<img src="https://images.aposto.com/2022/11/4/1672348076139.jpeg" style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px; border-style: none; position: relative; cursor: pointer; padding: 0px 1px; box-sizing: border-box;" width="550" ratio="0.65" fr-original-style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px;" fr-original-class="fr-draggable">WOOOOOO! Shaolin Cowboy geri döndü!!!Muhtemelen en sevdiğim seri, yeni hikâyesiyle karşımızda. Geof Darrow’un şaheseri yalnız kovboyumuzu bu sefer bir komodo ejderinin ağzından dinliyoruz. Büyük usta bizi yine çöllere götürüyor. Bol bol easter egg ve grafiti dolu çölde karşısına çıkan yeni yumurtadan çıkmış komodo ejderine babalık mı yapacak yoksa? Pek konuşmayı sevmeyen kahramanımız acaba yumuşak kalbine yenik mi düşecek? Anksiyetelerinin vücut bulmuş hâli bebek adam kahramanımızı haklayabilecek mi? Bu soruların hepsi bu sayıda olmasa da ilerleyen sayılarda cevaplanacak gibi. Ay, çok heyecanlıyım yeni Shaolin Cowboy var diye. Umarım siz de benim kadar seversiniz.Sayı, geniş bir şehir planıyla açılıyor. Kimin konuştuğunu anlamasak da baba oğul olduklarını hemen kavrıyoruz. Sonra bir bakıyoruz iki komodo ejderi. Hayvanların insanlardan, özellikle de Shaolin Cowboy’dan fazla konuştuğu bu seride bu duruma şaşırıyor muyuz? Şaşırmıyoruz. Baba ejderin kovboyumuzu tanımasıyla geçmişe bir yolculuk başlıyor. Baba ejderin yumurtadan çıkışını izliyoruz. Bir de bakıyoruz yumurtadan çıkmış minicik ejder kendi babasına yem olmamak için var gücüyle koşuyor.Çölün ortasında kendinizden kat ve kat büyük babanızdan kaçarken kimle karşılaşmak istersiniz? İsa? Gazi Mustafa Kemal? Anakin Skywalker? Ben? Anakin pek kötü bir seçenek olmasa da hepimiz doğru cevabın Shaolin Cowboy olduğunu biliyoruz. Minik ejderimizin şansına da karşısına suskun kovboyumuz çıkıyor. Ejderin de dediği gibi çölde adeta kan dolu bir bale izledikten sonra ikilimiz tam rahat etti derken karşımıza koca bir deniz anası süren bebek adam ve yardımcısı pterodactyl çıkıyor. Shaolin Cowboy’un garip garip düşmanları sıralamasında üstleri zorlayan bu ikili bize ve kovboyumuza çölde su kayağı resitali izlettikten sonra Shaolin kitaplarında gördüğüm en güzel ölümlerden birini bize sunuyor. Daha fazla neler olduğunu söylemeyeceğim çünkü hepinizin bu kitabı hemen alıp okumasını bekliyorum. Hatta bence bu paragrafı bile okumanıza gerek yok, Shaolin Cowboy ismini görür görmez okumaya başlamanız lazımdı.Ulu önder Geof Darrow, beş yıl sonra bize yeni SC hikâyesi bahşederek gönlümüzü aldı. Kendine özgü stilinden ödün vermeyerek bizi her sayfaya 25 dakika bakmaya zorluyor yine. Geof Darrow’u ve Shaolin Cowboy’u ne kadar çok sevdiğimi size anlatamam sanırım. Kan, ter ve gözyaşı dolu bu seriyi hemen okumanız lazım. Ben daha fazla konuşmak istemiyorum. Amitoufu der mikrofonu Shaolin Cowboy’a bırakırım.Kapak: Geof Darrow

