Berrak zihinler için yalın, zengin, bağımsız bir Türkçe dijital medya üyeliği.
Ücretsiz Kaydol →
Eralp Ersoy
Sipay’da Hazine Direktörü.
Teorik yaklaşımda, bir tüketicinin para karşılığı yapacağı bir takasa dair kararlarını tamamen rasyonel bir çerçevede verdiği kabul edilse de bu mekanizma gerçek hayatta her zaman böyle çalışmıyor. Literatürdeki adıyla zihinsel muhasebe, yaptığımız değer kıyaslarında bizi teorik rasyonaliteden uzaklaştıran kavramların başında yer alıyor.

Karar verme süreçlerimizde çoğu zaman farkında dahi olmadığımız yönlendirmelere maruz kalıyoruz. Sıklıkla zararlı olmayan ancak zaman zaman ilişkili tarafa fayda sağlamak üzerine kurgulanan bu yönlendirme süreci, davranışsal iktisat literatüründe “dürtme" başlığı altında inceleniyor.

İktisat teorisine göre insanlar, faydalarını maksimize edecek tercihleri yaparlar. Öte yandan gerçek hayatta sınırlı bilgiler, yaşanmışlıklar, tercihler ve hatta zaman kısıtları gibi başka diğer unsurlar söz konusu tercihleri mükemmel yapmamızı engeller. Bu sebeplerle de kararlarımızın mükemmel olması pratikte mümkün değildir. Karşılaştığımız yol ayrımlarında “yeterince iyi” görünen bir seçeneğe yönelmemiz de bundandır. İşte, sınırlı akılcılık kavramı tam da gerçekliği tanımlamak için kullanılır.

İnsanlar bedava kelimesini duyduklarında, zaman zaman mantıklarını bir kenara bırakarak bir ürüne veya hizmete yönelme eğilimi gösterir. Günümüzde davranışsal ekonomi literatüründe “Sıfır Fiyat Etkisi” olarak tanımlanan bu kavram, bedava sözcüğünün ekonomik kararlarımız üzerindeki güçlü etkisini irdelemek için kullanılıyor.

Tüketici Güveni Paradoksu, en kısa haliyle insanların harcamalarını zaman zaman ekonomik durum beklentilerine göre yapmadıkları tezi olarak tanımlanabilir. Bu kısa tanım hanehalkının geleceğe dair beklentilerinin kötü olmasına rağmen harcamalarını kısmadığı dönemler şeklinde de açılabilir.

Risk-On ve Risk-Off terimleri, temel olarak yatırımcıların risk iştahlarını, daha doğrusu risk alma aşamasındaki temel davranış örüntülerini sınıflandırmak adına kullanılan ifadelerdir.

Trump’ın uzun zamandır dillendirdiği, seçim kampanyasının da odak noktalarından biri olarak konumlandırdığı gümrük tarifeleri düzenlemeleri hızlı adımlarla devreye alındı.Atılan adımlar, yapılan ertelemeler, uygulanan istisnalar ve piyasa fiyatlamaları gündemin ilk sırasındaki yerini korurken sürecin ülkemizin makro görünümü olası etkilerini de değerlendirmekte fayda bulunuyor.

En yakın kelime anlamı oynaklık olan volatilite terimi, hemen her yatırımcının finansal kayba uğramamak adına yürüttüğü mücadelenin karşı cephesindeki unsurlarının başında geliyor. Teknik olarak, bir finansal varlığın değerinde belirli bir zaman aralığında gözlenen değer değişiminin standart sapması anlamına gelen bu kavramı bugünlerde yeniden sıklıkla duyuyoruz.

Enflasyon çıpası bir ekonomide istikrarının sağlanması ve uzun vadede enflasyonun hangi seviyede oluşacağına dair ilan edilen hedef olarak özetlenebilir. Bu hedefleme ve ilan genellikle merkez para otoriteleri tarafından yapılır. Hedefin gerçekleşmesi de aynı şekilde genellikle merkez bankalarının sorumluluğundadır.

Trump’ın başkan seçilmesinin ardından özellikle dış politikada attığı ve atabileceği adımlar küresel ekonomi gündeminin ana başlıkları haline geldi. Bu senaryolar kümesi içinde belki en az gümrük tarifeleri kadar önemli olan bir konu da Trump ile Powell’ın çalkantılı ilişkisi.
