Merhaba. Müziğin, seslerin ve tabii ki gürültülerin modern yaşamın her alanına sızdığını söylemek mümkün. Mevcut ruh hâlimizden, sosyalleşme ve ses kirliliğine kadar uzanan geniş bir alan var. Bu sayıda Eda Solmaz, uykuyu bir müzik türü olarak tayin etti ve dinleyici kitlesini konser salonları yerine yastığa başını koyanlar olarak belirledi. Sonucun ne olduğunu merak edenleri hemen aşağıya alalım.
Neler var bu sayıda?
🎫 Odak: Popüler bir müzik türü olarak "Uyku"
🪢 Haftanın albümü: Will Butler + Sister Squares, Will Butler + Sister Squares
👀 Müzik karnesi: İş Sanat'ın 24. Sezonu, Childish Gambino, Tone Glow ve dahası
İyi uykular,
Taner

Duende
Her hafta sinema ve müzik evreninden söyleşiler, incelemeler, öneriler, podcast’ler ve keşif notları e-posta kutunda.

Uyuyamıyorum. İki aydan fazladır hayatımın merkezinde bu sorun. Sanki asla bitmeyen bir jet lag hissinin içine hapsolup kalmışım gibi. Önce bitki çayları içmeye başladım. Ardından kafeini azalttım. Sonrasında meditasyon yapmaya başladım. Hiçbir şey başarılı olmadı. Bu süreçte uyumaya yardımcı olan bazı müzik türlerini dinlemeyi hep erteledim. Çünkü müzik dinlemek de benim için başlı başına dikkat dağıtan bir şey. Öte yandan çözümü uyku hikâyeleri anlatan podcast’lerde buldum. Bu sırada da çevrimiçi müzik dinleme servislerinin uyumaya yardımcı olan müziklerinin yer aldığı listelerde gezinmeye başladım. Kelimenin tam anlamıyla meditasyon, ambiyans, lo-fi gibi türlerin son dönemde bu listelerde nasıl büyük bir patlama yaşadığını gözlemledim.
Zaten son birkaç yıldır bu listelerin popülerliği oldukça fark edilirdi. Sadece uyku teması üzerine müzik üreten sanatçıların yanı sıra yapay zekâyla bu ekosisteme destek olan aplikasyonlar da rağbet görmeye başladı. Bu aynı zamanda yeni bir müzik türünün ortaya çıkışının da habercisi. Uyku başlığı altında toplanan listelere baktığında müzik dışında rahatlatıcı seslerin olduğu içeriklerin de dinlenme oranının ne kadar yüksek olduğunu görebilirsin. Mesela Spotify’da 10 saatlik white noise sesinin yer aldığı listenin takipçi sayısı bir milyondan fazla. YouTube’daki 10 saati aşan aynı kurgudaki içerik 192 milyon kez dinlenmiş. Gelişmiş ülkelerdeki insanların yüzde otuza yakını kronik uykusuzluktan yakınırken bu listelerin bu kadar rağbet görmesi pek de şaşırtıcı değil. Rahatlatıcı seslerin uyku ile ilişkisi tabii ki modern dünya ile hayatımıza giren bir şey değil. Binlerce yıldır ninniler söyleniyor. Tekrarlayan ve yumuşak sesler uyumaya yardımcı oluyor.
Alanis Morissette, The Storm Before The Calm
Alanis Morissette’nin tedavi albümü
2020’de yapılan bir araştırmaya göre müzik terapisinin depresyon, anksiyete, uykusuzluk ve fiziksel ağrı semptomları için etkili bir tedavi olabileceğini doğruluyor. Uykuya dalarken bir şey dinlemek bazı insanlar için kaygılı düşünceler ya da ertesi günün onlara ne getirebileceğine dair endişeleri rahatlama etkisi var. Sanatçılar da bu türe dair çalışmalar yapmaya başladı. Alanis Morissette’nin geçen yıl çıkardığı The Storm Before The Calm adlı albümü normlarının tamamen dışında meditasyon ve ambiyans müzik türündeydi. Hatta bu albümü Darkside’dan tanıdığımız Dave Harrington ile yaptı. Üçüncü çocuğunun doğumundan sonra kendini iki yıl süren bir depresyonun içinde bulan şarkıcının, ürettiği müzikle birlikte kendini tedavi ettiği bir albüm bu. 11 şarkıdan oluşan projeyi dinlemeye başlayıp gözlerinizi kapattığınız anda bir bilinç akışının içinde kayboluyorsunuz. Albümdeki en uzun şarkı 13 dakika uzunluğunda. Ben ise hangi şarkısında uykuya daldığımı maalesef hatırlamıyorum.
