Galatasaray’ın İsviçre liginde henüz galibiyet yüzü görmemiş, kendisinden iyimser tahminle beş katı düşük bütçeyle kurulmuş Young Boys’a elenerek Şampiyonlar Ligi’nin dışında kalması ibretlik bir futbol olayıydı. Üstelik bu sonucun, kağıt üzerinde zayıf görünen tarafın reaktif oyunuyla değil rakibe kendi evinde baskın gelerek alınması daha da çarpıcıydı.<ul fr-original-style="padding-inline-start: 20px;" style="padding-inline-start: 20px; margin-top: 0px; margin-bottom: 1em; box-sizing: border-box;"><li fr-original-style="" style="box-sizing: border-box;">Neden “ibretlik”: Çünkü bu sonuç; kolay yoldan, yani çalışarak, sabrederek, elindeki oyuncuları kıymetlendirerek değil sürekli para harcayarak ve transfer yaparak ilerleyebileceğini düşünen, buna karşılık ev ödevini dahi yapmaya üşenen obez bir futbol anlayışına karşı kazanıldı. Ve bu anlayış, sadece Galatasaray’ın değil çok uzun süredir Türk futbolunun ezici çoğunluğunun temel problemi.</li><li fr-original-style="" style="box-sizing: border-box;">"Neden “çarpıcı”: Çünkü rakibine karşı büyük bir kalite avantajına sahip olan Galatasaray, aleyhindeki eleştirileri fazla ciddiye alan, kontrolü kaybetmiş kulüp yönetiminin talimatıyla onları da savunmak üzere mesai harcamak zorunda kalan, son 2 sezonun rekortmen teknik direktörünün “inat”larıyla rakibinin gerisine düştü.&nbsp;</li></ul>Evet, Buruk’un özellikle rövanş maçındaki kadro ve taktik tercihini futbolun içinde kalarak açıklamak imkansız. Buruk, futbolu hepimizden daha iyi bildiğine göre atletik, delici, disiplinli rakibe karşı orta sahayı boşaltarak çift santrfor oynaması, sağ açığa savunma ve pres becerisi olmayan Ziyech’i, orta ikiliden birine de hücumcu Sara’yı koymasının ve bu dizilişten galibiyet umabilmesinin tek mantıklı açıklayıcısı “inatlarına yenik düşmesi” olabilir.&nbsp;Nitekim 5. dakika itibarıyla bu kurgunun Young Boys tarafından kolaylıkla alt edilebileceği ortaya çıktı. İsviçre ekibi, sarı-kırmızılıları sahanın her alanında sürklase etti ve gol üstüne gol kaçırdı. Ama teknik heyet, devre olana kadar ne oyuncu ne de taktik değiştirme gereği duydu. Devre arasında yapılan oyuncu değişiklikleri ise temel problemi, yani Galatasaray’ın topun oyuna sokmaya çalıştığı alanlarda hep eksik kalmasını, geriden pasla çıkamamasını çözmeye yönelik değişiklikler değildi. Okan Buruk hâlâ sahadaki sorunu personel sorunu zannediyordu. Maç bittiğinde de bu yanlış teşhisini koruyordu. Oyuncu seçimlerinde hata yaptığı için bu sonucun ortaya çıktığını düşünüyordu! Oysa hata oyun anlayışıyla başlıyor, oyuncu tercihleri sadece bunu katmerlendiriyordu.