aposto-logoÇarşamba, 7 Haziran 2023
aposto-logo
Çarşamba, Haziran 7, 2023
Aposto Üyelik

Kralsız bir toprak

Peki Rafael Nadal için bundan sonrası nasıl olacak?

Çok farklı basın toplantılarının gündemimizde olduğu bugünlerde, tenisseverler için merakla beklenen bir başka basın toplantısı vardı. Rafael Nadal, bu hafta Mallorca’daki akademisinde düzenlediği basın toplantısıyla kariyerinin başından beri ilk kez Roland Garros’a katılmayacağını açıkladı. Ve ilk kez veda için ağzından bir tarih çıktı. 

Nadal’sız bir toprak sezonu 

Roland Garros

Teniste bugüne kadar pek çok şeyin değişimine tanık olmuşuzdur. Eskiden sert zeminde oynanan turnuva toprak turnuvası olur, pandemi çıkar turnuvanın takvimi değişir, değişiklik olsun denir toprağın rengi değişir,... Lakin bugüne kadar görmediğimiz, deneyimlemediğimiz bir şey var: Rafael Nadal’sız bir toprak sezonu. Sezon boyunca “ya bir şey eksik, olmuyor” dedik. Bunun farklı sebepleri de vardı elbet ama Rafael Nadal’ın eksikliği fazlasıyla hissedildi. Bu ikiliden haberdar olmayanlar için şöyle açıklayayım, toprak sezonunun önemli turnuvalarından Barcelona’da, merkez kortun ismi Pista Rafa Nadal. Roland Garros’ta bu adamın heykeli var! Rakipleri onun adının olduğu kortta oynuyor, maça çıkmadan onun heykelinin önünden geçiyor. Aktif bir oyuncu için bunlar çok uç noktalar ancak Rafael Nadal’ın topraktaki tartışmasız üstünlüğü, işi bu noktalara getirmiş durumda.  

İstikrar 

37 yaşını doldurmasına günler kalan bir oyuncu için, sakatlıktan kolay dönememek oldukça normal kabul edilebilir. Ancak bahsettiğimiz kişi bunu defalarca yapabilen, üstelik her seferinde daha da fazlasıyla dönen biri olunca, kabullenmek zorlaşıyor. Zira geçirdiği sayısız sakatlığa ve kaçırdığı turnuvalara rağmen oldukça istikrarlı bir kariyere sahip. Geçtiğimiz Mart ayının sonlarında Nadal için sıralama anlamında bir devrin sonuna şahit olmuştuk. 25 Nisan 2005’te ATP sırlamasında ilk 10’a giren Rafael Nadal, 596 haftasını ilk ikide geçirdiği kesintisiz 912 haftanın ardından, 20 Mart 2023’te ilk 10’un dışına çıktı. 

“Hola a Todos” 

Toprak sezonunda ha döndü, ha dönecek derken, Rafael Nadal’ın turnuvalardan birer birer çekilmesine şahit olduk. “Hola a todos” ile başlayan her tweeti, artık devamını okumamıza gerek kalmadan, SMS ile terk edilmişiz hissi yaratıyordu. Tamam, kabul edilebilirdi, hedefte Roland Garros vardı ve riske atmak istemiyodu. Antrenmanlarından sızan görüntüler pek iç açıcı değildi ama o görüntülerin sonrasında antrenmana devam ettiği söyleniyordu. Aslında görmek isteyene işaretler vardı ama itiraf edelim, görmek istemedik.  

Kara haber tez duyulur

Telegraph

18 Mayıs’ta Türkiye saatiyle 17.00’de Rafael Nadal’ın Rafa Nadal Academy’de bir basın toplantısı yapacağı duyurulduğunda, bir kısmımız için hayat bir süreliğine durdu. Relevo isimli internet sitesinde Rafael Nadal’ın Roland Garros’tan çekileceği iddia edilmişti. Zaten basın toplantısıyla iyi bir haber de verilmezdi. Bir anda “belki de emekli olacak” sesleri duyulmaya başlandı. “Ailesi de basın toplantısına katılıyormuş”! Zaten basın toplantısının duyurusu “Roland Garros’ta oynayıp oynamayacağı ve bunun nedenleri” şeklinde yapılmıştı. Oynamasının bir nedeni olmayacağına göre, aslında oynamayacağının açıklanacağı barizdi. Ama hakikaten bir “hola a todos” daha duymaya yerimiz kalmamıştı! “Herkese merhaba” anlamına gelen bu söz öbeği, bizim için “bu sefer de yokum” demekti.  