Ambiyans müziğine sığınmak
“Uyku müziğinin ses özellikleri” başlıklı bir araştırmaya göre çevrimiçi müzik dinleme servislerindeki uyku temalı çalma listelerinde sırasıyla en çok şu türler ön plana çıkıyor; pop, ambiyans, lo-fi, rap, lullaby, klasik müzik, enstrümantal, caz ve meditasyon. Aynı araştırmaya göre uyku müziği, müzikal anlamda da çok fazla alt türleri barındıran bir alana sahip. Hatta bu türe dair özel müzik yapan sanatçıların tıbbi bir çalışma yapar gibi ses frekanslarına çok fazla dikkat ettiklerinin altı çiziliyor.
Moby | Fotoğraf: Calm
Moby, 1993 yılında çıkan Ambient albümünü bu yılın başında uyku ya da meditasyon teması üzerinden yeniden düzenleyerek yine elektronik öğelerle Ambient 23 adıyla dinleyicisine sundu. Sanatçı, günümüze uyarladığı albümünü şöyle anlattı: “Her şey ambiyans müziğinin faydasına dayanıyordu. Ayrıca kelimeler olmadan anlamlı atmosferler yaratmak... Çoğu şarkıda dans edersiniz veya ağlarsınız. Ancak ambiyans müziğinin mimari bir etkisi var. Mekanı tuhaf ama pragmatik bir şekile dönüştürür.” Sanatçı, iki yıl önce de YouTube kanalından Relaxing sleep music adında 1 saat 35 dakikalık sadece piyano çaldığı, dinleyicisini rahatlatan ve uyutan bir ambiyans şarkısı yayınlamıştı. Sanatçı, video 516 binden fazla izlenince de bunu bir seri haline getirdi ve şunları söyledi: “Uykuya yönelik, yalnız ve minimalist olmayan bir müzik yapmak, zor olmaktan ziyade sezgilere de aykırıdır. Daha fazlasını eklememeli veya daha yüksek sesle çalmamalısınız. Bu yüzden her şeyden önce kendim için yeni ambiyans müzikleri yaptım. Piyasadaki her şeyden daha sakin, daha sessiz ve daha az talepkâr bir müzik. Bana, her gece müziğimle birlikte uyuduğunu söylüyorlar. Son dönemde herkes paniğe kapılmış bir hâlde. Herkes korkuyor, herkes uykusuzlukla uğraşıyor. Bu müzik, insanlara dinlenme ve sığınma alanı sağlıyor.”
Moby’nin dinleyicisinin ruh sağlığına dair verdiği önemi müzikle dile getirmesi; onları sakinleştirmek ve iyileştirmek istemesi bu yüzyılda da pek rastlanan bir müzisyen tavrı değil.
Kaynak: Verywell Mind
Yapay zekâ ile en iyi uyku müziğini yaratmak
Tabii ki yapay zekânın bu şimdilik gizli ses hazinesinde son dönemdeki yeri oldukça geniş. Sektörün en önemli uygulaması Endel. Uygulama, kendini kısaca şöyle tanımlıyor: “Sesin gücüyle odaklanın, rahatlayın ve uyuyun. Endel, günlük yaşamınızı desteklemek için tasarlanmış yapay zekâ destekli sesler yaratır. Bilim tarafından desteklenmektedir. Optimum kişiselleştirilmiş ses ortamını oluşturmak için konum, ortam ve kalp atış hızı gibi girdiler gerekir. Bu anında gerçekleşir ve Endel’in durumunuzu ritminize yeniden bağlamasına olanak tanır.”
