<h2 fr-original-style="" style="margin: 0px; color: rgba(0, 0, 0, 0.85); font-weight: 500; padding: 0px; box-sizing: border-box;">Yoksunluğun başkenti Hatay</h2><img src="https://images.aposto.com/2024/3/4/1714053608745.jpeg" style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px; border-style: none; position: relative; cursor: pointer; padding: 0px 1px; box-sizing: border-box;" width="550" ratio="1.54" fr-original-style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px;" fr-original-class="fr-draggable">Hatay, biricikliğiyle tüm ülkenin pamuklara sarması gereken bir mücevherken, yıkıcı bir savaş sonrası normalleşmeye çalışan bozkır kentlerinde yaşanan o donuk yalnızlığı iliklerinize kadar hissettiğiniz bir cesede dönüşmüş. İnsanlar yaşıyor ama sanki sadece nefes alıyorlar.Yazı ve fotoğraflar:&nbsp;<a fr-original-style="" href="https://aposto.com/a/utku-basar" rel="noopener noreferrer" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">Utku Başar</a>Hayatımdaki en güzel yemeği Keşimir’in Pakistan tarafında, dağ başındaki bir Kızılay Kampı’nda yedim. Kampa girdiğimizde saat geceyarısını biraz geçiyordu. Kameraman arkadaşımla günlerdir doğru düzgün yemek yemediğimizi öğrendiklerinde aşçıyı yatağından kaldırdılar. Aşçı büyük bir nezaketle, uyku mahmuru, akşamdan kalanlardan birer tabldot getirdi.Soğuk pirinç pilavı, soğuk kavurma ve kağıt bardakta sütlaç.2005’te Pakistan’da en az 75 bin kişinin öldüğü depremden ve büyük bir insani trajediden aklımda sadece o yemek kaldı. Açlıktan ziyade yoksunluk hissini net olarak yaşadığım birkaç günün sonrasıydı.Hayatın sıradanlığında çok kolay eriştiğin herhangi bir şeyi bulamamanın hissi gariptir.Aradan geçen yıllarda askerlik yaptım, insani krizlerde ve çatışma bölgelerinde çalıştım. Bu hisse alıştığımı düşünürdüm. Ta ki yakın zamanda Hatay’a gidene kadar.Yüzde 80’i yıkılmış bir kentten aklında ne kaldı diye sorarsanız nispeten daha az yıkım olan Defne’de misafir olduğumuz evin büyük hanımı Bedia teyzenin tepsi kebabı ve zahter salatası dışında, hiç. Kentte üzerinize çöken o büyük yoksunluk ve çaresizlik hissini tarif etmek ise çok zor.<h2 fr-original-style="" style="margin: 0px; color: rgba(0, 0, 0, 0.85); font-weight: 500; padding: 0px; box-sizing: border-box;">Anıları 'hapishanesine' dönüşmüş bir kent</h2>Hatay’a eğer kara yoluyla gitmeyecekseniz daha düne kadar Adana’ya uçakla gidip oradan geçiyordunuz. Çünkü Hatay Havaalanı’ndan uçaklar bazen kalkabiliyor, ama inemiyordu. Pist son bir buçuk yıl içinde güvenli iniş kalkışa elverişli şekilde onarılmamıştı. Biz öyle gittik.Bir kriz bölgesine gittiğiniz, daha varmadan yüzünüze çarpıyordu. Bu aslında bir gazeteci için gözlem anlamında "şanslı" bir durum. Kara yolunda, yıkım yaşamış uzak ilçelerin yanından geçiyorsunuz ama Hatay’da sizi bekleyenlerle ilgili çok ipucu yok.Yıkıntılardan yayılan asbestin büyük bir problem olduğu kente girmeden, merkeze 1 saat uzaklıktaki Belen’deki üç eczanede basit cerrahi tip dışında maske aradık. Cevap tek kelime:&nbsp;“Gelmiyor.” <p contenteditable="false" fr-original-class="custom-button-wrapper fr-deletable" fr-original-style="text-align:center" style="text-align: