aposto-logo
TR
TREN
Para Politikaları
Politik Ekonomi
Batı'dan Haberler
Bugünkü Destekçimiz
Gündemden Diğer Başlıklar

🏦 Nefesler tutuldu

Bugün gözler Hafize Gaye Erkan başkanlığında düzenlenecek ilk Para Politikası Kurulu toplantısında olacak.
22 Haziran - Akbank - Exante
Akbank ile birlikte

Akbank destekleriyle: Attila Köksal ile Finansal Bakış ’ta yedinci bölüm “Türkiye’de yatırım eğilimleri özellikle son 50 yılda dünyada başka hiçbir ülkede görülmemiş bir enflasyon ve krizler ortamında şekillenmiş olup eskilerin tabiriyle ‘nev-i şahsına münhasır’ bir gelişim sergilemiştir.” sözlerini dile getiren duayen yatırım uzmanı Attila Köksal , bugün de olmak üzere Türkiye halkının tasarruf ve yatırım eğilimlerini yıllar içerisinde derinden etkileyen enflasyon başlığını Attila Köksal ile Finansal Bakış podcast programının yedinci bölümünde kapsamlı bir şekilde inceliyor. Yedinci bölüm | Enflasyon nedir?: Attila Köksal ile konuğu AkPortföy Genel Müdür Yardımcısı Ertunç Tümen ’in yatırım yaparken nasıl karar vermemiz, bu kararları uzun vadeye nasıl yayabileceğimiz üzerine konuştukları altıncı bölümün ardından Köksal programın yedinci bölümünde enflasyon türlerinden bahsediyor; enflasyonun hayatımıza ve yatırım tercihlerimize etkilerini Türkiye’den ve dünyadan örnekler vererek anlatıyor. Aposto Radyo ’nun Akbank destekleriyle hazırladığı Attila Köksal ile Finansal Bakış ’ın bölümlerine Aposto Radyo ’dan ulaşabilirsiniz.

Daha fazlasını öğren

AA

22 Haziran Perşembe sabahından herkese günaydın.

Bugün gözler Hafize Gaye Erkan başkanlığında düzenlenecek ilk Para Politikası Kurulu toplantısında olacak. Toplantıdan bir faiz artış kararının çıkmasına kesin gözüyle bakılırken, faiz artış hızının ne olacağı konusunda nefesler tutulmuş durumda.

Günlük ruh gıdası dozunuz: TBT 2022

Keyifli okumalar!

Para Politikaları

Nefesler Tutuldu: PPK'dan ne çıkacak?

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu (PPK) 22 Haziran Perşembe günü yani bugün Hafize Gaye Erkan başkanlığındaki ilk toplantısını gerçekleştirecek.

Emircan Yaman

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu (PPK) 22 Haziran Perşembe günü yani bugün Hafize Gaye Erkan başkanlığındaki ilk toplantısını gerçekleştirecek.

Toplantıya ilişkin genel beklenti, TCMB’nin %8,5 seviyesinde bulunan politika faizini uzun zaman sonra ilk kez artırarak parasal sıkılaştırma patikasına geçmesi yönünde. PPK kararının ardından yayımlanacak karar metni de beklentileri şekillendirmek açısından en az yapılacak faiz artışının hızı kadar büyük öneme sahip olacak.

Kurumların beklentileri neler?

Bank of America (BofA), Türkiye’ye ilişkin yayımladığı raporunda TCMB’nin uygulayacağı politika setine ilişkin öngörülerini açıkladı. Bankanın öngörüsü, TCMB’nin önceki yönetim tarafından getirilen regülasyonları kademeli olarak kaldırması ve faiz artışına gitmesi yönünde. Banka, bu patikanın uygulanması durumunda TCMB politika faizinin ilk aşamada %25 veya daha aşağı bir seviyeye yükseltilmesi ve daha fazla faiz artışı için sinyal verilmesini olası olarak gördüğünü ifade etti. BofA raporda, faiz artışının yanı sıra, 2018 yılında uygulandığı gibi koridor kanalıyla sıkılaştırma yapılabileceğinin de altını çizdi. 

