aposto-logoPazartesi, 5 Haziran 2023
aposto-logo
Pazartesi, Haziran 5, 2023
Aposto Üyelik
Gündem
Odak
İzleme Listesi
Bugünkü Destekçimiz
Arşivden

🌿 Cannes'ın heyecanlandıran seçkisi, galaksinin koruyucuları

76. Cannes Film Festivali'nde Altın Palmiye için yarışan 21 filmlik seçkinin detayları, Galaksinin Koruyucuları serisinin düşündürdükleri.
The Irish Spirit ile birlikte

Duende X Kadıköy Sineması X The Irish Spirit : Başrol Müzik Kadıköy Sineması ve Duende iş birliğinden doğan, The Irish Spirit birlikteliğiyle keyfine keyif katan Başrol Müzik gösterim serisi, serinin son filmi Cadillac Records ile bir kez daha Kadıköy’de. Nedir? Müziğin ve sinemanın kesiştiği noktalardan ilham alan Başrol Müzik, her gösteriminde farklı müzik türlerine ve farklı öykülere selam veren seçkisiyle sinemaseverlerle bir müzik ve kültür şöleni sunuyor. Yarın: Başrol Müzik seçkisinin son gösterimi Cadillac Records , yarın Kadıköy Sineması ’nda izleyicilerle buluşacak. Efsanevi plak şirketi yöneticisi Leonard Chess’in hayatını yakın markaja alan Darnell Martin yönetmenliğindeki film, 50’li yılların Willie Dixon, Chuck Berry, Little Walter, Buddy Waters, Howlin’ Wolf ve Etta James gibi ikonik isimlerini de konuk ediyor. After ’a gidiyor muyuz? Cadillac Records ’un çıkışındaysa bant mag .’in DJ kabininde yerini alacak Cünort , filmin ruhunu BİNA ’ya taşımak üzere tüm izleyicileri tematik bir geceye davet ediyor. Yarın gerçekleşecek gösterimin biletlerini burada bulabilir, Başrol Müzik serisinin tuzu biberi olan The Irish Spirit ’i şuradan takip edebilirsin.

Daha fazlasını öğren

Fotoğraf: Marc Piasecki

Merhaba, Duende Sinema'nın bahar gelmeden önceki son sayısına hoş geldin. Sinema dünyasının yeni sezonu, 16 Mayıs'ta Fransa Rivierası'nda resmen açılıyor. Yeni filmleri bizzat izleyemesek de haberlerini alacak, yepyeni bir sinema yılının filizlenişine hep birlikte tanık olacağız bu yeni mevsimle. 

Bu arada fiziksel buluşmalara da devam ediyoruz: Jam's Session desteği ve Kadıköy Sineması işbirliğiyle sürdürdüğümüz tematik gösterim serisi Başrol Müzik; 11 Mayıs’ta Cadillac Records ile devam ediyor. Üstelik çıkışta, filmin müzikal evrenini bant mag. partnerliğinde BİNA'ya taşıyan partiyle. Seni de bekliyoruz!

Bu sayıda Altın Palmiye'ye talip yirmi bir filme dair kısa bilgilerin yanında bir de ana akım sinemaya dair bir inceleme bulacaksın. Kişisel favorilerimden ve derinlik görebildiğim nadir süper kahraman serilerinden olan Guardians of the Galaxy'nin yeni filmini bahane ederek yazdığım satırlar sana da umut verecek: Farklı gezegenlerden canlılar bir aile kurabiliyor, ortak bir amaçla bir arada yaşayabiliyor ve üstelik kazanıyorsa biz neden bir arada yaşayamayalım, biz neden kazanamayalım?

Neler var bu sayıda?
🎞️ Gündem76. Cannes Film Festivali ana yarışma seçkisi
🚀 Odak: Guardians of the Galaxy serisinin toplu bir incelemesi
🗄️ Arşivden: Yapımcı Zeynep Atakan'la Cannes Film Festivali öncesi sohbet

Baharın gelişine,
Emre

Gündem

Cannes'a doğru: Festivalin 2023 resmî seçkisi

16-27 Mayıs tarihleri arasında gerçekleşecek 76. Cannes Film Festivali'nde Altın Palmiye için yarışan filmler.

