İş Dünyası

İş dünyasında son bir haftanın öne çıkan hikâyeleri.

53 Hikâye

Özel sermaye şirketleri yapay zekadan nasıl etkilenecek?

Yapay zeka birçok sektörde devrim yaratıyor ve özel sermaye sektörü de bunun bir istisnası değil. Birçok özel sermaye şirketi, hem verimlilik hem de rekabet avantajı elde etmek için Chat GPT ve diğer yapay zeka teknolojilerini denemeye çoktan başladı. Axios'un değerlendirmesine göre , yapay zeka inovasyonunun hızlı temposu göz önüne alındığında, birçok analistin modelleme, inceleme işinin algoritmalar tarafından yapılır hâle gelmesi an meselesi. Bu teknoloji durum tespiti, portföy yönetimi ve anlaşma tedariki gibi farklı faaliyetleri kapsayan özel sermaye sürecinin birçok yönünü kolaylaştırmak ve iyileştirmek için devreye girebilir. Biraz daha zaman geçtikten sonra bu alanda da "birçok" kelimesi "çoğu" kelimesine dönüşecek. Asıl soru: Eğer özel sermaye firmaları artık genç ve deneyimsiz profesyonelleri işe almayacaksa, o zaman gelecekteki ortaklık hatlarını kim dolduracak? Bu soru aynı zamanda yatırım bankacılığı, hukuk ve risk sermayesi gibi sektörler için de geçerli. Bununla birlikte: Özel hisse senetleri için yapay zekanın benimsenmesini çevreleyen potansiyel zorlukların ve hususların farkında olmak gerek. Bu, insan gözetimi ve uzmanlığı ihtiyacını, yapay zeka sistemlerinde önyargı potansiyelini ve etik ve sorumlu dağıtımının önemini içeriyor. Neden önemli? Özel sermaye önümüzdeki beş yıl içinde son 50 yılda olduğundan daha fazla değişebilir. Yorumlar: Apax Partners ve Greycroft Kurucusu Alan Patricof'tan yakın zamanda gelen bir e-posta: "1970'ten beri girişim sermayesi işindeyim - tam da Intel ile çip devriminin büyük başlangıcında; sonra 1976'da Genentech tarafından gen ekleme keşfiyle biyoteknoloji devrimi; sonra 1977'de Apple ve diğerleri ile PC devrimi; sonra 1982'de hücresel; sonra 1980'lerde internet; sonra 90'larda bulut. Yapay zeka ve Chat GPT bence bunların hepsinden daha büyük ve daha derin bir devrimdir."

Özel sermaye şirketleri yapay zekadan nasıl etkilenecek?

Mayıs 8, 2023

·

Makale

İklim finansmanında son gelişmeler

Küresel ısınma, gezegenin geleceği karşısında en büyük tehditlerin başında geliyor... Dünya, ekolojik kaynakları verimsiz bir biçimde kullanıyor. Bugün, ekosistemin yenileyebileceğinden %75 daha fazla doğal kaynak kullanılıyor . Doğal kaynakları, yarım yüzyılı aşkın süredir dünyanın limitini aşarak tüketiyoruz. Geçtiğimiz yıl, bir yıllık doğal kaynakların tamamını 28 Temmuz itibarıyla tüketmiştik. Limit aşımının hızlanması gıda ve enerji krizleri, aşırı hava olayları ve afetler karşısında çok daha savunmasız hâle gelmemiz anlamına geliyor. Bu noktada, İklim krizi etkilerinin hafiflemesi ve uyum eylemlerinin desteklenmesi çalışmalarına yönelik kamu, özel ve alternatif aktörlerden sağlanan finansman türünü ifade eden iklim finansmanı; emisyonları azaltma ve iklim değişikliğine uyum sağlama konularında önemli araçlar bütünü olarak değerlendiriliyor . İklim finansmanı tartışmaları Özellikle iklim krizi karşısında kırılgan ülkelere finansman sağlanması, Rusya’nın Ukrayna’yı işgali, gıda ve enerji fiyatlarındaki artış ve tedarik zincirlerinde yaşanan aksaklıklar neticesinde – azaltım başta olmak üzere diğer önemli meselelere kıyasla– iklim gündeminin seyrini belirleyen bir mesele hâline geliyor . Kayıp-hasar finansmanı tartışması: Gelişmiş ülkelerin endüstriyel faaliyetleri sonucunda, emisyon artışlarına diğer gelişmekte olan ülkelere kıyasla daha çok katkı sağlaması ve buna karşılık iklim felaketleri karşısında en kırılgan ülkelere tazminat ödemeye isteksiz olmaları, “kayıp-hasar finansmanı” başlığı altında ele alınan ve iklim adaletiyle oldukça ilişkili bir tartışma açıyor. 100 milyar dolar finansman taahhüdü: Gelişmiş ülkelerin 2009’da Yeşil İklim Fonu altında, 2020’den itibaren iklim krizi karşısında kırılgan ülkelere yıllık 100 milyar dolar sağlamak üzere verdiği sözü hâlâ yerine getirmemesi ve iklim krizi karşısında savunmasız ülkeler arasında yer alan Pakistan’ın topraklarının geçtiğimiz yıl üçte birinin sular altında kalması sonucunda ülkede hasarın maddi boyutlarının 30 milyar dolara ulaşması; iklim finansmanı gündeminin merkezinde yer alıyor. İklim finansmanı alanında yakın dönemde atılan en büyük adım, geçtiğimiz yıl 27. Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Konferansı’nda (COP 27) özel bir kayıp ve hasar fonu oluşturulması kararının verilmesiydi. Fakat fona kimin ödeme yapması gerektiği, hangi ülkelerin fondan yararlanabileceği ve fona ne kadar ödeme yapılacağı gibi çoğu önemli kararın alınması gelecek yıla bırakılmıştı. Buna karşılık fonun kurulması, başta Almanya, Belçika, Avusturya ve İrlanda olmak üzere ülkelerin fon için –sembolik de olsa– finansman sağlamaya başlaması ve Avrupa Birliği’nin (AB) kendi adına kayıp-hasar fonunu kurduğunu duyurması olumlu gelişmeler olarak yorumlanmıştı. İklim finansmanında güncel gelişmeler İklim finansmanı konusunda yenilenebilir enerji, enerji-kaynak verimliliği ve çevre dostu teknolojiler gibi birçok farklı alanda tema öne çıkıyor. Bu yönüyle teknik, sosyal ve hukuki boyutlarıyla konvansiyonel finansmandan farklılaşan bir alana dönüşüyor. Politika yapıcılardan özel sektöre kadar birçok aktöre farklı görevler tanımlanıyor . Öte yandan, iklim finansmanında büyük bir bütçe açığı söz konusu. Geçtiğimiz yılın sonunda belirtildiği üzere küresel iklim finansmanı ihtiyacı yıllık 5 trilyon dolar olarak tahmin edilirken, o ana kadar ulaşılan finansman miktarı yıllık 700 milyar doların altında kalmıştı . Buna karşılık, küresel finans sisteminde iklim krizi odaklı bir reform yapılmazsa; 2050’ye kadar iklim değişikliğinin küresel ekonomiye zararının 8 trilyon dolara ulaşması bekleniyor. İklim krizi odaklı bir finansal reform beklentisi altında, küresel finansmanda artık fosil yakıt kullanımına dair fon bulmanın zorlaştığı bir gerçek. Fakat bir diğer taraftan, büyük finans kuruluşları tarafından hâlâ fosil yakıtlara fon sağladığı da görülüyor. Petrol ihracatçısı ülkelerde fosil yakıt finansmanı güçleniyor. İklim Kaosu Bankacılığı raporuna göre, sadece 2022 yılında fosil yakıtlara aktarılan finansmanın 673 milyar dolara ulaşıyor . Paris Anlaşması’nın imzalanmasından bu yana dünyanın en büyük 60 bankasının, fosil yakıtlara 5,5 trilyon dolarlık finansman sağlanıyor. Avrupa’da gaz santrali yatırımları olan özel ve kamu elektrik şirketlerine odaklanan “Gaslighting” başlıklı rapor, bankaların 2019’dan 2022’ye kadar gaz sektörüne 314 milyar dolardan fazla destek sağladığını ortaya koyuyor . Suudi Arabistan, petrol ve doğal gaz sektöründeki yatırımlara devam edeceğini söylüyor . Bu yıl COP 28’e ev sahipliği yapacak olan Birleşik Arap Emirlikleri’nin ulusal petrol şirketi Adnoc, kısa dönem planları dâhilinde 7,6 milyar varil petrol eşdeğerinde petrol ve gaz üretmeyi planlıyor . Buna karşılık fosil yakıt finansmanının son bulması adına gelişmeler de var. Kömür projeleri özelinde Mayıs 2019'dan bu yana 40 milyar dolarlık finansman sağlayan Dünya Bankası'nın özel sektör kolu olan Uluslararası Finans Kurumu (IFC), yeşil sermaye yaklaşımı politikasında yaptığı değişiklikle yeni kömür projelerini desteklemeyeceğini duyurmuştu. Bu durum, kömür çağının bittiği yönünde değerlendiriliyor.. Amerika Birleşik Devletleri (ABD), çelik, alüminyum ve çimento gibi enerji yoğunluğu yüksek endüstrilerdeki karbonsuzlaşma projelerini hızlandırmak için 6 milyar dolarlık finansman ayırdığını duyurmuştu .Finansmanın, 2021’de imzalanan Altyapı Yasa Tasarısı ve geçen yıl imzalanan Enflasyon Azaltım Yasası’ndan sağlandığı belirtiliyor. Türkiye’de iklim finansmanı Türkiye’de iklim finansmanı söz konusu olduğunda ise son dönemde iki yeni gelişme öne çıkıyor. Bunlardan ilkini yenilenebilir enerji ve enerji verimliliği yatırımlarının finansmanında kullanılmak üzere Türk Sınai Kalkınma Bankası’nın (TSKB), Avusturya Kalkınma Bankası (OeEB) ile 25 milyon avro tutarında yeni bir kredi anlaşmasına imza atması oluşturuyor . 2014 yılında OeEB’den 20 milyon avro tutarında kaynak temin eden TSKB, 12 yıl vadeli olarak temin ettiği bu yeni kredi ile özel sektörün yenilenebilir enerji ve enerji verimliliği yatırımlarını desteklemeyi hedefliyor. İkinci bir gelişme olarak da Kalkınma ve Yatırım Bankası, Hazine ve Maliye Bakanlığı ikrazı ile iklim finansmanı için Alman Kalkınma Bankası KfW'dan 100 milyon avro kredi ve Alman Hükümeti tarafından karşılanan 10 milyon avro hibe finansmanı sağlaması öne çıkıyor .

