aposto-logo
TR
TREN

Muğlak mekânlar, açık duygular: Ekin Tümer

"İçimizde Saklı Olan Sorular"

25 Şubat - Dört Ayaklı Şehir
Dört Ayaklı Şehir ile birlikte

Depremden etkilenen tüm canlar için: Dört Ayaklı Şehir 6 Şubat’ta gerçekleşen Kahramanmaraş merkezli depremlerden sonra hayvan arama kurtarma için bölgeye ulaşan Dört Ayaklı Şehir , ağır hasarlı ve yıkılmak üzere olan binalardaki hayvanların kurtarılmaları için halen çalışmaya devam ediyor. Nedir? Araştırma odaklı bir hayvan hakları topluluğu olan Dört Ayaklı Şehir, 2013’ten bu yana yatay örgütlenmelerin oluşturduğu ağlarla işleyen bir kolektif. Dört Ayaklı Şehir neler yaptı? 26 kedi, 154 köpek, 3 kuşun enkaz ve ağır hasarlı binalardan kurtarılmasını sağladı ve kurtarılan hayvanların tamamını kendi veteriner hekimleri ve sağlık ekibi aracılığıyla tedavi altına aldı. Tedavisi tamamlanan 8 kedi, 16 köpek ve 3 kuşu kalıcı yuvalarına yerleştirdi. Bölgede hizmet veren veteriner ve sağlık ekiplerine her biri 1000 parçadan oluşan iki büyük paket halinde tıbbi malzeme ve ilk yardım malzemesi oluşturdu. Mobil sağlık ekipleri için temin ettiği 12 adet jeneratörün dört farklı ile ulaştırılmasını sağlayarak doğrudan veteriner hekimlere teslim etti. Afet bölgesindeki hayvan kurtarma gönüllüleri tarafından kullanılmak üzere 2000 adet kedi taşıma ve 500 adet köpek taşıma kutusu ulaştırdı. Afetten etkilenen hayvanların yakın illere ve İstanbul’a taşınması için araçlar temin ederek bugüne kadar Hatay Barınağı’ndan 150 köpeğin İstanbul’a ulaştırılmasını sağladı. 12 yasaklı ırk kabul edilen köpek, veteriner hekimleri aracılığıyla klinik ortama alındı. 3 ton kuru kedi mamasını, 2 ton kuru köpek mamasını, 3000 adet konserve kedi-köpek mamasını, 250 kg büyükbaş hayvan yemini ve 50 kg kanarya ve muhabbet kuşu yemini deprem bölgesine ulaştırdı. Dört Ayaklı Şehir ’i sosyal medyadan takip edebilir, kurulum aşaması tamamlanmak üzere olan Dört Ayaklı Şehir Derneği ’ne üye olabilir, maddi destekte bulunmak için Dört Ayaklı Şehir ’in kardeş organizasyonu olan Hayvanlara Adalet Derneği'ne bağışta bulunabilirsiniz.

Daha fazlasını öğren

Ekin’e ilk sorum çocukken hikâye anlatmayla ve de hayvanlarla arasının nasıl olduğuna dair oluyor.

Annesi ve babası yoğun çalıştığı için daha çok babaanne ve dedesiyle vakit geçiren Ekin resimli bir çocuk kitabını, eve gelen misafirlere saatlerce anlattığını dile getirirken hayvanlarla arasının bugünkü kadar iyi olmadığını söyledi. O yaşlarda köpekleri sadece uzaktan seviyormuş.

Ekin'in çocukluk fotoğrafları. İllüstrasyon: F. Nazlı Kuleci


Bilgi Üniversitesi Radyo, Televizyon ve Sinema Bölümü'nden mezun olan Ekin şu an bu bölümle ilgili hiçbir şey yapmıyor, hem bunun nedenini merak ettim hem de yazar olmaya nasıl karar verdiğini. Bir ortak noktamız çıktı! "Senaryo yazmaya çalışmak."

