Şehrin Sokaklarında: Atione


Aposto Ankara
Her pazartesi saat 12.00'de Ankara'dan özenle seçilmiş etkinlikler, haberler ve hikâyeler.
Röportaj: Sema Çavdar
Bu hafta, Ankara’da her gün geçtiğimiz sokaklarda ve uğrak mekanlarımızın birçoğunda işleriyle karşılaştığımız Atione'a yakından bakıyoruz.
Sokakta başladığı sanat üretimine üniversite eğitiminden sonra da sokakta devam eden Fatih’le, Atione olma sürecini, işlerini ve ülkedeki graffiti ve mural sanatını konuştuk.
Sevgili Fatih öncelikle bize kendinden ve Atione kimliğinin oluşmasından bahsedebilir misin?
Merhaba ben Atione. 35 yaşındayım. Hayatımın büyük bir bölümünü sokaklarda geçirdim. Neredeyse öğrendiğim her şeyi sokaklardan öğrendim. Hayatta kalmak için yaptığım bir sürü mesleğim oldu: Kuaförlük ve camcılık bunlardan ikisi. Kendimi bildim bileli en çok yaptığım şeyse çizmekti. Zamanı gelince de Fatih’in yerini "Atione" aldı. İki farklı üniversitede resim ve sanat eğitimi aldım. Sokaktayken duvar, kağıt, graffiti denklemiyle başlayan sanat yolculuğum okula başlayınca farklı arayışlarla daha resim odaklı bir yere evirilse de üniversite üçüncü sınıfta tekrar sokaklara dönmeye ve duvarları boyamaya karar verdim. O gün bugündür Atione bizimle.
Mevcut çalışmalarında muralların ağırlıkta olduğunu görüyoruz. Graffiti geçmişinden bugünkü tarzına geçiş sürecin nasıl şekillendi?
Duvar resimleriyle daha fazla kişiye ulaştım ama aslında çalışmalarımın çoğunu graffitiler oluşturuyor. Duvar resimlerini daha çok mekanlara yapıyorum ve hayatımı her ne kadar resim yaparak kazanıyor olsam da kendimi "writer" (graffiti yapanlara verilen isim) olarak tanımlıyorum.
Güncel çalışmalarında tercih ettiğin dili ya da tarzı nasıl tariflersin?
Grafitilerimi yaparken çoğunlukla renkli ve keskin olmayan çizgiler kullanıyorum. Graffitinin doğası gereği çalışmalarım daha akışkan ve özgür bir ifadeye sahip.
Resim yaparkense çevremde yaptığım gözlemlerden besleniyorum. Maddi manevi tüm ayrışanların temelde buluştuğu yer olan sokağın kültürünü, dilini ve sokağa ait hayatları konu alıyorum.
Şu sıralar sağlık sorunları yaşadığını biliyoruz ve hızla sağlığına kavuşmanı diliyoruz. Bu süreçte çalışmalarında ve marka olarak Atione’da nasıl bir değişim olacak. Yeni projelerini ve planlarını anlatabilir misin?
Bundan yaklaşık iki yıl evvel sprey boya, yağlı boya gibi solvent bazlı boyalara ve sigara dumanına alerjimin olduğunu öğrendim. Tanı konulduğunda geç kalmıştım. Bacaklarımı dizin hemen altından kesmek istiyorlardı. İlk duyduğumda kabul edemedim. Biraz araştırıp İstanbul’da bir doktor buldum. Bir ameliyat olmam ve sonrasında çok dikkat etmem gereken bir yıllık sürece girmem gerektiğini ancak bu şekilde bacaklarımı kurtarabileceğimizi ifade etti. Kabul ettim ve tedaviye başladık. Ameliyatı olduktan sonra bir yıllık dönemi geçirmek üzere ailemin yanına, Kahramanmaraş’a taşındım. İki gün sonra iki büyük depreme ailemle yakalandık. Birinci derecede yakınlarımıza bir şey olmadan maddi zararlarla kurtulduk. Fakat depremde soğuk ve dumana fazlaca maruz kaldım. Ve bir süre psikolojik olarak kendimi toparlayamadım. Hastalık hızlandı ve ayaklarım kangren oldu. Şimdi günlerime hayatımı protez bacaklarla sürdürecek olmanın heyecanıyla devam ediyorum. Heyecanıyla diyorum çünkü ağrılı, masraflı ve bakımı zor bir süreci geride bırakacağım.
Özetle hayat beni 35 yaşında, şairin de dediği gibi yolun yarısında, başladığım yere, sokağa bıraktı ve buradan yeniden başlamamı istiyor.