center; margin-top: 0px; margin-bottom: 1em; box-sizing: border-box;"><a bgcolor="#090909" color="#fefefe" contenteditable="false" fr-original-class="custom-button-link" fr-original-style="background-color:#090909 !important;color:#fafbfc !important" href="https://aposto.com/s/yoksunlugun-baskenti-hatay?a=customButton" rel="noreferrer" style="background-color: rgb(9, 9, 9) !important; color: rgb(250, 251, 252) !important; text-decoration: none; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">YAZININ DEVAMI</a>

Spektrum

<h2 fr-original-style="" style="margin: 0px; color: rgba(0, 0, 0, 0.85); font-weight: 500; padding: 0px; box-sizing: border-box;">Dün gece:&nbsp;</h2>Kahramanmaraş'ta meydana gelen depremlerin ardından iki kentte arama kurtarma çalışmaları devam ederken 9 ilde ise enkaz kaldırma çalışmaları sürüyor; ancak dün saat 20:04'te merkez üssü Hatay'ın Samandağ ilçesi olan 6.4 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Depremden 3 dakika sonra merkez üssü Samandağ ilçesi olan 5.8'lik bir deprem daha yaşandı. AFAD, saat 20:19'da ve 20:24'te 5.2 büyüklüğünde sarsıntılar meydana geldiğini açıkladı.&nbsp;Hatay merkezli deprem Suriye, Lübnan, Ürdün, Irak, Filistin, İsrail ve Mısır'da da hissedildi.<h2 fr-original-style="" style="margin: 0px; color: rgba(0, 0, 0, 0.85); font-weight: 500; padding: 0px; box-sizing: border-box;">Soylu'dan son durum&nbsp;</h2>İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Hatay'da gerçekleşen depremlerin ardından yaptığı açıklamada şunları söyledi:&nbsp;<blockquote fr-original-style="color: rgb(9, 9, 9); border-color: rgb(255, 225, 68); border-width: 4px; font-style: italic; padding-left: 10px;" style="color: rgb(9, 9, 9); border-color: rgb(255, 225, 68); border-width: 4px; font-style: italic; padding-left: 10px; margin: 0px 0px 1em; border-left-style: solid; box-sizing: border-box;">"Defne merkezli 6,4 büyüklüğünde müstakil depremin ardından bütün ekiplerimiz alanı taramaya başladı. Tarama neticesinde biri Antakya, biri Defne, biri Samandağı olmak üzere 3 vatandaşımızın hayatını kaybettiği bilgisine ulaştık. 213 vatandaşımız hastanelere sevkedildi. Üç enkazda arama ve kurtarma çalışmaları yapılıyor. 42 ihbar geldi, 42 ihbara da gidildi. 39 ihbarda ufak müdahalelerle enkazlardan çıkarıldı. Hocalarımızla yaptığımız değerlendirme sonrası Antakya’da fayın bir bölümünün daha kırıldığını değerlendirmesi var."&nbsp;</blockquote>Riskli binalara girilmemesi uyarısını tekrar eden Soylu "Eşya taşıması yapılıyor, bu son derece riskli ve yanlış. Hem artçı depremler devam ediyor, ağır hasarlı ya da ne olduğu bilinmeyen binalara girilmesi bir artçı depremde başka türlü felaketlere sebebiyet verebilir." dedi.&nbsp;<h2 fr-original-style="" style="margin: 0px; color: rgba(0, 0, 0, 0.85); font-weight: 500; padding: 0px; box-sizing: border-box;">Diğer açıklamalar&nbsp;</h2>Depremlerin ardından artçı sarsıntılar gece boyu devam etti. Hatay merkezli 4 büyüklüğüne varan onlarca sarsıntı meydana geldi. Hatay Valisi Rahmi Doğan,&nbsp;"Kentte deprem nedeniyle bazı ihbarlar aldık, bunları değerlendiriyoruz, taramalarımız sürüyor" açıklamasında bulundu.Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, "Hatay merkezli depremlerle ilgili incelemelerimiz devam ediyor. Vatandaşlarımızın hasarlı binalardan uzak durmalarını rica ediyoruz. İlk andan itibaren ekiplerimiz sahadalar. Anında müdahaleler gerçekleştirildi. Şu ana kadar 28 ihbar mevcut." dedi. Oktay, depremin ardından 8 yaralı olduğunu bildirdi.Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş,&nbsp;"Bazı binalar yıkıldı, enkaz altında kalanlar var" açıklamasında bulundu.Defne Belediye Başkanı İbrahim Güzel, "Çok kötü durumdayız. Kahramanmaraş depreminde çok sayıda yurttaşımız hayatını kaybetti. Şu an ki deprem onun 3 katı. İhbarları alıp valiliğe iletiyoruz. Bittik. Diyecek bir lafım yok." dedi.Hastane tahliye edildi:&nbsp;Depremin ardından Mustafa Kemal Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi'nde hastalar, personelin yönlendirmesiyle hastane bahçesine çıkartılırken, yoğun ve yataklı hastalar ise refakatçileri ve hastane çalışanlarının yardımıyla binadan çıkartıldı. Yoğun bakım ünitesinde tedavi gören hastalar daha sonra ambulanslarla sahra hastanelerine taşındı.Gaziantep ve Adana'dan açıklamalar:&nbsp;Gaziantep Valisi Davut Gül, Hatay'da meydana gelen depremlerde kentte bir metruk binada kısmi çökme olduğunu, herhangi bir can kaybının yaşanmadığını bildirdi. Adana Valisi Süleyman Elban ise deprem nedeniyle kentte herhangi bir yıkımın yaşanmadığın söyledi.&nbsp;Prof. Dr. Naci Görür, Hatay havzasının enerjisini boşalttığını, artık bu fay üzerinde daha büyük bir deprem beklemediklerini dile getirdi. Görür, Bingöl ve Adana’ya yönelik uyarısını yineleyerek şu ifadeleri kullandı:&nbsp;<blockquote fr-original-style="color: rgb(9, 9, 9); border-color: rgb(255, 225, 68); border-width: 4px; font-style: italic; padding-left: 10px;" style="color: rgb(9, 9, 9); border-color: rgb(255, 225, 68); border-width: 4px; font-style: italic; padding-left: 10px; margin: 0px 0px 1em; border-left-style: solid; box-sizing: border-box;">"Bu Doğu Anadolu fayı büyük ölçüde sadece Bingöl Karlıova hariç çok büyük ölçüde enerjisini boşalttı diye düşünüyorum. Bir Adana yöresi kaldı, bu Doğu Anadolu fayının bir uzantısı. Adana’da da belli büyüklükte bir deprem bekliyoruz. Bu da gerçekleşirse tahmin ediyorum ki Doğu Anadolu fayı ve Ölüdeniz fayı bizim Türkiye sınırları içerisinde enerjinin önemli bir kısmını boşaltarak bir suskunluğun içerisine girecek demektir."</blockquote><h2 fr-original-style="" style="margin: 0px; color: rgba(0, 0, 0, 0.85); font-weight: 500; padding: 0px; box-sizing: border-box;">Dün sabah:&nbsp;</h2>Deprem bölgelerinde çalışmalar devam ederken dün AFAD Başkanı Yunus Sezer, Kahramanmaraş merkezli depremlerde 41 bin 156 kişinin&nbsp;hayatını kaybettiğini açıkladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, MHP lideri Devlet Bahçeli ile Hatay'ı ziyaret etti. Kahramanmaraş'ın üçte birinin oturulamaz hâle geldiğini söyleyen Erdoğan, "Kahramanmaraş'ta mart ayı içinde 45 bin 67 konutun temelini atarak inşasına başlıyoruz. Mart ayında 11 ilimizde 200 bin konutun inşası için ilk adımı atıyoruz." dedi.