aposto-logoPazartesi, 20 Mart 2023
aposto-logo
Pazartesi, Mart 20, 2023
Premium'a Yüksel

Zappa Zamanlar·

12 Mar 2023

Premium

Kayıp ve Hasar

Merhaba, 6 Şubat’tan sonra doğrudan depremle ilgili olmayan ilk Zappa Zamanlar bültenini okuyorsunuz. 26 Şubat’ta yayımladığımız dosyada Uğur Tekin, Deniz Yükseker ve Derya Nizam’ın katkılarıyla depremin felaketleşmesini sosyoloji perspektifinden değerlendirmiştik. Önümüzdeki haftalarda da depremi farklı açılardan değerlendiren yazılardan oluşan dosyalar yayınlamaya devam edeceğiz. Bugünkü yazı, Zappa Zamanlar ekibine geçtiğimiz haftalarda katılan Evren’e ait. Birleşmiş Milletler’in 2022’de oluşturulmasına karar verdiği Kayıp ve Hasar Fonu ve geçtiğimiz aylarda Pakistan’da yaşanan seller yazının ana temalarını oluşturuyor. Her ne kadar yazıda bahsi geçen BM İklim Değişikliği Konferansları (COP), dünyada aşamalı olarak kömürün terk edilmesi, Pakistan’da yaşanan tahribat gibi konular Türkiye’deki yakıcı gündemden uzak gibi dursa da Evren’in işaret ettiği meseleler bugün ülkemizde yaşanan acılarla da çok yakından alakalı. Sel, kuraklık, deprem gibi doğa olaylarını felakete dönüştüren toplumsal süreçler çok farklı boyutlara ve ölçeklere sahip. Gelecekte afetlere karşı daha dayanıklı, direnci yüksek yaşam alanlarının, şehirlerin kurulmasının yolu, yerelde olduğu kadar küreselde de iyi örgütlenmekten geçiyor. Bu bültende kullandığımız görseller kavramsal sanatın çok önemli isimlerinden Cengiz Çekil’in (1945-2015) eserlerinden oluşan “ Bugün de Yaşıyorum ” başlıklı sergide çektiğimiz fotoğraflardan oluşuyor. Sanatçının bugüne kadarki en kapsamlı sergisi olma özelliğini de taşıyan küratörlüğünü Eda Berkmen’in yaptığı Bugün de Yaşıyorum’u 24 Eylül’e kadar Arter ’de görebilirsiniz. Evren M. Dinçer, Biray Kolluoğlu, Zafer Yenal

Geleceğe Dönüş·

21 Ara 2022

Premium

💎 #2 AR ile Dönen Gezegenler: Zehra Naz Hacısüleyman - artlabs

Merhaba! Yeni buluşuyorsak, hoş geldin. Pazar günlerinin neşesi Geleceğe Dönüş'ü, Geleceğe Dönüş + yüzüyle hafta içine de taşıdık. Her iki haftada bir çarşamba günü yıkıcı teknoloji ekosisteminde yer alan girişimlerin özel hikayelerine yer vereceğiz. Bu yolculuğumuzda "Aslında şöyle bir girişim olsa kesin tutardı" dediğin fikirlerin gerçek hayata geçirildiğine şahit olabilirsin. Geleceğe Dönüş + belki ileride bir gün bu hikayelerden birinin sana ait olması için ilham verebilir. Denkleme bilgi ve deneyim yükleyip, bolca ilham çıktısı alıyoruz. ❤️ İkinci sayımızda AR (Artırılmış Gerçeklik) teknolojisini e-ticaret sektörüyle harmanlayan artlabs'in pazarlama direktörü Zehra Naz Hacısüleyman ile birlikteyiz. Yıkıcı teknoloji macerasına uçakta yaşadığı bir anıyla başlayan Zehra, geleceği AR ve çevresinde geliştiren teknolojilerin şekillendireceğine inanıyor. Akabinde komünitelerden, medyanın gelecek yüzünden, reklamlardan ve içerik üretiminden bahsettiğimiz keyifli bir sayı oldu. Öyleyse başlayalım!