Maddi manevi desteğe ihtiyacım olan bir dönemden geçiyorum. Bu desteği de ürettiğim resimlerimi satarak, dövme yaparak ve sevdiğimi sanatçıların sahne alacağı konserler serisi ile sağlamaya çalışıyorum. İnsanlar bağış yapmak istiyorlar ama bunun yerine yaptığım işleri satın alarak destek vermelerini tercih ediyorum. Hayatımın kırılma noktalarından birini yaşıyorum ve kayıplar vermiş olsam da öz saygım için süreci ayakta atlatmanın sonraki hayatımda bana yardımı olacağını düşünüyorum.
Atione beni bazen zehirliyor olsa da aynı zamanda hayatımı da kurtaran isim. Bu adı kendime koyduğumdan beri her köşe başına yazarak, resimler yaparak, insanların hayatına dokunarak bu güne kadar bir yere taşıdım. Son yıllarda yaşadığım sorunlar ve deprem bana çok şey öğretti. Yaşadıkça bu adı farklı farklı platformlarda ve çok daha renkli görmenizi ümit ediyorum.
Diğer sanatlara göre hedef kitlesini herkes yapan, toplum için üretildiğini söyleyebileceğimiz bu işlerin, derdini direkt olarak her gün binlerce kişiye anlatabiliyor olması bir sorumluluk. Özgür olması ve kural tanımaması ile bilinen hatta illegal olarak tanımlanan grafiti ve duvar resmi sanatının içinde bulunduğumuz koşullarda hala özgürce üretildiğini söyleyebilir miyiz?
Graffiti ve duvar resmi bir ifade biçimidir. Neyi, nasıl ifade ettiğinizin özgürlüğü de zamana ve yaşadığınız coğrafyaya göre değişebiliyor. Eskiden sokakta üretirken çok daha fazla zorlanıyorduk. Şimdi işler eskiye göre biraz daha iyi.
Diğer yandan boya fiyatları, hayat pahalılığı gibi sorunlar sokağa yapılan işlerin niteliğini ve çeşitliliğini etkiliyor. Bu bağlamda bazen kolay olan bazen zor olabiliyor.
Graffiti ve duvar resimleri belediyeler ya da mülk sahipleri tarafından boyatılarak kapatılırdı. Son yıllarda ise belediyelerin sanatçılara teklif götürdüğünü, festivaller düzenlediğini görüyoruz. Yerel yönetim desteğinin sanatın görünürlüğünü artırmada ve toplumdan aldığınız tepkilerin olumluya dönmesine fayda sağladığını düşünüyor musun? Ne gibi değişimler getirdi?
Bana göre sokağa yapılan resimler ve graffitiler henüz hakettiği saygıya kavuşmuş değil. Belediyeler hala verilen emeğe saygı duymak yerine çizimleri “gri” renkle kapatmayı tercih ediyor.
Bazı belediyeler çalışmak istiyor ancak sanatçının ve sanatın özgürlüğü kısıtlanıyor. Kamusal alanda yapılan bu işlerde estetik kararları hala şube müdürleri veriyor. Bu nedenle yerel yönetim destekli projeler şehre çok katkı sağlamıyor. Sanatçıların çoğu benzeri sebeplerle farklı platformlara yönelerek para kazanmaya çalışıyor. Birçok şehirde örneğine rastladığımız komik heykeller ve resimler bunlara örnek.
Son olarak graffiti ve duvar resmi sanatçılarının tamamen gizli kimlikler kullanmayı seçmeleri gibi çalışmalarını açık olarak yapan sanatçıların da bazı çizimlerini gizli isimlerle yaptıkları tahmin ediliyor. Senin de Atione haricinde sokakta kullandığın bir takma adın var mı?
Atione’dan başka şubemiz yoktur :)
Kaydet
Okuma listesine ekle
Paylaş

Aposto Ankara
Her pazartesi saat 12.00'de Ankara'dan özenle seçilmiş etkinlikler, haberler ve hikâyeler.
İLGİLİ BAŞLIKLAR
graffiti
resim
Graffiti
fiti
Resim
Ankara
one
Atione
NEREDE YAYIMLANDI?
Bu hafta şehri açık hava film gösterimleri ve açık hava konserlerine bırakıyoruz.
10 Tem 2023

YAZARLAR

Aposto Ankara
Her pazartesi saat 12.00'de Ankara'dan özenle seçilmiş etkinlikler, haberler ve hikâyeler.
İLGİLİ OKUMALAR