aposto-logo
TR
TREN
KEŞİF
YAZAR HAKKINDA
İKİNCİ OKUMA
NOKTALI VİRGÜL

🎭 Perde Arkası: Virginia Woolf’un modernizm temsiliyle vedası

Modernizmin bir tiyatro oyunu ve I. Dünya Savaşı insanı üzerinden anlatılan bütünsel bir temsili üzerine.

Perde Arkası, Virginia Woolf

Aposto Kitap’ın dokuzuncu sayısından merhaba. Bugün Virginia Woolf’un Perde Arkası isimli kitabını yakından okuyoruz.

Virginia Woolf öldüğü sırada bu kitabın elyazmaları tamamlanmış, ancak basıma hazırlanmadan önce son okuması gerçekleştirilmemişti. Böyle bir fırsatı olsaydı bile kitapta ciddi değişiklikler yapmazdı diye düşünüyorum. Yine de muhtemelen, son okuma kopyalarını teslim etmeden önce çok sayıda küçük düzeltme yapardı.

— Leonard Woolf

Aposto Kitap’ın derlediği haberleri takip etmek, editörlerin yaklaşımıyla yazar Virginia Woolf’u yakından tanımak, Alara Demirel’in kaleme aldığı Perde Arkası: Virginia Woolf’un modernizm temsiliyle vedası başlıklı yazıyı okumak ve kadın yazınına eğilen kitap önerileri için bugünkü sayıyı inceleyebilirsiniz.

Her çarşamba buluşmak üzere,
Aposto Kitap ekibi

KEŞİF

Maurice Sendak’ın 53 yıl sonra ortaya çıkan kitabı

Vahşi Şeyler Ülkesinde’nin yazarının keşfedilmemiş kitabı, yakın zamanda okuyucuyla buluşturulacak.

Çocuk Edebiyatı janrında bir klasik olarak yer edinen Vahşi Şeyler Ülkesinde’nin (Where the Wild Things Are) yazarı Maurice Sendak'ın yıllar boyunca gizli kalmış Ten Little Rabbits: A Counting Story With Mino The Magician adlı çalışması, nihayet okuyucularla paylaşılmaya hazır.

  • Birkaç adım geri: Eser, 1970’te Pennsylvania, Philadelphia’da bulunan Rosenbach Müzesi’ne yapılan bir bağış kampanyası sırasında yayımlanmış ve yazar tarafından siyah kalemle çizilmişti.
  • Detaylar: Sendak’ın yeni keşfedilen hikâyesi ilk olarak 32 sayfalık bir broşür biçiminde, yayımlanmıştı. HarperCollins tarafından çıkarılacak yeni baskı, standart kitap boyutlarında olacak.
  • Ne zaman yayımlanacak?: Literary Hub’ın raporlarına göre, HarperCollins yayınevi öyküyü Şubat 2024’te okuyucuya sunmayı planlıyor.
  • Bu arada: Bu eser, Sendak’ın vefatından sonra keşfedilen ilk çalışma değil. 2018 yılında HarperCollins, Arthur Yorinks’le beraber yazdığı ve daha önce yayınlanmamış bir el yazması Presto and Zesto in Limboland’i okuyucularla buluşturmuştu.
Hikâyeyi paylaşmak için:
YAZAR HAKKINDA

Kalemi ve modernist yazına etkisiyle Virginia Woolf

Modernist edebiyatın ünlü çıktıları denen, bilinç akışı tekniğinin kullanıldığı ve 20. yüzyıl insanının detaylıca betimleyen kitapların yazarı kimdir?

Virginia Woolf, kuşkusuz, 20. yüzyıl İngiliz edebiyatının en önemli yazarlarından biri. Eğitimini evde özel dersler ve geniş kapsamlı bir aile kütüphanesi aracılığıyla alan yazar, özellikle babasının etkisiyle, genç yaşta yazmaya başlıyor.

1915’te ilk romanı The Voyage Out’u yayımlıyor. Fakat edebî kariyeri, modernist akımın öncülerinden olan ve yazarlar, sanatçılar ve düşünürlerden oluşan Bloomsbury Grubu’na katıldığı zaman parlıyor. Bu grubun üyeleri, edebî ve sanatsal denemelerinde geleneksel normları yıkmak için birlikte çalışıyorlar.