Apéro·

04 Oca 2023

Premium

🍽️ Aile sofralarından şehir mutfağına: İstanbul lezzetleri

Babaannem İstanbullu anne ve Manisalı babanın kızı olarak anne memleketi İstanbul’da dünyaya geliyor. Babasının mesleği sebebiyle evlerinde ağırladıkları kalabalık misafir gruplarını ve annesinin kurduğu uzun sofraları anlatmaktan kendisi hâlâ müthiş keyif alır. Anneannemdeyse durum biraz daha farklı. Karadeniz’deki köyünden ayrılıp yerleştiği İstanbul’da mutfak deneyimini gördüğünden öteye taşımamaya yemin etmişçesine pazardan sadece memleketinden bildiği malzemeleri satın almış, kendi büyüklerinden gördüğü tarifleri en asıl hâliyle pişirmiş. Belki de duyduğu özlemi bu şekilde dindirmiş. Annemse aile evinde edindiği damak tadının aksine, en sevdiği zeytinyağlılarla yirmilerinin başında kayınvalidesi aracılığıyla tanışmış. Annesinin mutfağında büyümüş, kayınvalidesinin mutfağında yetişmiş olan annem, yakın çevresindeki insanlardan ve kitaplardan öğrendiklerini de katarak bugün kurduğu “her yerli” sofrasını kendine ve ailemize kültür edindirmiş. Küçük bir aile hikayesinden böylesi çeşitli bir mutfak çıkarken yüzyıllar boyu farklı dinî ve etnik kimlikten milyonlarcasına ev sahipliği yapmış İstanbul mutfağının muazzamlığının izahı oldukça zor görünüyor, değil mi? Ocak ayı boyunca İstanbul’da yaşamış farklı etnik ve dinî kökenlerden halkların katkılarıyla zenginleşen şehir lezzetlerine odaklanıyor; hem tarihten hem de ailelerden hikâyelerle oturduğumuz sofraların katmanları arasında dolaşıyoruz. Aşkenaz challah’sı İstanbullu Sefarad bir ailenin Şabat sofrasının olmazsa olmazına nasıl dönüştü? Kumkapı’daki Ermeni balıkçılar kendi mutfak kültürlerini nasıl etkiledi? Fatih’teki falafelci, geçim kapısı olarak kurduğu işletmeyle memleketlilerine buluşma noktası hediye edeceğini hiç düşünmüş müydü? Tüm bu soruların yanıtlarını vermeden evvel apéro’da bu hafta Ceren (Bozkurt) , Bolşevik Devrimi sonrası İstanbul’a göç eden Beyaz Ruslar’ın bugün hâlâ varlığını sürdüren işletmelerine ve Türk damak tadına katkılarına dikkat çekiyor, ben de kurulan her sofrayla aktarılan aile hikâyeleri üzerine düşünüyor ve yemek kültürünün kimliğimizin ve aidiyetimizin oluşup gelişmesine nasıl katkı sağladığından bahsediyorum. Öyleyse, apéro iftiharla sunar: Tarihten: Osmanlı’dan İstanbul’a: Votka ve beef stroganoff tadında bir mutfak Büyüteç: Enginar kalbinden babaannemin kalbine giden görünmez yollar Bana sofrandakini söyle sana nereden geldiğini söyleyeyim. Reyhan

Dardanel ile birlikte
Çevreci Geek·

11 Oca 2023

Premium

İthal kömürü bırakamayan ulusal plan

Bu hafta Türkiye'de plastiğin durumunu ele alan sayımızı Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın, Türkiye Ulusal Enerji Planı'nı yayınlaması üzerine erteledim. Eğer Çevreci Geek yayınını takip ediyorsanız, iklim krizine en fazla sebebiyet veren enerji tüketiminin, özellikle elektrik üretiminin büyük bir yer kapladığını görebilirsiniz. O yüzden, ithal kömürü bırakamayan bu ulusal planı incelemek istedim.

