Zanaat Atelye neden kapatıldı?

Elektrikli araç şarj istasyonunuz Vestel ’de Elektrikli araç şarj istasyonunuz Vestel’de Elektrikli araç kullanımının artmasıyla şarj noktalarının ulaşılabilirliği ve yaygınlaşması da önem kazanıyor. Üstün tasarımlı ve yeşil enerjiye katkı sağlayan elektrikli araç şarj istasyonlarıyla yurt içindeki müşterilerin ihtiyaçlarını karşılayan Vestel , aynı zamanda İngiltere, Fransa, Almanya ve Hollanda başta olmak üzere birçok ülkeye ihracat yapıyor. Neler var? Elektrikli araç sahipleri, evlerine veya iş yerlerine ergonomik tasarımı sayesinde konforlu bir kullanım deneyimi sunan elektrikli şarj istasyonları satın alabiliyor. Kurulum sonrası herhangi bir ayarlamaya ihtiyaç duymayan istasyonlar “tak-çalıştır” özelliğiyle kolay bir kullanım sunuyor. Müşteriler kendi araçlarının enerji ihtiyacına göre 7.4kW, 11kW veya 22kW güç seçeneklerine sahip şarj istasyonları arasından en uygun olanı tercih edebiliyor. Vestel, montaj ve servis ihtiyacı doğrultusunda Türkiye’nin her yerinde eksiksiz bir satış sonrası hizmeti sağlıyor. Size en uygun elektrikli araç şarj istasyonuna ulaşmak için Vestel ’i buradan ziyaret edebilirsiniz.
Learn more →
Aposto Gündem
Her sabah 06.30'da 5 dakikalık gündem özeti e-posta kutunda. Piyasalar, ekonomi, iş dünyası, politika, teknoloji ve hafta sonu ekleri; kısa, yalın, öz bir şekilde.
Tophane'deki eski Fransız Yetimhanesi, şu anda kapalı. Kartonpiyer atölyesinin bugünkü sahibi olan Cemal Cinbiz, Beyoğlu Belediyesi'nin binaya el koyduğunu anlatıyor. Cinbiz'in iddialarını, belediye reddediyor. Taraflar süreci ve sonucu aynı anlatsa da nedenler birbirinden ayrı aktarılıyor.
Belediye el mi koydu?
Geçtiğimiz aydan bu yana iletişimde olduğum atölye sahibi Cemal Cinbiz, babasının atölyesi olduğu zamandan bu yana bu binada kiracı olduğunu, kira sözleşmesi bulunduğunu ve avukatlar vasıtasıyla banka hesaplarına kiralarını yatırdığını anlatıyor. Kartonpiyer atölyesini işletirken 2014 yılında bir kafe açtıklarını anlatan Cinbiz, 2016 yılında Beyoğlu Belediyesi'ne ruhsat almak için başvuruda bulunduklarını anlatıyor. Cinbiz, "Kızıma ufak bir yer açtık. 2016 yılında Beyoğlu Belediyesi'ne ruhsat için başvurduk. Dediler ki 'Ruhsat veririz; ancak Fransızların avukatlarının gelip imza atması gerekiyor. Ben de Fransızların avukatını çağırdım. Belediyeye gidip imza attılar, bize ruhsat verildi. 2020 yılında ruhsatı yenileyen Haydar Ali Yıldız. Ruhsatı alırken itfaiye, belediye görevlileri geldi, her yeri dolaştılar. Ruhsatı vermekte sorun olmadığını söylediler ki verildi ruhsat." ifadelerini kullanıyor.
Belediyeyle yaşanan sürecin nasıl başladığını sorduğum Cemal Cinbiz, Beyoğlu Belediye Başkanı Haydar Ali Yıldız'ın 2021 yılında bir gezi sırasında binayı ziyaret ettiğini, bahçeyi çok beğendiğini ve burayı millet bahçesi yapmaya karar verdiğini anlatıyor. Cinbiz, bunun üzerine binanın kendisine ait olmadığını, Fransa Konsolosluğu ile görüşmesi gerektiğini söylediğini belirtiyor. Cinbiz sonraki süreci şöyle anlatıyor:
"O da dedi ki 'Bir şey olmaz, sen bana ver ben kullanayım.' Ben de yetkim olmadığını söyledim. 1 ay sonra 40 kişilik bir ekiple geldi. Bana dedi ki 'Cemal bey, benimle zıtlaşma bana burayı ver.' Ben de tekrar izah ettim. Bana 'Sen vermiyorsun; ancak ben burayı alacağım.' dedi. Bir süre sonra buraya kayyum memurları geldi. Dediler ki 'Dolaşacağız, siz burada işgalci görünüyorsunuz.' Bizim elimizde kira kontratı var. Biz niye işgalci olalım?"