Geof Darrow

Shaolin Cowboy: Cruel to Be Kin #1

<img src="https://images.aposto.com/2022/7/5/1661522413027.jpeg" style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px; border-style: none; position: relative; cursor: pointer; padding: 0px 1px; box-sizing: border-box;" width="550" ratio="0.65" fr-original-style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px;" fr-original-class="fr-draggable">Chris Tex ve Santtos, Samurai Doggy’nin ilk sayısıyla karşımızdalar. Enfes suluboya çizimleri, mangavari sayfa düzeni ve üzerine çokça düşüldüğü belli olan karakter tasarımlarıyla gözlerimize bayram ettiren bu kitap, adeta “Beni oku” diye bağırıyor.Seriye ismini veren karakterimiz Doggy, antropomorf bir köpek. Acılar içine doğmuş, intikam dürtüsüyle hayatta kalan bir samuray. Bir de sidekick’i var. Rei adında robot bir akbaba. İkili, Doggy’nin annesini öldüren kişinin peşinde oradan oraya savrulurken yıllar geçmiş. İçinde bulundukları dünya ise genel hatlarıyla biraz Shaolin Cowboy’u hatırlatsa da ilerleyen sayılarda iyice kendi ayakları üzerinde duracağına eminim.Sayı Doggy ve kardeşlerinin doğumuyla açılıyor. Tam bu tatlılığa dişlerimiz kamaşırken üçüncü panelde gördüğümüz bıçak hem Doggy’nin annesine hem de kalbimize saplanıyor. Annesinin öldüğünü gören Doggy, hem intikam için hem de kardeşlerini korumak için bıçağın sahibine saldırıyor ama ne fayda. Hem bir gözünü hem de kardeşlerini kaybeden Doggy, ölüme terk edilmişken robot akbabamız Rei tarafından kurtuluyor ve günümüze, 20 sene sonrasına geçiyoruz.Bir lunaparkta sayısız robotla dövüşen Doggy, hikâyeyi başa sarıyor ve neden bu durumda bulunduğumuzu anlatmaya başlıyor. Biz de 3-4 sayfa harika aksiyon sahnelerinden sonra bir nefes alıyoruz. Skypanel adlı mahallede kardeşlerini ve onları kaçıran kişiyi arayan Doggy ve Rei’i görüyoruz. Harika çizimlerle bezeli sayfalardan sonra mavi saçlı minik hırsızımızla tanışıyoruz. Doggy’den bir şey çalma hatasına düşen minik hırsız, aslında dönme dolaba binmek için hırsızlık yaptığını açıklıyor. Ve öğreniyoruz ki eskiden bedava olan lunapark artık bir çetenin elinde. Haksızlığa göz yummayan samurayımız duruma el atmak istiyor ve tam da neye bulaştığını bilmeden çeteye sataşıyor. Birbirinden güzel kurgulanmış aksiyon sahnelerinden sonra bütün çetenin ekibimizin etrafını sarmasıyla kitabın başındaki yere dönüyoruz ve sayı da burada bitiyor.Skypanel’de gezerken iki büyük binanın önünde durduğu bir panel var Doggy’nin. O panel uzun süre aklımdan çıkmayacak. Gerçekten bakması acayip zevkli bir kitap Samurai Doggy. Chris Tex ve Santtos şahane işler başarmış. Santtos’un büyülü suluboya dünyası ve ikilinin karakter tasarımları bu kitabı kendine has kılmış. Gerçi zaman zaman hayatımın aşkı Shaolin Cowboy’u andırsa da ikisinin arasındaki görsel farklılık bu benzerliği göz ardı etmemize neden oluyor. Samuray Doggy’nin köpek olması direkt bizi kendine çekiyor. Ama ilk sayfa o kadar yürek parçalıyor ki “Doggy köpek olmasa mıydı acaba?” diye düşünmeden edemiyorum. Minik şakaları ve güzel kurgulanmış aksiyon sekanslarıyla çok güzel bir ilk sayı olmuş. Yeni sayıda neler olacak çok merak ediyorum. Siz de yalnız kovboy hikâyelerine meraklıysanız, manga okuyor ve çizgi romanlara mesafeliyseniz ya da köpüş görünce kendinizden geçiyorsanız kesin bu kitabı okuyun.Kapak: Santtos

