
Mahalle: Florya. Mahalleli: Oktay Kargül, İstanbul Planlama Ajansı (İPA) Genel Sekreteri. Mekân: İPA Kampüs. Fotoğraflar: Deniz Sabuncu.
İPA Kampüs, İstanbul’da, Bakırköy ilçesinin Basınköy mahallesi sınırları içinde yer alıyor. İdari sınırlar olarak baktığımızda Basınköy’ün neredeyse yarısından fazlasını Florya Atatürk Ormanı oluşturuyor, geri kalan kısmındaysa az katlı konutlar dikkati çekiyor. Kapı komşumuz Şenlikköy mahallesi ya da halk arasında bilinen adıyla: Florya. Dokusuyla birbirine girift bu 2 mahalle: Basınköy ve Şenlikköy esasında İstanbul’un en sakin yerleşim yerlerinden, dolayısıyla sokakta kalabalıkla pek karşılaşmazsınız, lokaller genellikle işe gitmek ya da gündelik işlerini halletmek için özel araçlarını kullanır, hayatın çok iç içe yaşandığı bir mahalle diyemeyiz. Tabii bunda bölgenin tarihsel gelişiminin de etkisi var.
İPA Kampüs'ün serasında Oktay Kargül
Florya, Cumhuriyet’in ilk yıllarından beri şehir merkezinden uzak sayfiye yeri. Bağların, bahçelerin olduğu bir alan. 1930’lerde Atatürk bir gezisisi sırasında bölgeyi görüyor, Atatürk Ormanı bu sayede yapılıyor. Civardaki bir diğer önemli yapı da müzeye dönüştürülen, dönemin İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) tarafından yaptırılarak Atatürk'e armağan edilen Atatürk Deniz Köşkü. 1950’lerden sonra, İstanbul’da eğlence kültürünün de gelişmesiyle birlikte plajlar, eğlence mekânları ve yazlık evleriyle Florya, İstanbul’un yazlık ruhlu mahallesi olarak betimleniyor.
Sahil hattı, banliyö ve şimdi de Marmaray ile fazla parçacıla sahip bir alan. Parçacıl yapıyı kenti mahalle bütününden ayıran, bölen modüller; park, orman, sahil bileşenleri olarak tanımlayabiliriz. Florya’daki Atatürk Kent Ormanı ve Marmaray merkezileşmeyi sağladığı için mahalleliyle iletişimi artıran önemli alanlar. İPA Kampüs’ün konumunun da hemen bitişiğinde olmaları bu açıdan büyük bir avantaj. Sadece bir mahalle için değil, Bakırköy, Yeşilköy ve Florya’nın birleştiği, mahalleliyle olan etkileşimi merkezleştiren, komşuluk ilişkilerini geliştiren bir yaşam alanı İPA Kampüs.
İPA Kampüs İstanbul Kitaplığı
Florya’da bir kent kampüsü
İPA Kampüs, Florya Atatürk Ormanı’nın yaklaşık 100 bin metrekarelik bölümünü kaplıyor. Atatürk zamanında ormanda birkaç prefabrik yapı varmış, bir dönem valilik konutu olarak kullanılmış. Ancak sonrasında dönemin İBB yönetimi buradaki prefabrik konutları kaldırıp yerine lüks villalar inşa etmiş; müştemilat, depo, spor alanları ve kişiye özel havuz yapılmış. Orman içinden bir alan izole edilip etrafı 2 sıra duvarla çevrilerek özel yazlık siteye dönüştürülmüş. İçindeki en büyük villa dönemin İBB belediye başkanının kullanımına, diğer yapılarsa ilçe belediye başkanlarına tahsis edilmiş. Villalarda özel yapım mobilyalar, altın varaklarla İstanbulluların erişimine kapalı gated-community oluşturulmuş ve kimsenin haberi olmamış. Ekrem İmamoğlu göreve geldiğinde "Burayı zamanında ayrıcalıklı kişilerin keyif yaptığı bir alandan İstanbul’un geleceğinin İstanbullularla planlandığı bir kent kampüsüne dönüştüreceğiz" dedi, İPA Kampüs’ün dönüşüm hikâyesi de böylelikle başlamış oldu.
İPA Kampüs: evden ofise
Ortak kullanıma ve kamuya açık alan inşası
Dönüşüm sürecindeki vizyonumuz yıkıp tekrar yapmaktan ziyade elimizde olanı dönüştürmekti. İsraf düzeninin aksine yeniden işlevlendiren ve kamu kaynaklarını gözeten bir yaklaşım benimsedik. Ortak kullanıma açık kamusal alanların oluşturulması gerekiyordu. SO? Mimarlık ve Fikriyat ile de yollarımız böyle kesişti. Elimizde yarı olimpik havuz ve hediyelerin depolandığı bir hangar yapısı bulunuyordu. SO? Mimarlık ve Fikriyat tarafından hazırlanan projeyle “Havuz” seminer salonuna, “Hangar” ise atölye alanına dönüşmüş oldu. İPA Kampüs içindeki bu 2 yapının dönüşüm projesini tasarlayan mimarlar Sevince Bayrak ve Oral Göktaş için de keyifli bir süreç oldu ki projeden aldıkları ilhamla “Hayalet Hikâyeleri: Mimarlığın Çuval Teorisi” projesini hazırladılar ve projeleri 18. Venedik Bienali Türkiye Pavyonu’nda sergilenecek proje olarak seçildi. Projenin ilk tanıtım toplantısı da onlara ilham veren bu mekânda İPA Kampüs, Havuz’da gerçekleşti.