Uygulamaya üye olduktan sonra hayat rutininiz, duygu durumunuz, duymak istedikleriniz ve kalp ritminiz gibi birçok etkenle size özel müzikler tasarlanıyor. Uygulama ile müzik yapan müzisyenler arasında James Blake, Grimes, Miguel, Alan Watts, Richie Hawtin gibi isimler var. Ve hepsinin o anki mental ruh sağlığınıza yardımcı olacak ayrı kategoride üretimleri mevcut. Endel’in kurucusu Oleg Stavitsky, ambiyans müziğe ilgi duyduğu sırada bu uygulamayı yapmaya karar verdiğini söyleyip sesin mental sağlıktaki önemini şöyle aktarıyor: “Dışarıdaki dünya çılgınca ve her yıl giderek daha da çılgınlaşıyor. Ses güçlüdür; ortamınızı kontrol etmenin en kolay yoludur. Hangi yaşta olursa olsun sesle kendi kendini iyileştirmenin bilinçaltında gerçekleştiğine inanıyorum. Sonuçta herkes stresli ve hayatın tüm talepleriyle başa çıkamıyor. Ses, tüm bunlarla başa çıkmanın en kolay, en az müdahaleci ve tıbbi olmayan yolu.”
James Blake | Fotoğraf: Ilya S. Savenok
James Blake, Endel ile işbirliği yaparak geçtiğimiz yıl Wind Down isimli bir albümünü yayınladı. Blake’in orijinal enstrüman ve vokal kayıtlarının üzerine yapay zekâ ile bilimsel olarak tasarlanmış bir uyku ses ortamı yaratan sesler ekledi. Bu yapay zekâ James Blake’in kimliğine bürünmedi. Sanatçının müzikal DNA’sını kullandı ve nörobilimsel bir çerçeveye göre bir uyku müziği yarattı. Albümü şu sözlerle gün yüzüne çıktı: “Başınızı yastığa koymadan hemen önce veya sonra iyi uykuyu destekleyen bir albüm oldu.”
Gecenin sonunda uyumak için müzik dinlemek şimdilerde çok daha bilimsel, ufuk açıcı ve komplike. Bu müzik türü ise geleceğin en büyük müzik pazarı olmaya aday. En temel ihtiyacımız olan uykuya ait içeriklerin konser salonları yerine yastığa başını koyanlara ihtiyaç duyması, gelecekte erişebileceği büyüklüğü tahmin etmeyi zorlaştırıyor.
Albüm incelemesi: Will Butler + Sister Squares, Will Butler + Sister Squares
Will Butler’ın Sister Squares ile yayınladığı 14 şarkılık Will Butler + Sister Squares albümü, senenin gizli iyi alternatif ve art pop projesi olma özelliğine sahip.

Albüm: Will Butler + Sister Squares, Will Butler + Sister Squares
Süre: 45 dakika
Plak şirketi: Merge Records
Yayın tarihi: 22 Eylül 2023
Arcade Fire, geçen yıl We albümünü yayınlandığında Will Butler’ın da gruptan ayrıldığını açıkladılar. Grubun vokali Win Butler, kardeşinin uzun turnelerden yorulduğunu söyledi ve ekledi: “Her zaman müziği aşan ilgi alanları vardı. Sanırım abisini takip ederek bu gruba girdi. Fakat onun artık üç küçük çocuğu var. Eşim Regine (Regina Chassagne da Arcade Fire’da yer alıyor) ile ben, çocuğumuzla turneye çıkarabiliyoruz. O ise ailesi ile daha çok vakit geçirmek istedi. Bence bu çok ama çok anlaşılır.”
Yine geçen yıl Arcade Fire’ın dünya turnesine çıkmasına kısa bir süre kala Pitchfork, Win Butler’ın cinsel istismarına uğradığını söyleyen genç kadınlarla özel bir haber çalışması hazırladı. İddiaları kabul etmediler ama grup, hayranlarını hayal kırıklığına uğrattı ve berbat bir sürecin içine girdi. Gruptan ayrılmış olan Will Butler, aile bağlarını bir kenara bırakırsak müzikal olarak tüm bu yaşananlardan çok uzaktaydı o sırada.
Eğer bir Arcade Fire konser kaydına ya da canlı performansına denk geldiysen Will Butler’ın sahnede inanılmaz yüksek bir enerjiye sahip olduğuna ve müziği iliklerine kadar hissettiğine şahit olmuşsundur. Butler, birçok farklı enstrümanı çalmak dışında fiziksel olarak da o an şarkıyı yaşar. Grubun geçen yıl Paris’teki gösterisini izlediğim sırada her zaman sahnenin solunda konumlanan Will Butler’ı görememek bende de büyük bir boşluk hissini beraberinde getirdi. Zaten çıkan haberler sonrası birçok kez zevkle Arcade Fire konseri izlemiş biri olarak ilk kez orada olmaktan kişisel olarak rahatsızlık duyduğumu da ayrı parantezle ifade etmeliyim.