Duende·

26 Eki 2022

Premium

🎬 Keşif Sineması #2.4: Nazlı Bulum

Yaz bitti, Filmekimi de. Hatta ejderhalı dizi de. 2022'nin son iki ayında, ödül sezonunun hareketlenmeye başladığı, festival ruhunun İstanbul ve Ankara'da soluk almaya devam ettiği ve yılın en iyileri listelerinin ortalarda gezindiği günler bizi bekliyor. Bugünse yazdan kalma bir güne geri dönüyoruz. Keşif Sineması'nda bu kez konuğum kameranın önünden bir isim, bir oyuncu: Karşında, Nazlı Bulum. Nazlı ve Emre, yazın son günlerinde Sirkeci Garı'nda buluşuyorlar. | Fotoğraf: Deniz Sabuncu İlk buluşma. Nazlı'yla Sirkeci Garı'nda buluşmaya karar veriyoruz. Bir keşif yolculuğuna başlamak için daha iyi bir buluşma noktası olabilir mi? Tramvayla Tophane'ye gidelim, oradan yokuşu tırmanarak Galata'ya çıkarız diyor: " Bir-iki çıkmaza da gireriz, çıkmaz sokaklarını da seviyorum. " Tramvaya binerken ve İstanbul kartımızı basarken eskiden yüklediğimiz 50₺ ile bir haftayı nasıl idare ettiğimizi hatırlıyoruz. Büyük İstanbul Depresyonu 'nun dertli Ayşe'si ve Didem'i geliyor aklıma. Vacilando'da soluklanıyoruz: " Ee?" diyor Nazlı, " Synonyms'i beğendin mi? " Neler var bu sayıda? 🎬 Keşif Sineması: Nazlı'yı keşfetmek, Nazlı'yla keşfetmek. 🎧 Podcast : Nazlı Bulum'la oyunculuk, kimlik arayışı ve göç üzerine. 🍿 Beslenme çantası: Weill'den Kaufman'a, antik kentlerden Beyoğlu'na. 🎞 İki süper film birden: Synonyms ve Kosmos Emre

O'Art ile birlikte
1Kitap1Mekan·

18 Mar 2023

Premium

Buradan Gitmek ve Burada Kalmak

Biliyorsunuz son birkaç aydır, çok beğendiği bir kitap veya yazar üzerine o kitabın editör veya çevirmeni ile keyifle sohbet ettiğim bir seriye başladım. Üzerine sohbet edeceğimiz kitabı seçtikten sonra yazarı da daha yakından tanımak için birden fazla kitabını okumayı kendime görev edindim. Bu ay Jhumpa Lahiri üzerine konuşacağız. Başladığım gibi bitirdiğim, duygu yüklü cümlelerinin içinden çıkmak istemediğim, adlandırılması zor olan duyguların cümlelere döküldüğü, hepimizin içinde yatan "bir yere ait olamama hissi"ni o kadar güzel anlatmış ki Lahiri "Olduğum Yer"de! "O benim, ben değilim, buradan gidiyorum ve hep burada kalıyorum. Bu cümle dalları sarsan, bir ağacın yapraklarını titreten esinti gibi kısa sürede hüznümü dağıtıyor." Edindiğim görev bilinci ile ara vermeden soluğu "Saçında Gün Işığı"nda alıyorum. Çok yaralı, hüzünlü ama bir o kadar gerçek ve sıcacık bir hikâye. Lahiri'nin kalemine de hayran olmamak elde değil, koskoca kitap iki gün içinde elimde akıp gidiyor. Çok duru bir dile sahip olmakla beraber metni inceliklerle örüyor, bir ülkenin siyasi tarihine tanık olurken, birey olmak ve aile olmak gibi sorgulaması zor olan kavramlar arasında gidip geliyor. Kitapta öyle bir denge var ki, gerçekle kurmaca arasında sürüklenirken asla yorulmuyorsunuz. Şimdi bu yazarı bir de çevirmeninden dinleyelim!

