HAFTANIN ANKARA'SI
GERİ SAYIM
OLAN BİTEN
BURAYA BAKARLAR
YOLLUK

Açık hava film sezonu, 🎨 Atione ile şehrin sokakları

Bu hafta şehri açık hava film gösterimleri ve açık hava konserlerine bırakıyoruz.

Ankara Havası

Ankara'dan herkese merhaba! Yeni gün ve aynı saatle yeniden karşınızdayız. Ankara Havası bundan sonra her pazartesi saat 12'de posta kutunuzda.

Bunca zamandır gerek buradan gerekse Lavarla'dan sizlere önerdiğim etkinliklere veya rotalara en başta kendim katılmaya çalışıyorum. Bu yüzden her parçası sonuna kadar hak edilmiş çılgın ama bir o kadar da keyifli bir yorgunluğun içerisindeyim.

Geride bıraktığımız haftaya salı günü Cigarettes After Sex konseri ile Küçükçiftlik Park'ta başladım. Ertesi gün şehre döner dönmez kendimi enerjik kadın Riff Cohen'nin yanında buldum. Kendisini çift haneli sayılarda izlememiş olsam perşembe günü Bir Delinin Hatıra Defteri için ODTÜ Vişnelik'te olacaktım ama hafta sonu öncesi ufak bir es vermek iyi geldi. Cuma günü deneysel ve ilklerle dolu bir akşam yaşamak için yeniden CSO Ada'daydım. Bu sefer isim Balmorhea'ydı.

Cumartesi gününün adresleri çok önceden belliydi. Gündüzden Dünya Anne'nin Ankara prömiyeri için Bilkent'te bulunan ekibe başarılar dilemek için kampüsteydim. Ardından doğruca Armada'ya geçtim ve 7 bin kişiyi aşan bir kitlenin hep birlikte "Aşkın Olayım" söyleyişini izledim. Haftanın kapanışı ise yağmurlu, Ceylan Ertem'li Food Truck Fest'ti. Evet az uyku, çok etkinlik ve bolca dans mottosuyla bir haftayı daha geride bıraktım.

Gelelim bu hafta bizleri nelerin beklediğine? Yazla birlikte azalan  etkinlikleri bir süre kategorize edemeyeceğim gibi duruyor. O yüzden bayram haftasındaki gibi genel şekilde vermeye çalışacağım. Haftanın öne çıkanları ise IF Armada Yaz Konserleri ve CerModern Açık Hava Sineması akşamları. Planlar yapılsın!

Son olarak, ne dersiniz çarşamba günü The Lumineers için Parkorman'da karşılaşır mıyız?

Eğlenceli tarafta kalmayı unutmayın!

Sevgiler
Ahmet Emre

      

Aposto Ankara

Aposto Ankara

Her pazartesi saat 12.00'de Ankara'dan özenle seçilmiş etkinlikler, haberler ve hikâyeler.

HAFTANIN ANKARA'SI


KONSER

  •  Geçtiğimiz hafta 7 bin kişiden fazla katılımlı Simge konseriyle temmuz ayına başlayan ve son yıllarda yazın en heyecanla beklenen etkinliklerinden birisine dönüşen IF Armada Yaz Konserleri, ikinci hafta programıyla yoluna devam ediyor. Haftanın konukları ise kulislerde yeni bir katılım rekoru kırabileceği söylenen Mabel Matiz (14 Temmuz) ile rap camiasının en önemli isimlerinden Sagopa Kajmer (16 Temmuz). Biletler için, buradan.
  • Geçirdiği operasyondan ötürü şubat ayından beri konseri ertelenmek zorunda kalan, herkesin sevgilisi Hüsnü Arkan, 13 Temmuz'da yeniden IF Performance Hall'de. Tükenmek üzere olan sınırlı sayıdaki bilet için, buradan.