<h2 fr-original-style="" style="margin: 0px; color: rgba(0, 0, 0, 0.85); font-weight: 500; padding: 0px; box-sizing: border-box;">Okan Buruk'un oyunu</h2>Okan Buruk, başından beri orta saha çizgisine kadar çıkan stoperlerinin daralttığı rakip sahada uygulattığı ön alan presiyle kazanılan topların başrolü oynadığı bir hücum sistemini işletiyor. Bu sistemde, kazanılan ve hızla sonuca gitmek üzere kurgulanan toplar, hücum oyuncularının yüksek kalitesiyle skor tabelasına yansıyor ve bu, özellikle kalitenin iyice düştüğü Süper Lig’de sarı-kırmızılıların önüne geleni yenmesini sağlıyor. Buruk, özellikle geçen sezon Şampiyonlar Ligi’nde Bayern Münih’e karşı bu oyunu cesurca sahaya yansıtmasıyla takdir topladığından beri bu oyuna deyim yerindeyse “âşık olmuş” durumda.&nbsp;Galatasaray’daki ilk sezonunda, gerektiğinde alternatif oyun planlarını da devreye sokabilen ve bu yolla örneğin Fenerbahçe deplasmanında unutulmayacak bir galibiyete imza atan Buruk, artık böyle emsaller sergileyemiyor. Galatasaray’ın rakiplerin çok iyi bildiği bu yarı-modern planı da ne zaman fizik gücü ve organizasyon seviyesi yüksek bir takım görse tekliyor. Galatasaray bu tip maçlarda kılpayı kaybetmiyor, hiçbir şey üretemeyerek kaybediyor. Bu da net bir taktiksel iflasa işaret ediyor. Fenerbahçe’ye karşı 70 dakikası 1 kişi fazla oynanan geçen sezonki maç, Kopenhag, Sparta Prag ve son olarak Young Boys maçları bunun en net örnekleriydi.<h2 fr-original-style="" style="margin: 0px; color: rgba(0, 0, 0, 0.85); font-weight: 500; padding: 0px; box-sizing: border-box;">Ufukta oyunu ileriye taşıyacak vizyon görünmüyor</h2>Okan Buruk’un geçen sezon Şampiyonlar Ligi’nde sergilediği oyun, birçoklarının övgüsünü toplar ve “2000 model Galatasaray” vurguları yapılırken bir şerh düşüyordum. Bu şerh, UEFA Kupası şampiyonu Galatasaray’ın birçok Avrupa takımının da önünde, çağın en modern futbolunu oynuyor oluşuna idi. Buruk’un takımı ise modern oyunun gerekliliklerinin yalnızca bir kısmını; topsuz oyundaki alan daraltması, presi ve topu geri kazanma süresiyle karşılıyor, toplu oyunda, özellikle de oyunu kendi sahasından kurması gerektiğinde çağ dışı kalıyordu.&nbsp;Bu yüzden bu oyun yarı-modern bir oyundu. Yine de sarı-kırmızılıların ligde 2 sene üst üste şampiyon olmasında önemli paya sahip olan Buruk’un bu oyunun handikaplarının farkında olduğunu, buna yönelik adımlar atacağını düşünüyorduk. 2024/25 sezonunun başlangıcı tamamen yanıldığımızı kanıtladı. Torreira’nın partneri olarak Gabriel Sara’yı, yani Kerem Demirbay’ın daha gencini kadroya katmakla yetinen, sık sık 4-2-3-1’i çift santrforla 4-2-4’e evriltme hayalleri kuran, oyununun Barış Alper Yılmaz, Sacha Boey, Lucas Torreira gibi fiziksel-atletik anomaliler olmadan teklediğini görmeyen Okan Buruk’un bu oyunu “modern” hâle getirecek vizyonu olduğu bir hayli şüpheli. Bu da zaten yönetimsel sebepler nedeniyle bir hayli çalkantılı durumda olan Galatasaray için önümüzdeki sezonun “kayıp yıl” olarak anılma ihtimalini kuvvetlendiriyor.