Spektrum·

23 Şub 2023

Premium

Dayanışma ve değişim, liderlerin deprem retoriği

Spektrum'dan herkese merhaba, Bu sayıda Yusuf Can, "siyaset yapmama" siyasetine karşı devleti ve değişimi hayal etme, dayanışma ağını genişletme üzerine düşüncelerini kaleme aldı. Ben de siyasi liderlerin deprem sürecindeki söylemlerini özetledim. Bizi Twitter ve Instagram 'dan da takip edebilirsiniz. Önümüzdeki sayıda görüşmek dileğiyle, Bartu Özden

Quando·

11 Mar 2023

Premium

🛰 Analiz: Maxar Technologies

Dünyanın geleceğini şekillendirecek teknolojileri geliştiren heyecan verici girişimleri ve firmaları mercek altına aldığımız Quando: Analiz serimizin dokuzuncu sayısından herkese merhaba! Bu hafta; uydu görüntüleme üzerine çalışmaları ile savunma sanayiinin, 3 boyutlu modelleme teknolojileriyleyse Metaverse’ün geleceğini şekillendirecek konularına eğilen ABD merkezli Maxar Technologies 'e göz atıyoruz. Bize ulaşın | Önerilerinizi ve görüşlerinizi iletmek ya da yazarımıza ulaşmak isterseniz [email protected] adresimize mail atabilirsiniz! İyi okumalar, iyi hafta sonları!

Xiaomi ile birlikte
Aposto Gündem·

29 Oca 2023

Premium

☂️ Odak: Kamusal Alan

Editörden 29 Ocak Pazar gününden herkese merhaba! Aposto Premium abonelerine özel sunduğumuz Aposto Odak'ın altıncı sayısında kamusal alanın ne olduğuna göz atıyor; nasıl kullanıldığını ve nasıl dönüştüğünü ele alıyoruz. 4 makalenin yer aldığı bu sayı yaklaşık 5 bin 300 kelime ve 20 dakika okuma süresine sahip. Baştan sona tek seferde okumak için yeterli zamanınız yoksa sayıyı uygulama içinden okuma listenize ekleyerek kaldığınız yerden devam edebilirsiniz. Bu sayıdaki yazılar: Nedir? Sorumlu editörümüz İlkim Emirler, kamusal alanın tanımını ve işlevini tartışıyor. Politika: Siyaset editörümüz Abdullah Esin, AK Parti rejiminin hegemonya kurma mücadelesini, Antonio Gramsci’nin “mevzi savaşı” kavramı üzerinden açıklıyor. Teknoloji: Teknoloji editörümüz İrem Denli, sosyal medyanın kamusal alanı nasıl dönüştürdüğünü inceliyor. Kültür & Sanat: Sayının son kanalında ise kültür-sanat editörümüz Dilara Kaya'nın, bir kültür-sanat merkezine ve yaşayan bir kamusal alana dönüşen Müze Gazhane'nin Müdürü Selin Talazan’la yaptığı röportaj yer alıyor.

Reflect Studio ile birlikte
ANGST·

14 Mar 2023

Premium

Sıradaki Felaketleri Düşünmek

Bir ayı aşkındır içinde bulunduğumuz gündem bir köşede saklı bulunan kaygılarımızı gün yüzüne çıkardı. Endişe ve korku arasında salınıp durduğumuz süreçte sıradaki felaketleri düşünmekten kendimizi alıkoyamıyoruz. Mert Söyler de aşağıdaki yazısında bu psikolojinin sosyolojik çıktılarını kuramsal bir zeminden değerlendiriyor. Enes

Pareto·

03 Şub 2023

Premium

🧑‍💼 İşten çıkarmalarda CEO'ların rolü ne?