Bir bahar klasiğidir: İstanbul Film Festivali'nde gün ortasındaki bir seansa yetişmeye çalışırken bir yandan göz ucuyla Twitter'ı güncelleyip dururum. Dünyanın en prestijli film festivalinin direktörü, o yılın yarışma filmlerini duyuruyor olur. Eskimeyen o espriyi yaparım, bazen içimden bazen dışımdan: Filmekimi programı açıklanıyor. Cannes Film Festivali'nin, gerçekten de birçoğunu izlemek için ekimi ve Filmekimi'ni bekleyeceğimiz birbirinden heyecan verici filmleri 13 Nisan'da açıklandı. 

16 - 27 Mayıs tarihleri arasında gerçekleşecek festival, yarışma dışı gösterilen Maïwenn filmi Jeanne du Barry ile açılıyor. Ana yarışma bölümünde ise 21 film var. Bunlardan beşi daha önce Altın Palmiye ile ödüllendirilmiş yönetmenlere ait. Ana yarışmadaki filmlerin sadece altısı kadınlar tarafından yönetilmiş filmler ve bu maalesef Cannes ortalamasına göre bir hayli yüksek bir oran. Seçkide bir ilk-film, bir belgesel, bir de yarı-belgesel yer alıyor. Türkiye'den ise Nuri Bilge Ceylan, yeni filmi Kuru Otlar Üstüne ile Altın Palmiye için yarışıyor.

Karşında Wes Anderson'dan Alice Rohrwacher'e, Kore-eda Hirokazu'dan Ken Loach'a tanıdık isimler ve merak uyandıran filmlerle dolu Cannes Film Festivali ana yarışma seçkisi:

76. Cannes Film Festivali Ana Yarışma Filmleri


A Brighter Tomorrow (Il sol dell'avvenire) | Yönetmen: Nanni Moretti (İtalya)

  • Ne oluyor? Bir yönetmen ve yapımcısının hikâyesi, 1956'da geçen ve birçok İtalyanca şarkının yer aldığı bir filmin setinde geçiyor. Yönetmen, senarist ve oyuncu Nanni Moretti ile oyuncu Margherita Buy altıncı kez birlikte çalışıyor.
  • Cannes Karnesi: İlki 1978, sonuncusu 2021'de olmak üzere sekiz filmiyle ana yarışmada yer alan yönetmen; Dear Diary (1994) filmiyle En İyi Yönetmen seçilmiş ve The Son's Room (2001) ile Altın Palmiye'ye uzanmıştı. 

Anatomy of a Fall (Anatomie d'une chute) | Yönetmen: Justine Triet (Fransa)

  • Ne oluyor? Eşi gizemli bir şekilde karlar altında hayatını kaybedince cinayetten tutuklanan bir yazar, suçsuzluğunu kanıtlamaya çalışıyor. Filmin başrolünü Toni Erdmann ile tanıyabileceğin Sandra Hüller üstleniyor.
  • Cannes Karnesi: Yönetmen, ilk kez Altın Palmiye için yarışıyor.

Asteroid City | Kaynak: IMDb

Asteroid City | Yönetmen: Wes Anderson (ABD)

  • Ne oluyor? 1955 yılında ülkenin dört bir yanından öğrenci ve veliler Junior Stargazer Kongresi için ABD'deki bir çöl kasabasında bir araya geliyor. Wes Anderson'ın yıldızlar geçidi Jason Schwartzman'dan Scarlett Johansson'a, Tom Hanks'ten Tilda Swinton'a, Margot Robbie'den Edward Norton'a birçok oyuncuyu bir araya getiriyor.
  • Cannes Karnesi: Yönetmen, üçüncü kez Altın Palmiye için yarışıyor.

Banel & Adama | Yönetmen: Ramata-Toulaye Sy (Senegal)

  • Ne oluyor? Kuzey Senegal'de ücra bir köyde yaşayan, birbirine âşık iki gençten Adama; Banel'le birlikte yaşayabilmek için doğuştan hakkı olan liderliği reddedince topluluk kaosa sürükleniyor.
  • Cannes Karnesi: Yönetmenin ilk uzun metrajlı filmi, aynı zamanda Altın Kamera için yarışıyor.