Punto 

Galatasaray'ın Young Boys yenilgisi, Okan Buruk'un Avrupa standartlarında yarı-modern kalan oyununun da miadını doldurduğunu kanıtladı.

Okan Buruk’un yarı-modern hayalinin iflası

“Takımın başında bulunduğum sürede oyun ve performans bakımından iyi bir iş çıkarttık. Daha iyisini yapabileceğimizi ve gelişeceğimizi biliyorum. Zorlu bir periyod yaklaşıyor ancak performansımızı artırmayı başarırsak bu süreci rahat atlatabiliriz.”“Kısa bir süredir takımın başında olmama rağmen taraftarların desteği inanılmazdı ve bunun için herkese teşekkür ediyorum. Açıkçası en çok şaşırdığım şey oyuncuların yaklaşımı oldu. Sadece maç günlerinde değil, antrenmanlarda da sürekli ne yapmaları ve nasıl oynamaları gerektiğini soruyorlar. Almanya ile karşılaştırmam gerekirse pas seviyesi çok yüksek. Olabildiğince ileri oynamamız gerekiyor, yana ya da geriye değil. Young Boys maçında yediğimiz gol buna iyi bir örnek. Pres yaptıkları yere doğru oynadık ve onlara asist yaptık. Önümüzdeki haftalarda buna bir çözüm bulmalı ve geliştirmeliyiz.”<hr fr-original-style="" style="height: 0px; overflow: visible; border-bottom: none; clear: both; user-select: none; break-after: page; box-sizing: border-box;"><img src="https://images.aposto.com/2021/11/5/1639734557569.jpeg" style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px; border-style: none; position: relative; cursor: pointer; padding: 0px 1px; box-sizing: border-box;" ratio="1.34" width="550" fr-original-style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px;" fr-original-class="fr-draggable">Görsel: The Independent<hr fr-original-style="" style="height: 0px; overflow: visible; border-bottom: none; clear: both; user-select: none; break-after: page; box-sizing: border-box;">“Oyuncuların öğrenmeye duyduğu istekten dolayı son derece mutluyum. Sadece toplu oyunu değil, topsuz oyunu da geliştirmemiz gerekiyor ve savunmada da daha iyisini yapmalıyız. Crystal Palace maçı nisandan bu yana Old Trafford’da gol yemeden tamamlanan ilk maçtı. Bu da ilk olarak neye odaklanmamız gerektiğini ve hangi alanda eksiğimiz olduğunu gösteriyor. Takım olarak gol yemediğimiz maç sayısını artırırsak ve gole sebep olan şut sayısını azaltıp bunu istikrarlı bir yapıya kavuşturursak birçok şeyi başarabiliriz. Çünkü bu oyuncu grubuyla hücumda sürekli fırsat yaratmamız ve gol bulmamız mümkün.”“Zirvedeki üç takıma baktığınızda aradaki farkın ne kadar olduğunu görmeniz mümkün. Ben takımın başındayken henüz onlara karşı oynamadık. Mart ya da nisan gibi onlarla oynayacağız ve gelişmek için zamanımız var. Bu, önümüzdeki maçların kolay olduğu anlamına gelmiyor. Premier Lig’de kolay maç yok. Önümüzdeki maçlara tek tek odaklanmalıyız ve doğru hazırlığı yapmalıyız.”“Zor dönemlerle ilgili bir yorum yapamam. Kimse için kolay değil. Ama şunu söyleyebilirim, takımdaki gelişme beklediğimden daha iyi durumda. Tek yapmamız gereken sıradaki antrenmana ve maça odaklanmak.”“Açıkçası şu anda geçici menajer olduğum için endişeli değilim. Oyuncuların duyduğu heyecanın aynısını ben de hissediyorum. Sezonu en üst noktada bitirmeyi, F.A. Cup’ta ve Şampiyonlar Ligi’nde ilerleyebildiğimiz kadar ilerlemeyi istiyorlar. Ben de onlarla aynısını istiyorum ve bunu yapabilecek güçteyiz.”“Sezon sonunda takımın başına kimin geçeceğini konuşmak için erken ve bu tartışma şu anda doğru değil. Bir sonraki maça ve antrenmana odaklanarak işimizi yapmamız gerekiyor. Kulübün önünde doğru kararı verebilecek bir zaman var. Bu konular geleceğin konusu ve bizim bugüne odaklanmamız gerekiyor.”“Boxing Day döneminde neredeyse her gün maç var ve Noel’i kutlamak için 1-2 güne sahipsiniz. Sürekli çalışmak ve bir sonraki maça hazırlanmak durumundasınız. Bu benim için yeni bir deneyim. Almanya’da lige kısa bir kış arası veriyoruz. Söylediğim gibi benim için farklı ve ilginç bir deneyim ancak bundan son derece mutluyum.”“Oyuncular burada kalmak istemeli. Manchester United gibi büyük bir kulüpte kalmak istemiyorlarsa ya da uzun vadeli planları arasında bu takım yoksa onları ikna etmeye çalışmanın hiçbir faydası yok.”