İklim finansmanında son gelişmeler

Mayıs 8, 2023

·

Makale

“Bu sefer son”: Bankacılık krizi

Bankacılık krizinin her yeni limanıyla birlikte yetkililerin "bu seferki son" açıklamalarını dinleyen piyasa oyuncuları, tedirgin olunması gereken bir durum olduğunun farkında. Siyasetçiler de dahil olmak üzere herkes, bankaların istikrara kavuşturulduğunu söylerken bankacılık hisselerinde dalgalı görünüm devam ediyor. Silicon Valley Bank ve Signature Bank'in "kendine özgü" vakalar olduğu ve diğer bankaların tehlikede olmadığı fikrine çabucak ikna olunduktan sonra gelen First Republic Bank sürprizi; JPMorgan CEO'su Jamie Dimon gibi yetkililerin "tamam, bu sefer son" iddiasına inanmayı epey zorlaştırdı. Ek olarak: Yakın zamanda yayımlanan bir Stanford makalesinde , SVB'nin ödeme gücünde herhangi sıradışı bir durum olmadığı açıklanıyor. İflaslar, mevduat fonlarının güvenliğinden endişe eden müşterilerin paralarını topluca çekmelerinin ardından gerçekleşti. Kaldı ki: İçinde bulunulan noktada, herhangi bir bankanın bilançosuna bakarak ödeme gücü konusunda tamamen güvende olmanın imkansıza yakın olduğu söylenebilir. Bloomberg Opinion yazarı Matt Levine söz konusu durumu, "Bir banka, değerlemesi hakkındaki makul tahminlerin bir koleksiyonudur. Nesnel bir gerçeklik yoktur" şeklinde tanımlıyor. Hatırlatma dozu: Yükselen faiz oranları dolaylı biçimde Silicon Valley Bank ve First Republic Bank'ın iflasında önemli bir rol oynadı. Diğer taraftan: Merkez bankaları krize, finansal işlemlerin normal şekilde devam etmesini sağlamak için fazladan nakit bulundurmaya yönelik tedbirlerle karşılık verdi. Ancak, panik havası dağıldıkça önlemlerden bazıları azaltıldı. Geçtiğimiz Cumartesi Berkshire Hathaway CEO'su Warren Buffett, korkunun bulaşıcı olduğunu ve tüketicilerin kredi kurumlarının güvenliğine dair hissedilir endişelerinin krize etkili bir şekilde yanıt vermeyi zorlaştırdığını belirtti. Sonuç olarak: Finansal krizin karakteristiği olan güven unsurunun tamamen yıkıldığını görmesek bile, düzenleyicilerin kuralları daha da sertleştirdiğini ve bankaların kredi verme isteklerini geri çektiklerini görebiliriz. Mevcut durumda bunun 2008'e benzer bir biçimde sonuçlanıp sonuçlanmayacağı net değil; ama bankacılık krizi adı altında devam edeceği bir gerçek.

“Bu sefer son”: Bankacılık krizi

Mayıs 8, 2023

·

Makale

Bankaların kârında artış

Sektörün dönem kârı %69,6 artışla 107,2 milyar TL ’ye ulaşmış durumda. Kârlılık kompozisyonunda yılın ilk üç ayı itibarıyla ticari işlemler kârı ve komisyon gelirlerinde sırasıyla %169 ve %121 oranlarında artış söz konusu. Faaliyet giderlerindeki artış oranı ise %150 seviyesinde. Perspektif: Makroihtiyati tedbirler çerçevesinde devreye alınan uygulamaların ardından bankaların kredi-mevduat makasının bazı gruplarda sıfırın altına geldiği görülüyor. Bu durumun, bankaların kârlılıklarında yılın geri kalanında daralma yaşatması çok olası. Mart sonu itibarıyla bankaların sermaye yeterliliği standart rasyosu %17,7 olarak gerçekleşti. Bu oran geçen yılın aynı ayında %20,4 idi. Aynı dönemde takipteki alacak oranı ise %1,8 oldu. Bu oran Mart 2022’de %2,9 seviyesindeydi Veri setinde Bankaların aktif toplamının yıllık bazda %56,0 oranında artarak 15,8 trilyon TL’ye ulaştığı görülüyor. Mart sonu itibarıyla toplam kredi hacmi %54,8 büyümeyle 8,5 trilyon TL olurken mevduat tabanı %66,7 oranında genişleyerek 10 trilyon TL sınırına eriştiği görülüyor. Bu veriler, BDDK’nın haftalık bazda yayımladığı setlerde daha sık frekanslarla güncelleniyor. Sektörden diğer haberler Dubai Islamic Bank ’ın Türkiye’de yeni bir dijital bankacılık grubuna %25 oranında ortak olma kararı verdiği haberleştirildi. Banka tarafından yapılan açıklama hangi bankanın hisselerinin satın alınacağı detayı yer almıyor. Halkbank , Kamuyu Aydınlatma Platformu’na yaptığı açıklamada, bazı müşteriler tarafından banka aleyhine açılan tazminat davasının ikinci istinaf mahkemesi tarafından düşürüldüğünü duyurdu. Açıklamada, ABD Yüksek Mahkemesi’nin 19 Nisan 2023 tarihli kararı doğrultusunda ceza davası ile ilgili hukuki sürecin ise devam ettiğini açıkladı. Kaplan'ın açıklamaları 2015-2021 yılları arasında Dallas Fed başkanı olarak görev yapan Robert Kaplan , ABD’de orta ölçekli bankaların merkezinde olduğu krizle ilgili olarak “daha yeni başlıyor” açıklamasında bulundu. Kaplan, durumun görünenden daha ciddi olabileceği ihtimalinden hareketle Fed’in faiz artırımlarını durdurması ancak şahin duruşunu koruması gerektiğini söyledi.

Bankaların kârında artış

Mayıs 5, 2023

·

Makale

Pay piyasasında yatırımcı sayısı 4 ayda 1 milyon arttı

3 Mayıs 2023 tarihinde gerçekleşen Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği (TSPB) 23. Olağan Genel Kurul Toplantısı'nda, sermaye piyasalarına dair 2022 yılı verileri ve 2023'ün ilk 4 aylık kısmı değerlendirildi. Detaylar: 2022 yılında halka arz edilen 40 şirketin piyasadan temin ettiği fon büyüklüğü 19,3 milyar TL düzeyinde gerçekleşti. 2023 yılı Nisan sonu itibarıyla 12 şirketin halka arzı gerçekleşirken, şirketler, 13,8 milyar TL'lik kaynak sağladı; iki şirketin de halka arzı süreci devam ediyor. 2022 sonunda 3,8 milyon seviyesinde olan pay piyasası yatırımcı sayısı 4 aylık süreçte 1 milyona yakın artış gösterdi; yatırımcıların toplam portföy değeri ise 5,6 trilyon lirayı aştı. Nisan sonu itibariyle pay senedi bakiyeli yatırımcı sayısı 4 milyon 769 bin seviyesini aşarak yeni bir rekor kırdı. Ek olarak: 2023 Nisan ayı itibarıyla; Menkul kıymet yatırım fon sayısı 1.291’e, portföy değeri 847,4 milyar TL'ye, Emeklilik yatırım fon sayısı 375’e, portföy değeri 465,5 milyar TL'ye, Portföy yönetim şirket sayısı 59’a, toplam portföy büyüklüğü yaklaşık 1 trilyon 750 milyar TL'ye ulaştı. Girişim sermayesi yatırım fonlarının sayısı 238’e, gayrimenkul yatırım fonları sayısı da 133’e yükseldi. Sürdürülebilir yeşil finansmana yatırım yapan toplam 43 adet yatırım fonu, emeklilik yatırım fonu ve girişim sermayesi yatırım fonu mevcut. Bu fonların toplam değeri yaklaşık 13,6 milyar TL seviyesinde . Açıklamalar Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) Başkanı İbrahim Ömer Gönül , sermaye piyasalarının son yıllarda hem arz hem de talep tarafında önemli aşamalar kaydederek hedefler doğrultusunda gelişim gösterdiğini söyledi. Borsa İstanbul Genel Müdürü Korkmaz Ergun , "Paydaşlarımızla ortak hedefimiz, sermaye piyasasının potansiyeline ulaşmasını ve istikrarını sağlamaktır” dedi. Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği Başkanı İbrahim Öztop ise bu yılın ilk dört ayında da sermaye piyasalarına olan ilginin artarak devam ettiğini bildirdi, “Yerli yatırımcıların ilgisinin katlanarak artması ve son yıllarda pay senedi piyasamıza ilgi gösteren yatırımcıların önemli bir çoğunluğunu gençlerin oluşturmasını, sektörümüz ve ülkemizin geleceği açısından önemli bir fırsat olarak görüyoruz" açıklamasında bulundu.

Pay piyasasında yatırımcı sayısı 4 ayda 1 milyon arttı

Mayıs 5, 2023

·

Makale

Otomotiv satışları Nisan'da %63 arttı

Otomotiv Distribütörleri ve Mobilite Derneği (ODMD) verilerine göre, 2023 yılı Nisan ayında otomobil ve hafif ticari araç satışları yıllık %62,7 artarak 97 bin 679 adet oldu. Bu, Nisan ayları bazında şimdiye kadarki en yüksek satış adedine işaret ediyor. Detaylar: Otomobil satışları, bir önceki yıla kıyasla %69,9 artışla 77 bin 398 adet olurken hafif ticari araç pazarı %40,1 artarak 20 bin 281 adet oldu. 4 aylık ortalamalar: Türkiye otomobil ve hafif ticari araç toplam pazarı, 2023 yılı Ocak-Nisan döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre %57,3 oranında artarak 333 bin 650 adet olarak gerçekleşti. Otomobil satışları, 2023 yılı Ocak-Nisan döneminde geçen yıla göre %55,7 oranında artarak 252 bin 819 adet olurken, hafif ticari araç pazarı %62,7 artarak 80 bin 831 adet oldu.

Otomotiv satışları Nisan'da %63 arttı

Mayıs 5, 2023

·

Makale

Tesla yine fiyat artırdı

Tesla, yıl başından bu yana en çok satan araçlarının fiyatlarını düşürdükten sonra Pazartesi günü web sitesinde Kanada, Çin, Japonya ve ABD'de fiyatları 290 dolara kadar yükseltti. Pazartesi günü itibariyle Tesla, ABD'de baz model Model Y ve Model 3'ün başlangıç fiyatını 250 dolar artırdı. Kanada'da, Model 3 ve Model Y'nin performans versiyonları için fiyatları 222 dolar artırdı. Japonya'da giriş seviyesi Model 3'ün fiyatları 269 dolar arttı. Çin'de ise, varyantların fiyatı 289 dolar artırıldı. Karşılaştırma: Fiyat güncellemesi, Tesla'nın en çok satan iki modelinde aynı anda birden fazla pazarda yaptığı ilk zam olurken, ürün yelpazesindeki fiyatlar bir dizi indirimden sonra Ocak ayına kıyasla hâlâ çok düşük durumda. Giriş seviyesi, arkadan itişli Model 3, ABD'de hala yılbaşına göre yaklaşık %14 daha ucuz. Model Y'nin uzun menzilli versiyonu ise yaklaşık %24 daha ucuz. Ne dediler? Şirket CEO'su Elon Musk, şirketin marjlardan önce satış büyümesine öncelik vereceğini, daha büyük bir araç filosu için sürücüsüz yazılımın yaygınlaştırılmasından sonra kâr elde etmeye yöneleceğini söyledi. Ocak ayından bu yana Tesla, geleneksel otomobil endüstrisi modelinin sabit fiyatlarından ziyade havayollarına veya araç paylaşımına daha yakın olan gerçek zamanlı bir fiyatlandırma modeline geçti. Musk, şirketin satış hacmi için marjdan fedakarlık etmeye hazır olduğunu; ancak teslimatları üretimle eşleştirmek için fiyatları mümkün olduğunca yükseltmek istediğini söyledi. Ek olarak: Türkiye'de resmi olarak faaliyete geçen Tesla, ikinci mağazasını Anadolu Yakası'nda Akasya AVM'de devreye aldı ve yıl sonuna kadar ziyarete açık tutacak. Bir adım sonrası: Tesla, Nisan ayında internet sitesi üzerinden siparişe açtığı Model Y’nin teslimatlarına 6 Mayıs 2023 itibarıyla başlayacak. Şirket Model Y’yi satışa çıkardığı bir aylık süre içerisinde 10 bin adetlik talebe ulaşarak 2023 sonuna kadar teslim etmeyi planladığı tüm Model Y’lerin ön siparişini aldı. Tesla, gösterilen bu büyük talep karşısında şarj istasyonları yatırımlarını da hızlandırdı.