İPA Havuz
İstanbul’un geleceğini İstanbullularla tasarlamak
İPA Kampüs’te farklı etkinlikler düzenliyoruz. Havuz ve Hangar’ın yanı sıra "Hobi" dediğimiz toplantı alanı ve İPA İstanbul Kitaplığı da kampüste. Özellikle öğrenciler, gençler ve araştırmacılar için İPA İstanbul Kitaplığı bir müdavim mekânı. Civarda gençlerin İPA Kampüs’teki gibi ders çalışıp bir yandan etkinliklere katılabileceği alternatif alanlar yok. İstanbul’da ormanın içinde hem kütüphanede çalışıp hem de açık havada vakit geçirebileceğiniz hem de etkinliklere katılabileceğiniz başka bir saha da. İPA Kampüs, hayalini kurduğumuz İstanbul’da olduğunuzu hissettiren çok özel kolektif bir alan. Üstelik çeşitli bitki, kedi, kuş, kirpi ve tavuklarıyla da doğa içinde, Koru İstanbul projesi kapsamında İstanbul'daki bitkilerin ve hayvanların haritalamasını yapıyor.
Kampüs kedisi ve İstanbul
İPA Kampüs İstanbul’un her noktasına, her kaynağına ve geleceğine nasıl yaklaştığımızın bir örneği. İstanbul’un “daha adil, yeşil ve yaşanabilir bir kent” olması hayalinin doğru planlamayla nasıl mümkün olabileceğinin ispatı. İPA olarak İstanbul’un geleceği için bu planlama aklının belediyenin tüm birimlerinden bu kentin tüm paydaşlarına varana kadar yerleşmesi için çalışmalar yürütüyoruz. İstanbul’un öncelikli konularına dair araştırmalar yapıyoruz, kamusal tasarım alanında katılımcılığı harekete geçirecek süreçler tasarlıyoruz ve tabii en önemlisi: İstanbul’un geleceğini tasarlıyoruz. Yaklaşık 2 senelik bir çalışma sonunda hazırladığımız İstanbul Vizyon 2050 Strateji Planı bu çalışmanın ilk ürünü olarak tamamlandı ve 5 Temmuz 2022 tarihinde Ekrem İmamoğlu tarafından İstanbullularla paylaşıldı.
Hangar
“Burada” ve “Birlikte” planlar
İstanbul Vizyon 2050 Strateji Planı uzun erimli ve kente daha makro ölçekten bakan bir çalışma. Eylem planları, bu tasarının hayata geçmesi için atılması gereken adımları tanımlıyor olacak, kent planlamasında yerelin potansiyelini ve gücünü vurgulayan “semt” ölçeğine inen projeler tasarlanacak ve desteklenecek. Çalışma süresince yaklaşık 20 bin İstanbulluya temas ettik. Altını çizmek isterim: Bu, bir belediye planı, bir iki kişinin masa başında hazırladığı bir içerik değil. Bu, İstanbul’un yani İstanbulluların planı. “İstanbul’un Gelecek İçin Bir Planı Var” dememizin nedeni de bu. Bu kadar büyük ölçekli ve uzun erimli tasarımlar hazırlıyor dahi olsanız bu kentin yaşayanlarını işin içine dahil etmediğinizde, program ancak kütüphane rafına kaldırılır. Fakat her aşamada sürece orada yaşayanlar, mahalle toplulukları katıldığında ortaya çıkan sonucu toplum sahiplenir, sonuca ulaşmak için sürecin bir parçası olmaya devam eder. Bunu sadece Vizyon 2050 çalışması sürecinde değil, kentsel tasarım süreçlerinde de uyguluyoruz.
İPA İstanbul Kitaplığı
Örneğin geçen sene başlattığımız “Burada Birlikte” atölyesi, İBB’ye ait ancak herhangi bir şekilde işlevlendirilmemiş farklı ölçeklerdeki kamusal alanları orada yaşayanlarla birlikte dönüştürmeyi hedefliyor. Bu yüzden “Burada” ve “Birlikte” diyoruz. Öte yandan İPA Kampüs’te katılımcılık konusunda farkındalık yaratan atölye çalışmaları düzenliyoruz. Hem paydaşlarımız hem de kendi geliştirdiğimiz yöntemlerle özellikle gençlerin yaşadıkları kentteki yaşamın iyileşmesinde ve dönüşmesinde hakları ve sorumlulukları olduğunun farkına varmalarını sağlayacak etkinlikler düzenliyoruz.
İlgili Başlıklar
Florya
İstanbul Planlama Ajansı
İstanbul
Bakırköy
Florya Atatürk Ormanı
İstanbul Büyükşehir Belediyesi
Marmaray
Atatürk Kent Ormanı
Hikâyeyi beğendiniz mi?
Kaydet
Okuma listesine ekle
Paylaş
Nerede Yayımlandı?

#83: Florya, İPA Kampüs
Yayın & Yazar

Soli
Her hafta bir mahalle, bir mahalleli! Seyahat ve kültür yayını Soli, her hafta bir mahallenin esnaflarının, binalarının, sokaklarının, insanlarının hikâyesini anlatıyor.