Sanatçıların detaylara verdikleri önem, eserlerindeki ustalığın ve özgünlüğün de güçlü bir göstergesi. Leonardo da Vinci'nin Mona Lisa'sını düşünün. Bu şaheser, insanlık tarihi ve psikolojisi üzerinde derinlemesine bir etki bırakmıştır. Leonardo'nun bu dokunuşu, izleyicilerinde merak, hayranlık ve hatta derin bir kişisel bağ hissi uyandırmış; bu gizemli gülümseme, tabloyu dünyanın en ünlü eseri hâline getirmiştir. Leonardo'nun detaylarda gösterdiği ustalık, onun sadece el becerisine değil, insan ruhunun derinliklerini anlama ustalığına da işaret eder. En önemlisi son derece keskin gözlem yeteneğini kanıtlar. Bu yüzden Mona Lisa'nın gülümsemesi, yüzyıllardır dünyanın dört bir yanından insanları etkilemeye devam ediyor.&nbsp;Fotoğraf teknoloji gelişmeden önce ressamlar; ışık oyunlarını, renkleri, anları, insanların duygularını anlatmak için yüzyıllar boyunca üstün bir çaba sarfettiler. Fotoğrafçılık teknolojisi onun zamanında gelişmiş olsaydı Leonardo da Vinci acaba nasıl fotoğraflar çekerdi? Detaylara düşkünlüğüyle bilinen biri olarak perspektif, ışık ve gölge konusundaki ustalığı sayesinde, derinliği, hacmi ve dokuyu vurgulayan kompozisyonlar oluşturabilirdi. Anatomik çalışmalarındaki gibi insan bedeninin detaylarının fotoğraflarını çekebilir; mekanik çizimlerinde gördüğümüz karmaşık makinelerini ve icatlarını fotoğraflayabilirdi. Doğayı ve insan yüzlerini derinden incelemesi, onun portre ve manzara fotoğrafçılığında da bize sunacaklarının sınırı olmadığını düşündürtüyor.Fotoğrafçılık, özellikle gözle görülemeyen anları yakalayarak onları ölümsüzleştiren büyüleyici bir sanat. Samsung Galaxy S24 serisinde deneyimleme şansı bulduğumuz Space Zoom, AI Akıllı Galeri&nbsp;ve&nbsp;Yüksek Çözünürlük özellikleri de fotoğrafçılığın yeniden uyanışını haber veren yeni teknolojileri işaret ediyor.Detaylar, bir fotoğrafın ruhunu oluşturuyor ve gördüğümüz görsellerin ötesine geçip hikayenin içine dalmamızı sağlıyor. Galaxy S24'ün 5X yakınlaştırma özelliği bu detayları daha net olarak görebilmenin yeni bir yolu olarak telefonun yeni sürümüne eklenmiş durumda.Yapay zeka destekli araçlar, fotoğrafçıların daha önce ulaşamadıkları perspektifleri ve kompozisyonları keşfetmelerini sağlıyor; böylece yaratıcı potansiyellerini destekleyerek maksimuma çıkarıyor. Galaxy S24 Space Zoom özelliği, uzak mesafelerden bile detaylı çekim yapabilme yeteneği sunuyor. Bu, kullanıcılara uzak mesafedeki nesneleri netliği bozulmadan yakınlaştırabilme ve neredeyse da Vinci’nin derinliğini andıran detaylı çekimler yapabilme olanağı veriyor. Yapay zekanın derin öğrenme teknolojisi sayesinde süper çözünürlük sağlayarak, 2x/3x Optik Zoom ile tüm derecelerde mükemmel yakınlaştırma kalitesi sunuluyor. AI destekli fotoğrafçılık, geleneksel yöntemlerle ulaşılması zor kareleri mümkün kılarak, fotoğrafın bir hobinin ötesinde, güçlü ve etkileyici bir sanat formuna dönüşmesini sağlıyor.Akıllı Galeri ise çekilen fotoğrafları ve videoları otomatik olarak düzenleyerek içeriklerinizi kolayca yönetmenizi sağlıyor. Yapay zeka teknolojisiyle fotoğrafların arka planını tamamlatabiliyorsunuz ve otomatik doldurma özelliğiyle fotoğraftaki obje veya kişilerin yerini değiştirip boylarıyla oynayabiliyorsunuz. Fotoğraflardaki yansıma, çözünürlük düşüklüğü, gölge gibi fotoğrafın bütünlüğünü bozan kısımları otomatik olarak düzeltmek de oldukça pratik. Yüksek Çözünürlük özelliği olan 50 MP kamera, her çekimde renklere daha gerçekçi; görsel dokuya daha detaylı bir görünüm kazandırıyor. Bu özellik, detaylı ve canlı görüntüler elde etmek için oldukça ideal, özellikle doğa manzaraları ve portre fotoğraflarıyla ilgileniyorsanız etkisini deneyimlemek isteyebilirsiniz. Gelişmiş sensörler ve lensler sayesinde yüksek çözünürlüklü görüntüleme sunarak fotoğrafın her katmanında yer alan detayları da ortaya çıkarıyor.Fotoğrafçılıkta detayların önemi, yalnızca teknolojik gelişmelerle değil, aynı zamanda bu detayları sanatsal bir vizyonla birleştirebilen fotoğrafçıların becerisiyle de artıyor. Yapay zeka ve yüksek çözünürlüklü kameralar, fotoğrafın dilini zenginleştirirken, sanatçıların bu dili nasıl konuştukları, eserlerinin kalıcı etkisini belirleyen en önemli faktörlerden birisi. Fotoğrafçılık sanatı adeta bir Rönesans dönemine girerek, hem kullanılan çekim araçlarının teknik ve yapay zeka becerileri hem de derin bir sanatsal ifade biçimi olarak detaylara verilen önemle birlikte heyecanlı gelişimine devam ediyor.