Tesla yine fiyat artırdı

Mayıs 5, 2023

·

Makale

İngiltere, halka arzlara yönelik talep artırmaya çalışıyor

İngiltere , son dönemde ülkedeki halka arzların ciddi şekilde düşmesi ve şirketlerin diğer finansal merkezlere kayması nedeniyle halka arz kurallarını şirketler lehine değiştirmeyi değerlendiriyor. Açıklamalar: Mali Yürütme Kurumu (FCA) CEO'su Nikhil Rathi, Salı günü yaptığı açıklamada, "Önerdiğimiz reformlar, kendi risk iştahlarını ve katılım şartlarını belirlemek isteyen halka açık şirketler ve yatırımcıların yararına düzenleme yükünü önemli ölçüde yeniden dengeleyecektir" dedi. Detaylar: Kurum 28 Haziran'a kadar, şirketleri tarihsel olarak FTSE endekslerine dahil edilmeye uygun hale getiren üst düzey bir listelemeyle ilgili ek yükleri potansiyel olarak ortadan kaldırmak için yeni bir istişare başlattı. Görüşmeler sonucunda alınacak kararların uygulanması bu yılın sonlarında veya 2024'ün başlarında gerçekleşecek. Neden önemli? İngiltere, 2009’dan bu yana halka arz açısından en kötü ilk çeyrek performansına doğru ilerliyor. Diğer taraftan: Ukrayna’da yaşanan savaş artan enflasyon oynaklığı artırarak yatırımcıların güvenini zedelese de İtalya ve Norveç büyük çaplı halka arzların yapılmasını sağlayabilmiş görünüyor.

İngiltere, halka arzlara yönelik talep artırmaya çalışıyor

Mayıs 5, 2023

·

Makale

2023'te milyarder sayısı 28 kişi azaldı

Forbes'un 2023 yılı için 37'ncisini yayınladığı Milyarderler Listesi'ne göre dünya çapındaki milyarder sayısı bir önceki yıla kıyasla 28 kişi azalarak 2 bin 640'a düştü. Listeye göre dünya çapında en zengin 15 isim şu şekilde sıralanıyor: 211 milyar dolar ile Bernard Arnault 180 milyar dolar ile Elon Musk 114 milyar dolar ile Jeff Bezos 107 milyar dolar Larry Ellison 106 milyar dolar ile Warren Buffet 104 milyar dolar ile Bill Gates 94,5 milyar dolar ile Michael Bloomberg 93 milyar dolar ile Carlos Slim Helu 83,4 milyar dolar ile Mukesh Ambani 80,7 milyar dolar ile Steve Ballmer 80,5 milyar dolar ile Francoise Bettencourt Meyers ve ailesi 79,2 milyar dolar ile Larry Page 77,3 milyar dolar ile Amencio Ortega 76 milyar dolar ile Sergey Brin 68 milyar dolar ile Zhong Shanshan Editörün önerisi: 2023'ün başından bu yana servetini en çok artıran milyarderler Ek olarak: Rus milyarderlerin serveti yarım trilyon doların üzerine çıktı. Andrei Melnichenko , 25,2 milyar dolarlık tahmini değeriyle Rusya'nın en zengin adamı olarak listelendi; bu rakam geçen yılki değerinin iki katından fazla. Anlamı: Rusya'nın en zengin insanları, geçtiğimiz yıl servetlerine 152 milyar dolar ekleyerek; doğal kaynak fiyatlarının yüksek seyrettiği ve Ukrayna savaşı sonrası yaşadıkları büyük servet kaybını telafi etti.

2023'te milyarder sayısı 28 kişi azaldı

Mayıs 5, 2023

·

Makale

"Enflasyona göre bir KOBİ tanımı yapılmalı"

Enflasyona bağlı olarak cirolarda yaşanan artış, son yıllarda bazı işletmeleri KOBİ tanımının dışında bıraktı. Ek bilgi: Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı (KOSGEB) ve Türkiye Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeler, Serbest Meslek Mensupları ve Yöneticiler Vakfı (TOSYÖV) verilerine göre, son bir yıl içinde 2 ila 3 bin arasında işletme cirolarının şişmesi nedeniyle KOBİ sınıfı dışına çıktı. Beklentiler: Nasıl Bir Ekonomi'den İmam Güneş'in haberine göre yetkililer, limitlerinin yeniden güncellenmesi gerektiğini vurguluyor. Sektör temsilcileri, KOBİ sınıfının destek ve teşviklerden daha hızlı yararlanabilmesi için 250 milyon TL’lik sınırın 1 milyar TL’ye çıkarılması gerektiğini belirtiyor. Neden önemli? Türkiye’deki tüm işletmelerin %99,8’i KOBİ’lerden oluşuyor ve bu işletmeler toplam istihdamın %76,7’sini sağlıyor. Bir adım geriden: En son 2022 Mart ayında, devlet destekleri ve finansmana erişimde kayıplar yaşanmaması için KOBİ tanımı 125 milyon TL’den 250 milyon TL’ye revize edilmişti. Bu düzenleme ile 2 bin 44 işletme yeniden KOBİ sınıfına dahil edilmişti. Kaynak: KOSGEB Bir adım daha geriden: KOBİ olmak için belirlenen ciro rakamı 2012 yılında 25 milyon TL'den 40 milyon TL'ye, 2018 Haziran'da 125 milyon TL'ye ve 2022 Mart'ta 250 milyon TL'ye çıkartıldı. Haziran 2018'den Mart 2022'ye kadarki süreçte yurt içi üretici fiyatlarındaki artış %225,38 seviyesinde olduğu halde, KOBİ'lik tanımındaki ciro limiti yalnızca %100 seviyesinde artırılmış oldu.

"Enflasyona göre bir KOBİ tanımı yapılmalı"

Mayıs 5, 2023

·

Makale

Pakistan menşeli bazı ürünlerin ithalatı için tarife kontenjanı belirlendi

7185 numaralı, Pakistan İslami Cumhuriyeti Menşeli Bazı Ürünlerin İthalatında Tarife Kontenjanı Uygulanması Hakkında Karar , 30 Nisan 2023 tarihinde Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe girdi. Aynı gün, konuya ilişkin 2 ayrı Cumhurbaşkanı Kararı daha ( 7186 ve 7187 ) yayınlandı. Pakistan İslami Cumhuriyeti Menşeli Bazı Ürünlerin İthalatında Tarife Kontenjanı Uygulanmasına İlişkin Tebliğ de, takiben 1 Mayıs 2023 tarihinde Resmi Gazete'de yayınlandı . 🔖 Anlamı: Pakistan ile de yapılan Mal Ticareti Anlaşması uyarınca ülkeden ithal edilecek bazı ürünler için tarife kontenjanı belirlenerek bazı ürünler içinde gümrük vergisi muafiyeti getirildi. Kaynak: Resmi Gazete 🔍 Detaylar: Söz konusu kontenjan; patates , baharat , mısır , pirinç , yağlı tohum türleri gibi ürünler için belirlendi. Bazı Pakistan menşeli ürünler için de gümrük vergileri kaldırılırken kimi ürünler için de ek mali yükümlülük uygulanacak. Pakistan menşeli ürünlerin ithalatında uygulanan ek gümrük vergileri de bu kapsamda yeniden belirlendi. 🛑 Neden önemli? Türk ihraç ürünleri için sağlanan pazara giriş imkanlarına karşılık bazı ürünlerde açılan tarife kontenjanları kapsamında belirli miktarlar için sıfır veya indirimli gümrük vergisi ile ithalat mümkün olacak.

Pakistan menşeli bazı ürünlerin ithalatı için tarife kontenjanı belirlendi

Mayıs 4, 2023

·

Makale

Konutlarda doğalgaz, 24 Nisan-31 Mayıs tarihleri arasında ücretsiz olacak

144 sayılı, Doğal Gaz Tüketimine İlişkin Sistem Kullanım Bedelleri Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi , 1 Mayıs 2023 tarihinde Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe girdi. 🔍 Detaylar: Kararnameye göre, dağıtım şirketlerinden doğalgaz temin eden konut, ibadethane ve cemevi abonelerinden, doğalgaz tüketimleri için 24 Nisan 2023 tarihinden 31 Mayıs 2023 tarihine kadar tahakkuk edecek ilk faturadan doğalgaz bedeli alınmayacak. ➕ Dahası: Ayrıca 1 Mayıs 2024 tarihine kadarki döneme ait aylık doğalgaz tüketimleri için tahakkuk edecek faturalarda 25 metreküpe kadar olan tüketim için doğal gaz bedeli tahsil edilmeyecek. Doğal gaz tüketimine ilişkin sistem kullanım bedelleri, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı bütçesinden karşılanacak. ⏱️ Bir adım geriden: 20 Nisan 2023 tarihinde Karadeniz gazı, Filyos Doğalgaz İşleme Tesisi'nde ilk kez karaya ulaştırıldı. Karada 8 bin, denizde 2 binden fazla personelin çalıştığı projede ilk etapta günde 10 milyon metreküp doğalgaz çıkarılması hedefleniyor. 🗣️ Açıklamalar: Cumhurbaşkanı Erdoğan Karadeniz Gazı Devreye Alma Töreni'nde yaptığı açıklamada, konutlarda doğalgazın bir ay boyunca ücretsiz olacağı, mutfak ve sıcak su için tüketilen doğalgazın 25 metreküpünden de bir yıl boyunca ücret alınmayacağı müjdelerini iki hafta öncesinde vermişti. "Sakarya Sahası'ndan ilk etapta günde 10 milyon metreküp, açacağımız yeni kuyularla birlikte ilerleyen süreçte günde 40 milyon metre küp gaz çıkartacağız. Tam kapasiteye çıktığımızda ülkemizin ihtiyacının yüzde 30'unu buradan karşılayabileceğiz."