Kayyum memurlarının kendisinden kira istediğini anlatan Cinbiz, itiraz dilekçesi yazdığını belirtiyor. Hâlihazırda Fransa Konsolosluğu'na bir kira ödediğini, kendisine neden kayyuma bir kira ödeyeceğine dair bir açıklama yapılmadığını anlatan Cinbiz, Beyoğlu Belediyesi'nin bina için kayyuma başvurduğunu, ardından da binanın belediyeye tahsis edilmesini talep ettiğini söylüyor.
Binanın bulunduğu alanın Fransa'ya Sultan Abdülaziz döneminde bir ferman ile verildiğini, bu fermanın tapuya dönüştürülmediğini, fermanın tapuya dönüşmesi için de yaklaşık 20-30 yıllık bir davanın olduğunu anlatan Cinbiz, davanın henüz sonuçlanmadığını vurguluyor ve "Dava henüz sonuçlanmadan kayyum atanıyor. Kayyum da burayı Beyoğlu Belediyesi'ne kiralıyor." diyor.
Fransa Konsolosluğu ile imzalanan bir kira sözleşmesi
Cinbiz, kendisine yönelik tahliye kararı üzerine dava açtığını, mahkemenin kendisini haklı bularak yürütmenin durdurulmasına karar verdiğini; ancak kısa süre sonra mahkemenin verdiği yürütmeyi durdurma kararının kaldırıldığını anlatıyor. Kendi eşyalarının ve çok sayıda eser niteliğindeki malzemenin kamyonlarla götürüldüğünü anlatan Cemal Cinbiz süreci şöyle anlatıyor:
"Belediye çalışanları, çevik kuvvet, polis, Beyoğlu Belediye Başkanı Yardımcıları geldiler. Bütün eşyalarımıza çöktüler. 10'a yakın kamyonla tarihî eşyalarımızı alıp götürdüler. 'Nerede?' diye soruyoruz. 'Bilemeyiz çöpçüler atmış olabilir.', 'Kaldırılmış olabilir.' diyorlar. Akıbetini bilmiyoruz. İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne bunları saklandıklarını söylediler; ama neredeler bilmiyoruz. Gerçekten saklanıyor mu atıldı mı?"
Yeniden kiracı
Tüm bunlar yaşanırken Beyoğlu Belediyesi'nin kendisine gelip kira teklifinde bulunduğunu anlatan Cinbiz, "Kira sözleşmesi yapalım' dediler. 1 yıllık bir sözleşme imzaladık. Ocak 2023'te sözleşmeyi yenilemek için gittiğimde yenilemeyeceklerini söylediler. %100 zam istediler. Zaten çalıştırmıyor beni, işimi gücümü kesti. Bir tek müzem kaldı." diyor. Cemal Cinbiz 11 Nisan'dan bu yana binaya giremediğini şöyle anlatıyor:
"11 Nisan'da geldim, kapıyı arkadan kitlemişler. Güvenlik Haydar Ali Yıldız'ın talimatı olduğunu ve bundan sonra hiçbir iş verenin giremeyeceğini söyledi; ama bizim haberimiz yok. Sözcü Gazetesi ile röportaj yapmıştık, buna sinirlenmiş. Günlerdir, aylardır burada nöbetteyim malzemelerimin başına bir şey gelmesin, çalınmasın diye."
Eserlerin tamamının ustadan çıraka birikimle aktarılan bir zanaat ile üretildiğini belirten Cinbiz, "Biriktirilmiş bir koleksiyon aslında. Ustanın yaptığı çelik kalemler var, tahta kalemler çamurlara şekil vermek için. Bunların hepsi orijinal ve hepsi içeride. Ben bunu Haydar Ali beye açıkladım; ancak kendisi tamamen ilgisiz baktı gezerken. Bana diyor ki 'Cemal bunların benim gözümde hiçbir değeri yok. Bunlar Kültür Bakanlığı'na dahil değil, sen bir müze değilsin. Bunları almazsan çöpe atacağım.' 'Bana bir yer verin, taşıyayım' dedim. 'Ben sana yer göstermek zorunda değilim, alacaksın, gideceksin' dedi. Ben alıp gitmeyince de 11 Nisan'da kapıyı üstümüze kapadı. Kira kontratı yenilenmedi; ancak hâlâ biz belediyenin hesabına parayı yatırıyoruz." ifadelerini kullanıyor.