Woolf, En tanınmış eserlerinden Mrs. Dalloway (1925) ve To the Lighthouse (1927) gibi kurgularında iç monolog ve bilinç akışı tekniklerini kullanarak karakterlerinin psikolojik derinliklerini keşfetmesiyle biliniyor. A Room of One’s Own (1929) ve Three Guineas (1938) adlı eserlerinde de feminist düşüncelerini ve kadınların hem edebiyatta hem de toplumda eşit temsili konularını tartışıyor.

Virginia Woolf’un nadir bir portresi
Kaynak: 
Guardian Books


Yazar, hayatı boyunca pek çok ödüle layık görülüyor. Bunlardan bazıları, 1919’da James Tait Black Anı Ödülü’nü Night and Day adlı romanıyla kazanması ve 1938’de Three Guineas’le Femina Vie Heureuse Ödülü’nü kazanması olarak öne çıkabilir.

Woolf’un eserleri, ölümünün ardından da edebiyat eleştirmenleri ve okuyucular tarafından yeniden keşfedilmeye devam ediliyor. Yazar, modernist edebiyatın en etkili yazarlarından biri olarak kabul ediliyor.

Hikâyeyi paylaşmak için:
İKİNCİ OKUMA

Perde Arkası: Virginia Woolf’un modernizm temsiliyle vedası

Modernizmin bir tiyatro oyunu ve I. Dünya Savaşı insanı üzerinden anlatılan bütünsel bir temsili üzerine.

Bu yazıya Virginia Woolf’un Perde Arkası (Between the Acts) isimli romanının sıkça Woolf’un modernist tekniklerinin doruk noktası olarak kabul edildiğini söyleyerek girmek çok da abartı kaçmayacak. Yazarın son kitabı, genel hatlarıyla, Birleşik Krallık’ın kırsal kesiminde, I. Dünya Savaşı öncesi ve sonrası dönemde yaşayan bir grup insanın hikâyesine odaklanıyor. Kurgu, kadın yazın geleneğini kutlarcasına günlük hayatın sıradan detaylarına odaklanırken bir taraftan toplumun ve bireylerin içinde bulunduğu durumu eleştirel bir gözle ele alıyor.

Halk tarafından düzenlenen bir amatör tiyatro oyununu merkezine alan anlatı, bir yıl boyunca her türlü hava koşulunda ve herhangi bir durumda gerçekleşmesi detayı etrafında sürüyor. Oyun bağlamıyla karakterler, iç dünyaları ve psikolojik süreçleriyle yansıtılmış da oluyor. 

Modernist yaklaşım: Woolf ve son kitabı

Kitap; atmosferi, karakterler ve olaylar arasındaki bağlantılarıyla Virginia Woolf'un modernist kaleminin bir örneği. Genellikle ayrıntılı ve karmaşık bir dil kullanmasıyla bilinen yazar, bu kitap boyu daha sade bir anlatım tercih ediyor. Yalnız bu, derinlik veya karmaşa eksikliği şeklinde okuyucuya geçmiyor. Öte yandan, bu yaklaşım, hikâyenin okuyucu kitlesini genişletmeye yardımcı oluyor bile denebilir.

Perde Arkası, bu özellikleriyle modernizmin edebî dünyadaki etkisini, kendi özgün biçiminde sunuyor. Modernist bir romanın nasıl kurgulanması gerektiğini, bir kalemin dil ve anlatı araçlarını nasıl kullanabileceğini de temsil ediyor.

Dolayısıyla Virginia Woolf’un Between the Acts’in titizlikle tasvir edilen iç dünyalar ve psikolojik süreçlerin eğlenceli ve akıcı bir dille okuyucuyu hikâyenin içine çekebileceğin kanıtlıyor.

Perde Arkası: İç dünya temsili ve bir tiyatro oyunu

Yeni bir modernizm temsiliyle akan kitap, metne yerleştirilen mizah diliyle ve okurun modernist edebiyatın karmaşık özelliklerini çözme çabalarını rahatlatıyor. Bu, eğlenceyi artırdığı kadar Woolf’un son romanı oluşunu da daha değerli hâle getiriyor. Yazarın yenilikçi yaklaşımıyla dönemin edebiyatının genel özelliklerini taşıyan bir örneğe tanık etmek oldukça keyifli demek, insanın zor ifade ettiği bir şey olmuyor yani.

Şu maddeler, kitabı ele almak için geçerli sebepler gibi: 20. yüzyılın en önemli edebiyatçılarından birinin son kurgusuna tanıklık etmek, bir tiyatro oyununun sayfalar arasında hayat buluşunu keşfetmek ve modernist bir romanın detaylı ve zengin dünyasını irdelemek.