Chris Tex & Santtos

Samurai Doggy #1

WOOOOOO! Shaolin Cowboy geri döndü!!!Muhtemelen en sevdiğim seri, yeni hikâyesiyle karşımızda. Geof Darrow’un şaheseri yalnız kovboyumuzu bu sefer bir komodo ejderinin ağzından dinliyoruz. Büyük usta bizi yine çöllere götürüyor. Bol bol easter egg ve grafiti dolu çölde karşısına çıkan yeni yumurtadan çıkmış komodo ejderine babalık mı yapacak yoksa? Pek konuşmayı sevmeyen kahramanımız acaba yumuşak kalbine yenik mi düşecek? Anksiyetelerinin vücut bulmuş hâli bebek adam kahramanımızı haklayabilecek mi? Bu soruların hepsi bu sayıda olmasa da ilerleyen sayılarda cevaplanacak gibi. Ay, çok heyecanlıyım yeni Shaolin Cowboy var diye. Umarım siz de benim kadar seversiniz.Sayı, geniş bir şehir planıyla açılıyor. Kimin konuştuğunu anlamasak da baba oğul olduklarını hemen kavrıyoruz. Sonra bir bakıyoruz iki komodo ejderi. Hayvanların insanlardan, özellikle de Shaolin Cowboy’dan fazla konuştuğu bu seride bu duruma şaşırıyor muyuz? Şaşırmıyoruz. Baba ejderin kovboyumuzu tanımasıyla geçmişe bir yolculuk başlıyor. Baba ejderin yumurtadan çıkışını izliyoruz. Bir de bakıyoruz yumurtadan çıkmış minicik ejder kendi babasına yem olmamak için var gücüyle koşuyor.Çölün ortasında kendinizden kat ve kat büyük babanızdan kaçarken kimle karşılaşmak istersiniz? İsa? Gazi Mustafa Kemal? Anakin Skywalker? Ben? Anakin pek kötü bir seçenek olmasa da hepimiz doğru cevabın Shaolin Cowboy olduğunu biliyoruz. Minik ejderimizin şansına da karşısına suskun kovboyumuz çıkıyor. Ejderin de dediği gibi çölde adeta kan dolu bir bale izledikten sonra ikilimiz tam rahat etti derken karşımıza koca bir deniz anası süren bebek adam ve yardımcısı pterodactyl çıkıyor. Shaolin Cowboy’un garip garip düşmanları sıralamasında üstleri zorlayan bu ikili bize ve kovboyumuza çölde su kayağı resitali izlettikten sonra Shaolin kitaplarında gördüğüm en güzel ölümlerden birini bize sunuyor. Daha fazla neler olduğunu söylemeyeceğim çünkü hepinizin bu kitabı hemen alıp okumasını bekliyorum. Hatta bence bu paragrafı bile okumanıza gerek yok, Shaolin Cowboy ismini görür görmez okumaya başlamanız lazımdı.Ulu önder Geof Darrow, beş yıl sonra bize yeni SC hikâyesi bahşederek gönlümüzü aldı. Kendine özgü stilinden ödün vermeyerek bizi her sayfaya 25 dakika bakmaya zorluyor yine. Geof Darrow’u ve Shaolin Cowboy’u ne kadar çok sevdiğimi size anlatamam sanırım. Kan, ter ve gözyaşı dolu bu seriyi hemen okumanız lazım. Ben daha fazla konuşmak istemiyorum. Amitoufu der mikrofonu Shaolin Cowboy’a bırakırım.Kapak: Geof Darrow

<img src="https://images.aposto.com/2021/9/1/1633948417159.jpeg" style="display: block; float: none; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px; border-style: none; position: relative; cursor: pointer; padding: 0px 1px; box-sizing: border-box;" ratio="0.65" fr-original-style="display: block; float: none; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px;" fr-original-class="fr-draggable">Deadly Class ve Black Science gibi modern klasiklerin yazarı Rick Remender ve André Lima Araújo’nun yeni doğmuş bebeği A Righteous Thirst For Vengeance çıktı. Henüz adını öğrenemediğimiz ana karakterimizin şans eseri bir cinayetin ortasında kalmasıyla ilgili yapacaklarını izleyeceğiz. Remender yeni ustalardan, Araújo ise en çok sevdiğim şekilde çiziyor. Soluk ve gölgesiz flat renkler görünce dayanamıyorum hemen ne bulduysam okuyorum. Pek konuşma olmadan geçen ilk sayı, Araújo’nun akıl dolu panelleriyle çok vurucu.&nbsp;Vancouver’da bir Chinatown’da açılan kitabimiz daha ilk paneliyle kalbimizi çalıyor. Kuş bakışı Vancouver çizimiyle aklımızı alan Araújo, harika çizimlerinin adeta showreel’ı ile bizi karşılıyor. Sürekli otobüs kovalayan ana karakterimiz kırmızı hoodie’siyle yağmur altında oradan oraya koştururken bizler de neler olduğunu anlamaya çalışıyoruz. Yağmurda ıslanınca sigara pakedi de yalan olan ana karakterimiz hemen bir koşu yeni paket almaya bir markete giriyor. Orada sarışın bir beyefendiyle çarpışıp beyefendiyi yere seren karakterimiz önce ters yapıp sonra özür diliyor ve hemen sigara almaya koşuyor. Oradan çıkıp can çekişen bir güvercini görünce dayanamayıp can çekişmesine kafasını ezerek son veren kırmızılı bey, gitmesi gereken yere sonunda varıyor ve hiçliğin ortasındaki lüks bir eve giriyor. Evin sakinlerini işkence edilip öldürülmüş olarak bulan kırmızılı bey nasıl öldürüldüklerini inceleyince sigara almak için girdiği markette çarpıştığı adamın aldıklarını hatırlıyor ve katille karşılaştığını anlıyor. Hemen dokunduğu şeyleri silip oradan uzaklaşan kahramanımız koştururken sayı da burada bitiyor ve biz de ağzımız açık bize ne çarptığını anlamaya çalışıyoruz.Remender’ın boş atmadığını bildiğimiz için adını görür görmez alıp okuduk. Araújo ise pastanın çileği oldu. Gerçekten stili en sevdiğim stillerden ve böylesine az diyaloglu, çizimin ön planda olan bir kitapta bunları görmek beni mest etti. Hikayenin ise heyecan dolu olacağı çok belli. Kırmızılı Asyalı karakteri olan ve az konuşmalı bir kitap görünce aklımıza hemen Shaolin Cowboy geliyor fakat bu kitap kendini biraz daha ciddiye alıyor. Hemen büyük usta Geof Darrow’a saygılarımızı sunup yavaş yavaş bu paragrafı da sonlandırıyoruz. Ben bu güzellikten çok etkilendim. Siz de gerilim ve gizem janrlarına yakınsanız bi’ koşu bu kitabı gidip alın çünkü klasik olma ihtimali çok yüksek. Sonradan Netflix dizi yapınca “Ben bunu en başından beri okuyorum.” diye hava atarsınız arkadaşlarınıza.Kapak: André Lima Araújo

