aposto-logoÇarşamba, 31 Mayıs 2023
aposto-logo
Çarşamba, Mayıs 31, 2023
Aposto Membership

HÜDA PAR: Yerelde özerklik, kanunda şeriat

HÜDA PAR'ın terör örgütü Hizbullah'la ilişkisi ve parti programının özeti

14 Mayıs'taki seçimde cumhurbaşkanı adayı göstermeyerek, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı destekleyeceğini duyuran HÜDA PAR’ın, milletvekili adaylarını da AK Parti listelerinden göstereceği açıklanmıştı.

Cumhuriyet’ten Selda Güneysu’nun haberinde, HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Hüseyin Yılmaz ve Genel Başkan Vekili İshak Sağlam’ın AK Parti listelerinden seçime gireceğinin kulislerde konuşulduğu ifade edildi.

2018’deki son genel seçimlerde 157 bin oy alan, yani %0,31’de kalan partinin AK Parti ile beraber hareket edeceğini açıklaması, partinin terör örgütü Hizbullah’la ilişkisi, radikal İslamcı ve üniter devlet yapısı karşıtı görüşleri sebebiyle büyük tartışma yarattı.

hüda par

AA

Hizbullah ilişkisi

1990’larda Batman merkezli şekilde ortaya çıkan terör örgütü Hizbullah, adını işkenceli sorgularla, “domuz bağlı” cinayetlerle, mezar evleriyle duyurdu. Gazeteciler Hafız Akdemir, Yahya Orhan ve Çetin Ababay’dan İslamcı feminist yazar Konca Kuriş’e, Diyarbakır Emniyet Müdürü Gaffar Okan’a kadar birçok kişi, Hizbullah tarafından vahşice öldürüldü.

hizbullah

Radikal

Örgütün terör örgütü PKK ile de çatışması sebebiyle JİTEM tarafından kollandığı hep iddia edildi. JİTEM’in kurucularından Özel Harp Daire Başkanı Teoman Koman, 1990’lı yıllarda Hizbullah’ı “PKK’nın baskılarına karşı kendini koruyan, dini inançları kuvvetli vatandaşlar” olarak tanımlamıştı.

Hizbullah lideri Hüseyin Velioğlu’nun Ocak 2000’de İstanbul’da öldürülmesi üzerine örgüt parçalandı. Daha sonraki süreçte ise yasal parti kurma kararı alındı ve HÜDA PAR kuruldu. 2018’de de 500 kadar Hizbullah üyesi, cezaevlerinden tahliye olmuştu.

AK Parti listelerinden TBMM’ye girmesi beklenen Genel Başkan Yapıcıoğlu, “Türkiye Cumhuriyeti'ne göre Hizbullah bir terör örgütü olabilir ama bana göre bir terör örgütü değil." sözleriyle geçmişte gündem olmuştu.

Belli bir tarihte Hizbullah diye illegal bir yapı vardı. Şu anda tabanda bu akıma karşı sempati besleyenler olabilir. Fakat şu an bizim nezdimizde yasal düzeyde faaliyet düzenleyen Mustazaflar vardır.” açıklamasıyla tanınan Genel Başkan Yardımcısı Yılmaz, Yargıtay’ın 2012’de Hizbullah bağlantısı sebebiyle kapattığı Mustazaf-Der’in genel başkanlığını yapıyordu.

Genel Başkanvekili Sağlam da Hizbullah üyesi olmak suçundan 6 yıl 3 ay hapis yatmıştı.

Kelime anlamı olarak da hem Hizbullah, hem de HÜDA PAR, "Allah'ın partisi" anlamına geliyor. 

Tartışmalar

HÜDA PAR’ın AK Parti listelerinden seçime gireceği açıklanınca Cumhur İttifakı üyesi MHP’nin lideri Devlet Bahçeli, "Hür Dava Partisi’nin hiçbir terör örgütüyle bağ ve bağlantısı olmadığı açıklanmış ve muhataplarınca da ifade edilmiştir. Sık sık gündeme taşınan Hizbullah terör örgütünün ise nasıl ve ne zaman çökertildiği malumdur. Bu hususta da ara sıra vermiş olduğu beyanlarla 'emperyalist güçlere karşı oyunu bozacak Türk milletidir' görüşünü paylaşan eski İçişleri Bakanı Sadettin Tantan’ın kamuoyuna açıklama yapması boynunun borcudur." değerlendirmesinde bulunmuştu.

