Merhaba!
Bu hafta yıldızlararası seyahate çıkıyoruz! Astrolog bir konuğum var, Ayşe Zeynep Açıkalp. Elimizde kadeh, o gezegen senin bu gezegen benim dolanıyoruz. Son zamanlarda astrolojiye kayan ilgi malumunuz, 2023 astroloji öngörüleri ilgi odağı. Biz bu sayıda burçlara evrimsel astroloji tarafından bakıyoruz, evrende dolanırken burçlara şarap seçiyoruz. Zeynep burçları anlatıyor, ben de her burcun kadehine bir şarap düşünüyorum, biz eşleştiriyoruz!
Ayşe Zeynep Açıkalp de kim?
Zeynep'in astroloji hikâyesi 13 yaşında dünyaca ünlü astrolog Steven Forrest'ın İçimizdeki Gökyüzü kitabı ile başlıyor. Eğitimine Öner Döşer’in astroloji okulunda başlıyor, sonra o 13 yaşında aldığı o kitabın yazarı Steven Forrest'ın İtalya’da 4 sene süren eğitimine katılıyor. Evrimsel Astroloji diplomasına sahip ilk Türkiyeli astrolog oluyor. Sonra Oxford Üniversitesi’nde Faculity of Astrological Studies’de dersler alıyor. 2017’de Amerikalı ünlü astrolog Rick Levine ile tanışıyor ve Rick’in “Astroloji’nin Metafizik Boyutları” isimli Hindistan'ın Goa bölgesinde verdiği eğitim programına katılıyor.
Hikâye yıldızlararası ve kıtalararası anlayacağın. "Teleskop" kelimesinden yola çıkarak StarZcope markasını kuruyor. Web sitesi ve Instagram hesabı üzerinden astroloji bilgilerini paylaşıyor; tasarladığı illüstrasyonlar, hikâyeler ve animasyonlar ile. Ben sıkı takipçilerindenim; bu yüzden de Zeynep ile elimde kadeh, yıldızlararası bir yolculuğa çıkmak istedim! Zeynep’in yazılarında beni çeken şey popüler kültürün burç yorumlarının kalıp ve taleplerinden ötede yarattığı içeriği. Gökyüzünün yeryüzüne ilettiği evrensel mesajları evrimsel bir dil kullanarak paylaşıyor.
Bu sayıdaki tüm illüstrasyonlar Zeynep'in paletinden çıktı. Hazırsan yıldızlararası yolculuğa çıkıyoruz!
Dikkat! Bu yayın alkollü içeceklerden fermente üzüm suyu olan şaraptan bahsediyor. 18 yaşından küçük okurlara fermente olmayan üzüm suyu daha uygun olabilir.
Şerefe,
🔥Ateş Burçları, Ateş Şarapları
Koç, Aslan, Yay

Koç
Koç burcu, zodyak’ın ilk burcudur. Doğadaki yaşam Koç burcunun ilk günü olan ilkbahar ekinoksunda başlar (21 Mart) ve dönüşerek devam eder. İlkbahar ekinoksunda bahar güneşini gören çiçekler açar, yapraklarını döken ağaçlar doğaya yeni bir hayat getirir. Koç burcu yeni bir döngünün başlangıcını anlatır. 12 zodyak burcu arasında dürtüsel olarak kendini ortaya koyma insiyatifini üzerine alan ilk burç olarak daima yaşamda lider olma eğilimine sahiptir. Öncü enerjisi cesaretinden gelir. Koç burcunun şarabı da kendisi gibi öncü ve cesur bir üzümden olan Chardonnay.
Chardonnay, erken tomurcuklanan ve renklerini ilk gösteren üzüm çeşitlerinden. Öncü diyebiliriz anlayacağın. Kendini kolayca farklı iklim koşullarında ortaya koyabilen ve var olabilen bir üzüm. Bu yüzdendir ki dünyanın pek çok yerinde en çok yetiştirilen üzüm çeşitlerinden.
