Berrak zihinler için yalın, zengin, bağımsız bir Türkçe dijital medya üyeliği.
Ücretsiz Kaydol →Burak İhsan Çetinçeker
Strateji Portföy Yönetimi A.Ş. genel müdürü ve fon yöneticisi. İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Ekonometri bölümünde lisans eğitimini tamamlayan Çetinçeker, kariyerine 2009 yılında Strateji Menkul Değerler A.Ş.'de başladı. 2015 yılından beri Strateji Portföy Yönetimi A.Ş. genel müdürü ve fon yöneticisi olarak çalışıyor.
“Jeopolitik, coğrafi düzlemde oynanan bir alan ve güç kazanma mücadelesidir.”
Borsa İstanbul, 2013 yılında “daha hızlı emir işleme ve gelişmiş şeffaflık sağlayan son teknoloji işlem platformu” olarak tanıttığı BISTECH'in devreye alınmasıyla bir dönüşüm başlattı. Bu dönüşüm, HFT fonlarının Türkiye pazarına girmesi için gerekli bir ön koşuldu. Ancak faydalarının gerçekleşip gerçekleşmediği yahut genele ne kadar yayıldığı tartışması bir yana, tartışma götürmez zarar ve riskleri beraberinde getirdi.
Yatırımcı travması, finansal piyasalardaki kayıplar ya da beklenmedik dalgalanmalar sonucunda ortaya çıkan, yatırımcıların duygusal ve psikolojik sağlığını olumsuz etkileyen bir durumdur
Resmi verilere göre Türkiye’de yüz yetmişin üzerinde mühendislik fakültesi, bu fakültelerin altında ise yüzlerce bölüm var ve her yıl on binlerce yeni mühendis üniversitelerden mezun oluyor. Tüm bu mühendisliklerin dışında, bilhassa son iki yılda borsamızda revaçta olan başka bir mühendislik türü var ki, bu mühendisliği icra eden meslek erbabının hareketleri milyonlarca insanın portföyünü, dolayısıyla hayatını etkiliyor.
Yatırım işi, üzerine çokça konuşulan, özlü sözler söylenen ve karmaşıklaştırıldıkça cazibesi artan bir hadise olsa da günün sonunda para kazanmak gailesinden başka bir şey değil. Yani özünde, tam kalbinde para var. Dolayısıyla yatırımın psikolojisine dair bir şeyler söylemek esasında paranın psikolojisini konuşmak demek.
Her savaşın bir hukuku, her oyunun bir zarafeti olmalı. Etik, alanda olmanın birincil ve pazarlığa kapalı unsuru kabul edilmeli. Asimetrik bilginin ekosistemi zehirleyen toksik bir atık olduğu bilincine ulaşılmalı ve "herkes yapıyor" tuzağına düşmekten kaçınılmalı.
Bu yazının konusu, dolaysız olarak verilmiş yatırım fenomeninden ziyade, onun dolaylı sonucu olan sosyal medya fenomenleri, daha doğrusu, onların kitlelere ve kitlelerin oluşturduğu piyasalara etkileri olacak.
İnsan, bilhassa yatırım söz konusu olduğunda hızla aslına, evcilleşmemiş zamanlarına dönmeye teşne bir varlık. Sermaye piyasalarını türlü hayvanatın oluşturduğu bir orman olarak betimlemek, bize bu piyasada orman kanunlarını uygulamak için büyük bir kabiliyet alanı yaratıyor.