Oradan, Buradan, Kısa Kısa
Bardağımda Ne Var?
Kahve Bilgileri
Kapatırken

Giriş Seviyesi El Değirmenleri

Her telden çalan çokça kahve, öğütme dinamikleri ve Timemore C3 el değirmeni ürün incelemesi

Merhaba! Sizlerle yeni bir sayıda tekrar buluşmak çok güzel; yayını hazırlamayı ve sizlere temas etmeyi özlemişim. Çok zor bir süreçten geçtik ve geçiyoruz; benim için de gerçekten yorucu ve zorlayıcı oldu. Hepimize geçmiş olsun ve kayıplarımız için başımız sağ olsun.

Her ne kadar ekranda okuduklarınız sadece benden size tek yönlü bir iletişim gibi gözükse de, birçoğunuzla mail ve Instagram üzerinden de çokça konuştuk. İletişim bu şekilde iki yönlü hâle geldiğinde paylaşımlarımız zenginleşiyor ve daha keyifli bir hâle geliyor. 😊 Diyeceğim o ki, dilediğinizde bana yazın, ulaşın, muhabbet edelim. 😊 Böyle zor zamanlardan geçmenin en iyi yollarından biri de karşılıklı iletişim.

Son sayı ocak ayındaydı ve üzerinden yaklaşık iki ay geçti. O süreç içinde 12 paket kahve tüketmişim. Bu sayıda normal formattan farklı olarak bazı kahvelerden hiç bahsetmeyeceğim ve bir kısmını da daha özet olarak sizlere aktaracağım.

Gelelim sayının asıl konusuna: giriş seviyesi bir el değirmeni incelemesi. Ürün incelemesi çok ama çok nadir yaptığım bir şey. Fakat Timemore C3 serisi bana çok kere farklı kişiler tarafından sorulduğu için sonunda bir tane ödünç aldım ve incelemesini yaptım. (Gelbura.com’a teşekkürlerimi iletiyorum. Baştan açıkça belirtmek isterim: Herhangi bir çıkar ilişkisi içinde değiliz, ödeme almadım ve yazdıklarımı onlar da ilk defa sizinle birlikte görecekler.)   

C3’ün kutu açılımını izlemek veya tattığım kahveleri yayının sayısı çıkmadan önce görmek isterseniz sizi Instagram sayfama beklerim.

Haydi başlayalım!

Bardağımda Ne Var?

Bardağımda Ne Var?

İyi kahveye ulaşabilmeniz için ayda bir yayımladığım bir rehber. Denediğim kahveleri ve kahvenin yetiştirilmesinden tüketimine her adımıyla ilgili bilgileri bulacaksınız.

Oradan, Buradan, Kısa Kısa

21 Ocak’ta yaptığımız ilk tadım atölyesi çok keyifli geçti. Çözünme farkları, suyun tada etkisi, kahvede tat algısı gibi konuları tadarak deneyimlediğimiz atölyenin ikincisini de yakın zamanda yapmayı planlıyorum. Tarihi netleştiğinde öğrenmek için Instagram’a beklerim.

Bardağımda Ne Var?

En son sayıdan beri 12 kahve içmişim. Şöyle bir durup düşündüm, yaklaşık 3 kg kahve tüketmişim 😄 Buyurun sizi aşağıya alayım, beğendiklerimi, arada kaldıklarımı ve beğenmediklerimi paylaşayım. 

Null Coffee

🫐🌸 Kenya Kanyi Estate AA - 380 TL (250 gr): Yaban mersini suyu bence en net anlatan tamlama. Üzerine biraz da çiçeğimsi tatlar serpin. Meyve patlaması var ama asiditesi yormuyor.

🍯 Kosta Rika Solis & Cordero Finca Carrizal Red Honey - 330 TL (250 gr): Bol tarçınlı sahlep. Her aldığınız yudumda damağınıza vuran öndeki tat bu. Hemen arkasından, pek de belirgin olmayan şekilde bir kırmızı meyve tatlılığı.  

Tetra N Roastery

Ankara’da yeni faaliyete geçen bu firmanın hem seçkisi hem de paketlerini görünce hemen denemek istedim. İşe özen gösterdiklerine dair tüm emareler vardı. 

Kahveleri tek tek yorumlamayacağım çünkü aldığım iki (üst seviye) kahvede de hoşuma gitmeyen bir durumla karşılaştım: Kahveler vaadedilen karaktere yakınlar ama sürekli arkadan gelen bir acılık var. Değirmen ayarı, su sıcaklığı veya su markası değişiklikleriyle bunu çözemedim. Durumu omni kavurma (hem filtre hem Espresso’ya uygun) metotlarına bağlıyorum ama sebebinden tabii ki emin değilim. Gönül rahatlığıyla tavsiye edebileceğim kahveler değiller.