Şarap yapım aşamasında da oldukça cesur bir üzüm. Farklı üretim tekniklerine açık, farklı stillerde işlenebiliyor. Cesur, hatta çok cesur. Yeni Dünya’da da var, Eski Dünya’da da. Fıçı uygulamasına da açık, fıçısız hâlleri de mevcut. Burgonya’nın kuzeyinde en iyi Chardonnay’lere rastlayabileceğimiz Chablis’de karşımıza çelik gibi asidite ve narenciye notları ile çıkarken; daha güneyde en iyi fıçılı, olgun meyve notalı örnekleri ile karşılaşıyoruz. Farklı iklim, üretim teknikleri ve stillerde olabiliyor; ne soğuktan ne sıcaktan, ne fıçıdan ne de çelik tanktan korkuyor anlayacağın.
Aslan
Aslan burcu astrolojide gücü, cesareti ve öz disiplini temsil eder. Krallar ve kraliçelere layık özellikler Aslan burcu üzerinden anılır. Dünyamızın uydusu olan Güneş’in yöneticisi Aslan burcudur. Astrolojide Güneş burcumuz egomuzu ve bireyselliği temsil ederek; yaşama karşı tutumumuzu ve yaratıcılığımızı, irademiz üzerinden nasıl kullanmamız gerektiği ile ilgili bize bilgi verir.
Aslan burcunun cesaret ve kararlılığı engellendiğinde dahi sabit olan yapısı onun daima yaşamdaki iradesini korumasını sağlayacaktır. İşte bu yüzden Kraldır! Kral ve kraliçelerin burcu olan Aslan’a kral bir şarap yakışır! Tokaji.
Fransa Kralı 14. Louis bu şarap için “Vinum Regum, Rex Vinorum” (Şarapların kralı, kralların şarabı) demiş. Kendileri özellikle dünyanın en iyi tatlı şarapları ile ünlü olan Macaristan'ın şarabı. Şişesi de diğer şarap şişelerinden farklı. Şarap rengi en belirgin özelliklerinden; güneş gibi parlıyor. Kralların şarabı dedik, şaka değil. Tokaji'ler asil küften yapılan şaraplar. Küfün asili mi olur? dersen, oluyor. Üzümlerin üzerinde asil küf (botrytis vinerae) oluşuyor, hasat bu asil küflü üzümler ile yapılıyor. Bu asil küf şarapta kompleks bir aromatik yapıya sebep oluyor. Kayısılar, ballar havada uçuşuyor. Asil küfüyle, zengin aromatik yapısı ve şişedeki farklı sunumu ile tam kralların damak tadına layık!
Yay
Yay burcu astrolojide 9. evi yönetir. Gerçekte kim olduğumuzu deneyimler üzerinden öğrenmemizi temsil eden, tanrısal ve evrensel yasaları 9. ev gösterir. Bu ev ile bağlantılı olan dini, felsefi tavırlar, inançlar ve arayışlar Yay burcunun temalarıdır. İnsan kendini ne kadar bilirse kendine inancı ve farkındalığı o kadar gelişebilir.
İngiliz yazar Rodney Collin,
İnsanın deliliği ve anormalliği, özü ile kişiliği arasındaki uzaklıktan doğar. Bir insan kendisinin ne olduğunu daha fazla bildikçe, akıllılığa daha fazla yaklaşır. Kendisi hakkındaki hayali, gerçekte ne olduğundan uzaklaştıkça daha fazla delirir.
demiş.