ABD merkezli JP Morgan, TCMB’nin Haziran ayı toplantısında politika faizini 1650 baz puan artırarak %25 seviyesine çıkaracağı tahmininde bulundu. Bankanın yıl sonu politika faizi tahmini %30 olarak açıklanmakla birlikte, atılacak adımların Türkiye ekonomisini resesyona sokabileceğinin da altı çizildi.

Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody's, Türkiye'ye ilişkin yayımladığı raporunda TCMB'nin politika faizini, yaklaşık %25-30 bandında olan mevduat faizlerine yakınlaştırmasını beklediklerini aktardı. Kurum, ülkedeki ekonomi politikalarının ortodoks, kurala dayalı ve öngörülebilir bir patikaya çekilmesinin ülkenin kredi notu için tartışmasız olarak olumlu olacağını ifade etti.

Deutsche Bank tarafından Türkiye’ye ilişkin yayımlanan raporda TCMB’nin Haziran ayı toplantısında politika faizini 1150 baz puan artırarak %20 seviyesine yükseltmesinin beklendiği, ayrıca Merkez’in piyasa tepkisine bağlı olarak Temmuz ayında 500 baz puanlık bir artırım daha yapabileceğinin öngörüldüğü fade edildi. Deutsche, faiz artışı kadar iletişim dilinin de önemli olduğunu, bu nedenle TCMB Başkanı Hafize Gaye Erkan’ın karar metninde “gerekmesi halinde daha fazla sıkılaşma” taahüdünde bulunması ve makroihtiyati tedbirlerin nasıl yönetileceği konusunda net mesajlar vermesi gerektiğini de vurguladı.

Goldman Sachs, yayımladığı bilgi notunda TCMB politika faizinin ‘ortodoks bir karar verici’ tarafından önden yüklemeli bir şekilde mevcut mevduat faizi seviyesi olan %40’a yükseltilmesini beklediğini aktardı. Goldman, enflasyon beklentileri ile USD/TRY paritesinin istikrara kavuşmasının ardından bu seviyenin yıl sonunda %25’e indirilebileceğini de ifade etti.

Morgan Stanley, Türkiye’ye ilişkin yayımladığı notta TCMB’nin 22 Haziran Perşembe günü düzenlenecek PPK toplantısında politika faizini 1150 baz puan artırarak %20 seviyesine çıkaracağı tahmininde bulundu. Banka ayrıca TCMB’nin iletişimde enflasyonla mücadele vurgusu yapması ve regülasyonları kademeli olarak kaldırmasını beklediklerini aktardı.

Fransa merkezli Societe Generale, Türkiye’ye ilişkin yayımladığı notunda TCMB’nin Haziran ayı toplantısında politika faizini 650 baz puan artırarak %15 seviyesine çıkarmasını beklediklerini, ayrıca Temmuz ve Ağustos ayı toplantılarında 500’er baz puanlık artışlar daha yapılabileceğini ifade etti.

Uzmanlar ne diyor?

Yatırım Finansman Başekonomisti Erol Gürcan, Aposto’ya yaptığı açıklamasında TCMB’nin politika faizinde güçlü bir artış yapmasını beklediklerini aktardı. Faiz artışının ‘fiyat istikrarında kararlılık’ mesajı veren sözlü yönlendirmelerle desteklenmesi gerektiğini söyleyen Gürcan, şu ifadeleri kullandı:

“Mevcut enflasyon görünümü ve beklentileri ile mevduat faizlerinin geldiği seviyeler ışığında politika faizinin %30 civarına yükseltilmesinin yerinde bir adım olacağını düşünmekteyiz. Olası faiz artışıyla birlikte, fiyat istikrarı konusunda kararlılık vurgusunu pekiştiren sözlü yönlendirme ile desteklenmesi de önemli olacaktır. Mevcut koşullar altında, kademeli ve zamana yayılacak bir faiz artışı yerine mümkünse 1-2 toplantıda gerçekleştirilecek güçlü bir adımın; beklentilerin kontrol altına alınması, TCMB’nin yeniden piyasanın önüne geçerek yönlendirici bir rol oynaması, yurtiçindeki döviz/altın talebinin yavaşlaması, yabancı portföy girişlerinin öne çıkması, ekonomik aktivitede dengelenmenin sağlanması gibi olumlu etkilerinin olacağını öngörmekteyiz.”

