Atatürk'e Hakaret


Özgürlük Gündemi
Özgürlük Araştırmaları Derneği'nin hazırladığı Özgürlük Gündemi, Türkiye’nin hukuk devleti, ekonomi, siyaset ve sivil toplum gündemine ilişkin vakıaların değerlendirildiği, iki haftada bir pazartesi günü yayımlanıyor.
İstanbul'un Üsküdar ilçesinde lise öğrencisi olan 17 yaşındaki A.E.S., Atatürk'ün fotoğrafına hakaret içeren ve sosyal medyada büyük tepki toplayan bir videoyla kamusal gündeme girdi. Söz kon usu genç, arkadaşları tarafından cep telefonu kamerası ile Atatürk'ün okul kitabından koparılan fotoğrafına uygunsuz hareketlerde bulunurken kaydedildi. Bu video kısa süre içinde sosyal medyada yayılarak birçok kullanıcı tarafından paylaşıldı.
Video üzerine kamuoyunda büyük bir tepki oluşunca, İstanbul polisi harekete geçti. Görüntülerde yer alan ve tepki çeken hareketleri yapan A.E.S. kısa sürede yakalanarak gözaltına alındı. Emniyetteki ifadesi ve diğer işlemlerin ardından Kartal'da bulunan Anadolu Adliyesi'ne getirilen A.E.S. burada savcılıkta verdiği ifadenin ardından, “halkın bir kesimini sosyal sınıf, din, mezhep, cinsiyet bölge farklılığına dayanarak alenen aşağılama" ve “Atatürk'ün hatırasına alenen hakaret" suçlarından tutuklanma talebiyle Anadolu 4. Sulh Ceza Hakimliği'ne sevk edildi. Hâkimin tutuklama kararı vermesi sonrasında şüpheli cezaevine gönderildi. Bu olay hem sosyal medyada hem de geleneksel medya organlarında geniş yer buldu.
Belirtmek gerekir ki, A.E.S., 17 yaşında bir genç, aslında, hukuken bir çocuk. Bu yaş, bireyin duygusal, bilişsel ve sosyal gelişiminin hızla devam ettiği, kimlik arayışının yoğunlaştığı, düşüncelerin ve duyguların sık sık değişkenlik gösterdiği bir evredir. Onun için, tutuklanması isabetsiz olmuştur. Ayrıca, A.E.S bu davranışından dolayı zaten milyonlarca kişinin tepkisini çekmişken bir de tutuklanması kendisinin psikolojik ve sosyal gelişimini olumsuz yönde etkileyebilir. Üstelik, böyle bir olayın kendisinin eğitim hayatı ve kariyer planları üzerinde de olumsuz etkileri olması muhtemeldir.
Bu olayın tekrar gündeme getirdiği netameli fakat kritik konulardan biri de hakaretin ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilip değerlendirilmeyeceği ile ilgili. Bilindiği üzere, Cumhurbaşkanı Erdoğan TCK’da ayrı bir suç kategorisi olan “Cumhurbaşkanına hakaret”ten dolayı birçok kişinin ceza almasını sağlamıştır. Sıradan bir vatandaşın başka bir vatandaşa hakaret etmesi sonucu hapis cezası alması oldukça nadir görülen bir durum iken, hakaret bile olup olmadığı tartışmalı olan ifadelerden dolayı on binlerce kişi Cumhurbaşkanına hakaret etme suçundan yargılanmış, bazıları hapis cezasına çarptırılmıştır. Bu durumun ifade özgürlüğünü kısıtlamasının ve eşitlik ilkesine aykırı olmasının yanı sıra, muhalif sesleri bastırmaya yönelik olduğunu daha önceki bültenlerde belirtmiştir.
Son yıllarda hakaretten dolayı yargılamaların dayanağı olarak dinî değerler ve Atatürk’le ilgili ifadelerin yükselişte olduğunu görüyoruz. Toplumun büyük çoğunluğu tarafından benimsenen değerler ve kişilerle ilgili olarak bazı bireylerin, çoğunlukla özel alanda ve sosyal medyada dikkat çekmek için sergiledikleri ifadelerin “viral” olması durumunda kolluk kuvvetleri harekete geçmektedir. Verilen gözaltı veya tutuklama kararlarının ekseriyetle sosyal medyada yükselen tepkiyi hafifletmek ve benzer davranışlar sergileme potansiyeli olan kişilere gözdağı vermek amacı taşıdığı söylenebilir. Zira hakaret içeren ama “viral” olmayan ve büyük kitlelerin tepkisini çekmeyen birçok ifade hakkında herhangi bir işlem yapılmamaktadır.
Her ne kadar TCK’da hakaret suç kategorisinde değerlendiriliyor olsa da hakaretin ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi, bireylerin ve toplumun genel olarak daha özgür, adil ve anlayışlı bir yapıya kavuşması için önemlidir. Hakaretin ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi elbette onun olumlanması ya da hoşgörüyle karşılanması anlamına gelmez. İnsanlar beğenmedikleri ifadeleri kendi ifade özgürlüklerini kullanarak eleştirebilir, tepki gösterebilirler. Fakat ifadesinden dolayı bir kişinin tutuklanması, yani özgürlüğünden alıkonulması orantısız bir muameledir.
Sonuç olarak, A.E.S.'nin yaptığı hakaret, toplumdaki birçok kişi için kabul edilemez olabilir, ancak tutuklama kararının reşit olmayan birinin hayatı üzerinde geri döndürülemez olumsuz etkileri olabileceğini ve öte yandan da ifade özgürlüğüne zarar verdiğini belirtmek gerekmektedir.
Kaydet
Okuma listesine ekle
Paylaş

Özgürlük Gündemi
Özgürlük Araştırmaları Derneği'nin hazırladığı Özgürlük Gündemi, Türkiye’nin hukuk devleti, ekonomi, siyaset ve sivil toplum gündemine ilişkin vakıaların değerlendirildiği, iki haftada bir pazartesi günü yayımlanıyor.
İLGİLİ BAŞLIKLAR
özgürlüğü
İstanbul
Üsküdar
Cumhurbaşkanı
NEREDE YAYIMLANDI?
Avrupa Parlamentosu 2022 Türkiye Raporunu Kabul Etti, Atatürk’e Hakaret, Orta Vadeli Program ve Kitle İmha Silahları(!)
25 Eyl 2023

YAZARLAR

Ömer Faruk Şen
2015 yılında Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nden mezun oldu. Şen, Fulbright bursiyeri olarak Missouri Üniversitesi’nde siyaset bilimi doktorası yapmaktadır. Uluslararası para sistemi, yükselen güçler, dolar hegemonyası ve digital paralar gibi Uluslararası Politik Ekonomi (UPE) konularında çalışmalar yürütmektedir.

Özgürlük Gündemi
Özgürlük Araştırmaları Derneği'nin hazırladığı Özgürlük Gündemi, Türkiye’nin hukuk devleti, ekonomi, siyaset ve sivil toplum gündemine ilişkin vakıaların değerlendirildiği, iki haftada bir pazartesi günü yayımlanıyor.
İLGİLİ OKUMALAR