Yay burcu kendini inançları ve deneyimleri üzerinden bilmek ister. Böylelikle tekâmül sürecindeki prensiplerini tecrübeleri üzerinden oluşturabilir. Yay burcunun sembolü olan “yukarı bakan ok” yaşamda ulaşmak istediği hedefini arayan bir ok gibidir. Ve bir okun yönlendirilmesine destek olabilecek şey inançlarımızdır. Yay burcu glifindeki yukarı bakan okun sembolü gibi, tecrübesi ve vizyonu olmadan ortaya konmuş her fikir, sınırları belli olmayan bir okun ucu gibi kalır. Hedefini bilmeyen bir okçunun, oku gökyüzüne doğru boşluğa bırakmasına benzer bir şekilde vizyon ve inançlarımıza dair hedeflerimiz olmadan yaşamda fırlattığımız her ok kendini adayacağı bir hedefi yoksa, havada kaybolarak yok olmaya mahkum olacaktır. Cabernet Sauvignon bu yüzden Yay burçlarının tüm oklarını kendilerine çevirecektir.
Cabernet Sauvignon, Fransa’dan sonra Yeni Dünya’ya yayılmış, çok farklı stillerde üretilen bir şarap. Fıçıda ve şişede olgunlaşma süresinde farklı aromatik ve dokusal dönüşümlere çok açık bir üzüm. Olgunlaşma süresini bir insanın yaş alması gibi düşünürsek, geçen zaman ile kendini daha iyi tanıyıp evrilen biri canlanıyor gözümde Cabernet Sauvignon denildiğinde. Cabernet Sauvignon kadar gelişime açık, yıllandıkça bambaşka bir şaraba evrilebilen bir şarap gelmiyor aklıma. Bu yüzden Yay'lara bu şarabı seçtik! Rodney Collin'in kelimeleriyle:
The more nearly a man knows himself for what he is, the nearer he approaches wisdom.
🌬Hava Elementi, Hava Burçları
İkizler, Terazi, Kova

İkizler
İkizler burcu, iki farklı enerjinin eş zamanlı işleyen dualitesini temsil eder. İki farklı enerjiyi tek noktada bir araya getirerek bütüne yeni bir perspektif kazandırır. Yaşamdaki düşünebilme ve düşüncelerimizi aktarabilme fonksiyonumuzu ifade eden iletişim gezegeni Merkür'ün yönetimindedir. İsmindeki ve sembolündeki anlam, birbirine benzemeyen iki enerjinin (+/-) bir araya gelerek bütünü oluşturmasını ifade eder.
İkizler burcunun yaşamdaki ana stratejisi deneyimdir. Amacı yaşamdaki dualiteleri içinde sağlıklı bir merak ve hayret duygusunu deneyimleri üzerinden geliştirebilmektir. Çünkü bir İkizler, bir durumun nedenini ya da konunun içindeki karşıtlıkları oluşturan dualiteyi en iyi anlayan burçlardandır ve bilgileri kendi algısına göre istediği gibi yönlendirebilir ya da çarpıtabilir. İşte bu yüzden İkizler'in şarabı kesinlikle Cabernet Sauvignon-Merlot kupajı olmalı diye düşündük! Şaşırdık mı? Hayır.
CS-Merlot kupajı İkizler gibi iki farklı karakteri bir araya getirerek bütünü oluşturur. CS daha tanenlidir, içimi çok rahat değildir; Merlot daha az tanenlidir, yumuşak içimlidir. CS’da dolmalık biber kokuları yeşil yeşil havada uçuşur; Merlot daha çok meyve doludur. Bazı kişiler CS'un yüksek taneni dilini damağımı kurutsun ister; bazıları Merlot'nun yumuşak içimine vurulur. Bu kupaj da tamamen denge için yapılır. İkizler burunda ve damakta aradıkları dual dengeyi CS-Merlot kupajında bulacaktır!
Terazi
Terazi evrensel düzenin simgesidir. Evrensel kuralların tutarlı ve dengeli bir düzen içinde var olmasına hizmet eder. Venüs tarafından yönetilir ve isminden anlaşıldığı üzere “denge” demektir. Zodyak’ın sosyal farkındalığı temsil eden hava burçlarının 2.'sidir. İlk hava burcu olan İkizler sayesinde yaşamı algılamayı öğrenen zihnimiz, Terazi burcu sayesinde karşı tarafa kendini ifade etmeyi öğrenir. Empatinin simgesi ve evrensel dengenin burcu olarak bilinir. Terazi burcu bize yaşamın farklı enerjileri içerisindeki dengeyi nasıl sağlayabileceğimizi hatırlatır.
