Kömüre dayalı istihdamdan çıkış


SEFiA İklim Gündemi
İklim değişikliği ile mücadele ve sürdürülebilirliğin finansmanı alanlarındaki gelişmeleri-araştırma sonuçlarını derleyen ve her ayın birinci ve üçüncü haftalarının pazartesi günleri yayımlanan dijital gazete.
Kömüre dayalı istihdam hem dünyada hem de Türkiye'de giderek azalıyor. En büyük kömür üreticisi ülkelerde bile kömür sektörünün istihdamdaki payı önemsenmeyecek kadar düşük seviyede seyrediyor. Sürdürülebilir Ekonomi ve Finans Araştırmaları Derneği (SEFiA) ve Avrupa İklim Eylem Ağı (CAN Europe) hazırladıkları "Kömüre Dayalı İstihdamdan Çıkış" başlıklı raporla Türkiye’de elektrik üretiminde kömürden çıkışın sektör istihdamında yaratabileceği muhtemel sorunları ve çözüm önerilerini inceliyor.
Türkiye'de kömürden çıkış: Raporda ortaya konan verilere göre, Türkiye'de kömür ve linyit madenciliği sektöründe yaklaşık 35 bin kişi istihdam ediliyor. Sektördeki kayıtlı ve kayıt dışı istihdam, toplam istihdamın binde 2'sinden daha az görünüyor. Bu durum, kömürden çıkışın, Türkiye'nin istihdam yapısını ciddi ölçüde etkileme potansiyelinin düşük olduğunu ve sektörde yaşanacak istihdam kayıplarının telafisinin mümkün olduğuna işaret ediyor.
Ayrıca, kömürden çıkışın insana yakışır işler için yeşil sektörlere yapılacak yatırımlarla kimsenin işsiz kalmayacağı ortaya konuluyor. Kömürden adil bir çıkışın sektör çalışanları için mümkün olduğu, hatta belli şartlar sağlandığı takdirde yaşam koşullarını iyileştirme olanağı da içerdiği vurgulanıyor. Kömürden çıkışta muhtemel sorun alanlarının neler olabileceği ve kömürden çıkış için hem işgücü talebini hem de arzını dikkate alan bütüncül bir politika yaklaşımı, Türkiye'nin mevcut işgücü politikaları dikkate alınarak tartışılıyor.
Raporda öne çıkan bulgular
- Kömür ve linyit madenciliğinin katma değerinin GSYH içindeki payı yıllar içinde azalarak %0,08’e kadar düştü.
- Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) verilerine göre Türkiye’de yaklaşık 35 bin kişi kömür ve linyit madenciliği sektöründe, 8-10 bin kişi kömürlü termik santrallerde kayıtlı olarak istihdam ediliyor. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Hanehalkı İşgücü Anketi verilerine göre ise sektördeki kayıtlı ve kayıt dışı istihdam, toplam istihdamın binde 2’sinden daha az.
- Türkiye’nin kömür şehri Zonguldak’ta bile istihdamın ancak %4-6’sını kömür madenciliği sektörü oluşturuyor.
- Muğla, Zonguldak, Kahramanmaraş, Manisa ve Çanakkale’yi içine alan 5 bölgede bile istihdamın sadece yaklaşık binde 3’ünü kömür madenciliği sektörü oluşturuyor. Sektör, en yüksek istihdam sağlayan ilk 10 sektör arasında yer almıyor.
- %66’sı 25-44 yaş arası olan madencilerin eğitim seviyesi diğer sektörlerden düşük değil. Bu, başka sektörlerde istihdam edilmelerinin mümkün olduğunu gösteriyor.
- Sektörde çalışanların yaklaşık %2'sinin çocuk işçi olabileceği tahmin ediliyor. Çocuk işçilerin durumu, gerek kayıt dışılık gerekse elde ettikleri gelir bakımından Türkiye’deki çocuk işçilerin genelinden daha kötü.
- Sektörde iş kazası ve meslek hastalıkları sıklıkla görülüyor. 2020 yılında 8.460 iş kazası gerçekleşti. Kömür sektörü, çalışan başına iş kazasının en yüksek olduğu sektör. Çalışma koşullarında iyileşme olmadığı gibi koşullar gittikçe kötüleşti. 2008-2019 arasında, iş yeri sayısı azalmasına rağmen iş kazası sayısı %57 oranında arttı (2008’te 5.728 iş kazası, 2018’de 8.983 iş kazası). İş kazaları nedeniyle istihdam başına iş göremezlik süresi, toplam hastalık olay sayısı ve hastalık nedeniyle geçici iş göremezlik süresinde artış oldu.
Yeşil sektörlere geçiş ve politika önerileri
Raporda, kömürden çıkışın yeşil sektörlere geçişle desteklenmesi gerektiği; kömür bölgelerinde katma değeri yüksek ve yeşil dönüşümle uyumlu sektörlerde istihdam talebinin artırılmasının önemli faydalar sağlayabileceği vurgulanıyor. Türkiye, 2053 net sıfır emisyon vizyonuna uyumlu bir elektrik sektörü dönüşümü kapsamında; 2030'a kadar güneş enerjisinde 71 bin, rüzgâr enerjisinde 141 bin ek istihdam yaratabilir. 2050 yılına kadar ise söz konusu sektörlerdeki ek istihdam sırasıyla 455 bin ve 330 bine erişebilir.
Kömürden çıkış için tüm paydaşların sürece dâhil olduğu bir politika tasarım süreci oldukça önemli. Kömürden çıkış, üreticiden tüketiciye kadar değer zincirindeki herkesi etkileyebilir. Adil geçiş ilkeleriyle kimseyi geride bırakmadan kömürden çıkılabilir. Bu nedenle tüm paydaşların sürece dâhil olduğu bir politika tasarımı oldukça önemli olarak değerlendiriliyor.
Raporun sunduğu bulgular ışığında bütüncül bir yaklaşım içerebilecek politika önerileri üç temel başlıkta bir araya getiriliyor ve politika araçları tanımlanıyor: (i) Bölgelerde katma değeri yüksek sektörlerde istihdam talebinin artırılması, (ii) Sektörde mevcut çalışanların profillerinin çıkarılması ve yönlendirilmesi ve (iii) İstihdam ve beşeri sermaye için uzun dönemli politikalar.
Kaydet
Okuma listesine ekle
Paylaş

SEFiA İklim Gündemi
İklim değişikliği ile mücadele ve sürdürülebilirliğin finansmanı alanlarındaki gelişmeleri-araştırma sonuçlarını derleyen ve her ayın birinci ve üçüncü haftalarının pazartesi günleri yayımlanan dijital gazete.
İLGİLİ BAŞLIKLAR
linyit
kömür
Türkiye
Sürdürülebilir Ekonomi ve Finans Araştırmaları Derneği
Avrupa
kömür
Kömür
Sosyal Güvenlik Kurumu
Türkiye İstatistik Kurumu
Zonguldak
NEREDE YAYIMLANDI?
Kömürden çıkışın Türkiye'nin istihdam yapısını ciddi ölçüde etkileme potansiyeli düşük ve sektörde yaşanacak istihdam kayıplarının telafisi mümkün.
14 Ağu 2023

YAZARLAR

SEFiA İklim Gündemi
İklim değişikliği ile mücadele ve sürdürülebilirliğin finansmanı alanlarındaki gelişmeleri-araştırma sonuçlarını derleyen ve her ayın birinci ve üçüncü haftalarının pazartesi günleri yayımlanan dijital gazete.
İLGİLİ OKUMALAR