“İtalyan Lisesi'nde okurken en sevdiğim şey film izlemekti ve İtalya’ya gitmek gibi bir hayalim vardı. Queen Mary'de de sinema eğitimi vardı, ona başvurdum ama ilk sene hazırlık okudum. Sonraki yıl İstanbul’a dönünce, Bilgi Üniversitesi'ne girdim. Bu dört beş yıl boyunca kamerayı elime iki ya da üç kez almışımdır. Hep teorik kısmıyla ilgileniyordum sinemanın. Senaryo yazmak istiyordum ve bu zor geliyordu, onun farklı bir matematiği vardı, becerebildiğimi de düşünmüyordum. Derken daha serbest yazmak üzerine bir şeyler yapabileceğimi anladım ve bu yola girmiş oldum.”

Kitap kapağının taslak çizimi, Can Küçük


Bu ilk kitabın yazılış süreci yaklaşık iki yıl sürmüş, ben kitabı okurken "Acaba bu kitap ilk önce İngilizce olarak mı yazıldı?" diye düşündüm.👀

“Bu soru bana daha önce de geldi. Böyle bir hissi var gerçekten. Ben yazmaya dair pek bilgim olmadığını düşündüğümden birkaç tane kitap okumuştum. Nasıl kurgu dışı yazı yazılacağı üstüne bir kitaptı ve ben bunu aslında kurgu üstüne yazmayı anlatan bir kitap sandım ve de öyle okudum. İkinci taslağımdayken bu kitaptan yola çıkarak sadeleştirmeler yaptım. İkinci bir sebep de ben çok fazla küçüklüğümden beri İngilizce okuyorum.”

İllüstrasyon: F. Nazlı Kuleci


Kitaptaki karakter isimleri bir dilde anlamı olmayan kelimeler. Ekin'in neden böyle bir seçim yaptığını merak ediyor, anlamlı isimleri özellikle düşünmemeye çalışıp çalışmadığını sorguluyorum.

“İlk başta anonim ve tek karakter düşünmüştüm ama anlaşılır olmadığına karar verdim. İlk taslağı oluştururken yan karakterler ekledikçe bu isimlerle ekledim ki kim oldukları anlaşılsın. Kitabın mekânı belli değil, bazı bölümlerin zamanı muğlak, o yüzden bir yere ait isimler olsun istemedim. Layna ve Saba mesela, anlamı olmayan kısa isimler uydurmaya çalıştım. Dediğim gibi, bir anlamı olmamasını özellikle tercih ettim.”

Kitabın bir bölümünde tarih not düşülerek hikâyeyi 90’lı yıllarda geçiyorsun, neden özellikle bu yıl?

“Karakteri elli yaşında biri yapmak istedim ve nedense bugün elli yaşında biri yapsam bilmediğim özellikler eklemem gerekecek gibi hissettim. 90’lı yıllarda elli yaşında olmuş bir örneğim de vardı, dedem. Tamamen ondan ilham oldu diyemem ama sebebi bu.”

Çalışma: Yasin Arıbuğa - afterwork
Fotoğraf: Ekin Tümer


Kitabın farklı bir tanıtım süreci oldu. Aranıyor ilanları, duvarlarda afişler, bu fikir nasıl doğdu?

“Kitap çıktığından bir iki ay sonra oldu bu çalışmalar. Kitabın tanıtımlarını da ben yapmak istiyordum, yayıneviyle de bu şekilde anlamıştım çünkü çevremdeki insanlarla birlikte bir şeyler yapmak istiyordum. afterwork’ten Yasin’in işlerini çok seviyordum ve ona bu fikirle gittim, o da bu çalışmaları yaptı. Kitap sokağa, kafelere taşınmış oldu.”

Dosya tasarım: Can Küçük, görsel Midjourney'de yapıldı.