This Is England

Takımın başına geçtiği günden bu yana Ralf Rangnick’in dokunuşlarını maçların büyük bir kısmında gördük. Rangnick yönetiminde üç maça çıkan ancak fikstürdeki iki maçı koronavirüse takılan Manchester United’da değişim başladı. Saha içindeki performansla bunu söylemek mümkünken tecrübeli teknik adamın Sky Sports’a verdiği röportaj ise değişimin yazılı hali oldu.

"Benim için yepyeni bir deneyim."

<h3 fr-original-style="" style="margin: 0px; color: rgba(0, 0, 0, 0.85); font-weight: 500; padding: 0px; box-sizing: border-box;"><a fr-original-style="" href="https://apos.to/n/this-is-england" rel="noopener noreferrer" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">This is England</a>, Premier League'de öne çıkan gelişmeleri analiz eden bir spor bülteni.</h3><hr fr-original-style="" style="height: 0px; overflow: visible; border-bottom: none; clear: both; user-select: none; break-after: page; box-sizing: border-box;">5. Haftaya Ön Bakışİlk üç sırada yer alan takımların eşit puanda tamamladığı dördüncü haftanın ardından Premier Lig’de yeni hafta bugün oynanacak Newcastle United – Leeds United maçıyla başlıyor.Newcastle'da Hafta AçılıyorPremier Lig’in 5. haftasının ilk maçında bugün Newcastle United, Leeds United’ı ağırlayacak. Sezona iyi başlayamayan iki ekibin mücadelesinde Leeds United terazinin ağır basan kısmında yer alıyor. Newcastle’ın transfer döneminde kadrosunu güçlendirememesi onlar adına zor bir sezonun habercisi olmuştu ve bunu haftalar ilerledikçe çok daha net görüyoruz. Geçtiğimiz sezonun önemli hikâyelerinden olan Leeds’de ise sezon kötü başlasa da Bielsa kontrolünde her şeyi tekrar yoluna sokmak mümkün.Londra DerbisiSezonun en güçlü takımlarından olan ve şampiyonluk adayları arasında yer alan Chelsea, komşusu Tottenham’a konuk oluyor. Geçtiğimiz haftaki Aston Villa maçının belirli bölümlerinde, salı günü Şampiyonlar Ligi’nde oynanan Zenit maçının ise büyük bir bölümünde savunmayı açmakta zorlanan Chelsea’yi Tottenham karşısında zor bir maç bekliyor. Ligde rakibi bozma işini en iyi yapan hocalardan birisi olan Nuno Espirito Santo’nun öğrencileri ise geçtiğimiz haftaki ağır Crystal Palace mağlubiyetini taraftarı önünde unutturmaya çalışacak.Manchester United Telafi PeşindeRonaldo’nun döndüğü haftada Newcastle United’ı farklı geçen Manchester United, salı günü Young Boys’a karşı oynanan Şampiyonlar Ligi maçında Lingard’ın hatasıyla mağlup oldu. Ligde şimdiye kadar yenilgi almayan United, pazar günü zor bir deplasmana çıkacak.Geçtiğimiz sezonki iyi performansını yeni sezona da taşımayı başaran West Ham karşısında Manchester United’ın zorlanması ve puan kaybetmesi mümkün ancak Ronaldo’nun varlığı, maç içinde karşı yönden esen rüzgarı tersine çevirmeye yardımcı olabilir.Zorlu SınavYeni takımıyla ilk galibiyetini Tottenham karşısında alan Patrick Viera, hafta sonu Anfield’a konuk olacak. Odsonne Edouard’ın 2 gol attığı maçta Tottenham’ı devirmeyi başaran Crystal Palace için bu hafta alınacak mağlubiyet sürpriz olmayacak ancak Tottenham karşısındaki oyun anlayışı, bu maç için de belirleyici olabilir.Aynı saatte başlayacak bir diğer maçta ise Manchester City, Southmapton’ı ağırlayacak. Ralph Hassenhutl dün düzenlenen basın toplantısında, “Mükemmel bir oyuna ihtiyacımız var.” ifadelerini kullanarak maçın özetini yaptı. Mükemmel oyun sadece Southampton için değil, Crystal Palace için de gerekli durumda. Aksi takdirde, güçlü ev sahiplerinin zorlanmadan bol gollü bir galibiyete ulaşması öngörüldüğü gibi kolay olacak.