Henüz binadan çıkarılmamışken bahçesinde belediye ekiplerinin kazı yaptığını anlatan Cinbiz, bu kazıda kalıntıların çıktığını anlattı. 3 pencere, 2 kapı girişi gibi bazı kalıntıların bulunması üzerine belediyenin kontrol için bir kişiyi çağırdığını, bu kişinin de "Kapatın üstünü" dediğini anlatan Cemal Cinbiz, bunun üzerine bulunan kalıntıların üzerine toprak atıldığını, beton döküldüğünü ve demir ızgaralar yapıldığını söylüyor. Nedenini sorduğumda Cinbiz, "Üstüne kafeterya koyacaklarmış, millet bahçesi yapacaklarmış." diyor.
Ortaya çıkan kalıntılar
Beyoğlu Belediye Başkanı Haydar Ali Yıldız'ın kendisine binayı kültür merkezi yapacağını söylediğini anlatan Cinbiz, "Ben de dedim ki 'Kültür merkezi yapacaksan, burası da bir kültür (müze alanı), burası da dursun. Siz diğer tarafı yapın. Ben de gelenlere anlatayım. 'Yok biz seni burada istemiyoruz' dedi. Bana 1 Mayıs'ta buradan çıkmam gerektiğini söyledi. Tebligat bile vermedi." diye konuşuyor.
Olayların ardından İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne müracaat edip etmediğini sorduğumda Cinbiz, "İBB'ye gittiğimde konudan haberdâr olduklarını öğrendim. 2 gün sonra gel dedi, yine gittim ancak herhangi bir çözümü olmadı. Görüşemedim bile." ifadelerini kullanıyor.
Ya eserler?
Kendisinin müze kaydı olmadığını belirten Cemal Cinbiz'e biriktirdiği tarihî eserleri bir müzeye bağışlayıp bağışlayamayacağını soruyorum. Cinbiz kendilerinde kalmasını istediğini belirtiyor ve "Hem ziyaret ediyorlar hem de biz hâlâ bu kalıpların bazılarını kullanarak dekorasyon yapıyoruz. Bu malzemeler çıplak bırakıldığında dökülür, vernik sürülmesi gerek. Bakım yapılmazsa kötü olur. 1656 yılında İtalya’da bir heykeltıraş, Floransa'da İsa'nın tasvirini yapıyor. Birinde İsa sorguya çekiliyor, birinde dövülüyor, birinde çarhımtan indiriliyor, birinde ise meleklerle gökyüzüne çıkarılıyor. Dört heykel de şu an başka yerlerde hepsinin bir aradaki kalıbı ise bende." diyor.
İsa'nın dört farklı tasviri
Cemal Cinbiz, uygun bir yer tahsis edilmesi hâlinde binadan çıkacağını veya kendisinin uygun bir yer bulması için yeterli süre verilmesini talep ediyor. Çıkması için kendisine 1 Nisan'ı son tarih olarak verdiklerini, ardından 11 Nisan'da binanın girişini kapattıklarını anlatan Cinbiz, "Bana diyorlar ki sen bir yer bul biz taşıyalım; ama bana vakit lazım. Tek tek ambalajlamam lazım bunları. 'Tamam' dediler sonra kapıyı kitlediler." diyor.
İçeride 3 binden fazla parçası olduğunu vurgulayan Cinbiz, Fransa Konsolosluğu'nun devam eden davasına ilişkin "8 Eylül'e ertelendi duruşma. Eğer Fransa kazanırsa, her şey eski hâline dönecek. 53 yıldır buradayız biz. Babadan oğula" ifadelerini kullanıyor.
Bu röportaj 19 Nisan'da yapılmıştır. Cinbiz 11 Nisan'dan bu yana, neredeyse 2 aydır binanın önünde nöbet tutuyor.
Kaydet
Okuma listesine ekle
Paylaş
Aposto Gündem
Her sabah 06.30'da 5 dakikalık gündem özeti e-posta kutunda. Piyasalar, ekonomi, iş dünyası, politika, teknoloji ve hafta sonu ekleri; kısa, yalın, öz bir şekilde.
İLGİLİ BAŞLIKLAR
Beyoğlu
Fransa
NEREDE YAYIMLANDI?
Bu hafta tarihin ilk günlerinden bu yana farklı dinlerin, mezheplerin ve milletlerin binlerce yıl barındığı İstanbul'un en eski semtlerinden biri olan Beyoğlu'ndaki bir binanın bugün, nasıl bir tartışmanın merkezi olduğunu anlatacağız.
04 Haz 2023

YAZARLAR

Aposto Gündem
Her sabah 06.30'da 5 dakikalık gündem özeti e-posta kutunda. Piyasalar, ekonomi, iş dünyası, politika, teknoloji ve hafta sonu ekleri; kısa, yalın, öz bir şekilde.
İLGİLİ OKUMALAR