştu. Birbirinden fersah fersah uzakta yaşayan ve çalışan iki modern caz okulu, cazın deneyselliğe ve doğaçlamaya açık pratiğinde janrı eylemsel ve janrlararası fütüristik ses manzaralarında buluşturdu. Dinle

Duende Haftanın Albümleri

Colin Stetson, When we were that what wept for the sea

Albüm: Colin Stetson, When we were that what wept for the sea Süre: 70 dakika Plak şirketi: 52Hz Yayın tarihi: 12 Mayıs 2023 Bakır üflemelilere verdiği nefes BADBADNOTGOOD'un IV albümünden Confession Pt III teklisine, Tim Hecker'in son uzunçaları No Highs 'tan Cult of Nula'nın The Long Road North 'una çeşitli işbirliklerinde yankılanan Colin Stetson; bu seneki ilk albümü When we were that what wept for the sea 'yle nefesini 1 saati aşkın soyut, atmosferik ve minimal bir çalışmaya vakfetti. Yazarlığı, yapımcılığı, miksi ve mühendisliği Stetson'a ait olan albüm; envaiçeşit saksafondan flüte, İskoç smallpipe 'ından gitar ve yaylılara genişleyen engin enstüman kullanımıyla sürgit koşturan bir akışkanlığa sahip. Bunu; Passage , The Lighthouse II , III ve V haricinde tüm şarkıların tek bir kayıt seansıyla hayata geçmiş olmasından ve Stetson'ın üflemelileriyle yaratılan tekrarlı drone ses manzalarında duymak mümkün. Colin Stetson, When we were that what wept for the sea Colin Stetson'un sade bir ses uzamına yaydığı; nefesli enstrümanlarını sürücü koltuğuna yerleştirerek minimal kompozisyonlarını avangart bir sunuşla kristalize ettiği yeni albümü, multi-enstrümantalist bir deneycinin deneyimsel sıra dışılıklarıyla dolu. Dinle

Duende Haftanın Albümleri

Fatoumata Diawara, London Ko

Albüm: Fatoumata Diawara, London Ko Süre: 46 dakika Plak şirketi: Wagram Music Yayın tarihi: 12 Mayıs 2023 Batı Afrika'nın zengin yerel müzik mirasını arkasına alarak wassoulou 'dan (vokal performansları çoğunlukla kadınlara ait olan ve onların meselelerini konu edinen bir Batı Afrika folk müziği) Nijerya'dan yeşeren Afrobeat ve Mali'nin mande müziğine genişleyen bir yelpazede üretimler gerçekleştiren Fatoumata Diawara, geçtiğimiz yıl yayımlanan Maliba 'yı takip eden yeni uzunçaları London Ko 'yla karşımızda. Fatoumata Diawara, London Ko Diawara'nın bugüne kadarki en görkemli, renkli ve janr esinleri açısından çeşitli albümü olan London Ko ; gelenekselle modernin, Batı Afrika'yla Batı menşeli müziklerin buluştuğu sıra dışı bir füzyon sunumu. Minimal bir tekno'dan mande ritimlerinin synthpop hâline, blues 'dan hip-hop , caz ve ötesine uzanan London Ko 'nun cesur deneyselliğini konuk aldığı müzisyenlerin kalabalıklığında ve onların özgün müzikal yaklaşımlarında gözlemlemek münkün. Bunlar arasında, London Ko 'dan 6 şarkının prodüktörlüğünü de yapan; Gorillaz'ın Song Machine, Season One albümünden Désolé şarkısı için Diawara'yla bir de düet yapan Damon Albarn ; Gana'nın hip-hop MC'lerinden M.anifest ve Fransız pop'unun kıdemli isimlerinden -M- de var. Dinle 🎫 Kaçırma: Fatoumata Diawara, 30. İstanbul Caz Festivali kapsamında Esma Sultan Yalısı'nda sahneye çıkacak. Biletler de hemen burada .

Duende Haftanın Albümleri

E-POSTA BÜLTENLERI

Her hafta dört albüm incelemesi, öne çıkan tekliler ve müzik tarihinden notlar.