aposto-logoPerşembe, 23 Mart 2023
aposto-logo
Perşembe, Mart 23, 2023
Premium'a Yüksel

Neden felsefe tarihi okuyasın ki?

Bir savunu

Türkiye’deki bir tarikat liderini eleştirdiğim tweetlerimin altına bir kişi filozoflara tapanlar, onları eleştirmeyenler x hocaya y z diyor şeklinde bir savunu yapmıştı. Hakikaten filozoflara adeta bir peygamber, şeyh gibi tapındığımızı sananlar var. Oysa gerekirse Spinoza Efendi'yi bile yerden yere vurarak eleştiririz. Filozoflar bütün yaşamlarını, öğretilerini doğrudan kabul edip ezberlediğimiz liderlerimiz değil. Hatta pek çoğunun takdire şayan hayatlar yaşamadığını da kabul etmek lazım. Fakat bu kişiler düşünmenin ustaları.

Felsefe tarihini ezberlemek veya ortamlarda bilgi satmak için öğrenmiyoruz, büyük sorularımızı yanıtlama girişiminde tarihin büyük dehalarından ilham alıyoruz. Dahası günlük pratikleriniz Antik Yunan’da yaşamış bir bireyden çok farklı gözükse de aslında bugün konuştuğumuz problemlerin pek çoğu o zaman da tartışılıyordu, adalet, özgürlük, algılar, bedeninin sonluluğu, ölümden sonra ne olacağı, yaşamın anlamı...

2500 senedir aynı konuları konuşuyoruz, felsefe ilerlemiyor demiyorum. Bu fikre katılmıyorum. Bugün kimse evrenin arkhesi sudur demediğine göre demek ki gelişmelere paralel olarak düşünce tarihindeki bazı fikirler geçerliliğini yitiriyor. Ama bu durumda dahi Thales’ten öğrenecek bir şey var, doğayı doğanın kendisinde kalarak açıklama girişimi. Sonucu her ne olursa olsun, felsefe tarihindeki filozofların sorgulama biçimleri bizim her günkülük içerisinde farkına dahi varmadığımız detayları görünür hale getiriyor. Bu yüzden felsefe tarihi okumak eleştirel, sorgulayıcı düşünme modelini geliştiren, daha iyi ve tutarlı argümanlar üretmenizi sağlayan bir süreç. Aristoteles’in dediği gibi, ev yapa yapa mimar, kitara çala çala kitaracı olursak şayet, düşüncede ustalaşmanın yolu, elbette felsefi düşünme pratikleri olacak. Bu pratiklerde kim bize filozoflardan daha iyi rehberlik edebilir?

O yüzden konu Kant’ın günlük yaşamı değil aslında, Kant’ın düşünme modelinin bizde yeni kapılar açması vesilesiyle bildik problemlere, örneğin neyin iyi ve ahlaki bir eylem olduğu gibi, bilmedik ufuklar yaratmak. Gün içerisinde yaşadığınız kaygıdan ve acıdan ilişkilerinizde takındığınız tavırlara, politik yaşantınızdan bilimsel meraklarınıza insanı insan yapan tüm entelektüel faaliyetlerde felsefe tarihinin söyleyeceği en az bir (genellikle 100 civarında oluyor) şey vardır.

Sen aslında nesin? Bu hayatı nasıl yaşamak istiyorsun? Tüm bunların anlamı ne? Bu soruları felsefe tarihi okumadan da düşünebilir ve yanıtlamaya çalışabilirsiniz fakat hâlihazırda 2500 senelik gelişen bir düşünce varken, sıfırdan başlamanın, tekerleği yeniden icat etmeye çalışmanın anlamı yok.

O yüzden insanlığın en zorlu soruları karşısında en parlak dehalarının neler dediğini her sayıda birlikte irdeleyelim istiyorum. Bu ayın gelecek sayısında ise kitaplardan filmlere, belgesellerden podcastlere, makalelerden söyleşilere bir öneri listesi paylaşacağım.

2 hafta sonra görüşmek üzere, merakla kal! :)

Hikâyeyi beğendiniz mi? Paylaşın.

İlgili Başlıklar

özgürlük

Türkiye

Spinoza Efendi

Felsefe

felsefe

Thales

Hikâyeyi beğendiniz mi?

Kaydet

Okuma listesine ekle

Paylaş

Nerede Yayımlandı?

Neden felsefe tarihi okuyasın ki?

Yayın & Yazar

Dilozof

Düşünürlerle düşünüyorum...

Pelin Dilara Çolak

Büyük sorulara büyük yanıtlar... Şüpheciliği yaşam tarzı haline getirenler için felsefenin dünü ve bugününden ilginç fikirleri bir araya getiriyorum ve meraklısına okuma önerileri sunuyorum.

;