&nbsp;Cumhurbaşkanı Erdoğan, deprem bölgesinde yaptığı açıklamada ayrıca 20 milyar liralık deprem bölgesi işletme ve yatırım destek paketi hazırlandığını ve daha önce 250 milyar lira olarak açıklanan Kredi Garanti Fonu (KGF) destek paketinin miktarının 350 milyar liraya yükseltildiğini açıkladı. Erdoğan ayrıca ağır hasar gören il ve ilçelerde yaşayanların kredi borçlarının 6 ay, bölgedeki diğer yerlerde yaşayanların kredi borçlarının 1 ay, depremden etkilenen illerdeki TOKİ ödemelerinin ise 3 ay süreyle ertelendiğini duyurdu.<p data-reactid=".hgq8qsr6dw.0.2.0.0.1.0.$lx-commentary.$lx-commentary.2.0.1.1.1:$post-63f33df18f4dbc302129b206.0.6.0.0:$post_0" fr-original-style="" style="margin-top: 0px; margin-bottom: 1em; box-sizing: border-box;">Eğitime 3 kategori: Millî Eğitim Bakanı Mahmut Özer, depremin etkilediği 11 ilden 10'unu 3 kategoriye ayırdıklarını belirterek,&nbsp;"Adana, Kilis, Diyarbakır ve Şanlıurfa'da 1 Mart itibarıyla, Gaziantep ve Osmaniye'de 13 Mart itibarıyla, Adıyaman, Malatya, Kahramanmaraş ve Hatay'da ise 27 Mart itibarıyla eğitim öğretime başlıyoruz."&nbsp;dedi.&nbsp;<p data-reactid=".hgq8qsr6dw.0.2.0.0.1.0.$lx-commentary.$lx-commentary.2.0.1.1.1:$post-63f33df18f4dbc302129b206.0.6.0.0:$post_0" fr-original-style="" style="margin-top: 0px; margin-bottom: 1em; box-sizing: border-box;">Çocuklar:&nbsp;Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, "1788 refakatsiz çocuğumuzun 1225'ini ailesine teslim ettik, 479'unun hâlâ hastanede tedavisi devam ediyor" dedi. Çocukların çok yakından takip edildiğini belirten Yanık,&nbsp;"Bizim devlet olarak herhangi bir şekilde refakatsiz bir çocuğu bir derneğe, vakıfa, STK’ya herhangi bir yere teslim etmemiz söz konusu değildir." diye konuştu.&nbsp;"Dayanıklı yollar":&nbsp;Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, depremde ulaşımın aksamadığını belirterek, "Yunanistan büyüklüğündeki coğrafyayı etkileyen bir depremde sadece birkaç yolumuz etkilendi. Hakikaten yaptığımız altyapılar, yaptığımız yollar. Bu kadar dayanıklı yollar sayesinde ulaşımı kesintisiz sağlamış olduk"&nbsp;dedi.&nbsp;Akşener'den tepki: İYİ Parti lideri Akşener, Diyarbakır'ı ziyaret etti. Üniversiteler için uzaktan eğitim kararı verilmesine tepki gösteren Akşener "Derhal bu olmayacak karardan vazgeçin. Bıktık atanmışların talimat vermesinden" ifadelerini kullandı.Araştırma: CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun, depremin büyük yıkıma yol açtığı Hatay’da, uzmanlardan oluşturulacak bir heyetin Hatay Büyükşehir Belediyesi, Arsuz Belediyesi, Defne Belediyesi ve Samandağ Belediyesi’nin depremin sonuçlarındaki sorumluluklarının araştırılması için talimat verdiği bildirildi.Patlama: Şanlıurfa'da Bahçelievler Mahallesi'nde 7 katlı binanın girişindeki iş yerinde henüz belirlenemeyen nedenle doğal gaz patlamasının meydana geldiği bildirildi. İlk belirlemelere göre; patlama nedeniyle 2 kişi hayatını kaybetti, 8 kişi yaralandı.

Aposto Gündem

Hatay'da dün saat 20:04'te merkez üssü Defne ilçesi olan 6.4 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Depremden 3 dakika sonra merkez üssü Samandağ ilçesi olan 5.8'lik bir deprem daha meydana geldi. 