Konutlarda doğalgaz, 24 Nisan-31 Mayıs tarihleri arasında ücretsiz olacak

Mayıs 4, 2023

·

Makale

Orta Karadeniz Serbest Bölgesi, 10 bin kişilik istihdam yaratacak

7201 sayılı, Orta Karadeniz Serbest Bölgesinin Kurulmasına Dair Karar , 1 Mayıs 2023 tarihinde Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe girdi. 🔍 Detaylar: Samsun'un Tekkeköy ilçesinde yer alan 644 bin metrekare arazi üzerinde kurulacak Orta Karadeniz Serbest Bölgesi ile ihracat kapasitesinin artması, bölgede tam doluluğa ulaşılmasıyla yaklaşık 10 bin kişilik istihdam imkanı ve yıllık 1,5 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirilmesi bekleniyor. Bölge, OSBAŞ Orta Karadeniz Serbest Bölgesi Kurucusu ve İşleticisi AŞ tarafından kurulacak. Şirket bölgenin 30 yıl süreyle işletilmesi için yetkili kılındı. 🗣️ Açıklamalar: Samsun Valisi Doç. Dr. Zülkif Dağlı , şu an Samsun'da mevcut bulunan serbest bölgenin yüzde 100 doluluk oranına ulaştığını belirtti. "%100 doluluk oranına ulaşan Samsun Serbest Bölgesi'nde(SASBAŞ) 2022 yılı verilerine göre 396 milyon dolarlık ticaret hacmine ulaşılmıştır. Ancak gelinen noktada bu bölgede genişleme alanı kalmamıştır. Yeni arazi kazanımları ile birlikte ülkemizin 5'inci büyük serbest bölgesi olacak olan Orta Karadeniz Serbest Bölgesi'nin 10 bin ilave istihdam ve 1,5 milyar dolar ihracat imkanı oluşturması öngörülmektedir. Serbest bölge yatırımcılarımıza vergi muafiyeti ve indirim, kar transferi, yerli ve yabancı tüm pazarlara kolay erişim, orta ve uzun vadede gelecek planı yapabilme ve gümrük vergisi prosedüründen arındırılmış ticari faaliyet imkanı başta olmak üzere pek çok kolaylık sağlamaktadır."

Orta Karadeniz Serbest Bölgesi, 10 bin kişilik istihdam yaratacak

Mayıs 4, 2023

·

Makale

IPA III Mali Çerçeve Ortaklık Anlaşması kapsamında vergi istisnalarına ilişkin usuller belirlendi

Türkiye - Avrupa Birliği Katılım Öncesi Yardım Aracı (IPA III) Mali Çerçeve Ortaklık Anlaşması Genel Tebliği , 24 Nisan 2023 tarihinde Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe girdi. 🔖 Anlamı: Türkiye ile Avrupa Birliği arasında, AB'nin 2021-2027 bütçe dönemine ilişkin mali yardımları için imzalanan IPA III Mali Çerçeve Ortaklık Anlaşması kapsamındaki vergi istisnalarına ilişkin hükümlerin uygulama usul ve esasları belli oldu. Veraset ve intikal ile damga vergileri ve harç istisnaları uygulamaları da netleştirildi. Söz konusu anlaşma, 13 Aralık 2022'de yürürlüğe girmişti. 🔍 Detaylar: Tebliğe göre yükleniciler, birlik sözleşmesi kapsamında sunulan bir hizmet veya tedarik edilen mal veya yapılan iş bakımından KDV'den muaf olacak. Bir yüklenici tarafından birlik yüklenicisine tedarik edilen mallar, sunulan hizmetler veya yapılan işler de birlik sözleşmesi kapsamındaki hedefler ve faaliyetlerle ilişkili oldukları derecede KDV'den istisna tutulacak. IPA III yararlanıcısı önceden KDV istisnası uygulamasına yönelik etkili bir mekanizmanın ve usullerin uygulamaya konulmasını sağlayacak, bu mekanizma aynı zamanda Birlik yüklenicilerinin ve bu yüklenicilerin kendi yüklenicilerinin KDV'siz fatura düzenlemelerine imkan verecek. Birlik yüklenicilerinin harcamaları, sözleşme kapsamında tedarik edilen mallar ve sunulan hizmetler veya yapılan işlere ilişkin harcamalara dair ithalat harçlarından, özel tüketim vergilerinden veya eş etkiye sahip diğer benzer vergi, resim ve harçlardan istisna tutulacak. Birlik yüklenicisinin, birlik sözleşmesi kapsamında ÖTV'ye tabi bir mal almak istediğinde, tebliğin ilgili bölümünde belirtilen usul ve esaslar dahilinde öncelikle KDV İstisna Sertifikası başvurusu yapması gerekecek. KDV İstisna Sertifikası bu anlaşma kapsamındaki ÖTV istisnası için de geçerli olacak.

IPA III Mali Çerçeve Ortaklık Anlaşması kapsamında vergi istisnalarına ilişkin usuller belirlendi

Mayıs 4, 2023

·

Makale

JPMorgan, First Republic Bank varlıklarının çoğunu satın alıyor

ABD'de bankacılık krizinin üçüncü durağı olan First Republic Bank'ın kapatıldığı, varlıklarının JPMorgan tarafından satın alındığı bildirildi. ⏱️ Bir adım geriden: JPMorgan, First Republic'i Pazartesi günü bir devlet ihalesinde satın alarak, haftalarca süren başarısız kurtarma girişimlerini ve Wall Street'in en güçlü yöneticileri ile ABD'li yetkililerin dahil olduğu görüşmeleri sonuçsuz bıraktı. Anlaşma görüşmelerinin son ana kadar devam ettiği, aralarında JPMorgan'ın da bulunduğu dört teklif sahibinin Pazar gecesi yapılan açık artırmanın son turlarına kaldığını belirtildi. 🔍 Detaylar: JPMorgan, First Republic Bank satın alımı için Federal Mevduat Sigorta Kurumu'na (FDIC) 10,6 milyar dolar ödeyecek. Anlaşmanın bir parçası olarak JPMorgan, First Republic'in 103,9 milyar dolarlık mevduatının 92 milyar dolarını alacak. Ayrıca, iflas eden bankanın yaklaşık 173 milyar dolarlık kredi ve 30 milyar dolarlık menkul kıymetleri içeren varlıklarının büyük kısmını da satın alacak. First Republic'in satılmasının FDIC'ye tarafına ise 13 milyar dolara mal olacağı tahmin ediliyor. 📢 Yorumlar: Bloomberg Intelligence, analizinde "JPMorgan, First Republic'i satın almasıyla, kapanışta 2,6 milyar dolarlık kazanç ve 2 milyar dolarlık yeniden yapılandırma maliyeti hariç olmak üzere, 2023-24 net gelirine %1-2 ekleyebilir" açıklamasında bulundu. 🔖 Bilgi notu: 13 Nisan itibarıyla bankanın 229,1 milyar dolarlık toplam varlığa ve 103,9 milyar dolarlık mevduata sahip olduğu kaydedildi. Geçtiğimiz Cuma %50'den fazla düşen hisse fiyatları, yılbaşından bu yana da değerinin yaklaşık %99'unu kaybetti. 🗣️ Ne dediler? Piper Sandler Genel Müdürü R. Scott Siefers ve Araştırma Analisti Frank Williams, anlaşmanın JPMorgan'ın "kargaşa zamanlarında ortaya çıkan sektör lideri" pozisyonunu sağlamlaştırdığını söyledi. "Endişelendiğimiz tek şey bilinmezlik. JPM zaten son derece önemli bir oyuncuydu ve şimdi 'batamayacak kadar büyük' olmanın siyasi bir endişe kaynağı olduğu bir dönemde kendisini daha da önemli hale getirmeyi başardı." Banka CEO'su Jamie Dimon , anlaşma sonrası yaptığı bir görüşmede, "Şehirler, okullar, hastaneler ve hükümetlere hizmet verecek kapasiteye sahibiz; IMF'ye, Dünya Bankası'na bankacılık yapıyoruz. Amerika Birleşik Devletleri'nin buna sahip olmaması gerektiğini düşünen herkes doğrudan beni arayabilir" açıklamasında bulundu. 📌 Ayrıca okuyun: JPM First Republic entegrasyon sunumu

JPMorgan, First Republic Bank varlıklarının çoğunu satın alıyor

Mayıs 3, 2023

·

Makale

Küresel iflaslarda %21 artış bekleniyor

Allianz Trade’in Küresel İflas Raporu'na göre, dünya çapında iflaslar 2023 yılında %21, 2024 yılında ise %4 artacak. Allianz Trade Küresel İflas Endeksi’nin önümüzdeki birkaç yıl daha yükselmeye devam edeceği belirtiliyor. Tüm ülkelerde artış yukarı yönlü seyredecek ve en büyük artışlar %41 ile Fransa, %49 ile ABD ve %52 ile Hollanda'da yaşanacak. 🚦 Önemli detay: Allianz Trade’in iflas seviyelerini analiz ettiği ülkelerin 2023 yılı için yarısında, 2024 yılı için ise beşte üçünde salgın öncesi rakamların aşılması olası görünüyor. Avrupa'da, iflasların 2023 yılında Fransa'da yıllık %41 artarak 59 bine, İngiltere'de %16 artarak 28 bin 500'e, Almanya'da %22 artışla 17 bin 800'e ve İtalya'da %24’lük artışla 8 bin 900'e ulaşması bekleniyor. ABD'de ise daha sıkı kredi koşulları ve belirgin ekonomik yavaşlamanın bir sonucu olarak 2023 yılında iflaslarda %49'luk bir artış öngörülüyor. ❗️ Türkiye'de ise, bu yıl iflasların %50 artması bekleniyor. Türkiye'de geçen yıl bin 573 olan iflas sayısının bu yıl 2 bin 360'a ulaşacağı tahmin edilirken 2024 yılında iflaslarda %10 düşüş bekleniyor. 🔍 Detaylar: Küresel düzeyde, büyük çaplı iflasların sayısının 2022 yılının son çeyreğinde 88 adede ulaşarak pandemi öncesi seviyelerin biraz üzerine çıktığı belirtilen raporda, 2022 yılının tamamı için küresel sayıya en fazla katkıda bulunan üç sektörün inşaat , perakende ve hizmet sektörü olduğu vurgulanıyor. Küresel büyümenin 2023 yılında %2,2 ile yavaşlamasının da beklendiği ifade edilen raporda, 2024 yılında ılımlı bir toparlanma olacağı tahmin ediliyor. Ancak bu toparlanmanın iflaslarda bir düşüşü tetikleyecek seviyelerin altında kalması olası. Düşük büyümeye ek olarak, kârlılık üzerindeki baskının artması, nakit tamponlarının zayıflaması ve daha sıkı finansman koşulları iflasların yeniden artmasına neden olabilir. 🗣️ Ne dediler? Allianz Trade İflas Araştırmaları Baş Analisti Maxime Lemerle , “Tahminlerimize göre, 2008 yılındakine benzer bir finansal krizin yeniden yaşanması durumunda, 2023 ve 2024 yılları toplamında ABD'de ve Batı Avrupa’da iflas sayısı sırasıyla 21 bin 600 ve 99 bin 900 artabilir. Büyük bir finansal kriz değil de 2000'lerin başındaki teknoloji balonunun patlaması sırasında görülen büyüklükte bir likidite krizi bile, 2023 ve 2024 yıllarında aynı bölgelerde sırasıyla 12 bin 900 ve 95 bin 300 ek iflasa yol açacaktır. Kredilerin donduğu ve yeni kredilerin verilmediği bir durumunda ise ABD'de ve Avrupa’da iflas sayılarında sırasıyla 10 bin 700 ve 46 bin 300 artış olacaktır" açıklamasında bulundu.

