“Siz taraftarların desteğiyle yoluma devam ediyorum. Bana tahmin edeceğinizden daha fazla güç veriyorsunuz.”Yukarıdaki sözleri Mohamed Salah, Crystal Palace karşısında aldıkları galibiyetten sonra sarf etti. Bu sözler beni harekete geçirmeye ve hakkında bir şeyler yazmaya yeterli oldu. Bir futbolcu hakkında olacağı kadar bir insan hakkında da...Geçtiğimiz birkaç hafta Mo Salah aklımdan hiç çıkmadı. Sanki her yerde bulunan tanrıvari bir mevcudiyet. Özellikle Eylül ortasındaki AC Milan maçında penaltı kaçırdıktan sonraki kısa periyotta Kop tribünü ona bestelenen şarkıyı daha bir tutkuyla söyleyince tetiklenmiş oldu.Ulaştığı bu yeni mertebeyi hissetmiş olmalı, özellikle tutkusunu ve yeteneklerini göstermek istediği biz taraftarlarının önünde. Beni yanlış anlamayın, sahneye çıkıp büyük işler yaptığı düzinelerce defa bunu hali hazırda hissetmiştir. Lakin şu anda farklı hissettirmeye başladı. Varlığı artık bambaşka bir boyutta.Mo Salah’ı takıma başkaları kadar tutkuyla bağlı olmadığı gibi bir algı var. Sanki takıma aynı bağlılıkla ve sadakatle bağlı değilmiş gibi. Bunun bir nedeni, onun mistikliğinden geliyor. O çok röportaj yapmayan ve açıkça hayatında mahremiyet isteyen biri.Bu şüpheler şu anda rafa kaldırılabilir. Zira o kesinlikle tutkusunu, kişiliğini ve kimliğini bize gösterdi. O sarsılmaz bir sevgiyle bize ve Liverpool Futbol Kulübü’ne bağlı, biz de ona.&nbsp;Mohamed Salah’ın hayranları kadar idollerine kendini yakın hisseden pek az superstar vardır. Ne Mısırlıyım ne de Arap’ım ama Salah şu anda bu iki kimliğinin çok daha ötesinde bir konumda.2019 Kulüpler Dünya Kupası’nı izleyen biz şanslı insanlar biliyoruz ki o, gezegenin önemli bir kısmı tarafından tapılan bir figür. &nbsp;Şu anda ve şu ana kadar kalan kısmı da muhtemelen onu pek bilmiyor veya anlayamıyor. Kültürel öneminden ibaret olduğunu kastetmiyorum, ama bu önemi istediği gibi sahipleniyor ve yönlendiriyor. Bunu yapabilmek ve gelecek bütün baskılarla başa çıkabilmek, onun geldiği yöreden gelen biri için fazlasıyla zor olmalı.Aralık 2019’da Katar’da, koyu Arsenal taraftarı bir Etiyopyalı’yla tanıştık. Ülkesindeki oğlu Salah’a deyim yerindeyse tapıyordu. Bize, oğlunu Katar’a getirmek ve idolünü canlı izleyebilmesi için bin dereden su getirdiğini anlatıyordu. Stadyumda mümkün olmasa bile, dev ekranın kurulduğu parkta Mo Salah forması sırtındayken top oynuyor ve hayatının en güzel anını yaşıyordu.Bu tip hikayeler genellikle Cristiano Ronaldo veya Lionel Messi’yle ilişkinlendirilir ama pek çoğumuz için bu figür artık Mohamed Salah. Futbol taraftarı olmak için doğuştan bir istikameti olmayan pek çok insana ulaştı. “Mo Salah” ismi gelecek nesiller tarafından ilham verici şekilde kullanılacak olursa şaşırmamak gerek, özellikle geleneksel olmayan futbol ulusları tarafından.İsmi “Mohamed” olan birinin sporun zirvesine çıkması gerçeğinin önemi asla küçümsenmemeli. Müslüman ve Doğulu bir geçmişten gelen ve meziyetlerinin zirvesinde olan birisine, tribünleri doldurmuş farklı kökenlerden gelen 50000 kadar taraftarın ortaklaşa tapmasını izlemek beni tarifsiz bir keyfe sürüklüyor. Futbol içinde daha önce kimseye karşı hissetmediğim garip bir gururu duyduruyor. Kendimi ilişkilendirebildiğim, futbolun en üst seviyesinde oynayan birisi.Elbette onu sadece inancıyla tanımlayamayız ama statüsü Müslüman dünyasını benzer bir gururla kuşattı ve daha da önemlisi o, gelişimin vücut bulduğu pozitif bir figür oldu. Bunca kültürel bariyer ancak Mohamed Salah’ın kendi gibi davranmasıyla kırılabilirdi.Bize pek çok güzel anı bahşetti ama Manchester City maçı bana bu gururu yeniden yaşattı. City karşısındaki attığı gole tepkisi gerçekten harikaydı. Tribündeki her bir seyirci onun karşısında metaforik olarak eğildi ve 90 dakika boyunca tanrıları gibi olan bu adama saygı gösterdi.Attığı golün yarattığı etki zaten fazlasıyla büyükken bir de benim gibi Kop’deki pek çok insan dehşete kapıldık. Golü kutlayamadığımız gibi onun daha yeni gözlerimizin önüne serdiği saf mükemmelliği kavramaktan aciz kalmıştık.Onun futbol yetenekleri su götürmez. Kendisine nasıl baktığını görecek olursak zirve performansı 5-6 sene kadar daha sürebilir. Onun sahada kapladığı yer bütün forvetlerden daha fazla. Kanattan, sağ beke ordan da merkez forvete: Bu futbol takımının bütün mekanizmasına katkıda bulunuyor ve bunu çok iyi bir şekilde yapıyor.Son tahlilde, bu adam büyük işler yapmaya kendini adamış birisi. Bunu kendisi için yapıyor, ama bizim için de yaptığı hakkında hiçbir zaman şüpheniz olmasın.Mohamed Salah hakkında konuşmayı hiçbir zaman bırakmamalıyız. Bir futbolcu, bir adam ve bir ikon olarak. O bir öncü.