Merkez üssü: Hatay

AFAD, Hatay'da meydana gelen depremlerin ardından deniz seviyesinde 50 cm'e kadar yükselme riskine karşılık, vatandaşları sahil şeridinden uzak durmaları yönünde uyardı.&nbsp;<a data-type="embed" fr-original-style="" href="https://twitter.com/AFADBaskanlik/status/1627729015946547205" rel="noopener noreferrer" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank"><img src="https://embed.apos.to/assets/2023/1/2023-02-20T18:08:44.199Z.png" style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px; border-style: none; position: relative; cursor: pointer; padding: 0px 1px; box-sizing: border-box;" ratio="1.30" width="550" fr-original-style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px;" fr-original-class="fr-draggable"></a><a fr-original-style="" href="https://twitter.com/medyablok/status/1627735764694929408" rel="noopener noreferrer" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş</a>, NTV canlı yayınında "Bazı binalarımız yıkıldı. Antakya, Defne, Samandağ ve Altınözü'nde önceden hasar görmüş binalarda enkaz altında kalanlar var." açıklamasında bulundu.Mersin Valiliği de deniz kıyısından uzak durulması yönünde uyarıda bulundu:&nbsp;<a data-type="embed" fr-original-style="" href="https://twitter.com/mersinvaliligi/status/1627731821235474440" rel="noopener noreferrer" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank"><img src="https://embed.apos.to/assets/2023/1/2023-02-20T18:27:22.590Z.png" style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px; border-style: none; position: relative; cursor: pointer; padding: 0px 1px; box-sizing: border-box;" fr-original-style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px;" fr-original-class="fr-draggable"></a>Depremin ardından Avrupa-Akdeniz Sismoloji Merkezi de tsunami uyarısı vermişti:&nbsp;<a data-type="embed" fr-original-style="" href="https://twitter.com/LastQuake/status/1627720902166052870" rel="noopener noreferrer" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank"><img src="https://embed.apos.to/assets/2023/1/2023-02-20T18:16:51.958Z.png" style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px; border-style: none; position: relative; cursor: pointer; padding: 0px 1px; box-sizing: border-box;" ratio="0.40" width="550" fr-original-style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px;" fr-original-class="fr-draggable"></a>

Lütfü Savaş: Enkaz altında kalanlar var

🔔 AFAD: Sahil şeridinden uzak durulmalı

AFAD ve Kandilli Rasathanesi, Hatay'da merkez üssü Defne ilçesi olan 6.4 büyüklüğünde deprem meydana geldiğini duyurdu. Depremin derinliği ise 7.7 km olarak ölçüldü.&nbsp;Defne'deki depremden 3 dakika sonra Samandağ merkezli 5.8 büyüklüğünde bir deprem daha meydana geldi.Depremlerin Hatay başta olmak üzere Mersin, Adana, Gaziantep ve Kahramanmaraş gibi deprem bölgelerinde hissedildiği bildirildi.<a data-type="embed" fr-original-style="" href="https://twitter.com/AFADBaskanlik/status/1627721159558012928" rel="noopener noreferrer" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank"><img src="https://embed.apos.to/assets/2023/1/2023-02-20T17:31:44.477Z.png" style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px; border-style: none; position: relative; cursor: pointer; padding: 0px 1px; box-sizing: border-box;" fr-original-style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px;" fr-original-class="fr-draggable"></a>

Merkez üssü Defne olan 6.4 büyüklüğündeki depremin ardından Samandağ da 5.8 ile sarsıldı

🚨 Hatay'da 6.4 büyüklüğünde deprem