3 Şubat Cuma gününden herkese merhaba. Bu satırları, en son 7 ay önce bir Pareto Analiz sayısı için yazmıştım. O gün ilk günlerinden beri bir parçası olduğum Pareto'ya veda ediyordum. Bugün, yine bir vedanın habercisi olarak bu satırları yazarken bir yandan da sizlere seslenmeyi ne kadar özlediğimi fark ediyorum. Pareto'ya yaklaşık 9 aydır büyük katkıları bulunan Beste aramızdan ayrılırken bu satırlar, birkaç haftalığına vekil editör olarak yine bana emanet. Şubat ayı boyunca ana temamız, farklı sektörlerdeki büyük ölçekli işten çıkarmaların ve "sessiz istifa", "sessiz işten çıkarma", "sessiz işe alım" gibi çalışanların iş hayatına dair yeni terim ve yaklaşımların yaygınlaştığı bir dönemde "yetenek yönetimi" olacak. Bugün ilk yazımızda, ABD'deki işten çıkarma dalgasını ve CEO ücretlendirme politikalarını ; ikinci yazımızda ise haftada 5 gün çalışmanın tarihini ve son dönemde birçok ülkede farklı şirketler tarafından test edilen " dört günlük iş haftası" modelini inceleyeceğiz. Anket: “Yetenek yönetimi” temasını ele alacağımız bültenlerimiz kapsamında çalışanların şirketlerden beklentilerini analiz etmek için hazırladığımız ankete buradan katılabilirsiniz. 💌 Her türlü görüş ve önerinizi bizimle [email protected] adresinden paylaşabilirsiniz. 📱 Twitter , Instagram ve LinkedIn hesaplarımızı takip etmeyi unutmayın! Keyifli okumalar, Nurefşan Kutlu

Mey Diageo ile birlikte
Punto ·

14 Mar 2023

Premium

🎾 Kadın tenisinin yönetiminde yeni bir çağ

Punto'dan herkese merhaba, Bu sayımızda WTA ve CVC'in yeni stratejik ortaklığı üzerine odaklandık. 1973 yılında Billie Jean King tarafından kurulan WTA, 80'den fazla ülkeden 1.600 profesyonel oyuncuya açık 70 yıllık etkinlik düzenlemektedir. Tenisin para kazanmanın en yüksek görülen sporlardan biri. En çok kazanan sporcular listelerinin ilk sıralarında tenis oyuncularını görüyoruz. Dört Grand Slam etkinliğinde para ödülü erkekler ve kadınlar için eşit olsa da, bunların dışındaki erkek ve kadın etkinliğinde para ödülü farkı açıldı. Eşitlik konusunu tartışmaya başladığımız yerler var fakat bunun performans üzerinde olması tam olarak doğru bir zemin mi emin değilim. Yine kadınların oynayış biçimleriyle ilgili yeterli argümanlarla desteklenmeyen, kadınların 3 set, erkeklerin 5 set üzerinden oynaması “eşitlik” konusunun zaman zaman tartışıldığı bir başlık. Dengelerin nasıl bu kadar değişken ya da oynak olduğu konusunda daha fazla bilgiye ihtiyacımız var. Elif hem bu bilgileri bir araya getirdi hem de bu ortaklığın tenis için neler yapabileceğini anlattı. Punto'yu Instagram ve Twitter 'dan takip etmeyi unutmayın — bize yazın. Görüşmek üzere, Burcu

20'lik·

09 Mar 2023

Premium

8 Mart'ın Ardından

Selam 20’likler ve 20’lik kalanlar, 20’lik olarak kısa bir aradan sonra tekrar bir aradayız. Biraz toparlanmak, düşünmek ve yasımızı yaşamak için durduk. Durduk ama geri geldik. Çünkü 20’lik olmak, iyisiyle, kötüsüyle, zoruyla, kolayıyla hayatı yaşamak anlamına geliyor. Ve 20’lik de asla zor konulardan kaçmadı. Geçtiğimiz hafta 20’lik toplantısında da aynen bunları konuştuk. 20’likte bu ay kadın hakları, toplu yas, eğitim gibi konulara değineceğiz. Aynı zamanda ihtiyacınız olan, konuşulması gerektiğini düşündüğünüz her konu için de buradayız. [email protected]'a mail atabilir ya da Instagram DM’lerden bize ulaşabilirsiniz. Evet, 8 Mart’ı geride bıraktık. Kadınlar Günü önemli bir gün — ve sadece kadınlar için bir gün de değil. Herkes için ; eşitliğin, korkusuz yaşayabilmenin hatırlatıcısı bir gün. Farklılıklarımızın ayrıştırıcı değil, tam tersine, birleştirici olması gerektiğinin bir kutlaması. “ Neden erkekler günü yok? ” gibi anlamsız sorular soran herkesi de Kadınlar Günü’nün önemini anlamaya, ardından da nazikçe bu ayrıştırıcı cümleleri ağızlarına almamaya davet ediyorum. Amerika’daki kürtaj ve trans haklarının kısıtlanmasından tutun, dünya genelinde kadın-erkek eşitliğine kadar birçok konu için hâlâ, EVET HÂLÂ , gündelik bir çatışma ve tartışma var. Sokakta eteği çok kısa olduğu için bin bir türlü laf yemeden yürünebilinen, sözü kesilmeden sunum yapılabilinen, dünyaya çocuk getirip getirmeyeceğinin kararına kişi dışında kimsenin karışmadığı, kendi benliğini başkalarına kabul ettirmenin gerekmediği bir dünya istiyoruz. İstiyoruz. Evet, istiyoruz. Bu yüzden 8 Mart, ve tabii ki her gün, bu dayanışmanın beslenmesi ve büyümesi için gerekli. Neymiş? Gece karanlıktan korkarsan bu şehri ateşe veririz. Dayanışmayla, Yasmin Kapak : Ece Tugay Not . 20’lik artık okurken bir yandan da dinleyeyim diyenler, yolda kulağımda 20’lik olsun diyenler ve diğer herkes için her hafta cumartesi günü Aposto Radyo’da. Buradan dinleyebilirsiniz.