Konumuza dönersek; Will Butler’ın bu ayrılığı müzikal olarak kabuk değiştirmeye karar verdiğinin de bir kanıtıydı. Arcade Fire, We’yi Mayıs 2022’nin hemen başında yayınladı. Kısa bir süre sonra da Will Butler, solo teklisi A Stranger’s House’u dinleyicisine sundu. Bu ayrıca sanatçının dördüncü albümünün de ayak sesleriydi. 19 yıl boyunca bir grupta yer aldıktan sonra tamamen kendi yolunda ilerlemeye başlayan Will Butler, mevcut durumunu Brooklyn Mag’e şöyle anlatıyordu: “We’yi kaydetmek harikaydı. Fakat kayıtlar bittikten hemen sonra ayrılmak benim için mantıklıydı. ‘Kayıt tamamlandı, şimdi çekip gideceğim’ gibi... Kapıyı kapatmak için doğru bir zamanmış gibi geldi. Kardeşim grupta ve onlar her zaman benim ailem.”
Will Butler, ilk solo albümü Policy’i 2015 yılında Jimi Hendrix’in şu anda Electric Lady Stüdyoları’ndaki eski oturma odasında bir haftada kaydetti. Butler, yetişkin hayatının tamamını kaplayan Arcade Fire serüveninden kendi sesine yönelmeye bu sırada başladı. Arcade Fire’la turnede ya da albüm kaydetmediği dönemlerde kendi çalışmaları üzerine çalışıp yayınladı. Ancak nihayetinde hep başka bir ekibe bağımlıydı. Ve sonunda gruptan tamamen ayrıldığında bence resmi olarak ilk ancak diskografisindeki dördüncü solo albümü Will Butler + Sister Squares’ı dinleyicisine sundu.
Will Butler + Sister Squares, Will Butler + Sister Squares
Tüm renkler bir arada
Will Butler + Sister Squares, Will Butler’ın yeni grubu Sister Squares’la da ortak ilk albümü olma özelliğine sahip. Sister Squares, sanatçının solo performanslarında arkasında yer alan ekip. Grup, Butler’ın koreograf ve dansçı eşi Jenny Shore, eşinin kız kardeşi Julie Shore, Broadway oyuncusu Sara Dobbs ve müzisyen Miles Francis’tan oluşuyor. Aile bağlarına yine sahip çıkan Butler, bu kez kendi kolektifini oluşturdu.
Will Butler, albümü Francis’in bodrum katındaki bir stüdyosunda tek başına kaydetmeye başladı. Bir bakıma Arcade Fire’ın tüm o görkeminden uzaklaştı ve daha minimal bir dünyaya giriş yaptı. Onlar günlerden bir anıyı Butler, “Ara sıra Miles yanıma uğruyordu. Bir an ben bas, o da davul çalıyordu. O gün yaptığımız ilk şarkı da Stop Talking oldu,” sözleriyle anlattı.
Kısa bir girişin ardından albümün asıl açılışı Stop Talking’e ait. Will Butler’ın şarkıya dair düşünceleri şöyle: “Bir rüya şarkısı. Yorgun ve kafası karışık aynı zamanda korku da dolu. Birisi partnerine korktuğunu ifade ediyor ve partneri ‘Korkacak bir şey yok ve ayrıca çeneni kapat, deli olmayı bırak’ diyor.” Mükemmel bir art pop şarkısı. Fondaki davul ritmi parçayı keyifli bir döngünün içine sokuyor. Butler’ın çiğ vokallerine koroyu andıran kadın vokaller eşlik ediyor.
Stop Talking’in ardından daha karamsar bir şarkıya geçiyoruz: Willows. Kişisel olarak bu şarkının görsel bir dili olduğunu düşünüyorum. Synth’lerin hakimiyetinin sonuna kadar hissedildiği, yine Butler’ın vokallerinin oldukça kuvvetli olduğu bir eser. Azıcık da olsa MGMT hissini de içinde barındıran cinsten.