Devam edebilmek için durmak 

Ve basın toplantısı zamanı geldi. Rafa Nadal Academy’de, sahnede tek bir sandalye duruyordu. Rafael Nadal normal bir şekilde yürüyerek geldi, yüksekçe olan sandalyeye normal bir şekilde oturdu. Hatta yerdeki şişeye eğildi. Bundan çok daha hareketsiz, koltuk değnekleriyle, ayakkabısını giyemediği şekilde verdiği röportajları olmuştu. İşte o umut hala orada duruyordu. Basın toplantısı tabii ki İspanyolca olarak başladı ve Rafa, daha ilk cümlesinden Avustralya Açık’ta yaşadığı psoas sakatlığının beklenildiği gibi iyileşmediğinden, tenis anlamında üst seviyede olsa da fiziksel olarak iyi olmadığından bahsetmeye başladı. Antrenmanlar yapmıştı ancak istediği seviyede değildi ve kariyerini istediği gibi tamamlamak istiyorsa, şu anda biraz durmalıydı. “İyiyim ama üzgünüm. Tenis açısından hala yüksek bir seviyedeyim ama fiziksel olarak değilim. Bunu kabullenmeli ve önüme bakmalıyım. Mantıksız biri değilim ama negatif biri de değilim. Gelecek yıl rekabetçi olmaya, şampiyonluklar için savaşmaya çalışacağım.” 

Takvimleri geri saralım

hola

Bu sözleri dinlerken aklıma bundan tam 5 ay öncesi, 18 Ocak 2023 Avustralya Açık Mackenzie McDonald maçı geliyor. Rafa kasığına yakın bir bölgeyi tutarak yere eğiliyor, o sırada kamera box’ına dönüyor. Carlos Moya’nın yüzü endişe içinde, Nadal’ın eşi Mery ağlıyor... Ve Rafael Nadal maça devam ediyor. Maçtan sonra basın toplantısında “son şampiyon olarak buradayım, çekilerek bırakamazdım” diyor ancak o günden sonra korta çıkamıyor. Ve sonra biraz daha geriye sarıyorum. Tarih 6 Temmuz 2022, bu sefer Wimbledon’dayız. Çeyrek finalde Taylor Fritz’le oynuyor. Karnını tutuyor. Kamera yine box’ına dönüyor. Kardeşi eliyle “bitir” işareti yaparken, baba Sebastian Nadal artık sinirlenmiş durumda. Ve Rafael Nadal maça devam ediyor... Üstelik bırakmak istemediği için box’ıyla göz göze gelmemeye çalışarak 5 sette kazanıyor maçı, ancak yarı final maçına çıkamıyor. Bir önceki Slam’e gelelim. İğnelerle ve ışınlarla ayağındaki sinirleri uyutarak Roland Garros’u kazanıyor. Sonraki gün verdiği röportajlarında ağrı kesiciyi bıraktığı için ayakkabısını bile giyemeyecek durumda. Biraz daha geri saralım, 21 Mart 2022, bu sefer Indian Wells’te finalde Fritz’e karşı oynuyor. Kaburgasında yaşadığı ve sonradan stres kırığı olduğu ortaya çıkan sakatlıkla tamamladığı Alcaraz maçının ardından, tüm “maça çıkmayabilir” söylentilerine inat final maçına çıkıyor...  