Quando

Fotoğrafçılık, özellikle gözle görülemeyen anları yakalayarak onları ölümsüzleştiren büyüleyici bir sanat. Samsung Galaxy S24 serisinde deneyimleme şansı bulduğumuz Space Zoom, AI Akıllı Galeri ve Yüksek Çözünürlük özellikleri fotoğrafçılığın yeniden uyanışını haber veren yeni teknolojileri işaret ediyor.

Fotoğrafın Mona Lisa'sına ulaşmak için yapay zeka desteği

Maddi imkansızlıklar nedeniyle 40 yaşından sonra eline fırça alabilmesi ve hiçbir akademik eğitim görmemesi nedeniyle üslubu naif olarak nitelendirilirdi. Çalışmalarını Paris’te bulunan Salon des Independents&nbsp;yani Bağımsızlar Salonu’nda sergiledi ve gelecekte sanatsal kariyerini ilerletmesine yardımcı olacak nüfuzlu sanatçıların ilgisini çekmeyi burada başardı. Tabii yine de bazı Parisli gazetecilerin taşlarından kurtulamadı. Kimi gazeteciler onun eserleri için şu yorumu yaptılar: “Mösyö Rousseau gözleri kapalı, ayaklarıyla boyuyor.”&nbsp;Gördüğün üzere, her ne yaparsan yap insanlar seni bir şekilde eleştiriyor, taş atıyor. Bu, dünya kurulduğundan beri böyle.1858 yılına gelindiğindeyse bütün zamanını sanata adama imkânı yakalayabilmişti. Hayal gücüne seslenen ayrıntılı resimleri 19.yüzyıl sembolizminden ve psikolojiden ilham almış, ekseriyetle egzotik ortamları ve ilkel temaları içeriyordu.RüyaRessamın bence en önemli tablosundan biri olan Rüya (1910),&nbsp;bir divanda boylu boyunca uzanmış çıplak bir kadını (ki sanat tarihinin geleneksel konusudur) gösterir ama bir fark vardır. Bu kadın ormanın içindedir. Yabani meyve ağaçları tuvali doldurmuş vaziyette ve egzotik hayvanlar çalıların arasında belirirken karaltı halinde bir figür, flüte benzeyen bir enstrümanı çalarken gözümüzün içine bakmaktadır. Görelim:<img src="https://images.aposto.com/2023/5/6/1685799455371.jpeg" style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px; border-style: none; position: relative; cursor: pointer; padding: 0px 1px; box-sizing: border-box;" ratio="1.48" width="550" alt="Henri Rousseau-Rüya" fr-original-style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px;" fr-original-class="fr-draggable">Sağ alt köşeden sahneye giren yılan cennet bahçesi temasını akla getiriyor. Divanda boylu boyuna uzanan kadının kim olduğunu da hemen söyleyeyim. Henri’nin aşığı Polonyalı Yadwigha. Rousseau bu tablosu için “Kanepede uyuyan kadın, ormana götürüldüğünü, büyücünün enstrümanından gelen sesleri dinlediğini rüyasında görüyor” diye yazar. Yani rüya gören kişiyle rüyanın kendisi birleştirilmiş ve unsurların bu şekilde beklenmedik birleşimi ayrıntılı gerçekçilikle betimlenip gerçeküstücülüğe göz kırpmıştır.Rousseau kendine has bir tarz geliştirmişti. Yukarıda da söz ettiğim gibi, anatomi veya perspektif öğrenmediği için portreleri ve manzaraları genellikle çocuksu veya naif olarak nitelendirilmişti. Latince “nativus” sözcüğünden ve naif kavramından çıkan doğal, saf, yapmacıksız anlamına gelen bu sözcük genellikle eğitim görmemiş sanatçılar için kullanılırdı.