SİNEMA

  • Yazın şehrin en sevilen etkinliklerden CerModern Açık Hava Sineması bu hafta yıldızlar geçidi gibi. 12 Temmuz'da Yakın/Close, 13 Temmuz'da Kırmızı/Turning Red, 14 Temmuz'da Kutsal Örümcek/Holy Spider ve 16 Temmuz'da Kurak Günler/Burning Days.
  • Ayrıca geçen hafta başlayan İtalyan Yazlık Sineması'nın ikinci konuğu 11 Temmuz'da Babamız/Padrenostro. CerModern'in tüm biletleri için, buradan
  • Hazır sinemadan devam ediyorken, "Bize Her Gün Festival" dedirten Başka Sinema'nın yeni misafirleri Disco Boy ve Ren Altını/Rheingold. Detaylar için, buradan



  • Soruları Bil, Biraları Götür! Çok kısa sürede şehirde sendromsuz pazartesi akşamlarına bir alternatif olan, katılımcılarına takım ruhu olmanın güzellikleri ile birlikte keyifli birkaç saat vadeden IF Sokak'ın eğlenceli etkinliği Trivia Night her pazartesi akşamı gerçekleşiyor. Katılım ücretsiz, 10 Temmuz'daki etkinlikte haftanın teması ise "Dünya Mutfağı".
  • DJ'lik kariyerinde 30'uncu yılı geride bırakan, uluslararası "DJ Awards" kazananı, Alman DJ / prodüktör D - Nox, 14 Temmuz'da Backyard Secrets'ta. 
  • Müze terasında doğa ile iç içe hafta sonuna dingin bir başlangıç yapmaya davet eden Müzede Yoga etkinliği 15 Temmuz'da Erimtan Arkeoloji ve Sanat Müzesi'nde.
  • Mehmet Sindel ve Kemal Akçay tarafından yapılacak sinema tarihinin belki de en yanlış anlaşılan filmlerinden birisi Dövüş Kulübü/Fight Club film okuması, 16 Temmuz'da CerModern'de.
  • BONUS: Ayın üçünü pazarı en çok nereye gitmeyi seviyorduk? Günlerden Çayyolu Antika Pazarı! 
  • BONUS: Sofar Ankara'nın 16 Temmuz'da biletleri tükenen etkinliğine katılabilmek için son kez şansını dene!
GERİ SAYIM


Düşünen Beden: 6. Solo Çağdaş Dans Festivali

Deniz Alp, Galip Emre, Özgür Adam'ın destekleriyle CerModern tarafından düzenlenen ve her sene ulusal ve uluslararası sanatçıları Ankaralılarla buluşturan Solo Çağdaş Dans Festivali, şehirle 6. kez buluşmak için gün saymaya başladı.

Tarih: 25 - 27 Ağustos | Yer: CerModern

Ne kaçırırsınız?: Dünyanın farklı noktalarından onlarca sanatçının aynı amaç uğruna bir araya geleceği, üç günlük, dans dolu bir festival deneyimini.

Not düşün: Festival hakkında detaylı bilgilere açıklandıkça buradan erişebilirsiniz. 

OLAN BİTEN

Ulus Çarşısı, Fotoğraf: Ankara Gelişiyor (Twitter)


  • Ankara Büyükşehir Belediyesi, tarihi Ulus Çarşısı’nda gerçekleştirdiği bakım, onarım ve yenileme çalışmasını tamamladı. 
  • Ankara Üniversitesi Felsefe Topluluğu bir süre önce Spintha Felsefe Dergisi başlığı altında giriştiği yayın çalışmalarına Peron dergisi ile devam ediyor, detaylar için buradan.
  • Tiyatro Kooperatifi vergi artışına karşı duyuru yayımladı: "Özel tiyatrolar bu vergi yükünü kaldıramaz!", tam metin için buradan.
  • Gordion Antik Kenti UNESCO Dünya Mirası listesine girmek için gün sayıyor. Gordion'un tanıtımına yönelik projelerin konuşulacağı bilgilendirme toplantısı 10 Temmuz saat 14.00'te, ATO'da.
BURAYA BAKARLAR

Şehrin Sokaklarında: Atione

Her gün sokakta işlerine rastladığımız Atione ile duvar resimleri ve graffiti üzerine bir sohbet.

Röportaj: Sema Çavdar

Bu hafta, Ankara’da her gün geçtiğimiz sokaklarda ve uğrak mekanlarımızın birçoğunda işleriyle karşılaştığımız Atione'a yakından bakıyoruz.

Sokakta başladığı sanat üretimine üniversite eğitiminden sonra da sokakta devam eden Fatih’le, Atione olma sürecini, işlerini ve ülkedeki graffiti ve mural sanatını konuştuk.