Black Flies | Yönetmen: Jean-Stéphane Sauvaire (ABD)

  • Ne oluyor? Tıp fakültesine hazırlanan bir öğrenci, New York şehrinin sokaklarında kıdemli bir sağlık görevlisine eşlik ediyor. Filmin başrollerini Sean Penn ve Tye Sheridan paylaşıyor.
  • Cannes Karnesi: İlk kez ana yarışmada yer alan yönetmen, 2008'de Belirli Bir Bakış bölümünde yarışmıştı.

La Chimera | Yönetmen: Alice Rohrwacher (İtalya)

  • Ne oluyor? 1980'lerde geçen film, bir grup arkeolog ile tarihi eser kaçakçılığına odaklanıyor. Yönetmen; Isabelle Rossellini ve Josh O'Connor'lı filminde, bir kez daha ablası Alba Rohrwacher'e de yer veriyor.
  • Cannes Karnesi: İki kez ana yarışmada yer alan yönetmen, The Wonders (2014) filmiyle Grand Prix'ye ve Happy As Lazzaro (2018) ile En İyi Senaryo ödülüne layık görülmüştü.

Club Zero | Yönetmen: Jessica Hausner (Avusturya)

  • Ne oluyor? Seçkin bir okuldaki öğretmenin beş öğrencisiyle kurduğu bağ, şok edici bir hâl alıyor. 
  • Cannes Karnesi: Yönetmenin Altın Palmiye için yarışan filmi Little Joe (2019), En İyi Kadın Oyuncu ödülüne layık görülmüştü.


Fallen Leaves | Kaynak: IMDb

Fallen Leaves (Kuolleet lehdet) | Yönetmen: Aki Kaurismäki (Finlandiya)

  • Ne oluyor? Bir süpermarket çalışanı ve bir alkolik, tüm yanlış anlaşılmalara rağmen Helsinki sokaklarında bir ilişki kuruyorlar. Yirminci Kaurismäki filmi, yönetmenin 1990'da sona eren Proletarya Üçlemesi'nin devamı niteliğinde.
  • Cannes Karnesi: İlki 1996, sonuncusu 2011'de olmak üzere dört filmiyle ana yarışmada yer alan yönetmenin The Man Without a Past (2002) filmi Grand Prix ve En İyi Kadın Oyuncu ödüllerine layık görülmüştü.

Firebrand | Yönetmen: Karim Aïnouz (Birleşik Krallık)

  • Ne oluyor? VIII. Henry'nin altıncı ve son eşi Katherine Parr'ın hayatını konu alan dönem filminde Jude Law ve Alicia Vikander bir araya geliyor.
  • Cannes Karnesi: İlk kez Altın Palmiye için yarışan yönetmen, daha önce iki kez Belirli Bir Bakış bölümünde yer almıştı.

Four Daugthers (Les filles d'Olfa) | Yönetmen: Kaouther Ben Hania (Tunus)

  • Ne oluyor? Belgesel ve kurmacayı iç içe geçiren filmde, dört çocuk annesi Olfa'nın iki büyük kızının ortadan kaybolmasının ardından devreye profesyonel oyuncular giriyor.
  • Cannes Karnesi: İlk kez Altın Palmiye için yarışan yönetmen, 2017'de Belirli Bir Bakış bölümünde yer almıştı.

Homecoming (Retour) | Yönetmen: Catherine Corsini (Fransa)

  • Ne oluyor?  Afrika kökenli bir kadın, yaz için Parisli zengin bir ailenin çocuklarına bakmak üzere ailesinin yıllar önce terk ettiği Korsika'ya gidiyor.
  • Cannes Karnesi: Yönetmen, üçüncü kez Altın Palmiye için yarışıyor. 

Kidnapped (Rapito) | Yönetmen: Marco Bellochio (İtalya)

  • Ne oluyor? 1858 Bologna'sında Yahudi bir çocuk kaçırılarak Katolik olarak yetiştiriliyor. İtalya'nın birleşmesinin fon oluşturduğu dönem filmi, DAniele Scalise'nin Il caso Mortara romanının serbest bir uyarlaması.
  • Cannes Karnesi: İlki 1980, sonuncusu 2019'da olmak üzere yedi filmiyle ana yarışmada yer alan yönetmenin A Leap in the Dark (1980) filmi En İyi Kadın Oyuncu ve En İyi Erkek Oyuncu ödüllerine layık görülmüştü.