Tantan ise Bahçeli’ye "Terör örgütleri kurulurken partileri olmaz, partiler sonradan kurulur. Bahçeli HÜDA PAR ile Hizbulah ilişkisini kabul etmiyor ama HÜDA PAR programında Türk kimliğini, bayrağını reddediyor, Kürt kimliğini öne çıkarıyor, özerklik istiyor hatta Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni istiyor. Biz ülkemizin geçmiş ve geleceğine sahip çıkmak için mücadele ediyoruz. Sayın Gaffar Okkan'ın, diğer polislerimizin şehit edilmesinde görev almış bu vahşi örgütün eylemlerini izleyen Bahçeli değil miydi? Bu örgütün bazı elemanları birtakım yasal düzenlemelerle affa tabi tutulmuşsa ve HÜDA PAR kuruluşunda görev almışsa bu parti ile örgütün bağlantısı olmadığını mı gösterir?" sözleriyle yanıt vermişti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ise “HÜDA PAR’la ilgili uydurma yaklaşımlar var, çirkinlikler var. HÜDA PAR bunları kabul etmiyor, bizim terörle hiçbir ilgimiz olmaz diyor, tamamen yerli ve milli yapı.” sözleriyle partiye sahip çıkmıştı.

Bahçeli’nin geçtiğimiz günlerde MHP’nin 81 ilde kendi listesiyle seçime gideceğini açıklamasının arkasında, HÜDA PAR ile aynı partinin listesinde yer almaktan duyulacak rahatsızlık olduğu yorumları da yapıldı.  

HÜDA PAR’ın programı

Cenab-ı Allah, dünya ve içindeki her şeyi insanoğlunun ihtiyaçları için var etmiş” sözleriyle başlayan HÜDA PAR programı, siyasi partileri “inancın yaşanması önündeki engellerin kaldırılması ve Kürt sorununun çözümü konusunda” samimiyetsiz olmakla itham ediyor.

Programda “Adalet dağıtmakla görevli mahkemelerin karar ve uygulamalarının toplum vicdanını rahatsız edici boyutlara ulaştığı”, “sistemin halkın değerleriyle barışmamakta direndiği” tespitleri yapılıyor. Halkın değerleri kavramı ise tanımlanmayarak muğlak şekilde bırakılıyor.

Parti programından öne çıkanlar:

Düşünce özgürlüğü: “Alkolle mücadele”

HÜDA PAR, düşünce özgürlüğüne serbestlik isterken “insan aklını geçici bir süreyle de olsa dumura uğratan alkol ve ahlaksızlığı tabii bir şeymiş gibi gösteren yayın ve çalışmalar ile mücadele edilmesinin” düşünce özgürlüğü için önemli olduğunu savunuyor.

İnanç ve ibadet özgürlüğü: “Sapık inançlar dışında…”

HÜDA PAR, “İnsan fıtratına ve yaratılışa aykırı sapık inançlar dışında herkes kendi dininde ve dininin gerektirdiği ibadetleri yapmakta serbest olmalıdır.” diyor. Hangi inançları “sapık” bulduğunu ise belirtmiyor.

Eğitim hakkı: “Anadilde ve İslamî eğitim”

Anadilde eğitim hakkını savunan parti, “Çocukları bilmedikleri bir dilde eğitmek eğitimde fırsat eşitliğine de aykırıdır.” diyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yıllar önce sarf ettiği “dindar ve kindar nesil yetiştirme” hedefine paralel şekilde HÜDA PAR da “İnancını rehber edinen, İslam’ı tam olarak özümseyip yaşama zevkini Allah sevgisiyle bütünleştiren nesle” ihtiyaç olduğunu söylüyor.