Küresel iflaslarda %21 artış bekleniyor

Mayıs 3, 2023

·

Makale

Türkiye'de ortalama vergi takozu 2022'de %37,2

Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) tarafından yayımlanan 25 Nisan tarihli Ücretlerin Vergilendirilmesi 2023 isimli rapora göre, artan nominal ücretlerin çalışanları daha yüksek vergi dilimlerine itmesi ve vergi indirimi, nakit yardımları için uygunluklarını azaltmasıyla birlikte emek üzerinden alınan vergiler 2022'de arttı. 📌 Vergi takozu, bir işçinin işverene toplam maliyeti ile işçinin eline geçen net ücret arasındaki farka işaret eder. ➕ Ek olarak: Nominal ücretler artarken, OECD genelindeki yüksek enflasyonun ücretlerin reel olarak düşmesine neden olması ise işçi için ikinci bir darbe. 🛑 Neden önemli? Enflasyon 2022'de 30 yılı aşkın sürenin en yüksek düzeyine ulaşırken, OECD analizi üye ülkelerinin çoğunda çeşitli gelir düzeyleri ve hanehalkı gruplarında etkili vergi oranlarının arttığını, düşük gelirli çocuklu ailelerin öne çıktığını gösteriyor. 🔍 Detaylar: Ortalama ücret alan bekar bir işçi için vergi takozu, 2021 ve 2022'de OECD ortalaması için %34,6'ydı. Kaynak: OECD Türkiye'de ise ortalama bekar çalışan için vergi takozu 2022'de, 2021'deki %39,9 seviyesinden 2,7 puan gerileyerek %37,2 oldu. 2022'de Türkiye, 38 OECD üyesi ülke arasında en yüksek vergi takozuna sahip 18. ülke oldu. 🔍 Arka plan: OECD ülkeleri genelinde, vergi sistemlerini enflasyona endeksleme konusunda farklı yaklaşımlar söz konusu. 17 OECD ülkesi kişisel gelir vergisi sistemlerini otomatik olarak enflasyona göre ayarlarken, 21 üye ülkenin ise bunu isteğe bağlı olarak yaptığı görülüyor. Sosyal güvenlik katkıları ve nakit yardımlar sırasıyla 21 ve 19 ülkede otomatik olarak hesaplanıyor.

Türkiye'de ortalama vergi takozu 2022'de %37,2

Mayıs 3, 2023

·

Makale

2027'ye kadar 83 milyon kişilik iş ortadan kalkacak

Dünya Ekonomik Forumu (WEF), yayımladığı 1 Mayıs tarihli " İşlerin Geleceği " raporunda, gelecek 4 yıl içinde var olan işlerin dörtte birine yakınının değişmesi beklediğini belirtti. Rapor, 11 milyonu aşkın işçinin çalıştığı yaklaşık 800 şirketten alınan bilgilerle hazırlandı. 🔍 Detaylar: İşverenler önümüzdeki beş yıl içinde işgücü piyasasında %23'lük bir yapısal değişim öngörüyor; bu, yeni eklenen işler ile azalan ve yok olan işlerin toplamından oluşan bir bozulma ölçüsü olarak yorumlanabilir. 2027'de 69 milyon yeni iş ortaya çıkmış olması beklenirken, 83 milyon kişilik iş ortadan kalkacak. Bu, dünya genelinde istihdamın %2 azalması –bir diğer ifadeyle 14 milyonluk net azalma– anlamına geliyor. İşverenler, önümüzdeki beş yıl içinde çalışanların becerilerinin %44'ünün sekteye uğrayacağını, 2027 yılına gelindiğinde ise her 10 çalışandan 6'sının eğitime ihtiyaç duyacağını tahmin ediyor. Bankada çalışmak, sekreterlik ve kasiyerlik gibi ofis işleri, en hızlı yok olacak işler arasında. Yapay zekada makine öğrenimi ve siber güvenlik uzmanlarına talebin artması bekleniyor. Kaynak: WEF ⏱️ Bir adım geriden: Raporun 2020 yılı verilerine göre, işle ilgili tüm görevlerin %34'ünün makineler tarafından, geri kalan %66'sının ise insanlar tarafından gerçekleştirildiği tahmin ediliyordu. Bugün, katılımcılar gelecekteki otomasyon beklentilerini revize ederek 2027 yılına kadar iş görevlerinin %42'sinin otomatik hale geleceğini öngörüyor. 📑 Diğer beklentiler: Ankete katılan kuruluşların %85'inden fazlası, yeni ve öncü teknolojilerin artması ve dijital erişimin genişlemesini, dönüşümü sağlaması en muhtemel trendler olarak tanımıyor. Bir sonraki etkili trendler ise makroekonomik tarafta; artan hayat pahalılığı ve yavaş ekonomik büyüme. Yeşil dönüşümü destekleyecek yatırımların etkisi altıncı en etkili makro trend olarak değerlendirilirken, bunu arz sıkıntısı ile sosyal ve çevresel konulara ilişkin tüketici beklentileri takip ediyor. 🗣️ Açıklamalar: WEF Genel Müdürü Saadia Zahidi , "Hükümetler ve iş yerleri eğitim, yeni beceriler kazandırma ve sosyal yardım yapılarıyla yatırım yaparak geleceğin işlerine doğru dönüşümü desteklemeli" açıklamasında bulundu.

2027'ye kadar 83 milyon kişilik iş ortadan kalkacak

Mayıs 3, 2023

·

Makale

Türkiye 2022 yılında, çalışanlar için en kötü 10'uncu ülke oldu

Uluslararası Sendikalar Konfederasyonu (ITUC), " Çalışanlar İçin Dünyanın En Kötü Ülkeleri 2022 " raporunu yayımlandı. Kurum; 148 ülkeyi örgütlenme özgürlüğü, toplu pazarlık ve grev hakkı temelinde sıraladı ve her ülkeye 1 ila 5+ arasında bir puan verdi. Hükümet ve iş dünyası arasındaki sosyal sözleşmenin bozulmasıyla birlikte, işçileri sendika kurma veya sendikaya üye olma hakkından mahrum bırakan ülke sayısı 2021'de 106 iken, 2022 yılında 113'e yükseldi. Bu, toplamın %74'üne denk geliyor. 2022 yılında rapora tabi ülkelerin %87'sinin grev hakkını, %79'unun toplu pazarlık hakkını ihlal ettiği görülüyor. Çalışanlar için en kötü bölge 4,53 puanlık ortalamayla Orta Doğu ve Kuzey Afrika olarak öne çıkıyor. 🚦 Önemli detay: 2022'de işçiler için en kötü 10 ülke; Bangladeş, Belarus, Brezilya, Kolombiya, Mısır, Esvatini, Guatemala, Myanmar, Güney Afrika, Filipinler ve Türkiye oldu. ❗️Bangladeş ; gerici yasalar, sendika oluşumunun önündeki engeller ve grevlerin acımasızca bastırılması başlıklarıyla 1. sırada yer aldı. 🔦 Perde arkası: Başkent Dakka'da 1.100'den fazla kişinin öldüğü ve 2 bin 600'den fazla kişinin yaralandığı Rana Plaza'nın çöküşü üzerinden 10 yıl geçti. Giyim endüstrisinin en büyük felaketi olarak bilinen olay, küresel bir tepkiyi tetikledi ve Bangladeş'te Yangın ve Bina Güvenliği Anlaşması'nın (kısaca the Accord ) hızla uygulanmasını sağladı. Anlaşma, 220'den fazla markanın katılma sözü vermesiyle işçi hakları açısından önemli bir adım olarak değerlendirildi. Ağustos 2021'de markalar ve sendikalar, anlaşmanın çalışmalarının diğer ülkelere genişletilmesine olanak tanımayı amaçlayan yeni bir uluslararası anlaşma üzerinde anlaştı. Bu kesinlikle doğru yönde atılmış bir adım olsa da, daha yapılması gereken çok iş var. Temiz Giysi Kampanyası kapsamında; Amazon, Levi's, IKEA ve Walmart gibi birçok tanınmış isim yeni anlaşmayı henüz imzalamış değil . ❗ Türkiye ; grevlerin bastırılması, sendikacıların tutuklanması ve sistematik sendika yıkımı başlıklarıyla 10. sırada yer aldı. Türkiye özeti kısmında rapora konu olan başlıklar şu şekilde sıralanıyor : 1 Mayıs 2021'de İstanbul'da 212 gösterici, hükümetin sokağa çıkma yasağı kurallarına aykırı olarak protesto gösterisi düzenlemeye çalıştıkları gerekçesiyle gözaltına alındı. Tarihi gün öncesinde polis, 1977'deki 1 Mayıs protestosunda 34 kişinin hayatını kaybettiği Taksim Meydanı'na çıkan tüm yolları kapattı. Güvenlik kaygıları nedeniyle Taksim Meydanı'nda 1 Mayıs gösterilerine yönelik yasak birkaç yıldır yürürlükte ve hâlâ devam ediyor. Yasalarına göre Türkiye'de, üst düzey kamu çalışanları, hakimler ile infaz ve koruma memurları, örgütlenme hakkının dışında tutuluyor. Haziran 2021'de, Düzce'deki ASD Laminat Fabrikası'nda çalışan 54 işçi, Türkiye Ağaç ve Kağıt Sanayi İşçileri Sendikası'na (AĞAÇ-İŞ) üye oldukları gerekçesiyle işten çıkarıldı. Şirket sendikayı tanımayı reddetti ve sendikalı işçileri keyfi olarak işten çıkarmak ve diğer işçilere sendika üyeliğinden vazgeçmeleri için baskı yapmak gibi sendikal baskı yöntemlerine başvurdu. Dört yıl süren yasal mücadelenin ardından, yerel bir mahkeme bu yılın başlarında işçilerin işe iadesi yönünde karar verdi. Ancak şirket mahkeme kararına karşı gelmeye devam etti ve sendika karşıtı uygulamalarını yoğunlaştırdı. 30 Haziran'da pandemiye yönelik "işten çıkarma yasağının" kaldırılmasının hemen ardından işçileri işten çıkarmaya başladı. 14 Temmuz 2021 itibariyle 19 işçi daha işten çıkarıldı. 2022'nin ilk günlerinde, Kocaeli'deki Farplas otomotiv fabrikasında çalışan işçiler ücret artışı talep etti. İşçiler 19 Ocak'ta yapılan zam teklifini yetersiz bularak protesto amacıyla fabrikada çalışma durdurdu ve işveren bu süreçte hiçbir işçinin işten çıkarılmayacağı sözünü vererek Birleşik Metal-İş Sendikası ile görüşmelere başladı. Ertesi gün üretim yeniden başlarken, işveren sendika üyesi olan ve olmayan yaklaşık 150 işçi, gerekçe olarak bir günlük grevleri gösterilerek işten çıkardı. Farplas, işten çıkarılan işçileri protesto amacıyla fabrika içinde grev yapmaya karar verdi. Polis Farplas fabrikasına baskın düzenleyerek işçileri biber gazıyla dağıttı. Müdahale sırasında iki kişi bayıldı, bir işçinin bacağı kırıldı. İstanbul'da Salcomp'ta çalışan işçiler temel hakları olan sendikaya üye olma haklarını kullandıklarında gözdağı, tehdit ve işten çıkarmalarla karşılaştılar. Fabrikadaki çalışma koşulları savunulamaz durumdaydı. Pandemi sırasında, işçilerin rızası olmadan fazla mesai yaptırıldı ve kısmi ödeme yapıldı. Molalar sadece yöneticilerin takdirine bağlı olarak verilebildi ve kantin olmadığı için işçiler bir süre kaplarda yemek yemek zorunda kaldı. Birçok işçi Covid-19 hastalığına yakalandı. İşçiler Ağustos 2021'de Türk Metal Sendikası'na (Türk Metal) katılmaya karar verdiğinde, yönetim sendikalaşma karşıtı bir kampanya başlattı. İşçiler korkutuldu, tehdit edildi ve 170 sendika üyesi işten çıkarıldı. İşten çıkarılan işçilerin yaklaşık %80'i kadındı. Altı gün süren protestoların ardından işçiler Salcomp'un kararını geri almasını ve işten çıkarılan tüm sendika üyelerini işe iade etmesini sağladı.