Kuru Otlar Üstüne | Kaynak: MUBI

Kuru Otlar Üstüne | Yönetmen: Nuri Bilge Ceylan

  • Ne oluyor? Anadolu'nun ücra bir köyünde zorunlu hizmetinin dördüncü yılını tamamlamakta olan genç bir öğretmen, İstanbul'a atanmayı umut ediyor.
  • Cannes Karnesi: İlki 2003, sonuncusu 2018'de olmak üzere altı filmiyle ana yarışmada yer alan yönetmenin Uzak (2003) filmi Grand Prix ve En İyi Erkek Oyuncu, Üç Maymun (2008) filmi En İyi Yönetmen, Bir Zamanlar Anadolu'da (2011) filmi Grand Prix'ye layık görülmüş; Kış Uykusu (2014) Altın Palmiye'yi kazanmıştı.

Last Summer (L'été dernier) | Yönetmen: Catherine Breillat (Fransa)

  • Ne oluyor? Parisli saygın avukat, eşinin önceki evliliğinden olan 17 yaşındaki oğlunun evlerine taşınmasıyla onunla bir ilişkiye başlıyor ve kariyerini de ailesini de tehlikeye atıyor. Film, May el-Toukhy imzalı Danimarka yapımı Queen of Hearts'ın (2019) Fransızca yeniden çevrimi.
  • Cannes Karnesi: Yönetmen, ikinci kez Altın Palmiye için yarışıyor. 

May December | Yönetmen: Todd Haynes (ABD)

  • Ne oluyor? Yeni rolü için hazırlanan bir oyuncu, yirmi yıl önce tabloidlere konu olan aşkları ülkeyi sarsmış bir çifti ziyaret edince huzursuzluğa sebep oluyor. Filmin başrollerini Natalie Portman, Julianne Moore ve Charles Melton paylaşıyor.
  • Cannes Karnesi: İlki 1998, sonuncusu 2017'de olmak üzere üç filmiyle ana yarışmada yer alan yönetmenin Velvet Goldmine (1998) filmi En İyi Sanatsal Katkı, Carol (2015) filmi ise En İyi Kadın Oyuncu ödülüne layık görülmüştü.

Monster | Kaynak: MUBI

Monster (Kaibutsu) | Yönetmen: Kore-eda Hirokazu (Japonya)

  • Ne oluyor? Küçük oğlu tuhaf davranışlar sergilemeye başlayınca ters giden bir şeyler olduğunu fark eden bir anne, sorumlu tuttuğu öğretmene karşı savaş açıyor. Filmin müzikleri, kısa süre önce kaybettiğimiz besteci Ryūichi Sakamoto'nun imzasını taşıyor.
  • Cannes Karnesi: İlki 2001, sonuncusu 2022'de olmak üzere altı filmiyle ana yarışmada yer alan yönetmenin Nobody Knows (2004) ve Broker (2022) filmleri En İyi Erkek Oyuncu ödülüne, Like Father Like Son (2013) filmi Jüri Ödülü'ne layık görülmüş; Shoplifters (2018) Altın Palmiye'yi kazanmıştı.

The Old Oak | Yönetmen: Ken Loach (Birleşik Krallık)

  • Ne oluyor? Gündemdeki göçmenlik ve grev konularıyla çalkalanan bir madenci kasabasındaki son buluşma noktası olan fakat ayakta kalmakta zorlanan pub'ın sahibi, bir göçmenle arkadaşlık bağı kuruyor. 87 yaşındaki Loach, bunun "muhtemelen son filmi" olacağını söylüyor.
  • Cannes Karnesi: İlki 1981, sonuncusu 2019'da olmak üzere on dört filmiyle ana yarışmada yer alan yönetmenin Hidden Agenda (1993) ve The Angels' Share (2012) filmleri Jüri Ödülü, My Name Is Joe (1998) filmi En İyi Erkek Oyuncu ödülüne, Sweet Sixteen (2002) filmi En İyi Senaryo ödülüne layık görülmüştü. Ken Loach, The Wind That Shakes the Barley (2006) ve I, Daniel Blake (2018) filmleriyle uzandığı iki Altın Palmiye'yle, bu prestijli ödülü birden fazla kez kazanan dokuz kişiden biri.