Eğitim sisteminin “İslamî değerler ve Müslümanların kabul görmüş tarihi tecrübeleri doğrultusunda düzenlenmesi” gerektiğini savunan partinin programında “Fransız eğitim sisteminin kabul edildiği 1867’den bu yana eğitimde kaybedilen bütün İslamî değerler, eğitim sistemine yeniden kazandırılmalıdır.” değerlendirmesinde bulunuyor.  

Parti, “Bilimsel doğruların mutlak doğru olarak tanımlanmasını” “insanın kendi eserine tapması” olarak tanımlayan parti, bunu “kabul edilemez” buluyor. Kur’an-ı Kerim’in birinci sınıftan itibaren ders olarak okutulmasını, bu alanda çalışan “sivil kuruluşların” önündeki engellerin kaldırılasını, “camilerin eğitimdeki fonksiyonundan azami derecede istifa edilmesini” istiyor.

Medreselerin onarılmasını ve medresede geçirilen sürenin zorunlu eğitim süresinden sayılmasını talep eden HÜDA PAR, devrim kanunlarından olan 1924 tarihli Tevhid-i Tedrisat’a aykırı şekilde “Zorunlu karma eğitimden vazgeçilmeli, isteyen aileler çocuklarını yüksek öğrenim dâhil eğitimin her kademesinde erkek veya kız okullarında okutabilmelidir.” ifadelerine programında yer veriyor.

Mülkiyet ve miras hakkı: “İnanç değerlerine göre miras taksimi”

Mirasın taksimi konusunda herkes aynı uygulamaya tabi tutulmamalı, her toplumun kendi inanç değerlerine, meşru örf ve adetlerine göre taksim yapabilmelerine imkân verecek şekilde düzenleme yapılmalıdır.” ifadelerine programında yer veren parti, belli ki kadınlara mirastan az pay verilen düzenlemelerin önünü açmak istiyor.

Kadın ve aile: “Kadının fıtratına uygun iş”

Bazı ülkelerde vuku bulan eşcinsel sapık ilişkililerle aile kurulmaz. Buna aile denemez. Aile kurumunun kutsallığını ortadan kaldıran bu tür sapık ilişkiler toplum ve devlet tarafından meşru kabul edilemez.” sözleriyle programında LGBTİ+’lara karşı nefret suçu işleyen HÜDA PAR, “toplumun inancı ile esastan ilişkili ve dini bağlayıcılığı olan imam nikâhına resmi statü kazandırılmasını” talep ediyor.

akit

Zinanın suç olması gerektiğini savunan parti, “cinsel sapıklıkların da suç kapsamına alınmasının toplumu ilgilendiren insan hakkı” olduğunu öne sürüyor.

Boşanma oranlarının arabuluculukla azaltılmasını öneren HÜDA PAR, toplumsal cinsiyet eşitliğine karşı çıktığı programında “Kadınlarla ilgili düzenlemeler yapılırken inanç ve toplumsal değerler göz önünde tutulmalıdır. Kadının fıtratına uygun işlerde istihdamına dikkat edilmelidir.” cümlelerine yer veriyor. “Eğitim ve sağlık başta olmak üzere, kadınlara hizmet veren kurum ve kuruluşlarda sadece kadınlar istihdam edilmelidir.” düşüncesi savunuluyor.

Kürt sorunu: “Resmi dil Kürtçe”

Zorunlu askerlikten vazgeçilmesini talep eden HÜDA PAR, Cumhuriyet’in “laiklik ve Türklük” ilkeleri üzerine bina edildiğini, bunun da Müslümanlara ve Kürtlere eziyet çektirdiğini öne sürüyor. Devletin geçmişte Kürtlere yönelik asimilasyoncu politika izlediği, “yapılan zulüm ve vahşetin akıl almaz boyutlara ulaştığı” ifade ediliyor.