Türkiye 2022 yılında, çalışanlar için en kötü 10'uncu ülke oldu

Mayıs 3, 2023

·

Makale

Bankacılık krizi: Yansımalar

1️⃣ First Republic Bank’in ilk çeyrekte beklentilerin üzerinde mevduat çıkışı yaşadığının açıklanmasının ve hissesinin rekor düşük seviyeye inmesinin ardından ABD’de orta ölçekli bankalara dair endişeler yeniden tırmanışa geçti. 🔍 Detaylar: Son haberlere göre; Federal Mevduat Sigorta Kurumu (FDIC), ABD Hazine Bakanlığı ve ABD Merkez Bankası (FED), zor durumdaki First Republic Bank'ın kurtarılması konusunda acil görüşmeleri koordine etmek için çalışma başlatırken, bankanın danışmanları ile özel sektörün yürüttüğü görüşmelerde henüz anlaşmaya varılamadı. 📌 Ek olarak: Wall Street Journal'ın bildirdiğine göre, JPMorgan ve PNC Financial Services Group gibi büyük bankalar, First Republic'e hükümet tarafından el konulmasının ardından, geçtiğimiz hafta sonu kadar kısa bir sürede First Republic'i satın almak için yarışıyor. FDIC, söz konusu bankalardan hafta başında First Republic Bank için Pazar gününe kadar nihai tekliflerini sunmalarını istedi. ⏱️ Bir adım geriden: Mart ortasında Bank of America, Citigroup, JPMorgan ve Wells Fargo’nun aralarında bulunduğu 11 büyük banka, First Republic Bank’a destek olmak ve bankalardan kaçışların yayılmasını önlemek amacıyla toplam 30 milyar dolar mevduat aktaracağını duyurmuştu. Ancak ilk çeyrek bilançosu, ABD’li büyük bankalardan gelen 30 milyar dolara rağmen mevduatlarda yıllık bazda %40,8 azalış ortaya koydu. 2️⃣ İsviçre Merkez Bankası Başkanı Thomas Jordan Cuma günü yaptığı açıklamada, Credit Suisse'in çöküşünün ardından İsviçre bankacılık düzenleme ve denetiminin gözden geçirilmesi gerektiğini söyledi, hızlı düzeltmelerden kaçınılması konusunda uyardı. ⏱️ Bir adım geriden: Merkez bankası, Credit Suisse'in devlet eliyle kurtarılmasında kilit bir rol oynamış, çöküşü önlemek ve UBS tarafından devralınmasını kolaylaştırmak için 250 milyar frank değerinde likidite sağlamıştı.

Bankacılık krizi: Yansımalar

Mayıs 1, 2023

·

Makale

Bankacılık krizi: Neden, nasıl, ne boyutta?

ABD başta olmak üzere, küresel bankacılık sektöründeki sorunlar devam ediyor. Yurt dışında yatırımcılar ve piyasa oyuncuları bu sorunların genele yayılma ihtimalini ve ne kadar büyüyebileceğini sorguluyor. Bu yazıda ABD’de bankacılık sektöründe Silicon Valley Bank (SVB) ile başlayan sorunları, Avrupa’da UBS – Credit Suisse birleşme sürecini ve son durumu tartışıyoruz. Nasıl başladı? Her şey SVB Financial’ın 9 Mart tarihinde kendi portföyünden yaklaşık 21 milyar dolarlık varlık sattığını söylemesiyle başladı. Banka sadece bu satım işlemlerinden 1.8 milyar dolar zarar edildiğini belirtti. Bankanın bu işlemlerden zarar etmesinin temel nedeni portföyünde ağırlıklı olarak (çoğu bankanın da yaptığı gibi) ABD hazine tahvili ve MBS (Mortgage’a dayalı menkul kıymet) bulundurması oldu. Fed’in faiz artışları ve parasal sıkılaşma uygulamaları bu varlıklara olan talebin –doğrudan- azalmasına ve fiyatların düşmesine neden olmuştu. Şirket aynı zamanda 1,25 milyar dolar değerinde sermaye artırımı ve 500 milyon dolar değerinde hisseye dönüştürülebilir tahvil satışı gerçekleştirdi. Ek olarak bir özel yatırım fonu olan General Atlantic, 500 milyon dolar değerinde SVB Financial hissesi satın alacağını duyurdu. Böylelikle SVB Financial toplamda yaklaşık 2.25 milyar dolar fonlama planlamış oldu. SVB Financial CEO’su Greg Becker faizlerin artmaya devam edeceğini, devlet ve özel tahvil piyasasında baskının süreceğini ve kaynak sağlayan girişim sermayelerinin daha çok nakit yakmaya başlayacağını bekledikleri için varlık satış ve sermaye artırımı kararı alındığını söyledi. Greg Becker aynı zamanda SVB Financial’da mevduatı bulunan yatırımcılara “sakin olma” çağrısında bulundu çünkü olası bir mevduat paniğinde bankanın daha büyük sorun yaşayacağını biliyordu. Bank-run Diğer yandan bir bank-run ihtimali doğduğunda kimse bankaya son koşan kişi olmak istemez. Bank-run, mevduatın bulunduğu bankanın iflas edebileceği riskine bağlı olarak mevduat sahiplerinin paralarını aynı anda çekmek istemesi ve bankanın bu mevduatları geri ödeyememesi anlamına gelir. Bankalar doğası gereği tüm mevduatı nakit olarak tutmadığı için mevduat sahiplerinin talebini aynı anda karşılayamaz. Gelişmelerle birlikte SVB Financial’da mevduatı bulunan girişim sermayeleri Greg Becker’ın çağrısına rağmen mevduatlarını çekmeye başladı. SVB Financial ABD’de bulunan girişim sermayesi destekli start-upların yaklaşık yarısıyla iş yapmaktaydı. Ağırlıklı olarak teknoloji üzerine faaliyet gösteren bu start-uplar Fed’in sıkılaşma politikaları nedeniyle zaten yeni kaynak sağlamakta zorlanıyordu, mevduat kaybetmeyi göze alamazlardı. SVB’nin Çöküşü 9 Mart tarihinde SVB’nin hisseleri piyasa açılışında sert değer kaybetti. En büyük dört ABD bankasının hisseleri ise yaşanan sorunun genele yayılabileceği korkusuyla düşüş kaydetti. JPMorgan, Bank of America, Wells Fargo ve Citigroup’un piyasa değeri o gün toplamda yaklaşık 52 milyar USD azaldı. Aynı tarihte girişim sermayesi fonları ve girişim sermayeleri mevduatlarını SVB’den çekmeye başlarken toplam mevduat çekme talebinin büyüklüğü 42 milyar USD’ye ulaştı. 10 Mart tarihinde de tablo aynıydı. Piyasa öncesi işlemlerde yaşanan satış nedeniyle SVB hisselerinde işlem durduruldu. İlerleyen dakikalarda yetkililerin bankanın kontrolüne el koyduğunu açıklamasıyla ABD tarihinde Washington Mutual’dan sonra en büyük banka iflası gerçekleşmiş oldu. 12 Mart tarihinde her mevduat sahibi aynı anda parasını çekmek istediği için ABD’de yetkili kurumlar acil durum açıklamalarında bulundu. FDIC (Federal Deposit Insurance Corporation) SVB’deki tüm mevduatların garanti altına alındığını ve benzer bankalar için bir mevduat destek fonu kurulduğunu, Fed ise bankalara yeni likidite kanalı sağlayacağını duyurdu. SVB’nin ardından sorun yaşayan Signature Bank’in de kontrolünün FDIC’a geçtiği duyuruldu. Credit Suisse SVB Financial ile başlayan panik ABD ile sınırlı kalmadı. 15 Mart tarihinde İsviçre bankası Credit Suisse hisseleri yeni dip kaydetti. İsviçre’nin en büyük ikinci bankasının hisselerindeki satış diğer Avrupa bankalarını da olumsuz etkiledi. Günün ilerleyen saatlerinde Credit Suisse likidite sağlamak amacıyla İsviçre Merkez Bankası üzerinden 50 milyar CHF borçlanacağını duyurdu. Bir haftadır değer kaybeden Credit Suisse hisseleri, pozitif gelişmeler sonrası 16 Mart tarihinde değer kazandı. Diğer yandan bu iyimserlik bir günden fazla sürmedi; 17 Mart tarihinde Credit Suisse hisseleri önceki günkü kazançlarının tamamını geri verdi. 18 Mart tarihinde İsviçre’nin en yüksek varlığa sahip bankası UBS’in Credit Suisse’i satın almak için plan yaptığı, bu planın İsviçreli yetkililer tarafından teşvik edildiği duyuruldu. 19 Mart tarihinde UBS yaklaşık 3 milyar USD karşılığında Credit Suisse’i satın alacağını bildirdi. Credit Suisse – UBS Birleşmesi Credit Suisse SVB’nin iflasından önce de farklı nedenlerle gündeme gelen bir bankaydı. Yıllardır süren sıkıntılı yönetim, skandal haberler, kara para aklama iddiaları ve yasaklı kişi/kurumlar ile iş birliği gibi nedenlerle hâlihazırda gündeme oturmuştu. Credit Suisse müşterileri 2022'de, çoğunlukla dördüncü çeyrekte olmak üzere bankadan 123 milyar CHF çekti. Banka 2022’nin Şubat ayında yaklaşık 7,3 milyar ile, küresel mali krizden bu yana en büyük yıllık net zararı bildirdi. Şirket bu sırada da yurtdışından yeni sermayedarlar sağlama arayışındaydı. SVB’nin iflasının ardından yaşanan panik ve Saudi National Bank’in (%9.9 ile Credit Suisse’in en büyük hissedarı ve son sermaye artırımının başrolü) “kesinlikle” yeniden Credit Suisse’e yatırım yapmayacağını belirtmesi , 166 yıllık bankanın sonunu getirdi. Geçtiğimiz ay UBS ve Credit Suisse, UBS'in devralan şirket olduğu bir birleşme anlaşması imzaladı. Birleşme anlaşmasının imzalanmasından önce yapılan görüşmelerde UBS ve Credit Suisse birleşmesinin hissedarlar ve paydaşlar için en iyisi olacağı sonucuna varıldı. Bu hamle; İsviçre Maliye Bakanlığı, İsviçre Merkez Bankası ve FINMA'nın her iki bankadan da İsviçre ekonomisi ve bankacılık sisteminde istikrarı sağlamalarını talep etmesiyle gerçekleşti. First Republic Bank Credit Suisse – UBS birleşmesinin ardından yaklaşık 1 aydır unutulan kaygılar, bu hafta bir ABD bankası olan First Republic Bank’in bilançosuyla yeniden gündeme geldi. First Republic Bank 50 ila 100 milyar USD değerinde varlık satışı planladığını söyledi. Banka uzun vadeli mortgage ve menkul kıymetleri içeren bu satışlarla, varlıkları ve yükümlülükleri arasındaki uyumsuzluğu azaltmayı amaçladığını belirtti. Diğer yandan piyasa oyuncuları bu gelişmeyi SVB Financial’a benzer şekilde yorumladı ve First Republic hisseleri bu hafta %50’nin üzerinde değer kaybetti; 6 ay önce 140$’dan işlem gören hisse fiyatı dün itibariyle 6$ bölgesine kadar gerilemiş durumda. SVB Financial ile bankacılık sektöründe başlayan sorunlar Credit Suisse ile bitmedi, First Republic ile de sona erecek gibi durmuyor. Fed’in sıkı para politikalarının devamı birçok bankayı ve küçük ölçekli ABD şirketini farklı kanallar üzerinden olumsuz etkileme potansiyeli taşıyor. 📌 Ayrıca okuyun : UBS, Credit Suisse geri alım programında değişiklik yaptı 📌 Editörün önerisi : UBS beklentileri karşılayamadı, Credit Suisse 69 milyar dolar çıkış verdi