Perfect Days | Yönetmen: Wim Wenders (Almanya)

  • Ne oluyor? Tokyo'da tuvalet temizleyicisi olarak çalışan; müzik, kitaplar, ağaçlar ve fotoğrafçılıkla ilgilenen Hirayama'nın geçmişi bir dizi beklenmedik karşılaşmayla yavaş yavaş ortaya çıkıyor. Kōji Yakusho'nun başrolünde yer aldığı film, dört kısa hikâyeyi bir araya getiriyor.
  • Cannes Karnesi: İlki 1976, sonuncusu 2008'de olmak üzere dokuz filmiyle ana yarışmada yer alan yönetmen; Wings of Desire (1987) filmiyle En İyi Yönetmen, Faraway, So Close! (1993) filmiyle Grand Prix'ye layık görülmüş; Paris, Texas (1984) ile Altın Palmiye kazanmıştı.

The Pot-au-Feu (La passion de Dodin Bouffant) | Yönetmen: Tran Anh Hung (Fransa)

  • Ne oluyor? 1885'te geçen romantik drama, bir gurme ve aşçısı arasındaki ilişkiyi konu alıyor. Marcel Rouff'un romanından uyarlanan filmin başrolünü Juliette Binoche üstleniyor.
  • Cannes Karnesi: İlk kez ana yarışmada yer alan yönetmen, 2000'de Belirli Bir Bakış bölümünde yarışmıştı.

Youth (Spring) (Qīngchūn)  | Yönetmen: Wang Bing (Çin)

  • Ne oluyor? Ana yarışmadaki tek belgesel film, her yıl 17 ila 20 yaşları arasındaki binlerce gencin köylerini terk edip yerleştiği, Çin'in en zengin şehri Şanghay'a yakın işçi bölgesi Liming'i mercek altına alıyor.
  • Cannes Karnesi: Yönetmen ilk kez Altın Palmiye için yarışıyor. 

The Zone of Interest | Kaynak: IMDb

The Zone of Interest | Yönetmen: Jonathan Glazer (Birleşik Krallık)

  • Ne oluyor? Auschwitz'in komutanı Rudolf Höss ve eşi Hedwig, kampın bitişiğindeki bir ev ve bahçede aileleri için rüya gibi bir hayat kurmaya çalışıyor. Martin Amis'nin aynı adlı romanından uyarlanan filmin çekimleri Auschwitz'de yapıldı.
  • Cannes Karnesi: Yönetmen, ilk kez Altın Palmiye için yarışıyor. 
Hikâyeyi beğendiniz mi? Paylaşın.
Odak

Seçilmiş aileler ve öze dönüş: Guardians of the Galaxy

MARVEL Sinema Evreni'nin aykırı ailesi, serinin son filmi Guardians of the Galaxy Vol.3'de bir öze dönüş hikâyesi anlatıyor.

Süper kahramanlar. Süper kahraman çizgi romanlarını okuyan, takip eden bir çocuk olmasam da ilgiyle takip ettiğim animasyon diziler arasında süper kahramanlar hep vardı. He-man ve Spider-man favorilerimdendi. Lise yıllarımda Sam Raimi'nin Tobey Maguire'lı Spider-Man üçlemesi, örümcek hislerine ve büyük sorumluluk gerektiren büyük güçlere olan ilgimi sinemaya karşı henüz filizlenmekte olan tutkumla birleştirdi. (Hâlâ en sevdiğim süper kahraman filmlerini listelerken Spider-Man 2 (2004, Sam Raimi) listenin üst sıralarında yer alır.) 2008'de Iron Man (2008, Jon Favreau) birçok şeyi değiştirdi; sadece benim için değil, anaakım sinemanın tüm dinamikleri için: MARVEL Sinema Evreni projesinin hayata geçmesiyle MARVEL çizgi romanlarındaki sayısız süper kahraman beyaz perdede ete kemiğe bürünmek için sırasını beklemeye başladı. Önce yeni kahramanlarla tanışacak, köklerine yolculuk edip hikâyelerini öğrenecek; sonra birbirlerinin dünyalarına konuk olmalarını, güçlerini birleştirmelerini izleyecektik. Nihayetinde her şey popüler kültüre ve eğlence endüstrisinin her alanına bir şekilde yayılan bir arkası yarın diziye dönüşecekti.