Editörün Seçkisi

Aare Nehri kıyısındaki aydınlık ve görkemli bir sabahta günün idmanı tamamlanıyor ve David Wagner hayata karşı oldukça iyi hissediyor.&nbsp;Geçen sezonun ardından aldığı 9 aylık ara hakkında, “Futboldan tam olarak bu kadar uzaklaşmaya ihtiyacım vardı” diyor ve ekliyor, “Çünkü dürüst olmak gerekirse bu benim futbolum değildi. Duyguları ve atmosferi seviyorum. Corona döneminde futbol sahasında olmaktan keyif almıyordum. Neredeyse normale döndüğümüz için mutluyum.”Huddersfield’da harikalar yaratan Wagner için geride kalan birkaç yıl, oyunun iniş ve çıkışlarını öğreten zorlu bir ders oldu. Schalke’deki işi gittikçe kötü bir hal aldı ve 18 maçlık galibiyetsizlik serisi işinin biletini kesti. Şimdilerde Bern’in Young Boys’unun menajeri olarak tazelenmiş ve canlanmış şekilde geri döndü ve Şampiyonlar Ligi serüvenini dört gözle bekliyor.Manchester United’ın Salı akşamı gerçekleştirdiği Wankdorf Stadyumu ziyareti, geri dönme planları olmasa da İngiliz futbolundaki popülerliğini korumak isteyen bir adam için epey iyi bir fırsat gibi görünüyor.Huddersfield'daki eski meslektaşlarının çoğuyla hala temas halinde ve eski başkanı Dean Hoyle ile ayda iki kez konuşuyor. Ancak şimdilik odak noktası, son dört sezondur İsviçre şampiyonu olan ve ikinci kez Şampiyonlar Ligi grup maçlarında yer alan Young Boys.“Herkesin mutlak başarı beklediği bir futbol takımına ilk kez katıldım ancak bu tam olarak yüzleşmek istediğim bir zorluk seviyesiydi. Burada açık fikirli birçok insanla tanıştım. Değişime açıktılar.”Şimdilerde, biraz mesafeden de yararlanarak Schalke’de nelerin yanlış gittiğini düşünebiliyor: Kötü yönetimin yaptığı kötü tercihlerden yıllarca muzdarip olan bir Bundesliga devi.“Schalke günlerimden bahsedecek olursam, bunu iki farklı döneme ayırabilirsiniz. İlk dönem çok heyecanlıydı, yanılmıyorsam ilk 25 maçın yalnızca 3’ünü kaybettik. Sıralamada 3. sıradaydık. Daha sonra 18 maç kazanamadık. Evet bunun bir parçasıydım, ancak başa çıkabildiğim kısım en büyük olan kısım değildi.“Her şeyin berbat görünmediği istikrarlı bir yapıda çalışmanın ne kadar önemli olduğunu görürdünüz. Saha dışında pek çok gelişme yaşandı: kulübün sahibi değişti, finans direktörü değişti, daha sonra Corona geldi ve harcayacak paramız kalmadı. Taraftarlar mutlu değildi.