Berrak zihinler için yalın, zengin, bağımsız bir Türkçe dijital medya üyeliği.
Ücretsiz Kaydol →
Gülener Kırnalı
Siyaset bilimci, gazeteci ve araştırmacı. Boğaziçi Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler bölümünden mezun oldu; yüksek lisansını Fransa’da Sciences Po Aix-en-Provence’ta, doktorasını siyaset bilimi alanında Galatasaray Üniversitesi’nde tamamladı. 2016’dan bu yana medya sektöründe editör, içerik üreticisi ve yapımcı olarak çalışıyor. Medyascope’ta dış haberler editörü, içerik yapımcısı, röportörlüğün yanı sıra “Toplum ve Siyaset” programının yapımcısı ve sunucusu olarak görev aldı. Ardından Mesele Ekonomi’de editör ve içerik yapımcısı olarak ekonomi ve siyaset ekseninde ses getiren programlar ve özel içerikler hazırladı. Farklı mecralarda yazar ve yorumcu olarak yer alırken, 2018’den beri aralıklı olarak siyasal iletişim ve politika danışmanı olarak çalıştı. Akademide çalışma konuları arasında din ve siyaset ilişkisi, otoriterleşme, otoriter rejimlerde bağımsız dijital medya ile Antroposen çağında krizler ve dönüşümler yer alıyor.
Göç, hem Avrupa’nın hem Türkiye’nin siyasal ve toplumsal geleceğini belirleyen bir ana eksen hâline geldi. Avrupa, kendi iç istikrarını korumak için göçü dışarıya iten, sorumluluğu coğrafi olarak da siyasi olarak da sınır ötesine taşıyan yeni bir oyuna geçmiş durumda. Peki bir dönemin “insani değerler”, “dayanışma”, “açık kapı” gibi kavram setleri, bugün yerini seçim kaybı korkusuna, iç istikrar endişesine ve aşırı sağın yarattığı baskıya bırakırken bu politika değişiminin Avrupa'ya, Türkiye'ye ve tabii ki göçmenlere etkileri ne olacak?

Türkiye'nin Avrupa Birliği üyeliği hâlâ bir hayal. Ama artık kimse bu hayalin peşinde koşmuyor. Herkesin gördüğü gerçek mesele, 21. yüzyılın ikinci çeyreğine damga vurması muhtemel şu yeni “jeopolitik zorunluluk” denklemi. Merkezindeyse, bütün çelişkileriyle Türkiye var.