Mesela eril ve dişil dengesi terazi burcunun kantarları gibidir. O yüzden iki tane kefesi vardır. Biri ben der, diğeri sen. Biri insan der, diğeri evren.
Terazilerin şarabı kendileri gibi “denge” diyecektir: Malbec. Bir kefede erikler, böğürtlenler, karadutlar; diğer kefede karabiber, tütün, deri. İki ayrı ucu beraber barındıran, denge şarapları Malbecler. Güçlü, zengin şaraplar; ama içimleri de bir o kadar rahat. Yemek ile de tüketilebilir, yemeksiz de. Bu yüzdendir ki Cabernet Sauvignon-severlerin de, Merlot-severlerin de tükettiği bir şaraptır; pek dengeli. Aynı Teraziler gibi!
Kova
Kova burcu sembolünde kaptan su döken figür eski Mısır’dan gelmektedir. Yazın Nil nehrinin taştığı zamanlarda dolunay Kova burcunda gerçekleşir. Nil nehrinin taşmasının tüm toprağı bereketlendirdiğine inanılır ve Kova’nın da yaşamı bereketlendiren özelliğiyle ilişkilendirilmiştir. Burada gökyüzünden yağan bereketi metafor olarak yeryüzüne inen bilgi yani yüksek akıl olarak düşünebiliriz. Kova sembolü dalga biçiminde resmedilir. Bir bakıma suyun dalgalarını gösterdiği gibi her tür dalga boyuyla ( (hava, elektrik, radyo) ilişkilidir.
Kova burcu astrolojide kolektif bilinci ve bireysel yaşamlarımızın gelecek temalarını temsil eder. Sosyal çevremizle ilgili olan tüm konular ve bizi toplum önüne çıkaracak olan vizyonumuz Kova burcu sembolündeki dalgalar üzerinden yaşama iletilir. Kendimizi sosyal çevremizde nasıl ifade ettiğimize dikkat çeker. Burada en önemli nokta, sosyal çevremiz ile yaşama dair kişisel hedef ve umutlarımızın ortak bir çerçevede zihinsel olarak birleşmesi ve yeryüzünde hayat bulmasıdır.
Kova sadece düşündüğünde ve uygulamadan uzak kaldığında, teorik ve her şeyin nasıl olması gerektiğini söyleyen sıkıcı biri olabilir. Sabit bir hava burcu olarak fikrini kolay değiştirmeyen, inatçılığından zor iletişim kuran, yalnız ve asosyal biri hâline de haline gelebilir. Tüm insanlığı seven ancak bir insanı sevemeyen birini canlandıralım kafamızda. Toplumdan kopuk, "Halk için halka rağmen" teorileri üreten, "Ben hepinizden farklıyım!" tavrı ile insan ihtiyaçlarını sıradan görüp özündeki birçok özelliği geliştiremeyen biri hâline gelebilir.
Kovaların şarabı Merlot. Kirazların, eriklerin dolaştığı, biraz da çikolata uğramış bir burun; yumuşak tanenler ve yormayan bir asiditeye sahip bir damak deneyimliyorsan; bitişi de yumuşak ise kadehinde Merlot var demektir. Merlot aslında yaşamda ortayı arayan bir yol gibi; her şeyden biraz var. Herkesin sevebileceği bir hâli var. Hatta bu yüzden Merlot’nun kıymeti pek bilinmez diyebilirim. Sideways filminde Pinot Noir tutkunu Paul Giamatti’nin şu sözleri durumu biraz anlatıyor. “If anyone orders Merlot, I'm leaving. I am not drinking any f*king Merlot.”