“Etkide bulunamadığım çok şey vardı. Ve ne yaparsan yap bunu değiştiremeyeceğinin hissine sahipsen, bu korkunç bir histir. Kimin kenarda olduğundan bağımsız, istediğini getirebilirsin: Bu kulüp dibe doğru batmaktan kurtulamayacak.”Bu sözler de kanıtlanmış oldu. Schalke’deki sorunların çeşitliliği çoktu: arta borçlar, yönetim ve taraftarlar arasındaki kopukluğun büyümesi ve bir konuşma sırasında ırkçı ifadelerde bulunmasına rağmen yönetim kurulu tarafından aklanan başkan Clemens Tönnies’e duyulan nefret.Geçtiğimiz sezonki ilk iki maçın sonunda ayrılan Wagner’in ardından düşüş devam etti ve Schalke 16 puan ile Bundesliga’ya veda etti.Yaralanan ve hayal kırıklığına uğrayan Wagner, bir sonraki hamlesini çok dikkatli yapmaya özen gösterdi. West Brom’dan ilgi olmasına rağmen Wagner menajerine şunları söyledi: ‘Bir sonraki proje, ligin büyüklüğüne bağlı değil.’“Herkes yeniden Bundesliga veya Premier Lig’de olacağımı düşündü. Ama iyi insanlarla, istikrarlı bir kulüp istedim. Güvenebileceğiniz insanlar. Ve eğer Avrupa'da oynama ya da şampiyonluklar kazanma olasılığı varsa, o zaman daha küçük bir lige girmeye de açıktım.“İsviçre futbolda gelişiyor. Bunu Avrupa Şampiyonası’nda herkes gördü. Zirvedeki takımlar ve küme düşme adayları arasındaki fark büyük ancak çok fazla yeteneği bünyesinde barındıran ilginç bir lig.”Young Boys'taki başarısı, doğal olarak Premier Lig'e dönüşü hakkında spekülasyonlara yol açacaktır, ancak Wagner'in bunu körüklemeye hiç niyeti yok.“Futbolda öğrendiğim şey, geleceğinizi planlamanın hiçbir anlamı yok. Gelecekte geri dönecek miyim? Hiçbir fikrim yok. Olursa, harika. Olmazsa, ben de şanslı bir adam olarak öleceğim.”Young Boys menajeri olarak şimdiden bir takım başarıları elde eden Wagner, Manchester United maçının öncesinde sorulan ‘Onları nasıl durdurmayı planlıyorsun?’ sorusuna ise gülerek, “%100 emin olsaydım çok daha iyi uyurdum" diyor.“Kimin favori, kimin underdog olduğu tamamen açık. Olumlu bir sonuç için söz veremem. Ama herkese söz verebileceğim şey, her santim için savaşacağımız. Kendi stadımızda, sahamızda, tüm biletleri tüketen bir kalabalıkla oynuyoruz. Ve elbette elimizden gelenin en iyisini yapacağız”&nbsp;açıklamasında bulunan Wagner, taraftara verdiği sözü tuttu ve United’ı grubun ilk maçında 2-1 mağlup etmeyi başardı.Metnin orjinaline <a fr-original-style="" href="https://www.theguardian.com/football/2021/sep/14/david-wagner-interview-young-boys-champions-league-manchester-united" rel="noopener noreferrer" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">buradan</a> ulaşabilirsiniz.

David Wagner, kariyerinde yeni bir sayfa açmak adına Young Boys macerasına atıldı ve yaşadığı iniş-çıkışları Guardian yazarı Jonathan Liew'e anlattı.