Normalleşme için devletin geçmişteki zulümler sebebiyle özür dilemesi ve tazminat ödemesi, vatandaşlığın Türklük ifadesiyle tanımlanmaması, Kürtlerin Türklerle birlikte ülkenin asli kurucu halkı olarak kabul edilmesi, Kürtçenin resmi dil ve eğitim dili olması, “Ne Mutlu Türküm Diyene” yazılarının silinmesi, isimleri değiştirilen yerleşim yerlerine eski adlarının geri verilmesi, koruculuk sisteminin lağvedilmesi gibi politikalar izlenmesi gerektiği söyleniyor.

HÜDA PAR, “Ergenekon, JİTEM gibi yapılanmaların yaptığı hukuksuzlukların soruşturulmasını”, başta Şeyh Said, Kürt alimlerine “zulmedildiğinin” kabulünü, medreselerin “asli fonksiyonlarına” kavuşturulmasını, başka ülke vatandaşı Kürtlere Batı Trakya Türklerine uygulanan kolaylık ve ayrıcalığın sağlanmasını, siyasi af çıkarılmasını ve “katı merkeziyetçi yönetime son verilerek yerel yönetimlerin güçlendirilmesini, tüm yerel yöneticilerin halk tarafından seçilmesini” talep ediyor.

Yerel yönetimler: “Özerklik” vurgusu

HÜDA PAR, “Merkezi yönetimin yerel yönetimler üzerindeki vesayeti kaldırılmalı, bunun yerine karşılıklı iş birliği sağlanarak, yerel yönetimlerin iç denetim mekanizmaları etkin hale getirilmelidir.” ifadelerine programında yer veriyor.

İdari yetkilerin bir kısmının yerel yönetimlere devrinin halkın kararlara katılımını artıracağı, israfı önleyeceği ve “oluşacak özerk yapı ile merkezi yönetimin vesayetinin kırılacağı” öne sürülüyor.

Parti, mevcut yapının tabu olarak görülmemesini, “olumlu ve olumsuz tüm yönleri ile eyalet sistemi, özerklik, federasyon gibi yönetim modelleri üzerinde serbestçe tartışılabilmesini e toplumun çoğunluğu tarafından kabulü halinde bu modellerin uygulanabilmesini” savunuyor.

İktisat: “Faize son”

Kapitalizmi “menfaati putlaştıran, kişisel çıkarı ilahlaştıran, acımasız ve vahşi bir kültürün ürünü” olarak tanımlayan HÜDA PAR, faize dayalı ekonomik sistemin tamamen kaldırılmasını savunuyor.

Hazineye ait ziraî üretime elverişli arazilerin, mülkiyeti hazinede kalmak üzere intifa hakları, bizzat işlemeleri kaydıyla işledikleri sürece topraksız çiftçiye bedelsiz olarak verilmesi gerektiği ifade ediliyor.

Dış politika: “Düşman Siyonizm”

İslam coğrafyasında ve genel olarak dünyada barış ve huzurun tesis edilmesine en büyük engelin “Siyonizmin Filistin halkına karşı devam eden zulmü” olduğunu savunan HÜDA PAR, “Siyonist rejimin işgal ettiği tüm topraklardan çekilmesi ve bağımsız Filistin devletinin kurulması” çağrısı yapıyor.

hüdapa

İlke Haber Ajansı

Milli çıkar” ifadesinin “arkasına saklanarak” zulme sessiz kalınmasının “uluslararası toplumun şerefli bir üyesi olan herhangi bir devlete yakışmayacağını” söyleyen parti, İsrail ile her türlü ilişkinin kesilmesini ve devlet olarak tanınmasından vazgeçilmesini talep ediyor.

Filistinliler gibi, “anayurtlarında yaşadıkları halde suni sınırlarla dört parçaya ayrılan, aralarına tel örgüler ve mayınlar döşenen Müslüman Kürtlerin de eskiden olduğu gibi bir halk ve bir millet olarak görülüp suni sınırların kaldırıldığı, ekonomik, kültürel, sosyal dayanışma, siyasal yardımlaşma ve sılayı rahim hukukunun yerine getirilmesi için gerekli adımların atılması” çağrısı yapan HÜDA PAR, Kürtlerin “birbirine yabancılaştırılmasını” “zulüm” olarak tanımlıyor.