Geçtiğimiz aylarda Drive üzerinden bir öykünü hem İngilizce hem Türkçe olarak paylaştın. Dijital mecralardan okuyucuya ulaşmakla ilgili ne düşünüyorsun?

“Ben şu an bir öykü kitabı yazmaya çalışıyorum. Bu öykü de onlardan biriydi ve sevince beklemeden paylaşmak istedim. Drive aracılığıyla paylaşma fikri arkadaşım Can'dan geldi, ben de sıcak baktım. Bugün bunu bir dergi ya da yayıneviyle paylaşmak belki kitap olmasını beklemek demek bir sene bile sürebilen bir süreç. Bugünde yazılan bir şeyi gününde paylaşmak istedim. Okucuyla etkileşimi de hızlı yapmamı sağlayan bir süreç oldu.”

Öyküyü okumak için tıklayınız

Üretim Kaydı'nda artık her konuğa soracağım yeni bir sorum var.👀 

Bir kayıt cihazı seçsen ses/fotoğraf ya da videodan hangisini seçerdin ve bugünden geleceğe ne kaydederdin

Ekin bu soruyu yanıtlarken, yakın zamanda Aftersun’ı izlediğini ve çok etkilendiğini söylerken, kaydettiği şeyin sadece kendisine kalmasını istediğinin altını çizdi.

“Videoyu seçerek köpeğim Robin’i kaydetmek isterdim. Bu sene sekiz yaşına girdi ve bu konuda biraz duygusalım, telefon hariç sadece buna özel bir cihazla onu kaydetmek istiyorum.”

Fotoğraf: Selin Ünsel


Ekin ile kayıt sonrasında da konuşmalarımız devam etti, özellikle de kitap önerilerimiz. Dedik ki bu kitaplar da kayıtlara geçsin.👀 Evet, Ekin'nin sesinden okumaya devam edebilirsiniz.

  • 2022'de okuduğum son kitap, Yaşa ya da Öl - Anne Sexton'du.
  • 2023'ün ilk kitabı ise Earthlings - Sayaka Murata 
  • Kendime önümüzdeki aylarda okumak için altı kitap belirledim:
    - Kocanın Güzelliği: 29 Tangoda Kurgusal Bir Deneme, Anne Carson
    - Mutfak, Banana Yoshimoto
    - Salt Slow, Julia Armfield
    - Yabani Kalbin Yakınlarında, Clarice Lispector
    - Walking Through Clear Water in a Pool Painted Black, Cookie Mueller
    - Wielding the Force: The Science of Social Justice, Zainab Amadahy

Biz bu yayını 7 Şubat Salı günü için planlamıştık, ancak erteleme kararı aldık. Bu süreçte Ekin, ANGST için şubat ayını anlatan iki yazı kaleme aldı. Hakiki bir dayanışmaya doğru ve Öfkeye sahip çıkmak yazılarını okuyabilirsiniz.

Buradan ona "kalemine sağlık!" demek istiyorum. 

Hikâyeyi paylaşmak için:

Kaydet

Okuma listesine ekle

Paylaş

İLGİLİ BAŞLIKLAR

Bilgi Üniversitesi

Queen Mary

İstanbul

NEREDE YAYIMLANDI?

Üretim Kaydı Üretim Kaydı

BÜLTEN SAYISI

Şubat ayının ardından...

Burada hep birlikte bugünlerde üretmeye dair kayıtta kalacağız. Bu sayıda konuğum Dört Ayak Üstünde romanının yazarı Ekin Tümer.

07 Mar 2023

Aposto Stüdyosunda Fotoğraf: Deniz Sabuncu

YAZARLAR

Esra Ece Kuleci

Üreten insanların, süreçlerini kayıt altına almaya merak sarmış biri 👀

Üretim Kaydı

Kültür ve sanat alanında üreten insanlarla buluşarak “üretim süreçlerini” kayıt altına alan ve bu buluşmalardan kendine kalanların da kaydını tutmayı dileyen yayın.

İLGİLİ OKUMALAR

;