Maceraperest

Newcastle'da Hafta AçılıyorPremier Lig’in 5. haftasının ilk maçında bugün Newcastle United, Leeds United’ı ağırlayacak. Sezona iyi başlayamayan iki ekibin mücadelesinde Leeds United terazinin ağır basan kısmında yer alıyor. Newcastle’ın transfer döneminde kadrosunu güçlendirememesi onlar adına zor bir sezonun habercisi olmuştu ve bunu haftalar ilerledikçe çok daha net görüyoruz. Geçtiğimiz sezonun önemli hikâyelerinden olan Leeds’de ise sezon kötü başlasa da Bielsa kontrolünde her şeyi tekrar yoluna sokmak mümkün.Londra DerbisiSezonun en güçlü takımlarından olan ve şampiyonluk adayları arasında yer alan Chelsea, komşusu Tottenham’a konuk oluyor. Geçtiğimiz haftaki Aston Villa maçının belirli bölümlerinde, salı günü Şampiyonlar Ligi’nde oynanan Zenit maçının ise büyük bir bölümünde savunmayı açmakta zorlanan Chelsea’yi Tottenham karşısında zor bir maç bekliyor. Ligde rakibi bozma işini en iyi yapan hocalardan birisi olan Nuno Espirito Santo’nun öğrencileri ise geçtiğimiz haftaki ağır Crystal Palace mağlubiyetini taraftarı önünde unutturmaya çalışacak.Manchester United Telafi PeşindeRonaldo’nun döndüğü haftada Newcastle United’ı farklı geçen Manchester United, salı günü Young Boys’a karşı oynanan Şampiyonlar Ligi maçında Lingard’ın hatasıyla mağlup oldu. Ligde şimdiye kadar yenilgi almayan United, pazar günü zor bir deplasmana çıkacak.Geçtiğimiz sezonki iyi performansını yeni sezona da taşımayı başaran West Ham karşısında Manchester United’ın zorlanması ve puan kaybetmesi mümkün ancak Ronaldo’nun varlığı, maç içinde karşı yönden esen rüzgarı tersine çevirmeye yardımcı olabilir.Zorlu SınavYeni takımıyla ilk galibiyetini Tottenham karşısında alan Patrick Viera, hafta sonu Anfield’a konuk olacak. Odsonne Edouard’ın 2 gol attığı maçta Tottenham’ı devirmeyi başaran Crystal Palace için bu hafta alınacak mağlubiyet sürpriz olmayacak ancak Tottenham karşısındaki oyun anlayışı, bu maç için de belirleyici olabilir.Aynı saatte başlayacak bir diğer maçta ise Manchester City, Southmapton’ı ağırlayacak. Ralph Hassenhutl dün düzenlenen basın toplantısında, “Mükemmel bir oyuna ihtiyacımız var.” ifadelerini kullanarak maçın özetini yaptı. Mükemmel oyun sadece Southampton için değil, Crystal Palace için de gerekli durumda. Aksi takdirde, güçlü ev sahiplerinin zorlanmadan bol gollü bir galibiyete ulaşması öngörüldüğü gibi kolay olacak.

İlk üç sırada yer alan takımların eşit puanda tamamladığı dördüncü haftanın ardından Premier Lig’de yeni hafta bugün oynanacak Newcastle United – Leeds United maçıyla başlıyor.

5. Haftaya Ön Bakış

• Dünün öne çıkan karşılaşması:UEFA Şampiyonlar Ligi 1. Hafta:Young Boys 2-1 Manchester UnitedBarcelona 0-3 Bayern MünihLille 0-0 WolfsburgGünün öne çıkan karşılaşmaları:&nbsp;UEFA Şampiyonlar Ligi 1. Hafta:Beşiktaş - Borussia Dortmund, 19.45, ExxenInter - Real Madrid, 22.00, ExxenManchester City - RB Leipzig, 22.00, ExxenLiverpool&nbsp;- Milan, 22.00, Exxen

Young Boys ile ilgili hikayeler