🍄Toprak Burçları, Toprak Şarapları
Boğa, Başak, Oğlak

Boğa
Boğa burcu astrolojide toprak burçlarının ilkidir. Yaşamın bize sunabileceği fiziksel ve maddi tüm kaynaklar Boğa üzerinden ifade bulur. Boğa burcu evreni görme, duyma, dokunma, tatma ve koku duyuları üzerinden algılar.
Yaşamda kendimizi fiziksel olarak güvende hissetmemiz için ihtiyacımız olan savunmayı hayatımızın hangi alanında vereceğimiz ile ilgili farkındalık kazandırır. Amacı, yaşamın içinde kendini güvenli hissedebileceği somut değerler oluşturmak ve bunları korumaktır. Yaşama duyusal zevkler üzerinden bağlanan Boğa burcu tüm zodyak burçları içinde gurme zevklere en düşkün olan burçtur.
Maddesel dünyadaki deneyimlerimizi duyularımız üzerinden algılamamıza hizmet eden bir burcun şarabı ancak duyusal deneyiminde ayrışan bir üzüm olabilir: Boğazkere.
Kendileri adını tanenin damakta bıraktığı etkiden alıyor. Diyelim ki üzüm yiyorsun ve üzümün çekirdeğini ısırdın. Mayhoş, bitter, acımtırak, dili damağı kurutan, hafif kaşındıran bir etkisi olur. İşte bu tanen etkisi! Boğazkere’de de bu etki pek fazla çünkü yüksek tanenli bir şarap. Dili damağı hoplatıyor. Boğa burcunun duyusal deneyimi ancak bu kadar belirgin bir şarap ile eşleşirdi.
Başak
Başak burcu astrolojide günlük yaşam koşullarını, sağlık konularını ve dünyevi sorumlulukları temsil eder. Toprak elementine ait yapısı ile buğday hasadının ilk meyvesini verdiği sonbaharın temsilcisidir. Bereketi buradan gelir. Başak burcu için söylenebilecek hasat mevsimini temsil eden en anlamlı ifade: “Ne ekersen onu biçersin.”
Yaşamlarımızı sürdürebilmemiz için sahibi olduğumuz dünyevi sorumluluklar içinde pratik çözümler üreterek çok yönlü ve değişken enerjisini dağıtmayı kendine görev edinen Başak burcu, başkalarına hizmet etmeye kendini adamış bir münzevi olarak algılanır. Çevresine ve sevdiklerine kendi deneyimleri üzerinden rehberlik ederek sanki elinde sihirli bir değnek olan büyücü misali tüm karmaşaya düzen getirerek yollarını aydınlatır. Yaşamın onarılması gereken taraflarını bir Başak kadar fark edebilecek bir burç daha yoktur. Yaşamda çıkan arızaları fark ederek onları onarmak adına işe girişen, bozulmuş olan her şeyin pratikte tekrar çalışmasını sağlayan bir sorun yok edicidir. Değneğini değdirdiği her şeye düzen ve şifa verir.
Bu kadar aksiyon içinde şöyle bir soluklanmak, içinde bulundukları bu koşturmanın tam tersine sakin, yavaş yavaş keyfine varabilecekleri bir üzüm geliyor: Kalecik Karası. Hafif-orta gövdesi, pek meyvemsi aromatik yapısı, düşük taneni ile Başak burcunun bu yorgunluğunu bir çırpıda alacak, tezat bir şarap. Başaklar söz konusu olunca toprağı anmamak olmaz; kendi topraklarımızdan bir şarabı eşleştirmemizin de sebebi bu. Kalecik Karası Türkiye'nin en iyi yıllanma potansiyeline sahip şaraplarından. Zarif, zamansız; Başaklar gibi.
Oğlak
Oğlak burcu astrolojide iş, kariyer hayatı, dünyevi başarı ve sosyal statünün burcudur. Toprak elementi ile, maddesel dünya ve uygulamalar ile ilgilidir. Kişiselliği geride bırakıp toplumsal olarak işlev gören, öncü niteliğiyle harekete kendiliğinden geçen ve inisiyatif alan yapıdadır. Çalışkan ve başarıya odaklı Oğlak burcu için kendini güvende hissedeceği bir yapı kurmak ve geleceğe yatırım yapmak hayattaki en önemli şeydir.