• Uçan Süpürge Vakfı Yerel Kadın Muhabirler Ağı’ndan&nbsp;muhabirler Alisa Çiçek Akyol, Ceren Kurt, Deniz Yılmaz, Evrim Demir, Özlem Kadıköylü, Şeyma Monis, Nagihan Konukçu Ergün, deprem bölgelerinde arama kurtarma çalışmalarını takip etti. Bölgeden bilgi aldığımız muhabirler şu bilgileri paylaştı:&nbsp;<ul fr-original-style="padding-inline-start: 20px;" style="padding-inline-start: 20px; margin-top: 0px; margin-bottom: 1em; list-style-position: inside; box-sizing: border-box;"><li dir="ltr" fr-original-style="" style="box-sizing: border-box;">Kahramanmaraş’ın Onikişubat ilçesinde hâlâ AFAD’ın ulaşamadığı ya da ekip/ekipman eksikliği sebebiyle kurtarma faaliyeti gerçekleştiremediği enkazlar var. Bölgedeki depremzedeler yardım bekliyor. Bölgede çadır ve suya ihtiyaç olduğu belirtiliyor.&nbsp;</li><li dir="ltr" fr-original-style="" style="box-sizing: border-box;">Hatay’da özellikle besin değeri yüksek konserve yiyeceklere ihtiyaç olduğu aktarıldı. Antakya’da, İskenderun’da ve Defne’de AFAD’ın ulaşamadığı, ekip/ekipman eksikliği sebebiyle kurtarma faaliyeti gerçekleştirilemediği enkazlar bulunuyor. Hava karardığında kurtarma faaliyetlerine devam edilebilmesi için her türlü ışık kaynağına ihtiyaç duyulduğu belirtiliyor. Bölgede ekmek, su ve yakıt talep edildiği aktarılıyor.&nbsp;</li></ul><img src="https://images.aposto.com/2023/1/3/1675890905138.jpeg" style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px; border-style: none; position: relative; cursor: pointer; padding: 0px 1px; box-sizing: border-box;" width="550" ratio="1.34" fr-original-style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px;" fr-original-class="fr-draggable"><ul fr-original-style="padding-inline-start: 20px;" style="padding-inline-start: 20px; margin-top: 0px; margin-bottom: 1em; list-style-position: inside; box-sizing: border-box;"><li dir="ltr" fr-original-style="" style="box-sizing: border-box;">Gaziantep’te vatandaşların araçlarında, kamyonlarında, minibüslerinde gecelediği aktarılıyor. Birçok markette fahiş fiyatlarla satış yapıldığı, havanın çok soğuk olması nedeniyle ısıtıcı ve kalın kıyafetlere ihtiyaç duyulduğu vurgulanıyor. Çoğu yerde doğal gaz ve elektriğin bulunmadığı, İslahiye ve Nurdağı’nda hâlâ ulaşılamayan ve yardım bekleyen yerlerin mevcut olduğu, hastanelere getirilen depremzedelerin sağ kalma oranının azaldığı aktarılıyor. Gün içinde artçılar yaşandığı; ancak çalışmaların devam ettiği belirtiliyor. Kara yollarının açıldığı söylense de; yollarda hâlâ çatlaklar bulunması nedeniyle bazı yolların kapalı olduğu, fırınların açıldığı; ancak ekmeklerin iki katına satıldığı, şehrin %80’ine su verileceğinin söylendiği; ancak hâlâ suların olmadığı aktarılıyor. İbrahimli bölgesinde yıkılan binalarda arama kurtarma çalışmalarının ekipman eksikliği nedeniyle durduğu ifade ediliyor.&nbsp;</li><li dir="ltr" fr-original-style="" style="box-sizing: border-box;">Osmaniye’de&nbsp;sığınma sorunu bulunduğu ve çadır talep edildiği belirtiliyor. Soğuk hava koşulları nedeniyle ısıtıcı, battaniye ve kalın kıyafetler bekleniyor.&nbsp;</li><li dir="ltr" fr-original-style="" style="box-sizing: border-box;">Adıyaman’da ciddi bir internet sıkıntısı mevcut. Enkazın altında olan ve erişilemeyen pek çok depremzede var. Vinç, kriko, kurtarma ekibi, çadır, battaniye ve gıda ihtiyaçları sürüyor. Elektriğe ulaşamayan, aracı olmayan pek çok kişi olduğu aktarılıyor.</li><li dir="ltr" fr-original-style="" style="box-sizing: border-box;">Adana’da&nbsp;8 Şubat itibarıyla destekler ulaşmış durumda. Kurtarma çalışmalarının devam ettiği enkazlar bulunuyor.&nbsp;</li><li dir="ltr" fr-original-style="" style="box-sizing: border-box;">Diyarbakır’da hâlâ arama çalışmaları devam ediyor. Galeria’dan 11 cansız bedenin çıkarıldığı bildirildi. Diyarbakır Koşuyolu Parkı'ndaki Mültecilere çadır, battaniye, ısınma için soba verilmediği ve çok sayıda çocuk bulunduğu aktarıldı.</li><li dir="ltr" fr-original-style="" style="box-sizing: border-box;">Malatya’da Akçadağ ve Görgü köyündeki depremzedelerin soğuk hava şartlarından çok kötü etkilendiği ve ısınma/barınma ihtiyaçları olduğu belirtiliyor. Bu ihtiyacın sadece bu iki köy özelinde değil, Malatya’nın birçok köyünde olduğu da vurgulanıyor.</li></ul>