Kısacası Woolf, kitap boyu karakterlerin iç dünyalarını betimlemede ve akışında bilinç akışı (stream of consciousness) tekniğini ustaca kullanırken bir tiyatro oyununun da metafor olarak işlev görebildiği bir yapı oluşturuyor. Hem de bir kitabın içindeyken. Bu yapı, karakterler ve okuyucular arasında dolambaçlı bir ilişki kurmakla kalmıyor, okuyucuya nüansları çeşitli bakış açılarından değerlendirme imkânı da sağlıyor.

Ek olarak Perde Arkası’nın katharsis durumuyla beraber sanat ve gerçeklik, birey ve toplum, savaş ve barış gibi temalar üzerine yoğunlaştığı rahatça görülebiliyor. Modernizmin bir okuyucu olarak bir başka okuyucu için zorlayıcı olabileceğini göz önüne alarak Woolf’un son eserinin modernist edebiyatın öne çıkan bir parçası olarak deneyimlemek oldukça keyifli. Özgün ve dönemi için oldukça yenilikçi anlatım stili, karmaşık karakterleri ve sıra dışı yapısı, keyif veren bir okuma deneyimi sunuyor.

Hikâyeyi paylaşmak için:
NOKTALI VİRGÜL

Bu hafta Aposto Kitap editörlerinden Alara Demirel’in okuma önerilerini paylaşıyoruz. Seçki, kadın yazını geleneğine eğilen iki kurgu-dışı kitap önerisi içeriyor. Alara için öne çıkan eserler şunlar olmuş:

📖 Jane Goodall ve Douglas Abrams, Umudun Kitabı, Meav Yayınları

Küresel çapta tanınan doğa bilimci Jane Goodall, yarım yüzyıldan daha uzun süre boyunca gezegeni savundu. Genç bir kadınken Gombe ormanlarında şempanzelerle kurduğu yakın ilişkiden, seksenli yaşlarına kadar devam eden çevre aktivizmine kadar, Jane, daha iyi ve daha umutlu bir dünya yaratmayı kendine misyon edinmiş yeni bir neslin rehberi oldu.

Jane, Umudun Kitabı’nda, doğaya adamış olduğu bir yaşamın bilgeliğini kullanarak okuyucuya zor zamanlarda nasıl mücadele edebileceğini gösteriyor. Hem doğa hem de insanlık için neden hâlâ umutlu olunması gerektiğini de açıklıyor. Kitabın eş yazarı Douglas Abrams’la gerçekleştirdiği derin sohbetler, seyahat ve aktivizm hikâyeleriyle birleşiyor ve okura, karşı karşıya olduğumuz krizin yeni bir anlayışını sunuluyor.


📖 Virginia Woolf and Vita Sackville-West: Love Letters, Vintage Classics

1922 yılında bir akşam yemeği partisinde, Virginia Woolf, Vita Sackville-West’le tanışıyor. Virginia, günlüğüne Vita’nın konuşmasını pek beğenmediğini ancak bacaklarını çok beğendiğini yazıyor. Neredeyse yirmi yıl süren flört, dostluk ve edebî iş birliğinin başlangıcı oluyor. Mektuplaşmaları, ancak Virginia’nın 1941 yılındaki ölümüyle sona eriyor.

Seçilmiş mektuplar ve günlük yazıları, iki kadının birbirleri için sürekli değişen duygularını kendi kelimeleriyle yansıtılmasına olanak sağlıyor. Virginia’nın en fantastik romanı Orlando’yu yazmasına ilham veren âşk ilişkisi bu koleksiyon üzerinden okurla buluşuyor. Vita’nın dünya çapındaki seyahatlerinden, Virginia’nın Bloomsbury Grubu’yla düzenlediği partilere; köpekler ve doğa sevgilerinden, II. Dünya Savaşı’nın başlangıcındaki hüzünlerine kadar.

Kaydet

Okuma listesine ekle

Paylaş

YAZARLAR

Aposto Kitap

Kitap incelemeleri, edebiyat haberleri, editörden okuma önerileri.

İLGİLİ BAŞLIKLAR

Vahşi Şeyler Ülkesinde

Maurice Sendak

adelphia

Rosenbach Müzesi

Literary Hub

Arthur Yorinks

Presto and Zesto in Limboland

yazar

+17 more

İLGİLİ OKUMALAR

0%

;