I drove so fast
My body left behind me in the night
A shadow from the moon
Beyond the shape I carry in my mind
My mind, what is my mind?
A question lost forever out of time
Long Grass, karmaşık dünyaların kapısını açıyor. Sözlerinin sadeliğinde hayatın basitliğinde kayboluyormuşsunuz hissi hakim. Ritmik alt yapısını yine çok sesli vokaller tamamlıyor.
Birçok rengi içinde barındıran bir albüm bu. Saf kan indie de değil, tamamen deneysel olduğu da söylenemez. Her şarkı geçişi, aniden farklı bir hikâyenin içinde kendinizi bulmanızı sağlarken, tek düze gitmeyen duygular arasında kayboluyorsunuz. En önemlisi her şarkının müzikal dili ve türü farklı. O yüzden bir sonraki şarkılar Me & My Friends ve Saturday Nights’ın birbirlerine bağlanma şekline hayran kalıyorum. Elektro pop Me & My Friends’te Sister Squares’ı daha çok işitmeye başlıyoruz. Şarkıyı dinlerken kendinizi ritim tutarke bulmamanız mümkün değil. Ve hemen ardından gelen Saturday Nights, kesinlikle 80’lerden bir dans şarkısını andırıyor. Bir cumartesi gecesinin başlangıcını bu şarkıyı son ses açıp dans ederek yapabilirsin.
Oh-oh, it’s Saturday night
I lost the time
I lost half of my mind
Will Butler + Sister Squares
Senenin gizli iyi albümü
Will Butler temposunu bir piyano baladı olan Car Crush ile düşürüyor. Sister Squares’ın sesi bu sefer bir kilise korosu gibi eşlik ediyor. Butler’ın vokali de David Bryne’vari bir tonla yankılanıyor. Arrow of Time ise iniş çıkışlı bir şarkı. New wave girişiyle başlarken nakaratta çılgın bir hâl alıyor. Sonra ritim iniş çıkışlarının ardından bir synth yürüyüşüyle son buluyor.
I Am Standing in a Room, müzikal bir şarkıyı andıran piyano ritmine sahip. Grubun Broadway köklerine adeta bir gönderme gibi. Butler, bu kez anlatıcı olarak şarkı söylüyor ya da sözleri okuyor. Bu albüm sürecini tasarlarken Emily Dickinson’ın tüm şiirlerini okuduğunu düşünürsek, böyle şairane sözler eklemesi şaşırtıcı değil. Albümün yükselip alçalan ve hepsi ayrı bir hikâyeyi simgeleyen şarkıları arasında Old Year da farklı bir yerde. Butler, şarkının girişindeki akustik gitar bölümünde stüdyodaki tüm kirli seslerin de kayda girmesine izin veriyor. Şarkı, 2.53 dakikalık kısa ancak çarpıcı bir duygusal yüke sahip.
Hee Loop’taki davullar albümü bambaşka bir noktaya taşıyor. Ve kapanışı yapan The Window, bir klasik müzik eseri gibi başlayıp piyanosu adeta bir Chopin eseri çalacak gibi duyuluyor. Zaten ekipteki Julie Shore, Chopin’e âşık bir sanatçı olduğunu röportajlarında söylüyor. Duygudan duyguya koşturan bir albüm için olabilecek en güzel veda şarkısı. Bir sinema filminin sonunda yazan the end, tiyatro perdesinin yavaşça kapanması gibi bir son. Will Butler + Sister Squares, abartısız ve ama aynı zamanda da New York sokakları kadar her köşesi gizli bir gösterişe sahip albümlerden.
2109 yılında Will Butler’ın kısa bir performansını New York’taki Nublu’da izleme şansını yakalamıştım. Evine yakın bir mahalle kulübünde aniden belli olan bir performanstı bu. Butler’ın cızırdayan vokali, tek bir elektro gitar ve synth eşliğinde teatral bir ifadeyle tek başına şarkı söylemesi oldukça etkileyiciydi. Ekip, şimdi kendi küçük turnesinde. Keşke, bir gün İstanbul’a da uğrasalar.
Will Butler’ın ayda milyonlarca dinlenen bir grubu bırakıp kocaman sahnelerden inerek kendi sesine doğru adımlar atıp daha yeniye bu kez eşi ve beraberindeki grubuyla gitmesi büyük cesaret. Bu yılın gizli iyilerinden bu albüm de yaptığı iyi müziğin işitsel bir kanıtı.