Hava oldukça sıcak. Bir bankta oturmuş sanki deniz kenarındaymışım gibi hissetmeye çalışıyorum. Bugün evden çok uzaklaşasım yok, zihnimde gideceğim deniz kenarına. Ben hayalî deniz kokusunu burnumda hissederken eski İstanbul geliyor aklıma. Nasıldı acaba eski yaz günleri? Eski İstanbullular nasıl geçirirdi bu sıcak havaları?&nbsp;Hiç şüphesiz; İstanbul, yüzyıllardır farklı yaşam alışkanlıklarına ve kültürlere ev sahipliği yapan ve bu kültürlerin ve yaşam alışkanlıklarının şehre bıraktığı yapılarla içinde birçok anı ve alışkanlık barındıran bir şehir. “Kim bilir benden önce kaç kişi yürümüştür bu yollarda” romantikliğinden ziyade değişen süreci kavramaya çalışıyorum aslında. Nitekim elbette ki yaz aylarının gelmesiyle birlikte sık sık söylendiğimiz artan sıcaklık ve nem hissi eski İstanbulluların da ortak dertleri arasındaydı.<h2 dir="ltr" fr-original-style="" style="margin: 0px; color: rgba(0, 0, 0, 0.85); font-weight: 500; padding: 0px; box-sizing: border-box;">Kent dışında fakat kentle bağlantılı: Sayfiyeler</h2>Sayfiyenin kelime anlamını “yazlık ev” ya da “şehre yakın kır kesimi” olarak tanımlamak elbette mümkün ancak daha ayrıntılı bir tanım yapacak olursak; sayfiyeler; yılın belirli mevsimlerinde, rekreasyon ve dinlenme amaçlı gidilen, kent dışında fakat kentle bağlantılı yerler veya buralarda bulunan mevsimlik (ikincil) <a fr-original-style="" href="https://dergipark.org.tr/en/download/article-file/583598" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">konutlardır</a> diyebiliriz.&nbsp;İnsanlar tarih boyunca, yaşadıkları ortamdan ve düzenden, kısa veya belirli bir süre için ayrılmıştır. “Tatil” adı verilen ve rutinden uzaklaşmayı temsil eden bu kavram, zaman içinde toplumların ihtiyaçları ve değişen koşullarla da farklılaşmıştır ve bu farklılaşmaya paralel olarak tatil için gidilen ve konaklanan mekânlar da değişim göstermiştir. &nbsp;Aslına bakarsanız, mevsimlik konut kullanımı 19. yüzyılda ortaya çıkmış bir olgu da değil. Mısır ve Roma dönemlerinde, imparator ve üst düzey yöneticiler yılın sıcak mevsimlerinde serin kasabalarda bulunan yazlık saraylarına göç ederlermiş. Örneğin Napoli, Roma’nın sayfiyesiyken aynı dönemlerde Anadolu'nun Antakya bölgesinde bulunan Defne (Daphne), Antakyalı zengin kesimin sayfiye yeriymiş.&nbsp;<h2 dir="ltr" fr-original-style="" style="margin: 0px; color: rgba(0, 0, 0, 0.85); font-weight: 500; padding: 0px; box-sizing: border-box;">Altı ay yaz, altı ay kış</h2>Bir yılı altı ay yaz, altı ay kış olarak düşünen İstanbul için sayfiye mevsimi havanın durumuna göre nisan veya mayıs aylarında başlar ekim ayına kadar sürermiş. Ayrıca İstanbul’un sayfiye geçmişinin Bizans döneminden itibaren var olduğunu söylemek mümkün. Bizans döneminde şehrin güvenli bölgelerinde bulunan yazlık saraylara yılın sıcak mevsimlerinde göç edilirmiş, Osmanlı döneminde de aynı alışkanlık devam etmiş. Sayfiye kültürü, Bizans döneminde yalnızca imparator ve ailesine özgüyken, Osmanlı’da 19. yüzyılın ikinci yarısında halk arasında da sayfiye alışkanlığı oluşmaya başlamış. Bahar aylarının sonuna doğru, padişahın verdiği fermanla birlikte sayfiyelere göç edilir, sonbahar başlangıcında yine padişah fermanıyla sayfiyelerden şehre dönülürmüş. Kağıthane, Üsküdar, Çamlıca, Bulgurlu, Çengelköy, Göksu, Paşabahçe, Büyükdere, Sarıyer, Bentler, padişahların günübirlik ziyaret ettiği sayfiye <a fr-original-style="" href="https://www.fikriyat.com/galeri/yasam/eski-istanbulun-yaz-aylarindaki-sayfiye-mekanlari-nerelerdi" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">mekânlarıymış.