İstediği şekilde bitirmek 

Bu geri dönüşleri kariyerinin başına kadar sürekli olarak yapabiliriz, ancak farkettiyseniz henüz anca 1 yıl 2 ay geriye gelebildim. Tüm bunları hatırlamama sebep olan sözü “bunu kabullenmeliyim ve önüme bakmalıyım”dı. Çünkü bu sefer farklı olan buydu. Bugüne kadar Nadal, belki biraz da yanlış bir şekilde, kendine durma ve dinlenme imkanı vermedi. Şu 1 paragrafı yazarken ben bile yoruldum, ki farkındaysanız dördü de birbirinden beter 4 farklı sakatlıktan bahsettim. Ve bunlara rağmen asla vazgeçmeyen bir Rafael Nadal’dan. Ancak 37 yaşına günler kala, bir farkındalığa vardığını görüyoruz. “Böyle bir sonu hak ettiğimi düşünmüyorum. Kariyerim boyunca, her şeyi bir basın toplantısında sonlandırmayacak kadar çok çalıştım.” 

Beklenmedik yerden geldi 

New York Times

Sanırım hepimiz, kariyerinin başından itibaren, Nadal için sonu getirecek olan sakatlığın ayağındaki kronik sakatlık olacağını düşünmüşüzdür. Geçen sene Roland Garros’u mucize tedavilerle kazandığında, yolun sonunun bu sakatlıktan geleceğine neredeyse emin olmuştum. Ne var ki, şu anda bu konuşmaları yapmamızın sebebi, daha önce hiç yaşamadığı, bambaşka bir sakatlık. Ancak takvimleri sardığımızda hepsinin nasıl üst üste geldiğini ve vücudunun artık bırakmaya hazırlandığını görebiliyoruz. “2020’deki pandemi arasından beri eskisi kadar iyi hissetmiyorum” sözlerini kullandı basın toplantısında. O “iyi hissetmiyorum” dediği dönemde koltuk değneklerinden çıkıp Avustralya Açık’ı, ayağını uyutup Roland Garros’u kazanması buna inanmayı zorlaştırsa da, dönüp baktığımızda vücuduyla sürekli mücadelesini ve her seferinde geri dönüş için çabalamasını görmek mümkün. Bize sadece bu büyük mücadelesi ve asla pes etmeyen karakterine bir kez daha hayran olmak ve onun tam da istediği gibi veda edebilmesini dilemek düşüyor.  

Olası veda yolu  

Roland Garros

Peki Rafael Nadal için bundan sonrası nasıl olacak? Onu ne zaman tekrar kortta göreceğiz? Bu soruya henüz kendisi de cevap veremiyor ama şu an için hedefini kasım ayının sonunda düzenlenecek Davis Cup finalleri olarak koydu. Bunun yanında, 2024’ün muhtemelen son sezonu olacağını söyleyerek, kendisi için öneme sahip turnuvalara katılarak veda etmek istediğini belirtti. Eğer sezonun başında iyi durumda olursa, Avustralya Açık, Indian Wells, Monte-Carlo, Barselona, Madrid, Roma ve Roland Garros şeklinde bir takvim izleyip, finali yine Roland Garros tesislerinde oynanacak Paris Olimpiyatları’nda yapabilir. Olimpiyatın da olduğu bir sene Wimbledon ve Amerika Açık’ı zorlaması biraz zor görünse de, bir veda turu için 4 Slam’e birden uğraması olası.  

Bundan sonra hiçbir kupa kaldırmaması büyüklüğünden hiçbir şey kaybettirmeyecek de olsa, şu Roland Garros şampiyonluğu sayısını 15’e yuvarlamak fena olmaz, ne dersiniz? 

Hikâyeyi beğendiniz mi? Paylaşın.

İlgili Başlıklar

tenis

Tenis

Rafael Nadal

Mallorca

Roland Garros

Barcelona

Rafa Nadal

Hikâyeyi beğendiniz mi?

Kaydet

Okuma listesine ekle

Paylaş

Nerede Yayımlandı?

🎾 Kralsız bir toprak

Yayın & Yazar

Punto Tenis

Tenis gündeminden gelişmelerin analizleri, takvimdeki turnuvaların takibi, Grand Slam öncesi ve sonrası incelemeler, kortun içinden ve dışından hikâyeler.

;