Bazart diye yazılıp “Bazar” diye okunan indie-pop grubunu vokallarde Mathieu Terryn; gitar ve back vokalde Simon Nuytten; klavye, gitar ve yine back vokalde Oliver Symons (aka Warhola) temsil ediyor. Bu üçlü resmi temsilde yer alırken, kendilerini albümde ve canlı performanslarda destekleyen yine başka gruplarda da çalarken gördüğümüz davulda Robbe Vekeman ve basta Daan Schepers var. Muntazam klavye tonları için Oliver’a çok şey borçluyuz ve hatta Simon ve Oliver’ı tiz back vokalleri için ayrıca tebrik etmemiz gerektiği kanaatinde oldum her zaman. Hollandalı Eefje de Visser ise Bazart’ın düet yapmayı çok sevdiği bir isim (bkz. Onder Ons). Hollanda ve Belçika kardeşliğinin adeta simgesi gibiler.Bilenler vardır muhakkak, Belçika Sivas kadar büyüklükte üç dilli federal bir ülke. Böyle bir ülkede Fransızca, Flamenkçe ve Almanca şarkılar duyabiliyoruz. Kozmopolit başkent Brüksel harici herkes kendi köşesine çekilip kendi dilinde şarkı dinleyebiliyor. Türkiye dinleyicisinin ilgisini ise frankofon değilse, Flamenk eyaletinin şarkıcıları çekiyor. Oscar and The Wolf, Balthazar, Tamino, Faces on TV, Warhaus, Warhola gibi isimler bunun en popüler örneklerinden. Spotify’da yukarıda listelediğim grupları en çok dinleyen şehirlerin başını İstanbul çekiyor, Ankara ve İzmir ise ilk beşte yer alıyor. Bazart’ı dinleyen ilk beş şehirde İstanbul’un olmamasının tek sebebi tabii ki Bazart’ın şarkılarını anadillerinde yani Flamenkçe dilinde söylüyor olması.&nbsp; Bazart'ın son kaydına&nbsp;<a fr-original-style="" href="https://link.apostonews.com/click?uri=aHR0cHM6Ly9saW5rLmFwb3N0b25ld3MuY29tL2NsaWNrP3N0b3J5PTYwMzdhYzkzNmE5MzgwMDAwN2U2NWFkZCZ1c2VyPTYwMDA2YjFiNTY4NjBmMDAwODAwNWQ3MyZhdXRob3I9NjAyNTkwMjUzNzE1NzYwMDA2YWJjMDkzJnVybD1odHRwcyUyNTNBJTI1MkYlMjUyRm9wZW4uc3BvdGlmeS5jb20lMjUyRmFsYnVtJTI1MkYwbGxLVG8xUGd1a2FUZ0pFUzlwZE9nJTI1M0ZzaSUyNTNEbXZDX1M2U3VTcnVuNEZmVk5FTkwxdw==" rel="noopener noreferrer" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; -webkit-user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">buradan</a>&nbsp;yazımızın uzun versiyonuna ise&nbsp;<a fr-original-style="" href="https://link.apostonews.com/click?uri=aHR0cHM6Ly9saW5rLmFwb3N0b25ld3MuY29tL2NsaWNrP3N0b3J5PTYwMzdhYzkzNmE5MzgwMDAwN2U2NWFkZCZ1c2VyPTYwMDA2YjFiNTY4NjBmMDAwODAwNWQ3MyZhdXRob3I9NjAyNTkwMjUzNzE1NzYwMDA2YWJjMDkzJnVybD1odHRwcyUyNTNBJTI1MkYlMjUyRmF2YXphdmF6ZGVyZ2kuY29tJTI1MkZ0YW5pc2luLWJhemFydCUyNTJG" rel="noopener noreferrer" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; -webkit-user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">şuradan</a>&nbsp;ulaşabilirsiniz.

Genellikle karanlık hislere odaklanan sözleri ve özgün klavye temelli melodiler üzerine kurulmuş Bazart şarkılarıyla bir an önce tanışmalısınız.

Belçika’nın alternatif sahnesinin en sevilen gruplarından Bazart

<img src="https://images.aposto.com/2021/3/2021-04-09T20:11:16.440Z_sm.png" style="display: block; float: none; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px; border-style: none; position: relative; cursor: pointer; padding: 0px 1px; box-sizing: border-box;" ratio="1.24" fr-original-style="display: block; float: none; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px;" fr-original-class="fr-draggable">Seneler/ Annie Ernauxİlk Ernaux okumamı üniversite yıllarımda frankofon kadın yazarları incelerken yapmıştım. Oto-sosyobiyografi tarzıyla hayatıma girip, kadın yazını konusundaki başasırıyla hem defterimin hem de zihnimin bir köşesinde kalıcı bir yer buldu. Kendi hayatından ve anılarından üçüncü tekil şahıs gibi bahseden Ernaux, hayatının belli kesitlerindeki tarihi, siyasi ve kültürel olaylara da değiniyor. Seneler’in çevrildiğini duyunca bir heyecan alıp başladım, bazı kitapların hakkı kesinlikle orijinal dilinde okununca veriliyor, bence “Seneler” de o kitaplardan biri! Eğer zorlu okumaları seviyorsanız, edebiyattan, her kelimesinden tat almak istiyorsanız bence bu kitaba bir şans vermelisiniz. İmgelerle dolu bir dünya yaratmış Ernaux, Seneler’de… Sanki onun zihninde bir imge girdabına kapılıp çok farklı köşelere savruluyoruz. Birey-toplum dengesi, kadınsal varoluş, anılar derken dönemin siyası havasını soluyoruz. Biraz zorlu bir okuma yolculuğu olsa da, altı çizilen cümleler ve sonunda bıraktığı tat, “iyi ki” yi hak ediyor.<blockquote fr-original-style="color: rgb(9, 9, 9); border-color: rgb(211, 187, 171); border-width: 4px; font-style: italic; padding-left: 10px;" style="color: rgb(9, 9, 9); border-color: rgb(211, 187, 171); border-width: 4px; font-style: italic; padding-left: 10px; margin: 0px 0px 1em; border-left-style: solid; box-sizing: border-box;">”artık asla olmayacağımız zamandan bir şey kurtarmak.”</blockquote>

frankofon ile ilgili hikayeler