Parti, Mekke ve Medine’nin dünya Müslümanlarının kontrolünde özerk bir bölgeye dönüştürülmesi gerektiğini ifade ediyor.

Türkiye’yi laik anayasasına aykırı biçimde “İslam ülkesi” olarak tanımlayan HÜDA PAR, Türkiye’nin NATO’nun “zulüm operasyonlarına” onay vermesini ve bizzat bu operasyonların içerisinde aktif görev almasını “utanç verici” olarak değerlendiriyor. Avrupa Birliği üyelik sürecinin de bitirilmesini istiyor.

Öte yandan programda “400 milyonluk Avrupa Birliği yerine bir buçuk milyarlık İslam âlemine yönelmek ve ortak ticaret, ortak para birimi ve sınırların kaldırılması ile uzun vadede tam anlamıyla birleşmeyi hedefleyen bir birliktelik kurmak gerekmektedir. İnanç bağıyla bağlı olduğumuz Müslüman ülkelerle ileri derecede işbirliği içinde olmaya çaba sarf edilmelidir.” sözlerine yer veriliyor.

Kültür, sanat ve turizm: “Ahlaki yozlaşmayla mücadele”

HÜDA PAR, “Kültürel ve ahlaki yozlaşma, inanç düşmanlığı, şiddet ve müstehcenlik unsurlarının ön plana çıkarılması ile mücadele edilmelidir. Değerlerimize ve ahlaka aykırı olmayan kültür ve sanat etkinlikleri teşvik edilmelidir.” sözleriyle kültür-sanat politikasını açıklıyor ancak yine “değerlerimizin” ne olduğunu tanımlamıyor.

Parti, “Turizm geliri uğruna ahlaksızlığın yaygınlaşmasına ve fuhşa izin verilmemeli, toplumun genel ahlakının korunması için gerekli tedbirler alınmalıdır. Daha çok inanç turizmine yatırım yapılmalıdır.” sözleriyle de turizm politikasını özetliyor.

Değerlendirme

Görüldüğü üzere HÜDA PAR, programında defalarca anayasanın üniter ve laik yapısına karşı çıkıyor. Kürt sorunu konusunda “liberal tınılara” yer verse de iş kadın hakları, inanç özgürlüğü, aile yapısı, düşünce özgürlüğü, miras hakkı gibi konulara gelince nefret söylemine varan ifadeler kullanıyor. Muğlak bir “değerlerimiz” kavramı üzerinden baskıyı ve dayatmayı meşrulaştırıyor. Laikliğe ciddi bir tehdit oluşturuyor. 

Önümüzdeki hafta programını özetleyeceğimiz Yeniden Refah Partisi’nin de çeşitli sözler alarak ittifaka katılması ise, Cumhur İttifakı’nı laiklikten iyice uzaklaştırıyor.

MHP ve BBP gibi milliyetçi partilerin yer aldığı Cumhur İttifakı’nın birliği, HÜDA PAR’ın üniter devlet karşıtı programıyla sarsılıyor.

Liked this story? Share it.

Related Keywords

Recep Tayyip Erdoğan

HÜDA PAR

AK Parti

Cumhuriyet

Selda Güneysu

Zekeriya Yapıcıoğlu

Mehmet Hüseyin Yılmaz

İshak Sağlam

Hizbullah

Batman

Hafız Akdemir

Yahya Orhan

Çetin Ababay

Konca Kuriş

Diyarbakır

Gaffar Okan

JİTEM

Teoman Koman

Hüseyin Velioğlu

İstanbul

Türkiye

Liked this story

Add to Saved

Add to Read Later

Share

Published in

Pusula: HÜDA PAR, Hizbullah, şeriatçılık ve "özerklik"

Newsletter & Author

Spektrum

Yerel ve uluslararası gündemi yakalamak için bir başucu kaynağı; her hafta seçim dosyaları, kamuoyu araştırmaları, analizler ve Son Düzlük podcastle yayında!

Bartu Özden

Politics editor @ Aposto

;