This Is England

Yunus Emre Kala, The Anfield Wrap'te yayınlanan Fuad Hasan imzalı Mo Salah yazısını çevirdi. 

Öncü

Alan Shearer ve Thierry Henry, Premier League Hall of Fame listesine dahil olan ilk isimler <a fr-original-style="" href="https://www.skysports.com/football/news/11661/12287196/alan-shearer-and-thierry-henry-the-first-inductees-into-premier-league-hall-of-fame" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">oldular.</a> PL Hall of Fame, sahada olağanüstü başarılara sahip olan ve bulundukları yerlere önemli katkılar sağlamış futbolcuları onurlandırmaya devam ediyor; PL Hall of Fame’in bir sonraki 6 üyesini belirlemek için 23 kişilik bir liste halk oylamasına sunuldu. Oylama 9 Mayıs’a kadar sürecek.Ligin oyunculara verdiği en yüksek bireysel başarı mertebesi olan Hall of Fame, 1992’den günümüze kadar bizleri etkileyen yeteneklerin sınıfı anlamına geliyor ve bu sınıfın üyesi olmak için Ağustos 2020’de emekli olmak zorunlu kılınıyor.Eski Blackburn Rovers ve Newcastle United santraforu Alan Shearer, 14 sezon boyunca çıktığı 441 maçta kaydettiği 260 golle ligin en skorer ismi konumunda. 1994/95 sezonunda Kenny Dalglish’in menajerliğindeki Blackburn Rovers’ta lig şampiyonluğunu kazanan Shearer, 1996’da ‘çocukluk takımı’ olan Newcastle United’a transfer olmuş ve burada 10 sezonda 148 gole imza atmıştı. Altın Ayakkabı ödülüne 3 kez sahip olan Shearer, Premier League tarihinde iki farklı kulüpte de 100 gol barajını geçen tek isim.<a fr-original-style="" href="https://www.sportbible.com/football/53021-premier-league-hall-of-fame-list-20210426" rel="noopener noreferrer" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank"><img src="https://images.aposto.com/2021/3/2021-04-27T12:00:19.429Z_sm.jpeg" style="display: block; float: none; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px; border-style: none; position: relative; cursor: pointer; padding: 0px 1px; box-sizing: border-box;" ratio="1.50" fr-original-style="display: block; float: none; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px;" fr-original-class="fr-draggable"></a>Konu ile ilgili açıklamalarda bulunan Shearer, “Premier League’i onurlandıran bazı oyunculara baktığınızda Hall of Fame seçildiğim için çok gururluyum. Takım arkadaşlarım, birlikte çalıştığım yöneticiler ve menajerlere minnettarım.“Her zaman profosyonel futbolcu olmak istedim. Kupalar kazanmak, St James’s Park’ta gol atmak, 9 numaralı siyah beyaz formayı giymek... Bunların hepsi hayalimdi. Her dakikasından keyif aldım.”1999’da Juventus’tan Arsenal’e transfer olan Thierry Henry, Premier League şampiyonluğunu iki kez kazandı ve 2003/04 sezonundaki ‘Invincibles’ın önemli bir parçasıydı. Altın Ayakkabı ödülünü 4 kez kazanarak rekoru elinde bulunduran Henry, Gunners için 258 maçta 175 gol kaydetti ve Arsenal tarihinin en skorer ismi oldu. Aynı zamanda 2001-2006 arası tüm sezonlarda 20’den fazla gol atarak bir başka istatistikte de göze çarpıyor.Henry’nin duyguları sorulunca Fransız superstar, “Alan Shearer ile birlikte Hall of Fame’in ilk iki adayı olarak dahil edilmek, özel olmaktan çok daha fazlası. Gençken sadece bir çift krampon alabileceğimden emin olmaya çalışıyordum ve şimdi Hall of Fame’den bahsediyoruz. Kariyerim boyunca en iyi seviyemde olmak istedim ve bu doğrultuda savaştım. Çünkü hayranların tek görmek istediği şey bu” yanıtını verdi.Bu ikilinin ardından Hall of Fame sınıfına dahil olmaya aday 23 kişilik liste de açıklandı. Liste şu şekilde;Kaleci: Peter SchmeichelDefanslar: Tony Adams, Sol Campbell, Ashley Cole, Rio Ferdinand, John Terry, Nemanja VidicOrta Sahalar: David Beckham, Steven Gerrard, Roy Keane, Frank Lampard, Matthew Le Tissier, Paul Scholes, Patrick VieiraForvetler: Dennis Bergkamp, Eric Cantona, Andrew Cole, Didier Drogba, Les Ferdinand, Robbie Fowler, Michael Owen, Robin van Persie, Ian WrightSiz de 9 Mayıs’a kadar<a fr-original-style="" href="https://www.premierleague.com/hall-of-fame" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">&nbsp;buradan</a> oy kullanabilirsiniz.

superstar ile ilgili hikayeler