Comic Con 2012'de gösterilen Guardians of the Galaxy karakter eskizleri. | Kaynak: MARVEL Studios

Yıllardan 2014, fazlardan II. Iron Man, Thor ve Captain America ile tanışmış; The Avengers (2012, Joss Whedon) ile "toplanın!" komutunu almıştık. Bunların hepsi bir şekilde yıllardır haberdar olduğum, adlarını ve güçlerini bildiğim süper kahramanlardı. Sinemada fragmanını izlediğimde Galaksinin Koruyucuları'nı ilk kez duymuş ve gülmüştüm: "Bir insan, iki uzaylı, bir rakun ve... bir ağaç? Nasıl yani?" Aynı gün, ilk kez duyduğum 1960'lar şarkısı Hooked on a Feeling dilime dolanmıştı. Ağustos sıcağında, gösterime girdiği gün daha fazlasını izlemek ve dinlemek için sinemaya koşacaktım. Geçtiğimiz hafta üçüncü filmiyle yine sinemalara konuk olan Guardians of the Galaxy serisi, MARVEL Sinema Evreni'nin en sevdiğim iki serisinden biri. (Doğru tahmin ettin, diğeri Spider-Man serisi)

Guardians of the Galaxy (2014, James Gunn) | Kaynak: Encyclopedia Britannica

Not: Yazının buradan sonrası, serinin ilk iki filmi Guardians of the Galaxy (2014) ve Guardians of the Galaxy Vol.2 (2017) ve başta Avengers: Infinity War (2018) olmak üzere çeşitli MARVEL Sinema Evreni filmleriyle ilgili, izleme zevkini etkileyebilecek detaylar içeriyor.

1988'de kalmak. Bırak ilk izlemeyi, henüz fragmanını gördüğüm anda ısındığım ve sevdiğim Guardians of the Galaxy filmlerini ve hikâyelerini sevmemin birçok sebebi var. Goofy karakterleri, iğneleyici mizahı ve nostaljik şarkıları buzdağının sadece görünen yüzü. Serinin ana karakteri Peter Quill namıdiğer Starlord, 1988'de annesinin ölümünün ardından Dünya'dan uzaylı bir grup yağmacı tarafından kaçırılıyor ve onlar tarafından büyütülüyor. Onun kişiliğini şekillendiren ve dolaylı yoldan bağ kurduğu diğer karakterlere, onlarla ilişkilerine de yansıyan goofy'liğinin ve nostalji hissinin Peter'ın Dünyalı kültürünü son hatırladığı şekliyle, yani bir çocuğun gözüyle benimsemiş olmasına bağlıyorum. Keza Peter da üçüncü filmde, otuz yılı aşkındır Dünya'ya dönmediğini hatırlatıyor bize. Annesinden yadigâr bir karışık kasetle 1960'ların, 1970'lerin ve 1980'lerin şarkılarını döndürüp döndürüp dinlemiş, çocukken güldüğü ve güldürdüğü esprileri bir evren dolusu yaratığa karşı kullanmış, çocuk kalmış bir kahraman o.

Guardians of the Galaxy Vol.2 (2017, James Gunn) | Kaynak: MARVEL Studios

Seçilmiş aile. Öte yandan Guardians of the Galaxy'nin tüm filmlerinde hâkim olan en güçlü mesajı "seçilmiş ailelerle" ilgili. O fragmanı izlediğimde beni şaşırtan ve güldüren birlikteliğin; bir insan, iki uzaylı, bir rakun ve bir ağacın ortak amaçla hareket ettiği ve birbirlerine güçlü bir bağ ile kenetlendiği birlikteliğin üzerine düşününce duygulanıyorum. Ailesini kaybetmiş, ailesinden koparılmış ya da ailesi tarafından reddedilmiş bireylerin kendilerini özgürce ifade edebilirken aile hissini ve tanımını kendilerince inşa edebildiği, özellikle toplumun aykırı görülen ve kenara itilen toplulukları için hayat kurtarıcı nitelikteki "seçilmiş ailelerden" farksız Galaksinin Koruyucuları. Aralarındaki ilişkinin sadece ortak çıkarlardan kaynaklanmadığını ve duygusal bir boyutu da olduğunu kanıtlamak için Guardians of the Galaxy Vol.2'da Peter'ın öz babası Ego ve onu büyüten yağmacı Yondu'nun fedâkarlık ve babalık açısından karşılaştırmak ya da Rocket ve Groot arasında koryucu/kollayıcı görevininin ilk iki filmde yer değiştirdiğini fark etmek yeterli oluyor.