Tin Coffee

Tin Coffee‘yle ilk Comandante’mi aldığım zaman tanışmıştım. O zamandan beri çeşitli ekipman ihtiyaçlarım için kapılarını çalarım. Bu seneye kadar arada bir kahve de getiren marka artık kahve satışını biraz daha hızlandırmış durumda. Halen sürekli satışta olan bir seçki bulundurmasalar da, getirdikleri çekirdeklerde şu ana kadar beni üzen olmamasını geçtim, neredeyse hepsi gayet mutlu etti. Bu en son içtiğim üç kahve de yine aynı mutluluk trendini sürdürdü. Portakallı olipsler mi ararsınız, tropikal meyveli şampanyalar mı yoksa filtre kahve içerken size Cappuccino içiyormuş hissi veren bir bardak mı? Hepsini yaşadım ve çok keyif aldım. Tin Coffee’yi takibe almanızı öneririm, keza getirdikleri iyi çekirdekler çok hızlı tükeniyor.

Fam Coffee Family

Fam’da La Fany seçkisi + Tabi varyetesi + şu ana kadar hiç duymadığım bir varyete olan Ethiosar’ı görünce sipariş vermek farz olmuştu. Çekirdeklerle ilgili genel bir yorum yapayım. Mümkünse en az 1 ay bekletin. Çok uzun gaz salımı sonrası tam performansa ancak gelebildiler. Diğer türlü benim gibi 15. günde içtiğinizde bile başta biraz üzülebilirsiniz.

🍌🍒 El Salvador San Cayetano Tabi - 425 TL (250 gr): Muz baskın, sonrasında vişne şekeriyle sizi uğurlayan bir kahve. Gövdesi orta üstü. Uçuk kaçık değil ama keyifli. Günlük tüketimde üst üste içilir diyebileceğim nitelikte. Fiyatı yüksek olduğu için 100 gramlık bir opsiyon da sunulmuş.

🍑🍓 El Salvador La Fany Red Bourbon Anaerobik Natural - 370 TL (250 gr): Tam bir meyve salatası. Coşkulu bir kahve diye tarif edebilirim, sizi meyveler içinde oradan oraya sürüklüyor. Natürel işlem sebebiyle biraz gövdesi yüksek. Keşke yıkanmış bir versiyonu olsaydı da tertemiz içseydik dedim.😊 Yine 100 gramlık bir opsiyon sunulmuş.

🍍 El Salvador San Cayetano Ethiosar Anaerobik Natural - 475 TL (250 gr): İlk defa bir varyete tatmak, onu keşfetmek benim için çok heyecanlı. Ethiosar’ı da yüksek heyecan ve beklentilerle aldım ve demledim. Sonucunda keyifli içimi olan natürel bir Etiyopya’ya benzettim. Evet, güzel ama aklımı başımdan alacak bir çekirdek değildi. Farklı bir varyete denemiş olayım derseniz 100 gramlık opsiyon bu çekirdekte de var. Bana sorarsanız çok gerek yok.


Okuduğunuz kahveler üzerine bir not: Aksini belirtmedikçe filtre kahveleri Hario V60 ve/veya Hario Mugen ile demliyorum. Espressolar ise bir Flair Pro 2’den çıkıyor. Buzdağı ve Kuzeyden marka su kullanıyorum. Yazdığım tatlar çekirdekleri denediklerimde aldıklarım. Sizin deneyiminiz farklı olabilir; demleyin, deneyin ve görün. Aldığınız tatların neyi çağrıştırdığını bulmaya çalışın. Ne kadar çok kahve deneyip tatlarını etiketlerseniz, damağınız o kadar hızlı gelişir, sevdiğiniz tipteki kahveleri daha rahat bulmaya başlarsınız.

Kahve Bilgileri

Timemore C3: Giriş Seviyesi İçin İyi Bir Opsiyon mu?

Timemore C3 nitelikli kahve yolculuğunuzun ilk adımlarından biri olmaya aday

“Hangi değirmeni almalıyım?” - Sanırım bu soru kahveyle ilgilendiğim son 10 yılda en çok aldığım sorulardan biri. Genelde cevabım da “alabildiğinizin en iyisi” oluyor. Değirmen benim de yıllar sonra anladığım üzere aslında iyi kahveye olan yolculuğunuzun en önemli üç silahşöründen biri. Diğer ikisi ise kahve için uygun su ve tabii ki nitelikli çekirdek. 