</a> Bu mekânlar aynı zamanda padişahın huzurunda çeşitli eğlencelerin düzenlendiği, spor karşılaştırmalarının gerçekleştiği, cirit ve tomak oyunlarının olduğu, pehlivan güreşlerinin ve daha birçok gösterilerin yapıldığı alanlarmış.&nbsp;<h2 dir="ltr" fr-original-style="" style="margin: 0px; color: rgba(0, 0, 0, 0.85); font-weight: 500; padding: 0px; box-sizing: border-box;">Osmanlı sayfiye kültüründe deniz hamamları</h2>Osmanlı dönemi ve yaz denildiğinde deniz hamamlarından bahsetmemek elbette mümkün değil. 19. yüzyılın ortalarından başlayarak 20. yüzyılın ilk çeyreğine kadar İstanbul’da saltanat süren deniz hamamları, İstanbulluların serinlemek ve dinlenmek için tercih ettikleri mekânların başında <a fr-original-style="" href="https://apos.to/s/5fc1f14f75b98f0008189be0" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">geliyormuş.</a> Yüzme, eğlenme ve güneşten yararlanma anlamında deniz hamamlarının sayısı İstanbul’da 1826 ve 1850 yılları arasında üç tane iken; 1872 yılında altmışın üzerindeymiş. İlk olarak denize girilen yerler; Galata Köprüsü, Büyükdere, Bakırköy, Yeşilköy ve Moda'ymış.<h2 dir="ltr" fr-original-style="" style="margin: 0px; color: rgba(0, 0, 0, 0.85); font-weight: 500; padding: 0px; box-sizing: border-box;">Vapur seferleriyle birlikte yeni yazlık mekânlar</h2>İstanbul ve Boğaziçi iskeleleri arasında daha önce kayıklarla gerçekleştirilen ulaşımı, kayıklara göre daha konforlu ve güvenli olan buharlı gemilerle sağlamak için Osmanlı Devleti’nde kurulan ilk anonim şirket <a fr-original-style="" href="https://apos.to/s/602ecc9e6a93800007cbd3e1" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">Şirket-i Hayriye’nin</a> kurulmasıyla birlikte Boğaz köyleriyle İstanbul arasındaki ulaşımın vapurlarla sağlanmaya başlanması, yalıları yaz-kış oturulan bir mesken hâline getirmiş. Vapur seferlerinin ulaşımı kolaylaştırıcı etkisi, aynı zamanda Boğaziçi’ndeki nüfus yoğunluğunu da artırarak yeni yazlık mekânların oluşmasına neden olmuş. 19. yüzyılın ikinci yarısından itibaren bu mekânları şu şekilde sıralamak mümkün: Adalar, Kadıköy, Moda, Erenköy, Fenerbahçe, Bakırköy ve Yeşilköy.<blockquote fr-original-style="color: rgb(9, 9, 9); border-color: rgb(179, 61, 0); border-width: 4px; font-style: italic; padding-left: 10px;" style="color: rgb(9, 9, 9); border-color: rgb(179, 61, 0); border-width: 4px; font-style: italic; padding-left: 10px; margin: 0px 0px 1em; border-left-style: solid; box-sizing: border-box;">“İstanbul deyince aklıma bir masal gelir, bir varmış, bir yokmuş.”&nbsp;</blockquote>–Bedri Rahmi EyüboğluEski İstanbul’un yaz dönemine dalmışken, hayalî deniz kenarında saat geç oldu; eve dönme vakti şimdi. Belki deniz hamamlarından, eski temiz deniz kıyılarından söz etmek çok mümkün değil şimdi; ancak İstanbul’da yaz bir şekilde hâlâ özlenmiyor mu?Eyüboğlu’nun “İstanbul deyince aklıma bir masal gelir, bir varmış, bir yokmuş.” Sözleri çınlıyor kulağımda. Eskinin tüm güzel anılarıyla var olan İstanbul yazlarının yok olan güzelliklerini özlemle anmak var bugün, yenilerine yer açabilmek için bir umutla.Kaynaklar:Alkan, M. (2014). Osmanlı’da Sayfiye’nin İcadı. Sayfiye Hafiflik Hayali. İstanbulYağan. B., Binan, C. (2016). 1980 öncesinde İstanbul’da sayfiye olgusunun gelişim süreci. İstanbul Araştırmaları Yıllığı. İstanbul

Defne ile ilgili hikayeler