Burcu temsil eden dağ keçisi sembolü dağların tepelerine tırmanarak, kendine daha iyi olanaklar arayarak yaşamını sürdürür. Burada yüksek rakımlarda yetişen Pinot Noir düşüyor akıllara! Dünyanın en iyi ve en pahalı şaraplarının çıktığı bölge Burgonya’nın Pinot Noir’ları tam da Oğlakların şarabı.
Pinot Noir'ın yıllanma potansiyeli, Oğlakların gelecek yatırımları ile pek örtüşüyor. Oğlak burcunun sürekli sahip olduklarından daha fazlasını istediğini düşünürsek, Pinot Noir’ın yıllandıkça pek farklı yönlere evrilen yapısı doğru eşleşme olduğunu anlatıyor, sence yıllandıkça mantarların, “gamey” denilen av hayvanları notlarının ortaya çıktığı bir aromatik yapı görülür, genelde. Pinot Noir'ların da hep yıllanmış hâlleri merak edilir; malum potansiyel yüksek. Oğlak teması, özümüze ait kaynaklarımızı kullanarak kendimizi toplumda ispatladığımız yer. Pinot Noir da kendi yıllanma potansyelini kullanarak, ama zarafetinden de ödün de vermeyerek gelişiyor, evriliyor. Ve dünyanın en iyi şarapları arasına girebiliyor. Pinot Noir-severler beni anlıyorsunuz, biliyorum.
🌊Su Elementi, Su Şarapları
Yengeç, Akrep, Balık

Yengeç
Yengeç, zodyak çemberindeki ilk su burcu olarak öncü yapısı ile ruh hâlimizi ve duygusal ihtiyaçlarımızı besleyen enerjilerin temsilcisidir. Duygularımızı, köklerimizi, ailemizi ve çocukluk koşullanmalarından gelen alışkanlıklarımızı ifade eder.
Yengeçler, hisleri üzerinden çıktığı yaşam yolculuğuna başkalarını bir anne gibi beslemeyi hedefleyerek devam eder. Ruhun annelik yapma ve şefkat ihtiyacını aktive ederek kendisinden önce başkalarına iyi gelmek ister. Böylelikle sert kabuğu içindeki yumuşak tarafını incitmeden daima içsel olarak çocuk kalabilmenin getirdiği masumiyeti ve saflığı korumak ister.
Yengeç burcunun sahip olduğu kabuk, onu tehlikelerden koruyacak ve böylelikle yaşamda kendini savunmasız hissetmeyecektir. Kabuğu içindeki o yumuşak et parçası duygusal köklerimizin temelini oluşturan aileyi ve atalarımızı temsil eder. Bu bilgilerle istinaden Yengeçlerin şarabını ne seçtik dersin? Tabii ki Yengeç gibi köklerimizi temsil eden bir şarap seçiyoruz; yerel üzümlerimize, yerli şaraplara dönüyoruz: Öküzgözü.
Öküzgözü, bu coğrafyanın sahip olduğu zengin bağcılık kültürünü, şarap yapım tekniklerini, gelenekleri ve ritüelleri temsil eden yerel üzümlerimizden. Asma köklerinin toprakta birlikte salındığı üzüm bağlarında somut bir bağ var; birliktelik ve birlik var. Yengeçler bu bağı, kökleri ve aile kavramını yerel bir üzümle hissedecek; fikren. Öküzgözü’nün yumuşak taneni, zarif yapısı ve bol meyveleri Yengeçlerin duygusal yapıları ile pek uyum sağlayacak; fiilen.