Kahveye yeni ilgi duymaya başlamış birinin sadece bir el değirmeni için 5-6 bin TL’ler harcamaya sıcak bakmadığını az çok biliyorum; hangimiz yeni bir hobiye başladığımızda yüksek miktarlarda yatırım yapmak isteriz ki? Ya sonra o hobiden vazgeçersek? 

Bu sebeple giriş seviyesi el değirmeni önemli bir noktada duruyor: hem hobiye başlayanı kahvenin bir sonraki seviyesiyle tanıştırmalı, hem de bütçede delik açmamalı. Bu şekilde bir değirmen olarak Timemore C3 serisini sanırım 1-2 senedir sık sık duyuyorum. Bu seviyede başka değirmenler de mevcut ama piyasanın en sık konuşulanı ve kullanılanını incelemek bana daha makul geldi.

İncelemeye geçmeden önce kahve öğütmeyle ilgili bir bilgi bölümü yapalım.

Kahveyi neden öğütürüz?

Kahveyi öğütmek zorundayız çünkü sıcak suyun kahveyi çözebilmesi için çözülebilir alanı artırmamız gerekiyor. Yani çekirdekleri daha küçük parçalara ayırmalıyız ki, sıcak su kahveyle temas ettiğinde çözebileceği ve tatları bardağımıza geçirebileceği çok daha büyük bir bölge olsun.

Öğütme işlemi nasıl gerçekleşir?

Temelde ev ve işletmelerde kullanılan 2 tip değirmen kesicisi modeli vardır. Biri konik diğeri ise düz tipte kesicidir. 

Hemen üstteki fotoğrafta soldaki konik, sağdaki ise düz tip kesicidir. Öğütme işlemi ise aşağıdaki fotoğrafta görüldüğü şekilde gerçekleşir. 

Yukarıdan beslenen kahve çekirdekleri kesicilerin oyukları vasıtasıyla hem yönlendirilir hem de aynı süreç içinde kırılır ve kesilir. (Burada çok acayip bir bilim var, değirmenler ve kesiciler konusuna ayrı bir teknik sayıda değinmeyi planlıyorum.)

Peki konik ve düz kesicili değirmenlerin farkı nedir?

Bu ne yazık ki basit, tek cevabı olan bir soru değil. Ancak bazı genellemelerle durumu özetleyebiliriz:

  • Konik kesiciye sahip değirmenler genelde daha ucuzdur. Bu kesicilerin üretim maliyetleri daha düşük.
  • Konik kesiciler daha fazla toz partikül (fines) üretiyor. Bu şekilde klasik espresso yapımına daha uygun öğütüm profilleri sunuyorlar.
  • Konik kesicilerin öğütüm homojenliği düz kesicilere göre daha az. Yani parçacık boyutu dağılımı daha geniş, daha az homojen. 
  • Düz kesicilerde tat ayrımları daha keskin iken, konik kesiciler bardakta daha yuvarlak diyebileceğimiz sonuçlar üretiyor. Bunu anlatmak için abartılı bir örnek vereceğim. Örneğin, üzerinde çilek, muz, elma tadım notu olan fantastik! (😂) bir kahve aldınız. Düz kesiciye sahip bir değirmenin çilek, muz, elma ayrımını daha net vermesini beklerken, konik kesiciye sahip değirmenin biraz daha bu ayrımı kendi içinde erittiği ve meyve salatasına yaklaştırdığını söyleyebiliriz. Bu demek değil ki konik kesiciyle tatlar ayrılmıyor; sadece netliği daha az.

Hemen yukarıda dediğim gibi bunlar genelleme, fakat seçim yaparken size yol gösterici olacaktır.


Timemore C3 İncelemesi

Kutu içeriği: Değirmen + fırça + bir çanta. Özellikle fırça çok iyi düşünülmüş bir detay, kesinlikle ihtiyacınız olacak ve iyi ki içinden fırça çıkmış diyeceksiniz. 

Fiziksel yapısı: Genel olarak ince, küçük bir değirmen diyebilirim. Dışı tümüyle metalden yapılmış ve elde yarattığı his tatminkâr. Dış yüzeyindeki kare kare çıkıntılar başta biraz rahatsız etmiş olsa da sonradan alıştım ve kavramayı kolaylaştırdığını fark ettim. 

Tek elle tutmak ve kavramak sorun olmuyor. Örnek olarak Comandante daha büyük, kavraması biraz daha zor 👇🏻

Timemore, C3’te ayar mekanizması olarak değirmenin içinde, hemen kesicilerin altındaki yeri tercih etmiş. Kullanımı zaten çok kolay, ayar için hangi yöne doğru çevirmeniz gerektiğine dair yeterince görsel işaret var. İlk kullandığınızda değirmeni sıfıra getirip sonra demleme aracınıza göre ayarlayabilirsiniz. Filtre demlerken ben 16’nın dışına çok kez çıktım, ondan değirmenin üzerinde yazanı sadece bir referans olarak almanızı tavsiye ederim.