Gürcan, Merkez Bankası’nın izleyeceği yola ilişkin beklentiler konusunda sorduğumuz soruya ise şu şekilde yanıt verdi:

“22 Haziran’daki TCMB kararı, bir açıdan yeni ekonomi yönetiminin aldığı ilk önemli aksiyon olacak. TCMB’nin güçlü bir faiz artışı gerçekleştirmesi ve gerekirse ilâve sıkılaştırma için kapıyı açık tutması durumunda, kayda değer bir süre yeni bir artışa gerek kalmadan bekle-gör moduna geçip, yılsonuna doğru kademeli indirimlere başlaması söz konusu olabilir. Diğer taraftan, kademeli ve zamana yayılan bir artış hızı tercih edilecek olursa gelecek birkaç toplantıda daha faiz artışlarının sürmesi beklenebilir. Ayrıca, hem TCMB özelinde hem de Hazine ve Maliye Bakanlığı ile BDDK gibi ekonomi yönetiminin genel koordinasyonuyla yakın dönemde başta bankacılık sektörüne yönelik olmak üzere getirilen düzenlemelerin kademeli bir şekilde gevşetilmeye başladığını da görebiliriz.”

Aposto’ya konuşan Strateji Portföy Genel Müdürü Burak İhsan Çetinçeker, önümüzdeki PPK toplantısında alınacak karara ilişkin, “Açıkçası şu an beklentiden ziyade bir tahmin oyunu oynuyoruz ve ben fişlerimi %25'e çıkarılmasına koyuyorum. Daha fazlası benim için sürpriz olur.” açıklamasında bulundu. Çetinçeker TCMB’nin bundan sonra izleyeceği yol haritasıyla ilgili olarak ise şu ifadeleri kullandı:

“Şahsen faiz seviyesinden ziyade söylemlerin ve açıklanacak yol haritasının daha önemli olduğunu düşünüyorum. Yapılacak açıklamalar rasyonel politikalara dönmeye dair niyetin samimi olup olmadığını gösterecek. Bankacılık alanında kuru baskılamak adına uygulanan yanlış düzenlemelerden vazgeçilip geçilmeyeceği, bilhassa yabancı yatırımcının güvenini geri kazanmaya başlamak adına irade gösterilip gösterilmeyeceği dikkatle takip edilecek. Atılacak adımların bu yönde olacağını ummak kendimi iyi hissettiriyor ancak son yılların tecrübeleri, ihtiyatlı iyimser olmak gerektiğini gösteriyor.”

Gelecek Partisi Ekonomi Politikaları Başkanı Kerim Rota, Aposto’ya verdiği demecinde Merkez Bankası’nın önümüzdeki toplantıda bir artış yapmasını beklediğini, fakat bu noktada artıştan ziyade kurulacak iletişimin daha önemli olduğunu ifade etti. 

“PPK metni çok önemli olacak. Şimdi Merkez Bankası faizi %8,5’te ama biliyoruz ki mevduat faizleri %45’in üzerinde, tüketici kredisi faizleri neredeyse %50’ye gelmiş vaziyette. Bir anomali var piyasada. Yani aslında para politikası oldukça sıkı. Türkiye’de faizler çok yüksek aslında ama Merkez Bankası buna uygun bir politika seti şimdiye kadar oluşturmamıştı.“

Rota, Merkez Bankası’nın kuracağı iletişimin adeta insanları uyaran bir siren gibi olacağını ve ciddi bir uyarı yapılmak isteniyorsa bu sirenin güçlü bir şekilde çalınması gerektiğini söyledi.

“Perşembe günü verilecek karar aslında bir sinyal etkisi yapıyor. Bir benzetme yaparsak; ortada bir zehirli gaz var ama insanlar bu zehirli gazın farkında değil. Mutlaka bir siren çalınması gerekiyor. Bu sirenle beraber Türkiye’de artık enflasyonla bir mücadelenin başladığının ilan edilmesi gerekiyor.”