Rick Remender & André Lima Araújo

A Righteous Thirst For Vengeance #1

<img src="https://images.aposto.com/2021/4/2021-05-01T10:28:49.598Z_sm.jpeg" style="display: block; float: none; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px; border-style: none; position: relative; cursor: pointer; padding: 0px 1px; box-sizing: border-box;" ratio="0.65" fr-original-style="display: block; float: none; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px;" fr-original-class="fr-draggable">Karate Kid hayatının dayağını yemek üzere. Ya da değil. Henüz bilmiyoruz. Joshua Williamson ve Gleb Melnikov’un güzel ellerinden çıkan bu yeni Robin serisi hiç vakit kaybetmeden gaz pedalına yükleniyor. Yarasa’nın oğlu artık 14 yaşında. Bunun da ne demek olduğunu hepimiz biliyoruz sanırım. Damarlarında gezen hormonların verdiği gazla hepimizin babası Alfred’in ölümünün yası birleşince minik kuşların en serserisi Damian evden kaçarak Mortal Kombat vari bir turnuvaya katılıyor.Sayı, Batman’in “Aslan oğlum benim istediği her şeyi yapar.” minvalindeki sözleriyle açılıyor. Sonra bir bakıyoruz bütün Bat Family Damian’ı arıyor. Oğlan evden kaçmış, baba perişan. Hayatı boyunca acılardan acı beğenen yakışıklı yarasamız bu sefer kayıp oğlunun peşinde. Babayı arkamızda bırakıp harika bi double page ile oğlumuza geçiyoruz. Damian’ı yeni kıyafetiyle bir kafes dövüşünde görüyoruz. Yeni kıyafet yakıyor, şimdiden söyleyeyim. Dövüşü kolayca kazandıktan sonra parasını alıp bir köşede manga okumaya başlıyor. Birden manga sayfasına dönüşen hikaye, ilerleyen sayfalarda da aslında shonen mangavari bir hikayeye bürüneceğinin de sinyallerini veriyor. Robin’in neden evden kaçtığını da öğreniyoruz. League of Lazarus isimli dövüş turnuvasına katılmak. Mortal Kombat’ın yandan yemişi bu turnuvanın düzenleneceği ada olan Lazarus Island’a gittiğimizde ise birçok tanıdık yüz görüyoruz. DC evrenin en güçlü dövüşçülerinden bir kısmıyla tanıştıktan sonra Damian, kendine yakışanı yapıyor ve vakit kaybetmeden dövüşe başlamak istiyor. İlk dövüş Flatline isimli zombi olduğunu düşündüğüm biriyle. Sayı bu dövüşün sonunda bitiyor ve biz de yaşadığımız nerdgasm’ın etkisiyle bir süre daha kitaba bakıyoruz. Bakalım ilerleyen sayılarda neler göreceğiz.Ay bu kitap çok güzel. Damian’ı okumak her zaman çok keyifli benim için. Melnikov’un dinamik dövüş çizimleri gerçekten harika olmuş. Umarım Geof Darrow’un Shaolin Cowboy’u gibi sayfalarca konuşma olmaksızın dövüş sahneleri izleriz önümüzdeki sayılarda. Dediğim gibi biraz shonen manga tadında bir seri olacak gibi. O yüzden aksiyon dozu yüksek olacağını tahmin ediyorum. Yeni Robin Suit çok güzel. Siyah ve kırmızı Damian’a çok yakışıyor. Gerçekten çok heyecanlandım okurken. Sizin de heyecanlanacağınızı tahmin ediyorum. Manga okuyup comic okumayanları ya da comic okuyup manga okumayanları diğerine ısındıracak bir seri olacak gibi. Keyifle okumak garanti, hemen başlayın bence.Kapak: Gleb Melnikov

Shaolin Cowboy ile ilgili hikayeler