Değirmeni test etmek için birçok kahve öğüttüm ve tükettim. Dışarıdan baktığınızda öğüttünüz kahve çekirdekleri nispeten homojen diyebileceğiniz bir görüntü sunuyor. Tabii ki gözle yapılan kontrol sadece o örnek içerisinde çok farklı boyutta parça olup olmadığını size söyleyebilir.

Yaptığım demlemelerde değirmenin tatları ayırt edebileceğim netliği bana sağladığını gördüm. Bir yandan da biraz gövdeli ve hafif bulanık kahveler çıkarttığını ama bardakların genel olarak tatlılığını vurguladığını düşündüm.  

Sonraki adımda Timemore C3’ü Comandante’nin karşısına koydum. Buradaki amacım C3’ün performansını Comandante’yle karşılaştırmaktan öte, acaba aradaki fark ne boyutta sorusunu cevaplamaktı. Biri diğerinin neredeyse 3 katı fiyata sahip olan iki değirmen arasında hangisinin daha iyi performans göstereceği zaten bariz.

Bunun için de 2 farklı kahveyi aynı şekilde demledim ve tatlarına baktım.

Comandante ile demlediğim bardaklarda tat keskinliği daha net, asidite daha belirginken tatlılık ise daha azdı. C3’te ise hemen yukarıda belirttiğim profille tekrar karşılaştım: tatlar belli ama gövde yüksek, bulanık gibi hissettiriyor. Bir yandan Comandante’ye göre daha tatlı.

İkisini karşılaştırdığımda fark benim açımdan büyük. Fakat bu demek değil ki C3 satın almaya değmeyecek bir değirmen; tam tersine ilk defa nitelikli kahve yolunda yatırım yapacak biri için bence çok iyi bir opsiyon. Hem kahvelerin gerçek potansiyellerini parça parça açığa çıkartmaya başlıyorsunuz, hem de kaliteli bir ürünü nispeten uygun diyebileceğimiz bir fiyata alarak bunu yapıyorsunuz. Bütçenize uygunsa, ilk defa bir değirmen alacaksanız tavsiye ederim. Bıçaklı veya seramik kesicili bir değirmenden geçecekseniz de yine düşünmeyin derim. Aradaki farkı net hissedeceksiniz.

Timemore C3’ten bağımsız genel değirmen tavsiyem ise baki; bütçenizin el verdiği en iyi değirmeni alın. Ne büyük farklar yarattığını görünce nitelikli kahveye duyduğunuz heyecan katbekat artacak.

Hikâyeyi beğendiniz mi? Paylaşın.
Kapatırken

Bir sayının daha sonuna geldik. Birçok kahveyi konuştuk, kısaca öğütme dinamikleri ve kesicileri inceledik, Timemore C3’ü değerlendirdik. Kapatırken kısa bir süre önce gördüğüm kahve seçme aracını sizlerle paylaşmak isterim. 

İngiltere’nin dev kahve kavurucularından Has Bean Coffee “Find Your Flavour” isimli bir kahve seçme testi tasarlamış. Yaptığınız 5-6 seçim sonrası size en uygun olduğunu düşündüğü kahveleri önünüze getiriyor. Has Bean’den de sipariş verebilirsiniz fakat bence bu aracın önünüze getirdiği opsiyonlara bakarsanız, Türkiye’deki kavuruculardan ne tip kahveler alabileceğiniz konusunda size yol gösterici olacaktır. 

Bana bu sayıda katıldığınız için teşekkürler! Nisan sayısında görüşmek dileğiyle! 

Kaydet

Okuma listesine ekle

Paylaş

Bardağımda Ne Var?

Bardağımda Ne Var?

İyi kahveye ulaşabilmeniz için ayda bir yayımladığım bir rehber. Denediğim kahveleri ve kahvenin yetiştirilmesinden tüketimine her adımıyla ilgili bilgileri bulacaksınız.

YAZARLAR

Bardağımda Ne Var?

İyi kahveye ulaşabilmeniz için ayda bir yayımladığım bir rehber. Denediğim kahveleri ve kahvenin yetiştirilmesinden tüketimine her adımıyla ilgili bilgileri bulacaksınız.

İLGİLİ BAŞLIKLAR

kahve

sahlep

Cappuccino

Null Coffee

Kenya Kanyi Estate

Yaban mersini

Kosta Rika

Solis & Cordero Finca Carrizal

+11 more

İLGİLİ OKUMALAR

0%

;