Guardians of the Galaxy Vol.3 (2023, James Gunn) | Kaynak: MARVEL Studios

Bireysel hikâyeler. Guardians of the Galaxy filmlerinin benim için bir diğer değeri, hikâye anlatıcılığını bireysel hikâyeler anlatmak için kullanması. Makro düzeydeki felaketlerin; Dünya'yı, gezegenleri ya da evreni yok etmeye ant içmiş, gözü dönmüş ve zorlama motivasyonlara sahip şeytanî kötülere karşı savaşların tekrar tekrar servis edildiği ana akım süper kahraman filmlerinin çoğundan farkı bu serinin: Kahramanların karşı karşıya kaldığı, birlikte çözmeye çalıştığı sorunlar daha bireysel, daha öze dönük. Kurtarılmaya çalışılan makro değil mikro düzeyde, bazen kişisel çıkar gözetse de bir şekilde sözünü ettiğim "seçilmiş aileyi" korumaya yönelik. O taş Infinity Saga açsından büyük önem taşıyan bir Sonsuzluk Taşı olsa da, Guardians of the Galaxy'de (2014) Koruyucular çalınan bir taşın peşinden, kendi çıkarları ve bireysel motivasyonlarıyla sürükleniyorlar. Ego tüm evreni etkilemiş ve tehdit eden bir karakter olsa da Guardians of the Galaxy Vol.2'da (2017) Koruyucular Peter'ın babasıyla bağ kurması, gerçek ailesinin köklerine ulaşmasını dert ediniyorlar. Guardians of the Galaxy Vol.3'de (2023) de yine benzer bir bireysellik söz konusu: Koruyucular evrensel bir güce, icraatleri yüzlerce gezegeni, halkı etkilemiş bir düşmana karşı savaşıyor olsa da motivasyonları "seçilmiş ailelerinin" üyesi rakun kardeşlerinin hayatının tehlikede olması.

Guardians of the Galaxy Vol.3 (2023, James Gunn) | Kaynak: MARVEL Studios

Özünü hatırlamak, öze dönüş. Guardians of the Galaxy Vol.3 (2023), Avengers: Infinity War (2018) ile kaybedilen ve geri döndükten sonra "seçilmiş ailesini" hatırlamayan Gamora'nın yasının hâkim olduğu bir atmosferde başlıyor ve ansızın ortaya çıkan bir diğer olası kaybın önlenmeye çalışıldığı bir olay örgüsüyle sürüyor. Henüz açılış sahnesinden itibaren bizi bekleyen bir sürpriz var: Bu hikâyenin kahramanı Peter değil, Rocket. Genetiği değiştirilen hayvanlar üzerinde deneylerin yapıldığı bir laboratuvarda doğup büyüyen, acılar çeken, hayal kırıklığına uğrayan ve şu anki "seçilmiş ailesinden" önceki "seçilmiş ailesinin" yasını tutan Rocket'ın geçmişine dair detayları film boyunca geri dönüşlerle öğreniyoruz. Onunla kurduğumuz bağ güçlendikçe fark ediyoruz: Aslında her şey, başından beri onun hikâyesiymiş. Filmin karakter odaklı yapısı ve serinin o iyi yazılmış karakterlerini derinleştirmeye devam edişi Rocket'ın özüne dönüşüyle sınırlı kalmıyor. Peter'a Dünya'yla olan bağını hatırlatıp ve kendini sorgulatan, Gamora'nın bir zamanlar neden bu ailenin bir parçası olduğunu hatırlamaya çalıştıran, Drax'ı dahi derinleştirmeyi ve onun özündeki "babalık" duygusunu keşfetmeyi başaran ve bizi nihayetinde hafif buruk bir finale doğru götüren bir senaryo var karşımızda.

