Psikeart

Tam bir bağımsızlık mümkün değildir biz insanlar için. Bu ne başkaları için yaşamaya yazgılı olduğumuz ne de aslında birer emir kulu olduğumuz anlamına gelir.

Dostluk nasıl olur da bağımlılık terimleri içinde ele alınabilir?

En zor işlerden biri, ölmek üzere olan bir sevilene, durumun gerektirdiklerini veya -inkâra kaçmadan- uygun sözleri söylemek olsa gerek. Ama en zoru da bu tür bir konuşmayı ölmek üzere olanın yapması.

Hak ihlallerinin, kolektif travmaların ve politik çatışmaların en çok yaşandığı ülkeler, travma psikolojisi literatürüne de en az katkının yapıldığı ülkeler.

Yitirdiklerimize ilişkin anılarımızın tazeliği bazen korkutucu bir saydamlığa sahip olabilir.

İnsan bir diğer kişiyi nasıl bu kadar çok sevebilir, uğruna her şeyi yapabilir ve o kişiyi kaybettiğinde dünyası yıkılır?

Bir kadının bir başka kadını sevmesi kendiliğinden mücadelecidir

Sevilen bir başkası olsa da sevme işi oldukça narsisistik bir saha.

Dedikodunun var olması için iki temel koşulun sağlanması gerekir. Bunlardan ilki hikâyenin temasının anlatıcı ve dinleyici için önem arz etmesi, diğeriyse gerçek olgunun belirsizlikle örtülenmiş olmasıdır. Bireyin hayatında önem arz eden olaylar hakkında bilgi kıtlığı ya da belirsizlik olması halinde dedikodu çok daha hızlı yayılır.

Dedikodu sosyal ilişkileri hem güçlendiren hem zarar veren keskin bir bıçağa benzer