Bankacılık krizi: Neden, nasıl, ne boyutta?

Mayıs 1, 2023

·

Makale

UEZ 2023: Bankacılık ve finans nasıl dönüşecek?

Uludağ Ekonomi Zirvesi'nin 100. Yılda Bankacılık ve Finansın Yeni Vizyonu isimli paneli, NGN Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO'su İnanç Erol moderatörlüğünde; Citibank Türkiye Genel Müdürü Emre Karter , T.C. Cumhurbaşkanlığı Finans Ofisi Başkanı Prof. Dr. Göksel Aşan , Neohub Genel Müdürü & Deniz Ventures ve Deniz Portföy Yönetim Kurulu Üyesi Gürhan Çam ve TSKB Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Üyesi Murat Bilgiç'in katılımıyla gerçekleşti. 🗣️ Ne dediler? NGN Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO'su İnanç Erol: “Finans ve bankacılık sektörü dijitalleşmede öncü ve örnek olan bir sektör. Bankalarımızın teknoloji şirketleri var ve serbest ihracat yapıyorlar. Özellikle bölgesel oyuncu olduğumuz için dünyaya da hizmet verdiklerini, sattıklarını görüyoruz. Yatırım ve kalkınma bankaları yüksek fayda sağlıyorlar” Citibank Türkiye Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Üyesi Emre Karter : “Tedarik zincirlerinin kırılganlığı ve güvenliği, aslında pandemi öncesinde ticaret savaşları ile başlayan bir süreç ve bu süreç hala devam ediyor. Sadece versiyonlar farklılaşıyor. Pandemi en çok da tedarik zincirlerini vurdu. Sonrasında gelişen Rusya -Ukrayna savaşı, değerli tahıl ürünlerini etkilenmesi, dünyada son 5-10 yılda dalgalanan navlun fiyatları, dünyanın artık hemen hemen her ürünün içerisinde olan çip tedariğinin sadece bir tarafa odaklı ve bağımlı gelmesi, pandemi sonrasında da dünyanın birçok üreticisinde kapanmaların devam etmesi göz önüne alındığında açıkçası artık dünya eski düzeninde değil ve kartlar yeniden dağıtılacak. Ticaret 1930’lardan bu yana ilk defa geçtiğimiz sene sonu ve bu senenin başında artış hızının altında kaldı. Tedarik zincirlerinin yakın pazarlara taşınması da bunun nedenlerinden biri oldu. Artık ürün üretip dünyanın bir ucuna gönderilmesi durumu çok verimli değil, çünkü üretimin yerelleşmesi ve yakın pazarlara taşınması hayatımızın bir gerçeği. Doğu batı ekseninde Çin gibi ülkelerin yarattığı deniz rotası bağımlılığı söz konusu. Ancak bu durum çeşitlenecek. Demir ve karayolu önemli hale geldi ve kapasitesinin artırılması ile Türkiye kendini öne çıkarabilir. Türkiye 20-30 yılda geniş sanayi, insan gücü ve esnekliği, sağlık ve lojistik gibi alanlarda ürettiği kapasite ile Almanya ve Hindistan arasında üretim yetkinliği açısından değerlendirildiğinde, Türkiye ile rekabet edebilecek başka bir ülke yok. Aradan sıyrılabileceğimiz bir döneme doğru gidiyoruz.” T.C. Cumhurbaşkanlığı Finans Ofisi Başkanı Prof. Dr. Göksel Aşan: “Her şey normal olduğunda ve engel çıkmadığında, bu bankacılık nereye doğru gider ve bankacılık için karşılaşılması muhtemel krizlerde nasıl tepkiler ve sonuçlar olabilir konusu tartışılmalı. Bu perspektif teknoloji bazında değerlendirildiğinde, daha standart ve neyin nereye gideceğinin belirli olduğu bir alan olduğu görülüyor. Sürdürülebilirlik konusunda dünya, sonunda çevre kirliliği ile mücadelenin sadece klasik mücadele yöntemleriyle olmayacağını, kirletenlerin de bilinçlenmesi gerektiğini anladı. Teknolojinin gelişimi, emek dediğimiz şeyin azalması ile ifade edilebilir. Yeni gelişmelerle daha az emek kullanılarak çok iş yapmanın önü açıldı. Ancak üretim konusunda bir azalma söz konusu değil. Azaltılan emek, iş alanlarında boşluk yaratmıyor. O emek yeni alanlara kanalize oluyor ve yeni alanların ortaya çıkmasına fırsat tanıyor. Bankacılık dahil olmak üzere bütün sektörlerde çok daha az insan kaynağının ve el emeğinin kullanıldığı, ama o emeğin yeni sektörlerde başka alanlarda değerlendirildiği bir yolda ilerliyoruz." Neohub Genel Müdürü, Deniz Ventures ve Deniz Portföy Yönetim Kurulu Üyesi Gürhan Çam : “Bankacılık sektörü hem güvenilirlik hem inovasyon hem de teknoloji ihraç etmek konusunda tüm Türkiye’nin gurur duyması gereken bir sektör. Ülke olarak çok farklı bir yerdeyiz. Yaptığımız işler tüm dünyaya örnek oluyor. Yine tüm dünyaya örnek olacağımız ‘açık bankacılık’ kanunen geriden gelse bile ilham verecek düzeyde. İnovasyon ve teknoloji kanımızda var ve bence Türkiye bankacılık sektörü olarak ilham vermeye devam edeceğiz. Biz ne yaparsak yapalım üç sene içerisinde dünyada lider olacağız ve Türk bankacılık sektörüne ihracı tanımlayacağız. Günümüz Avrupası bizim 5 sene önce yaptığımız şeylerle alakalı daha yeni kanunlar çıkarıyorlar. Ama Türkiye olarak bizim tanımladığımız ve şekillendirdiğimiz bankacılık sektörünün kanun kısmının gelişmesi gerekiyor” TSKB Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Üyesi Murat Bilgiç : “Kalkınma bankaları, regülasyonun çok iyi kullanıldığı ve ekiplerin iyi çalıştığı bir sektör. Başardıklarına baktığımızda, art arda olan krizleri iyi yönettikleri görülüyor. Kalkınma bankaları, özellikle son 30 yıllık dönemde, sürdürülebilirlik ve kapsayıcı temalı nitelikli fonları ülkeye getirdiler ve bu amaçlara uygun olarak kullandırdılar. Ticari bankalardan en önemli farkları bu. Getirdikleri kaynakların amacına uygun kullandıklarının hesabını vermek durumundalar. Toplamda 52 banka var ki bunların 16’sı yatırım ve kalkınma bankası. Türkiye gibi gelişmekte olan ülke için pay çok da küçük değil, çünkü dönüştürülebilirlik özelliği ve kullanılan kaynaklar çok daha yüksek. Ayrıca kalkınma bankalarımızın hepsi çok ciddi sürdürülebilirlik ekseninde hareket ediyorlar. Temalara, amaçlanan hedeflere uygunluğu teyit edilerek kaynak kullanılıyor. Şube bankacılığı yapılmıyor. Ona rağmen daha küçük işletmelere bu kaynakları eriştirerek ticari bankalarımız üzerinden aktarılıyor. Temalara uygun olduğunu TSKB olarak biz denetliyoruz. Bu bağlamda dönüştürücü fonksiyonu çok önemli. Bu şekilde bütün sektör dönüşüm sağlıyor.”

UEZ 2023: Bankacılık ve finans nasıl dönüşecek?

Mayıs 1, 2023

·

Makale

Şirketlere ek vergi, dost ülkelere müjde

Rusya Maliye Bakanı Anton Siluanov , ülkedeki bazı şirketlerden tek seferlik ek gelir vergisi alınmasına yönelik yasa tasarısının hazırlandığını, Rus Sanayiciler ve Girişimciler Birliği ile de istişareler yürüteceklerini bildirdi. 🔍 Detaylar: Söz konusu tasarının yasalaşması halinde ülkedeki vergi mükellefi şirketlerin %10’unun etkileneceği tahmin ediliyor; petrol ve kömür şirketlerinin yanı sıra küçük ve orta ölçekli işletmelere de çeşitli muafiyetlerin uygulanması söz konusu. ⏱️ Bir adım geriden: Siluanov, 17 Şubat’ta yaptığı açıklamada, tek seferlik ek gelir vergisi sayesinde bütçeye ilave 3,8 milyar dolar gelir sağlamayı hedeflediklerini söylemişti. ⤵️ Diğer taraftan: Putin’in, Rusya’nın tavan fiyat uygulamasına katılan ülkelere petrol ve petrol ürünü tedarikini yasaklayan kararına yönelik değişiklikleri içeren kararname, ülkenin yasal bilgi sisteminde yayımlandı. 🔍 Detaylar: Kararnameye göre, dost ülkeler, Rusya’nın tavan fiyat uygulamasına katılan ülkelere yönelik petrol ve petrol tedariki yasağı kapsamından çıkarıldı. ⏱️ Bir adım geriden: Putin tarafından 27 Aralık’ta imzalanan kararnameyle, Rus petrolüne tavan fiyat uygulamasına katılanlara petrol ve petrol ürünü satışı yasaklanmıştı. Avrupa Birliği ülkeleri, Aralık 2022'de, Rusya'dan deniz yoluyla taşınan petrole varil başına 60 dolar tavan fiyat uygulanmasında anlaşmaya varmıştı. Başta Çin ve Hindistan olmak üzere Rus petrolü almaya devam eden çok sayıda ülke de olası yaptırım risklerine işaret ederek Rusya'dan indirim talep ediyor.