Harari, İş Bankası’nın Atatürk Konferansı için Türkiye’ye geliyor
Atatürk Vizyonuyla Gelecek Yüzyıla Bakış Konferansı
Türkiye İş Bankası, Cumhuriyetin 100. yaşı vesilesiyle “Atatürk Vizyonuyla Gelecek Yüzyıla Bakış” başlıklı bir uluslararası konferans düzenliyor. Konferansın dikkat çeken konuşmacıları arasında Sapiens, Homo Deus: Yarının Kısa Tarihi gibi kitaplarıyla geniş yankı uyandıran tarihçi-yazar Yuval Noah Harari de yer alıyor.
- Nedir? Kuruluş fikrinin 100. yılında olan İş Bankası, hem Cumhuriyetin hem bankanın ikinci yüzyılına adım attığı bu özel yılı Yaşasın Cumhuriyet sergisiyle karşılamasının ardından, “Atatürk Vizyonuyla Gelecek Yüzyıla Bakış” konferansıyla, Atatürk’ün bugün de geçerli olan vizyonerliğini tekrar vurgulamayı ve Türkiye’nin geçmişten aldığı güçle yüzünü geleceğe dönerken izleyeceği yola ışık tutmayı hedefliyor.
- Nerede ve ne zaman? 28 – 29 Eylül tarihlerinde, İş Kuleleri Salonu’nda.
- Not almalı: Konferansta; tarihçi ve filozof Yuval Noah Harari’nin yanı sıra New York Üniversitesi Ekonomi Profesörü ve Nobel ödüllü iktisatçı Thomas J. Sargent, Roma Sapienza Üniversitesi’nde Avrasya Tarihi, Türk Dili ve Tarihi dersleri veren ve Atatürk isimli bir kitabı bulunan akademisyen Fabio L. Grassi, MIT Dijital Ekonomi Girişimi’nin Kurucu Ortağı Andrew McAfee, eski UNESCO Genel Direktörü Irina Bokova konuşma yapacak.
- Prof. Dr. İlber Ortaylı, Prof. Dr. Bilsay Kuruç, Prof. Dr. Havva İşkan Işık, Prof. Dr. Burcu Özsoy, Doç. Dr. Doğan Çetinkaya, Prof. Dr. Çiğdem Gündüz Demir gibi Türkiye’nin kıymetli isimleri de konferansta yer alacak.
Konferansla ilgili ayrıntılı bilgiye www.issanat.com.tr üzerinden ulaşılabiliyor.
Childish Gambino
1️⃣ Doğum günü: Her parmağında bir marifet olan, müzik ortamlarında Childish Gambino olarak tandığımız Donald Glover, 40 yıl önce bugün doğdu. Yaratıcılığını üstlendiği Atlanta dizisiyle iki Primetime Emmy ve iki Golden Globe kazanan Childish Gambino’nun doğum gününü 10 yıl önce hazırladığı çalma listesiyle kutlamak istedik.
2️⃣ Çalma listesi: Kült video oyunu EA Sports FC, 29 Ekim’de yayımlayacağı 2024 sürümünde kullanılan sountrack’leri açıkladı. Oyunun merakla beklenen soundtrack’leri arasında bu yıl King Krule, M83, The Blaze, The Rolling Stones, Run The Jewels, Stormzy, Fred again.. ve daha pek isim yer aldı. 87 şarkıdan oluşan çalma listesine buradan erişebilirsin.
3️⃣ Eposta bülteni: Tone Glow, kendini deneysel müziğin en iyilerini sergilemeye adanmış bir eposta bültenidir. Dünyanın farklı yerlerinden müziğe çizgi dışı bakanları konuk aldıkları röportaj serileri oldukça dikkat çekici.
4️⃣ 24. Sezon: İş Sanat, 24. sezon programını duyurdu. İş Sanat’ın yeni sezon gala konseri 29 Ekim’de açılacak Türkiye İş Bankası Resim Heykel Müzesi’nde gerçekleşecek. Sezon boyunca Kronos Quartet, Aleksey Igudesman, Giuliano Carmignola, Timothy Chooi ve daha pek çok kıymetli isim İş Sanat’ta sahne alacak. 24. sezon programının detaylarına buradan ulaşabilirsin.