Rota, politika faizi kararına ilişkin düşüncelerini ise şu sözlerle ifade etti:

“Beklentiler bunun %20’ler civarında olacağı yönünde ama bence kuvvetli bir mesaj ancak %25 gibi bir faizle verilebilir. Bunun altındaki bir seviye enflasyonla mücadele için ciddi bir sinyal vermez çünkü zaten %40’a yakın bir enflasyon var.

O yüzden bence TCMB’nin %25 gibi bir faiz ilan edip, ileriye yönelik da ‘daha da arttırırım’ mesajını açık bir şekilde vermesi gerekiyor. Bunu vermezse, bahsettiğim sireni çalamayacaktır. Çünkü ortamda zehirli bir gaz var ve insanlara sığınaklara geçmeleri gerektiği sinyalini veren bir sirene ihtiyaç duyuluyor. Bu sinyali verip vermeyeceğini göreceğiz. Mutlaka bir artış olacak ama %13-15’e gelecek bir artış bir sirenden ziyade zayıf bir ıslık olur.”

Anonim finans yazarı Beşyüzyedi, Haziran ayı PPK toplantısında bir artış yapılacağının kesin olduğunu, ancak bankaların öngördüğü %25 ve üzeri oranlara ihtimal vermediğini aktardı. Beşyüzyedi, Aposto’ya verdiği demecinde, “Beklentim 3 toplantıda 15-20-24 şeklinde bir artırım temposu. BDDK’nın adımları ve dövize olan talep sondaki kararları etkileyecek.” ifadelerini kullandı. 

Konuya ilişkin Aposto’ya konuşan İstanbul Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Murat Birdal ise, toplantıdan bir artış kararının çıkacağına kesin gözüyle bakıldığını söyleyerek, “Yapılan açıklamalara bakarsak buradan geri dönüş yok. Artık piyasada belirli bir beklenti fiyatlanmış durumda. Dolayısıyla bir artış olacak. Ona kesin gözüyle bakabiliriz.” dedi. Birdal, yapılacak artırımın hızıyla ilgili olarak ise şu ifadeleri kullandı:

“Bugün %25’e hatta %40’a kadar varan beklentilerin dile getirildiğini gördüm. Açıkçası ben doğrudan mevcut cari enflasyonun üzerinde bir politika faizi belirleneceğini düşünmüyorum. İlk aşamada daha kademeli, %15-20 seviyesinde bir faizin belirleneceğini ve bir sonraki toplantıda da faiz artırımlarına devam edileceği yönünde sinyaller verileceğini düşünüyorum.“

Birdal TCMB’nin önümüzdeki süreçte işleri sıkı tutacağını düşündüğünü, bu amaçla kademeli olarak faiz artırımları yapılmasını beklediğini, fakat 10 ay sonra gerçekleşecek olan yerel seçim nedeniyle Merkez Bankası’nın seçeneklerinin sınırlı kalabileceğini söyledi.

“Merkez Bankası’nın önümüzdeki süreçte kademe kademe kurdaki istikrarı sağlayacak düzeyde faiz artırımları yapacağını düşünüyorum. Ama şunu unutmamak lazım önümüzde bir yerel seçim var ve yerel seçim öncesinde siyasi iktidar yüksek faiz ile seçime girmek istemeyecektir. Özellikle yıl sonundan itibaren faizlerin tekrardan aşağı çekilmek isteneceği bir ortam ile karşı karşıya kalacağız. Bu da Merkez Bankası’nın elini kolunu bağlayacak.”

Hikâyeyi paylaşmak için:
Politik Ekonomi

Erdoğan'dan Şimşek'e onay

Ekonomim.com'dan Maruf Buzcugil'in haberine göre Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in atanmasını istediği 4 bakan yardımcısına onay verdi.

Ekonomim.com'dan Maruf Buzcugil'in haberine göre Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in atanmasını istediği 4 bakan yardımcısına onay verdi. Atamaların yakın zamanda yapılarak Resmî Gazete'de yayımlanması bekleniyor. Bakan Şimşek'in Türkiye Bankalar Birliği ve TÜSİAD ile yaptığı görüşmelerde yeni kadroların oluşturulamamış olması ile ilgili endişelerin bildirilmesi üzerine yakın zamanda dört yeni bakan yardımcısı atayacağını söyleyerek, “Gördüğünüz zaman siz de beğeneceksiniz, iyi isimler atanacak” dediği iddia edilmişti.