Yıldızlı Bir Hikâye

Henri Rousseau mesleği nedeniyle Le Douanier (gümrük memuru) olarak tanınıyordu. Orta yaşlarında resme başlamış bir ressamdı. 

Gümrük Memuru Henri Rousseau

Onun müthiş eserini izlemeden önce Kuzey Rönesansı’nın, İtalyan Rönesansı’ndan nasıl ayrıldığına bir bakalım.Ortaçağ Sanatı, Rönesans Dönemi’nden önce aşağı yukarı böyle çalışmalar içeriyordu. İncil ve Hıristiyan mitinin hikayelerini görsel biçimde anlatmakla ilgiliydi.<img src="https://images.aposto.com/2022/10/6/1669467888591.jpeg" style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px; border-style: none; position: relative; cursor: pointer; padding: 0px 1px; box-sizing: border-box;" ratio="0.79" width="550" alt="Ortaçağ Sanatı" fr-original-style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px;" fr-original-class="fr-draggable">Gerçekçilik bu sanatçılar için önemli değildi; onlar için verilen mesaj önemliydi. Perspektif, derinlik falan aramamak lazım böyle resimlerde. Azizlerin tanınması önemliydi, gerçekçi bir şekilde çizilmeleri değil.Ve zaman geçtikçe sadece İncil'den sahneler çizmediler. Ayrıca Orta Çağ'daki yaşamı da tasvir ettiler: ziyafetler, avlar ve şövalye turnuvalarını da çizdiler.<img src="https://images.aposto.com/2022/10/6/1669467942731.jpeg" style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px; border-style: none; position: relative; cursor: pointer; padding: 0px 1px; box-sizing: border-box;" ratio="0.73" width="550" alt="Ortaçağ Sanatı 2" fr-original-style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px;" fr-original-class="fr-draggable"> Ancak İtalya'da -ilk olarak 1300'lerin başında Giotto aracılığıyla, ardından bir asır sonra Masaccio aracılığıyla- perspektif sanata dahil edildi.&nbsp;Resimler artık üç boyutluydu. İnsanların ağırlığı vardı. İşler daha gerçekçi hale geldi.<img src="https://images.aposto.com/2022/10/6/1669467988943.jpeg" style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px; border-style: none; position: relative; cursor: pointer; padding: 0px 1px; box-sizing: border-box;" ratio="2.18" width="550" alt="Massaccio 1425" fr-original-style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px;" fr-original-class="fr-draggable"> Farklı dönemlerde yapılmış İsa’nın doğumunu önceden Meryem’e bildirilmesi konusunu ele alan şu iki tabloya bir bakalım.<img src="https://images.aposto.com/2022/10/6/1669468017145.jpeg" style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px; border-style: none; position: relative; cursor: pointer; padding: 0px 1px; box-sizing: border-box;" ratio="0.69" width="550" alt="Annunciation Medieval Art" fr-original-style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px;" fr-original-class="fr-draggable"> <img src="https://images.aposto.com/2022/10/6/1669468059896.jpeg" style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px; border-style: none; position: relative; cursor: pointer; padding: 0px 1px; box-sizing: border-box;" ratio="0.92" width="550" alt="Annunciation Renaissance" fr-original-style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px;" fr-original-class="fr-draggable"> Fakat "İdeal güzelliğe" olan bu Klasik ilgi Kuzey Avrupa'ya yayılmadı, sadece perspektifin keşfi yayıldı.Geleneksel Ortaçağ sanatının aynı gösteriş ve savurganlığı ve karmaşık kompozisyonlar büyük ölçüde korundular. Görelim.<img src="https://images.aposto.com/2022/10/6/1669468121050.jpeg" style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px; border-style: none; position: relative; cursor: pointer; padding: 0px 1px; box-sizing: border-box;" ratio="1.59" width="550" alt="The Adoration of the Magi" fr-original-style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px;" fr-original-class="fr-draggable">Desenlere olan bu ilgi, detaylara - zırh, taş, kumaş ve işleme detaylarına - hayranlık duymaya dönüşmüştü.Bu da Kuzey Avrupa ile İtalya arasında gerçek bir tarz farkı yarattı.Dönemin büyük İtalyan sanatçıları, ideal güzellik, gerçekçi formlar ve temiz, uyumlu kompozisyonlara odaklanarak İncil ve Klasik mitolojiden sahneler çiziyorlardı..<img src="https://images.aposto.com/2022/10/6/1669468296016.jpeg" style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px; border-style: none; position: relative; cursor: pointer; padding: 0px 1px; box-sizing: border-box;" ratio="0.45" width="550" alt="Mantegna" fr-original-style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px;" fr-original-class="fr-draggable"> Kuzey Avrupalı ressamlar; bu yeni sanatsal becerileri, İncil’in mesajlarına, sıradan hayatlara ve ayrıntılı desenlere olan ilgileri artırmak için kullanıyorlardı.15. yüzyılın başlarında büyük Limbourg Kardeşlerin çalışmalarında olduğu gibi:<img src="https://images.aposto.com/2022/10/6/1669468333063.jpeg" style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px; border-style: none; position: relative; cursor: pointer; padding: 0px 1px; box-sizing: border-box;" ratio="0.65" width="550" alt="tres riches heures" fr-original-style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px;" fr-original-class="fr-draggable"> Ve nihayet 1390'da Hollanda'da doğan ve Gotik akımı uç noktalarına taşıyacak olan Jan van Eyck sahneyi devraldı.En büyük başarısı, resme neredeyse inanılmaz bir detay ve doku gerçekçiliği getirmekti.<img src="https://images.aposto.com/2022/10/6/1669468395848.jpeg" style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px; border-style: none; position: relative; cursor: pointer; padding: 0px 1px; box-sizing: border-box;" ratio="0.72" width="550" alt="ghent altarpiece detay" fr-original-style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px;" fr-original-class="fr-draggable">Şu detay işçiliğine, gerçekliğe hayran olmamak elde değil..Resmin düzgün, mine gibi işlenmiş yüzeyi, beziryağı ile karıştırılmış pigmentsırın sayısız kere uygulanmasıyla elde edilmiş; daha sonra cilalanmıştır. BU tekniği kullanan Jan van Eyck ve kardeşi Hubert yağlıboya resmi icat etmiş sayılmaktadır.<img src="https://images.aposto.com/2022/10/6/1669468451804.jpeg" style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px; border-style: none; position: relative; cursor: pointer; padding: 0px 1px; box-sizing: border-box;" ratio="0.73" width="550" alt="Ghent Altarpiece, completed in 1432" fr-original-style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px;" fr-original-class="fr-draggable">Şurada tasvir edilen Meryem Ana’ya, mücevherlere kumaşa bir bak.. Gerçeğe benzerliği dehşet verici!Ki Jan van Eyck bunları yaparken Da Vinci daha doğmamıştı bile.