Sevgili Fatih öncelikle bize kendinden ve Atione kimliğinin oluşmasından bahsedebilir misin?

Merhaba ben Atione. 35 yaşındayım. Hayatımın büyük bir bölümünü sokaklarda geçirdim. Neredeyse öğrendiğim her şeyi sokaklardan öğrendim. Hayatta kalmak için yaptığım bir sürü mesleğim oldu: Kuaförlük ve camcılık bunlardan ikisi. Kendimi bildim bileli en çok yaptığım şeyse çizmekti. Zamanı gelince de Fatih’in yerini "Atione" aldı. İki farklı üniversitede resim ve sanat eğitimi aldım. Sokaktayken duvar, kağıt, graffiti denklemiyle başlayan sanat yolculuğum okula başlayınca farklı arayışlarla daha resim odaklı bir yere evirilse de üniversite üçüncü sınıfta tekrar sokaklara dönmeye ve duvarları boyamaya karar verdim. O gün bugündür Atione bizimle.


Mevcut çalışmalarında muralların ağırlıkta olduğunu görüyoruz. Graffiti geçmişinden bugünkü tarzına geçiş sürecin nasıl şekillendi? 

Duvar resimleriyle daha fazla kişiye ulaştım ama aslında çalışmalarımın çoğunu graffitiler oluşturuyor. Duvar resimlerini daha çok mekanlara yapıyorum ve hayatımı her ne kadar resim yaparak kazanıyor olsam da kendimi "writer" (graffiti yapanlara verilen isim) olarak tanımlıyorum.

Güncel çalışmalarında tercih ettiğin dili ya da tarzı nasıl tariflersin?

Grafitilerimi yaparken çoğunlukla renkli ve keskin olmayan çizgiler kullanıyorum. Graffitinin doğası gereği çalışmalarım daha akışkan ve özgür bir ifadeye sahip.  

Resim yaparkense çevremde yaptığım gözlemlerden besleniyorum. Maddi manevi tüm ayrışanların temelde buluştuğu yer olan sokağın kültürünü, dilini ve sokağa ait hayatları konu alıyorum.

Şu sıralar sağlık sorunları yaşadığını biliyoruz ve hızla sağlığına kavuşmanı diliyoruz. Bu süreçte çalışmalarında ve marka olarak Atione’da nasıl bir değişim olacak. Yeni projelerini ve planlarını anlatabilir misin?

Bundan yaklaşık iki yıl evvel sprey boya, yağlı boya gibi solvent bazlı boyalara ve sigara dumanına alerjimin olduğunu öğrendim. Tanı konulduğunda geç kalmıştım. Bacaklarımı dizin hemen altından kesmek istiyorlardı. İlk duyduğumda kabul edemedim. Biraz araştırıp İstanbul’da bir doktor buldum. Bir ameliyat olmam ve sonrasında çok dikkat etmem gereken bir yıllık sürece girmem gerektiğini ancak bu şekilde bacaklarımı kurtarabileceğimizi ifade etti. Kabul ettim ve tedaviye başladık. Ameliyatı olduktan sonra bir yıllık dönemi geçirmek üzere ailemin yanına, Kahramanmaraş’a taşındım. İki gün sonra iki büyük depreme ailemle yakalandık. Birinci derecede yakınlarımıza bir şey olmadan maddi zararlarla kurtulduk. Fakat depremde soğuk ve dumana fazlaca maruz kaldım. Ve bir süre psikolojik olarak kendimi toparlayamadım. Hastalık hızlandı ve ayaklarım kangren oldu. Şimdi günlerime hayatımı protez bacaklarla sürdürecek olmanın heyecanıyla devam ediyorum. Heyecanıyla diyorum çünkü ağrılı, masraflı ve bakımı zor bir süreci geride bırakacağım.

Özetle hayat beni 35 yaşında, şairin de dediği gibi yolun yarısında, başladığım yere, sokağa bıraktı ve buradan yeniden başlamamı istiyor.