👉 Öte yandan: Cumhurbaşkanı Erdoğan AK Parti Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmasında, "Cumhurbaşkanı Yardımcılığı, Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Merkez Bankamız arasında koordinasyonu tesis ettik, güçlü uyumlu, yetkin bir ekip kurduk. Yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazla yoluyla büyümekte kararlıyız" ifadelerini kullandı.

Memur maaşları

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, memur ve emekli maaş zammının torba yasa teklifine dahil edileceğini ve yasayı Temmuz ayında TBMM'den geçirmeyi beklediklerini ifade ederek, “En düşük memur maaşı 22 bin TL olacak. Maliye Bakanlığımız ile çalışıyoruz. Hedefimiz torba yasayla paydaşlarımızı memnun edecek bir çalışma yapmak.” ifadelerini kullandı.

 💉 Hatırlatma dozu: Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Twitter üzerinden paylaştığı gönderisinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 14 Mayıs seçimleri öncesinde verdiği 'En düşük memur maaşı 22 bin TL olacak' sözlerini hatırlatarak, “Meclisteki ilk düzenleme memura verilen söz olmalıdır” ifadelerini kullanmıştı.

Şimşek BAE'ye gitti

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ile birlikte Birleşik Arap Emirlikleri'ne gittiği öğrenildi. İkilinin Birleşik Arap Emirlikleri Devlet Başkanı Şeyh Muhammed Bin Zayed Al Nahyan ile görüşerek iki ülke arasındaki iktisadi işbirliği imkanları konusunda değerlendirme yapması bekleniyor.

Hikâyeyi paylaşmak için:
Batı'dan Haberler

Powell 'artışa devam' sinyali verdi

Fed Başkanı Powell Temsilciler Meclisi'nde sunum gerçekleştirdi.

ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell, ABD Temsilciler Meclisi Finansal Hizmetler Komitesi'nde gerçekleştirdiği sunumunda yıl sonunda biraz daha yüksek faiz beklentisi içinde olduğunu ifade ederek, "Meslektaşlarım ve ben yüksek enflasyonun neden olduğu zorlukların farkındayız ve yüzde 2'lik hedefe dönme planına sadığız. Enflasyon geçen yılın ortalarından bu yana biraz ılımlılaştı ancak enflasyonist baskılar hala yüksek. FOMC'nin neredeyse tüm katılımcıları faizlerin yıl sonuna kadar biraz daha artırılmasının uygun olacağını düşünüyor." dedi.

Haziran ayı FOMC toplantısında alınan pas geçme kararının ardından konuşan Powell, piyasaları oldukça şaşırtan bir biçimde, ekonomik beklentilerin mevcut haliyle devam etmesi durumunda 2023 yıl sonunda, politika faizinde Mart tahminlerinden 50 baz puan yukarıda bir patika sonu öngördüklerini belirtmişti.

İngiltere

İngiltere'de manşet enflasyon, Mayıs’ta dördüncü ayda da beklentileri aşarak %8,7’de sabit kaldı. Piyasa beklentileri Mayıs ayında enflasyonun %8,4’e gerilemesi yönündeydi. Gıda ve enerjiyi içermeyen çekirdek enflasyon sürpriz bir şekilde %6,8’den %7,1’e yükselirken beklenti %6,8’de kalması yönündeydi.

Bunun yanı sıra ülkenin kamu borcu Mayıs ayında yapılan 20 milyar GBP'lik borçlanma ile birlikte 2,6 trilyon GBP'ye ulaşarak ülkenin kamu borcu/GSYH oranının %100,1'ine ulaşmasına neden oldu. Bu oran, 1961 yılından bu yana kaydedilen en yüksek değere işaret ediyor.