Akrep
Akrep burcu astrolojide dönüşümün ve ölümün gezegeni Plüton tarafından yönetilir. Plüton her şeyi yıkma ve tekrardan yaratabilme gücüne sahip olan tek gezegendir; yaşam ve ölüm arasındaki doğal ve evrensel yasaları temsil eder. Doğadaki her şey Akrep burcu zamanı geldiğinde sonbahardan kışa geçer ve baharda tekrardan canlanabilmek adına kış uykusuna yatar. Bir nevi yaşamda tekrar hayat bulabilmek için yeryüzünün uyuması, geçici olarak ölmesi gerekmektedir.
Akrep burcu glifi, dışarıdan bakıldığında bile gücü belli olan bir semboldür. Öldürücü, dönüştürücü ve yok etme potansiyeli olan karakteri dışardan da görünür hâldedir. Akrep enerjisini en iyi şekilde yönlendirebilmek adına evrenin kış uykusu, metafor olarak varoluşun en büyük gerçeği ve gücü; yani ölümü simgelemektedir. Ancak içimizdeki bu dönüşüm gücünü kontrol ederek ve kendi irademize hükmederek gelişebilir ve dönüşebiliriz. İşte Akrep burcunun evrensel mesajı bu!
Riesling düştü aklımıza; şişede çok farklı hâllere evrilebilen, olgunlaşan şaraplardan kendileri. Yıllanma potansiyeli en fazla olan şaraplardan; âdeta yıllanmak ve dönüşmek için yaratılmış. Çelik gibi yüksek ve güçlü asiditesi Riesling'in en belirgin karakteristik özelliği. Tattığında gücü farketmemek imkânsız. Akreplerle kendileri gibi güçlü ve dönüşüme çok açık olan bu şarabı eşleştirdik. Güçlü yapısı ile olgunlaşarak farklı stillerde ve yaşlarda var olabilen bu şarap Akrepleri anlatıyor sanki.
Balık
Balık Zodyak’ın son burcu olarak tüm enerjilerin birleşimini, insanın ruhsal bütünlüğüne ulaşmasını, bilinçaltını ve derin bilgi arayışını temsil eder. Kendini, somut ve maddi gerçekler yerine soyut ve ruhsal olana odaklar. Bilinçaltı duygularımızı eylemlerimiz üzerinden, duygusal olarak ifade etmemize hizmet eder.
Su elementine ait yapısı ile içten bir şeyleri kendiliğinden bilmekle ilgilidir. Hayal gücü en yüksek olan Balıklar, bilinç altınının derinliklerinde gezebilen yapıdadır. Değişken niteliğinden ötürü Balık sembolünde daima bizi karşılayan iki adet balık mevcuttur. Biri görmezden gelen diğeri ise teslimiyet ile kabule geçen. Biri aldatan biri aldanan, biri kahraman diğeri kurban. Tüm enerjileri su bükücü gücü ile birleştiren ve bizi saflığa ve masumiyete davet eden bu iki balığın burcuna Sauvignon Blanc dedik.
Üzümün aromatik profili ve çeşitliliği sanki içgüdüsel ve duygusal yapımızdaki değişimleri temsil ediyor. Soğuk iklimlerde ve nispeten düşük olgunluk seviyelerinde asiditesi yüksek, yeşil notları daha çok aldığımız, greyfurt yönünde tart bir aroma profilini çıkıyor karşımıza. Sıcak iklimlerde ve nispeten yüksek olgunluk seviyelerinde ise tropik meyveler ön planda. Stillerine göre çok değişkenlik gösterebiliyor. Duygu havuzu gibi, uçlarda. Aynı zamanda yazın su gibi içilebilecek, şöyle bir güzel akıp gidecek bir şarap.
Bir süre yıldızlardayız, kadehler dolu. Sonraki sayıda yine seyahat edeceğiz, bu sefer ayaklar toprağa basıyor. Ama 7000 yıldan da önceye gideceğiz, zamanda yolculuk var!
Sayıyı gizemli sonlandırıyorum. Zira gelecek için pek heyecanlıyım. Tekrar buluşana kadar beyazını soğutmayı, kırmızını da şöyle bir havalandırmayı unutma.
Şerefe🍷
Selin