Maddi manevi desteğe ihtiyacım olan bir dönemden geçiyorum. Bu desteği de ürettiğim resimlerimi satarak, dövme yaparak ve sevdiğimi sanatçıların sahne alacağı konserler serisi ile sağlamaya  çalışıyorum. İnsanlar bağış yapmak istiyorlar ama bunun yerine yaptığım işleri satın alarak destek vermelerini tercih ediyorum. Hayatımın kırılma noktalarından birini yaşıyorum ve kayıplar vermiş olsam da öz saygım için süreci ayakta atlatmanın sonraki hayatımda bana yardımı olacağını düşünüyorum.

Atione beni bazen zehirliyor olsa da aynı zamanda hayatımı da kurtaran isim. Bu adı kendime koyduğumdan beri her köşe başına yazarak, resimler yaparak, insanların hayatına dokunarak bu güne kadar bir yere taşıdım. Son yıllarda yaşadığım sorunlar ve deprem bana çok şey öğretti. Yaşadıkça bu adı farklı farklı platformlarda ve çok daha renkli görmenizi ümit ediyorum.

Diğer sanatlara göre hedef kitlesini herkes yapan, toplum için üretildiğini söyleyebileceğimiz bu işlerin, derdini direkt olarak her gün binlerce kişiye anlatabiliyor olması bir sorumluluk. Özgür olması ve kural tanımaması ile bilinen hatta illegal olarak tanımlanan grafiti ve duvar resmi sanatının içinde bulunduğumuz koşullarda hala özgürce üretildiğini söyleyebilir miyiz? 

Graffiti ve duvar resmi bir ifade biçimidir. Neyi, nasıl ifade ettiğinizin özgürlüğü de zamana ve yaşadığınız coğrafyaya göre değişebiliyor. Eskiden sokakta üretirken çok daha fazla zorlanıyorduk. Şimdi işler eskiye göre biraz daha iyi.

Diğer yandan boya fiyatları, hayat pahalılığı gibi sorunlar sokağa yapılan işlerin niteliğini ve çeşitliliğini etkiliyor. Bu bağlamda bazen kolay olan bazen zor olabiliyor.

Graffiti ve duvar resimleri belediyeler ya da mülk sahipleri tarafından boyatılarak kapatılırdı. Son yıllarda ise belediyelerin sanatçılara teklif götürdüğünü, festivaller düzenlediğini görüyoruz. Yerel yönetim desteğinin sanatın görünürlüğünü artırmada ve toplumdan aldığınız tepkilerin olumluya dönmesine fayda sağladığını düşünüyor musun? Ne gibi değişimler getirdi? 

Bana göre sokağa yapılan resimler ve graffitiler henüz hakettiği saygıya kavuşmuş değil. Belediyeler hala verilen emeğe saygı duymak yerine çizimleri “gri” renkle kapatmayı tercih ediyor.

Bazı belediyeler çalışmak istiyor ancak sanatçının ve sanatın özgürlüğü kısıtlanıyor. Kamusal alanda yapılan bu işlerde estetik kararları hala şube müdürleri veriyor. Bu nedenle yerel yönetim destekli projeler şehre çok katkı sağlamıyor. Sanatçıların çoğu benzeri sebeplerle farklı platformlara yönelerek para kazanmaya çalışıyor. Birçok şehirde örneğine rastladığımız komik heykeller ve resimler bunlara örnek.

Son olarak graffiti ve duvar resmi sanatçılarının tamamen gizli kimlikler kullanmayı seçmeleri gibi çalışmalarını açık olarak yapan sanatçıların da bazı çizimlerini gizli isimlerle yaptıkları tahmin ediliyor. Senin de Atione haricinde sokakta kullandığın bir takma adın var mı? 

Atione’dan başka şubemiz yoktur :)


Hikâyeyi paylaşmak için:
YOLLUK


Kaydet

Okuma listesine ekle

Paylaş

Aposto Ankara

Aposto Ankara

Her pazartesi saat 12.00'de Ankara'dan özenle seçilmiş etkinlikler, haberler ve hikâyeler.

YAZARLAR

Aposto Ankara

Her pazartesi saat 12.00'de Ankara'dan özenle seçilmiş etkinlikler, haberler ve hikâyeler.

İLGİLİ BAŞLIKLAR

IF Armada

Mabel Matiz

Sagopa Kajmer

Hüsnü Arkan

IF Performance Hall

CerModern Açık Hava Sineması

yıldızlar geçidi

Kutsal Örümcek

+40 more

İLGİLİ OKUMALAR

0%

;