 Jan van Eyck Erken Kuzey Rönesansı’nın en iyi ressamlarından biriydi. 

Jan van Eyck ve Kuzey Rönesansı

Tekniklerden biri Repoussior, sol taraftaki perde (tiyatro sahnesi gibi)gözümüzü ilk o perdeden başlatarak yandaki sahneye dikkatimizi çekiyor ve ön tarafta o perdeyi kullanarak derinlik sağlıyor.<img src="https://images.aposto.com/2022/0/0/1641725712570.jpeg" style="display: block; float: none; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px; border-style: none; position: relative; cursor: pointer; padding: 0px 1px; box-sizing: border-box;" ratio="0.84" width="550" fr-original-style="display: block; float: none; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px;" fr-original-class="fr-draggable"> Işık kullanımı, gölge kullanımı, derinlik ve yüzey illüzyonu yaratır, "camera obscura" etkisi, perdenin hemen yanındaki izleyicileri oturması için davet eden o sandalye ve diğerleri.. Bu arada Vermeer bu resmi çok zor şartlar altında yaşamasına ve paraya ihtiyaç duyduğu halde satmamıştır.Kumaş akıl almaz derecede gerçekçidir. Resimdeki her detay farklı bir önem taşımaktadır. Örneğin; Masanın üstünde duran o klasik Yunan heykeline ait gibi görünen bir çalışma, &nbsp;bir maske gibi resim sanatının kaynağına mı atıf yapıyordu?Resimdeki derinlik ve perspektif kullanımı bu tekniklerden biridir. İki boyutlu bir yüzeye üç boyutlu izlenim vermek için kullanılan/bilinen teknikleri birleştiği bir tablodur Resim Alegorisi.Resimde bulunan kadın ise tarih musesi Clio'dur. Clio 9 museden biridir ve müzik, dans, tarihin tanrıçasıdır.&nbsp;Elinde trompet, başında defne yaprağından bir taç ve elinde kitap tutan bir figürdür Clio. Başındaki defne yapraklarından taç, sonsuz yaşamın ve zaferin sembolüdür.Ve resim içinde resim yapan bir ressaamın, tuvale nereden başladığına bakın.. defne yaprakları.

perspektif ile ilgili hikayeler