Almanya

Almanya'nın en önemli iktisadi düşünce kuruluşlarından biri olan Ifo Enstitüsü, yüksek enflasyon nedeniyle gerileyen özel tüketimin ekonomiyi yavaşlatıcı etkisi nedeniyle ülke ekonomisinin 2023 yılı için büyüme beklentisini 0,3 puan aşağı yönlü revize ederek eksi %0,4'e düşürdü. 2024 yılı beklentisi ise benzer endişeler ile %1,7'den %1,5'e indirildi.

💉 Hatırlatma dozu: Almanya ekonomisi özel tüketim ve kamu tüketimindeki yavaşlamalar nedeniyle 2022'nin son çeyreği ve 2023'ün ilk çeyreğinde üst üste daralarak teknik resesyona girmişti.


Hikâyeyi paylaşmak için:
Bugünkü Destekçimiz

Akbank destekleriyle: Attila Köksal ile Finansal Bakış’ta yedinci bölüm


“Türkiye’de yatırım eğilimleri özellikle son 50 yılda dünyada başka hiçbir ülkede görülmemiş bir enflasyon ve krizler ortamında şekillenmiş olup eskilerin tabiriyle ‘nev-i şahsına münhasır’ bir gelişim sergilemiştir.” sözlerini dile getiren duayen yatırım uzmanı Attila Köksal, bugün de olmak üzere Türkiye halkının tasarruf ve yatırım eğilimlerini yıllar içerisinde derinden etkileyen enflasyon başlığını Attila Köksal ile Finansal Bakış podcast programının yedinci bölümünde kapsamlı bir şekilde inceliyor. 

Yedinci bölüm | Enflasyon nedir?: Attila Köksal ile konuğu AkPortföy Genel Müdür Yardımcısı Ertunç Tümen’in yatırım yaparken nasıl karar vermemiz, bu kararları uzun vadeye nasıl yayabileceğimiz üzerine konuştukları altıncı bölümün ardından Köksal programın yedinci bölümünde enflasyon türlerinden bahsediyor; enflasyonun hayatımıza ve yatırım tercihlerimize etkilerini Türkiye’den ve dünyadan örnekler vererek anlatıyor.

Aposto Radyo’nun Akbank destekleriyle hazırladığı Attila Köksal ile Finansal Bakış’ın bölümlerine Aposto Radyo’dan ulaşabilirsiniz. 

Gündemden Diğer Başlıklar

Reel Kesim Güven Endeksi (RKGE), bir önceki aya göre 0,1 puan azalarak 108,2 seviyesinde gerçekleşti ve Mayıs’ta görülen 1 yılın en yüksek seviyesine yakın kaldı. TCMB verilerine göre, Mevsimsellikten arındırılmış Reel Kesim Güven Endeksi (RKGE-MA) ise bir önceki aya göre 0,6 puan artarak 105,7 oldu.

👉 Öte yandan: İmalat sanayi genelinde mevsimsel etkilerden arındırılmış kapasite Kullanım Oranı (KKO) bir önceki aya göre 0,3 puan artarak %76,6 olurken, mevsimsel etkilerden arındırılmamış KKO ise bir önceki aya göre 0,8 puan artarak %76,8 seviyesinde gerçekleşti.

📉 Sektörel endeksler: Mevsim etkilerinden arındırılmış güven endeksi, Haziran'da geçtiğimiz aya kıyasla hizmet sektöründe %0,6 ve perakende ticaret sektöründe %0,9 artarken inşaat sektöründe %3,5 azaldı. TÜİK verilerine göre, Haziran ayında güven endeksi hizmet sektöründe 118,1, perakende ticaret sektöründe 117,7 ve inşaat sektöründe 88,9 değerini aldı.

Kaydet

Okuma listesine ekle

Paylaş

YAZARLAR

EXANTE

Finans dünyasındaki tüm önemli gelişmeler ve makro-iktisadi meseleler, derinlemesine bir perspektif ve sebep-sonuç ilişkileriyle hafta içi her gün sabah 08.00'de gelen kutunda!

İLGİLİ BAŞLIKLAR

politika faizi

parasal sıkılaştırma

faiz

resesyon

Emircan Yaman

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası

Para Politikası Kurulu

Hafize Gaye Erkan

+26 more

İLGİLİ OKUMALAR

0%

;