YAYINLAR

Hafta içi her sabah 06.30’da, 5 dakikada gündeme hakim ol. Kısa, öz, elle derlenmiş hikâyelerle gürültüden uzak bir haber deneyimine adım at.

Her pazartesi 12.00 ve perşembe 10.00’da, Türkiye’nin ve dünyanın en iyi teknoloji kaynaklarından derlenmiş hikâyeler gelen kutunda.

Her pazartesi 10.00'da ve her cuma 12.00'de iş dünyasının en önemli içgörüleri, sektör analizleri, gelecek öngörüleri e-posta kutunda.

Her hafta sinema ve müzik evreninden söyleşiler, incelemeler, öneriler, podcast’ler ve keşif notları e-posta kutunda.

ANGST, gündelik hayatımızın ekonomik, sosyal ve kültürel çıkmazlarını araştırıyor. Kolektif huzursuzlukların semptomlarını birlikte düşünmeye çağırıyor.

Gazetecilikten beslenen, spor kültürünü şekillendiren olayları neden ve sonuçlarıyla geniş perspektiften ele alan bir spor yayınıdır. Basketbol, Tenis ve Formula 1 sporlarının etrafında gelişen hikâyelerin arka planlarını ve yakın mercekle gelişmeleri ele alır.

Her çarşamba 12.00'de Spektrum, her perşembe 12.00'de Spektrum Pusula, her cuma 10.00'da Spektrum Seçim 2023 e-posta kutunda.

İştah ve ufuk açan yemek yayını. Her çarşamba 19.00'da önlüğünü giyer.

İklim haberleri üzerine yorumlar.

“So many books so little time...” Frank Zappa’dan ilhamla:  Zappa Zamanlar: Kitaplar ve podcastler üzerine uzunlu kısalı… Doğadan yemeğe, edebiyattan ekonomiye okuma ve dinleme notları…

Başta yapay zekâ, blockchain, sanal gerçeklik ve 3D yazıcılar olmak üzere, hafta boyunca yıkıcı teknolojilerle ilgili yaşanan gelişmeleri her pazar saat 13.00'te gelen kutuna bırakıyoruz.

Gerek klasik, gerek modern edebiyattan kitap önerilerimi ve birçok yeni mekan tavsiyemi 1Kitap1Mekan bültenimde bulabilirsiniz!

Beklenmedik gözlemler, bir anlığına ya da ömür boyu mutlu eden keşifler ve dünya yanarken kafiyeleri unutmama çabasıyla iki haftada bir hayatın tam içinden bildiriyoruz.

Hafta içi her gün saat 07:00’da, dünyadan ve Türkiye'den teknoloji ve girişimcilikle ilgili yaşanan gündemin 5 dakikada aktarıldığı Bubble Works Media podcasti ve mail bültenidir.