Ve müzik. Hem serinin hem de Guardians of the Galaxy Vol.3'nin en güçlü yanlarından ve toplu bir incelemede uğranması gerekli duraklarından biri de müzik. Peter'ın hikâyesi ve walkman'inin etkisiyle 1960'lar ve sonrasının hit şarkıları, hit olamasa da tanıdık gelenleri ve gizli hazineleriyle dolu. Stüdyonun zekice bir pazarlama stratejisi olarak ilk filmden itibaren "kaset" formatında da piyasaya sürdüğü; hiçbir özgün şarkı içermese de listelerde üst sıralara çıkan nadir albümlerden olmayı başarmış Awesome Mix. başlıklı soundtrack albümleri, filmin o karışık kaset tadındaki atmosferini harika bir çalma listesine dönüştürüyor. Radiohead'den David Bowie'ye uzanan soundtrack şarkılarının filmlerde en doğru yerlerde, en doğru şekilde kullanılarak müthiş bir etki yarattığını da söylemem gerek.

Tıpkı öncülleri gibi aykırı karakterleri bir araya getirerek bir "seçilmiş aileye" dönüştürerek güçlü bir mesaj veren, derinlikli yazılmış karakterleriyle birçok ana akım süper kahraman filminden farklılaşan Guardians of the Galaxy Vol.3'yi sinemalarda; serinin önceki filmlerini ise Disney+'ta izleyebilirsin.

Hikâyeyi beğendiniz mi? Paylaşın.
İzleme Listesi

Sinemalarda, evde ve şehirde izleyebileceklerine dair kısa notlar ve öneriler bulabileceğin haftalık podcast programı İzleme Listesi, Aposto Premium üyelerine özel bir yazılı yayına dönüştü: Duende İzleme Listesi. Buradan abone olabilir, İzleme Listesi'nin son bölümünü buradan dinleyebilirsin:

Bugünkü Destekçimiz

Duende X Kadıköy Sineması X The Irish Spirit: Başrol Müzik


Kadıköy Sineması ve Duende iş birliğinden doğan, The Irish Spirit birlikteliğiyle keyfine keyif katan Başrol Müzik gösterim serisi, serinin son filmi Cadillac Records ile bir kez daha Kadıköy’de.

Nedir? Müziğin ve sinemanın kesiştiği noktalardan ilham alan Başrol Müzik, her gösteriminde farklı müzik türlerine ve farklı öykülere selam veren seçkisiyle sinemaseverlerle bir müzik ve kültür şöleni sunuyor.

Yarın: Başrol Müzik seçkisinin son gösterimi Cadillac Records, yarın Kadıköy Sineması’nda izleyicilerle buluşacak. Efsanevi plak şirketi yöneticisi Leonard Chess’in hayatını yakın markaja alan Darnell Martin yönetmenliğindeki film, 50’li yılların Willie Dixon, Chuck Berry, Little Walter, Buddy Waters, Howlin’ Wolf ve Etta James gibi ikonik isimlerini de konuk ediyor.

After’a gidiyor muyuz? Cadillac Records’un çıkışındaysa bant mag.’in DJ kabininde yerini alacak Cünort, filmin ruhunu BİNA’ya taşımak üzere tüm izleyicileri tematik bir geceye davet ediyor.

Yarın gerçekleşecek gösterimin biletlerini burada bulabilir, Başrol Müzik serisinin tuzu biberi olan The Irish Spirit’i şuradan takip edebilirsin.

Arşivden

Emre, yapımcı Zeynep Atakan'la Cannes Film Festivali'ni İstanbul'da konuşurken | Fotoğraf: Deniz Sabuncu

Geçtiğimiz yıl; 75. Cannes Film Festivali öncesinde festivali ve yolu Cannes'dan geçmiş Türkiye yapımlarını, yapımcı Zeynep Atakan'la konuşmuştuk. "Türkiye sinemasının Cannes yolculuğu" başlıklı yazı ve söyleşiyi buradan okuyabilirsin.

İlgili Başlıklar

İstanbul Film Festivali

Filmekimi

Cannes Film Festivali

Jeanne du Barry

Palmiye

Cannes

Türkiye

Nuri Bilge Ceylan

+40 more

Bülteni beğendiniz mi?

Kaydet

Okuma listesine ekle

Paylaş

Duende Yayınını Takip Et

Her hafta sinema ve müzik evreninden söyleşiler, incelemeler, öneriler, podcast’ler ve keşif notları e-posta kutunda.

0%

;