Şirketlere ek vergi, dost ülkelere müjde

Mayıs 1, 2023

·

Makale

Şişecam ve Yapı Kredi'den beklenti üstü kâr

🫙 Şişecam: Şirket, yılın 1. çeyreğinde 2,14 milyar TL’lik piyasa beklentisinin üzerinde, 2,36 milyar TL'lik net dönem kârı bildirdi. Şişecam’ın ilk çeyrek konsolide net satışları 27,7 milyar TL’lik piyasa beklentisinin üzerinde, 28,36 milyar TL seviyesinde gerçekleşirken konsolide net satışlar 1,5 milyar doları aştı. Ciro bu çeyrekte geçen yılın aynı çeyreğine göre %67 artış gösterdi. Ocak–Mart 2023 döneminde yurt içi ve yurt dışındaki kuruluşlarında 1,3 milyon ton cam üretimi, 1,1 milyon ton soda külü ve yaklaşık 908 milyon ton endüstriyel hammadde üretimi gerçekleştirildi. Bu dönem içerisinde toplam 149 milyon dolarlık yatırım yapılırken ihracat 275 milyon dolar oldu. 🏦 Yapı Kredi Bankası: Banka, 2023 yılının ilk çeyreğinde piyasa beklentisi olan 11,25 milyar TL’nin üzerinde 12,64 milyar TL net dönem kârı elde etti. Bankanın net kârı çeyreksel bazda %27 oranında gerilerken yıllık bazda %74 artış gösterdi. Bankanın maddi ortalama özsermaye kârlılığı yılın ilk çeyreğinde %37,9 oldu, sermaye yeterlilik rasyosu ise %18,1’den %116,8’e geriledi. Kümülatif net faiz marjı ise 2022 sonundaki %9,10 seviyesinden %5,63 seviyesine geriledi. Bankanın 2023 yılı için hedefi %5’in üzeri. 🏦 Türkiye Kalkınma Bankası: Banka, yılın ilk çeyreğinde aktiflerini bir önceki yıla göre %12 artışla 102,5 milyar TL seviyesine taşırken, net kârını da %87 artırarak 662,8 milyon TL'ye yükseltti. Bankadan yapılan açıklamaya göre, 2023'ün ilk çeyreğinde kredi tutarı bir önceki yıla göre %10’luk artışla 66,7 milyar TL seviyesine ulaşırken, ortalama özkaynak karlılığı da %33 civarında gerçekleşti. 📌 Ek olarak: Açıklamada görüşlerine yer verilen B anka Genel Müdürü İbrahim Öztop , "Alman Kalkınma Bankası ile T.C. Hazine ve Maliye Bakanlığı arasında imzalanan 100 milyon avroluk İklim Finansman Kredisi'ni ve ek olarak Alman Hükümeti tarafından karşılanan 10 milyon avroluk hibeyi yatırımcılarla buluşturuyoruz" dedi. ⛽️ Tüpraş: Türkiye Petrol Rafinerileri, ilk çeyrekte 6,75 milyar TL'lik net kâr bildirdi, aynı dönemde 96 milyar TL'lik beklentinin altında kalarak 92,83 TL gelir elde etti. FAVÖK, 10,8 milyar TL’lik piyasa beklentisini aşarak 12 milyar TL oldu. Tüpraş, yılın ilk çeyreğinde geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre %3 artışla -5,1 milyon tonu yurt içi olmak üzere- toplam 6,3 milyon ton ürün satışı gerçekleştirdi. 🌬️ Aygaz: Şirketin birinci çeyrek net kârı piyasa beklentilerinin üzerinde, 687,319 milyon TL olarak gerçekleşti. Şirketin 2023 yılına yönelik pazar payı beklentisi Tüplügaz için %41-%43, Otogaz için %22-%23 aralığında paylaşıldı. Yurt dışından 💻 Intel: Şirket, 2,8 milyar dolarla şirket tarihindeki en yüksek çeyreklik zararını bildirdi. Buna göre, ilk çeyrekte elde edilen gelir yıllık bazda %36 azalarak 11,7 milyar dolara geriledi. ⏱️ Bir adım geriden: Intel 2021 yılında, üretim, inovasyon ve ürün liderliği hedefleri doğrultusunda "IDM 2.0" stratejisini açıklamış ve bu kapsamdaki yatırımlarını duyurmuştu.

Şişecam ve Yapı Kredi'den beklenti üstü kâr

Mayıs 1, 2023

·

Makale

Yuanın uluslararası kullanımı artıyor

Yuanın uluslararası ödeme aracı olarak kullanılma oranı artarken dolara paralel bir ticaret sisteminin temelleri konuşulmaya devam ediliyor. Reuters verilerine göre , Mart ayında yuan cinsinden yapılan sınır ötesi ödemeler ve makbuzlar bir önceki ayki 434,5 milyar dolar seviyesinden 549,9 milyar dolara çıkarak rekor kırdı. Böylece tüm işlemlerin %48,4'ünde yuan kullanılırken, doların payı %46,7'ye geriledi. Arjantin hükümeti Çarşamba günü yaptığı açıklamada, ülkenin azalan dolar rezervlerini rahatlatmayı amaçlayan bir önlem olarak Çin'den yapılan ithalat için dolar yerine yuan cinsinden ödeme yapmaya başlayacağını duyurdu . 🛑 Neden önemli? Bu haber akışları, Çin'in Orta Doğu, Brezilya ve Rusya'da yaptığı ikili anlaşmaların giderek arttığı bir ortamda geldi. 🔍 Geniş açı: Tam anlamıyla küresel bir kabul yuan için pek olası olmasa da özellikle Rusya'nın Batı'nın ödeme sistemlerinin çoğundan çıkarılması alternatiflerin geliştirilmesini tetiklediği için yeni bir ticaret mimarisi oluşturma yolundaki ilerlemeler hız kazanıyor. Yuanın küresel ödemeler içindeki payı uzun zamandır %2,2 seviyesinde. 🗣️ Ne dediler? Hong Kong BNP Paribas Kıdemli Yatırım Stratejisti Chi Lo, "Dünyanın en büyük emtia ihracatçı ve ithalatçıları -Çin, Rusya ve Brezilya- şimdi sınır ötesi ödemeler için yuan kullanma konusunda birlikte çalışıyor" dedi. 📌 Editörün önerisi: Dolar tarafında işler iyi gitmiyor mu? Rusya, Çin, İran, Brezilya, Arjantin, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Hindistan. Dolara bağımlılığı azaltmaya çalışan ülkelerin sayısı her geçen gün artıyor.

Yuanın uluslararası kullanımı artıyor

Nisan 28, 2023

·

Makale

‟2023'te küresel büyüme yavaşlayacak”

2023 yılında küresel büyümenin yavaşlaması ve para politikasındaki kümülatif sıkılaşmanın ekonomik faaliyet ve istihdam üzerindeki baskısının artması bekleniyor.dd Allianz Trade tarafından yayımlanan 2023 Ekonomik Görünüm Raporu’na göre; 2023 yılının son çeyreğinden itibaren istihdamın azalmaya başlayacağı ve işsizlik oranının da buna paralel olarak yükseleceği öngörülüyor. 🔍 Detaylar: Raporda, ABD bankacılık sektörünün krizin eşiğine gelmesi ve Avrupa'daki enerji krizinin beklenenden hafif geçmesine rağmen sürmesinden kaynaklanan güven kaybı etkilerinin, yılın geri kalanını şekillendireceğine yer veriliyor. Özellikle de konut, imalat ve inşaat sektörlerindeki yavaşlama nedeniyle ABD için ufukta, yıl sonunda belirgin bir resesyon görülüyor. Avro Bölgesi'nde de mali desteklerin kademeli olarak azaltılmasıyla ekonomik ivmenin yavaşladığı vurgulanıyor. Çin ekonomisinin görünümü ise bir yandan iyileşirken diğer yandan ülkede yeniden hız kazanan ticari faaliyetlerin küresel etkisinin sınırlı kaldığına dikkat çekiliyor. ➕ Bununla birlikte: Allianz Trade analistleri 2023 yılında küresel büyümenin yavaşlayarak %2,2 seviyesine gerileyeceğini ve 2024 yılında ise çok sınırlı bir artışla bu oranın yüzde 2,3'e çıkacağını öngörüyor. 🔖 Bilgi notu: Küresel büyüme 2022 yılında Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü ( OECD ) tarafından %3,2, Uluslararası Para Fonu ( IMF ) verilerinde ise %3,4 olarak kaydedilmişti. İki organizasyonun da 2023 ve 2024 tahminleri Allianz Trade raporundan daha olumlu bir tablo öngörüyor. OECD analistleri, dünya genelinde 2023 yılında %2,6 ve 2024 yılında %2,9 büyüme beklerken; IMF ekonomistleri 2023 yılında %2,9 ve 2024 yılında %3,1 genişleme tahmin ediyor. ➕ Dahası: ABD, Almanya, İtalya ve İngiltere haricindeki gelişmiş ekonomilerin resesyondan korunmayı başaracağını ifade eden raporda; gelişmekte olan piyasaların ve özellikle emtia ithalatçılarının, artan iç ve dış dengesizlikler nedeniyle genel olarak baskı altında kalacağı öne sürülüyor. Enflasyon sebebiyle tüketicilerin alım gücünün düştüğünü ve dayanıklı tüketim mallarının yenileme döngüsünün uzadığını belirten analistler, azalan talebin 2023 yılında da imalat sektöründeki durgunluğu devam ettireceğini ifade etti. Yapılan değerlendirmede, arz fazlasının muhtemelen bu yıl da devam edeceğine ve ticarî ürünlerin fiyatlarını aşağı yönde baskılayacağına dikkat çekildi. Bu bağlamda, teslimat süreleri normalleşmeye başlarken lojistik maliyetlerinin de pandemi öncesi seviyelere yaklaştığı belirtildi. 2022 yılında %3,7 büyüme kaydeden küresel ürün ve hizmet ticareti hacminin, bu yıl yalnızca %0,9 oranında büyümesi bekleniyor. Nominal değer bazında ise 2022’de %9,6 genişleyen ürün ve hizmet ticaretinin, 2023 yılında %0,3 küçüleceği öngörülüyor. 💵 Para politikası: Merkez bankalarının içinde olduğu ikileme de dikkat çekildi. Çekirdek enflasyonun direnci ile resesyon endişeleri arasında hâlihazırda politika faizlerini belirlerken zor bir tercihle karşı karşıya olan merkez bankaları, finansal sistemde yayılabilecek zayıflıkları da yakından takip ediyor. Bu şartlar göz önüne alındığında analistler, merkez bankalarının faiz artırımları konusunda daha ölçülü bir yaklaşım sergileme ihtimali olduğunu vurguluyor. Raporda, enflasyonun önümüzdeki çeyreklerde belirgin bir şekilde yavaşlayacağı, bu yıl küresel düzeyde ortalama %6,6 ve 2024’te %4,0 olacağı öngörüldü. 2022’de %8,8 olarak kaydedilen küresel enflasyon, hâlâ pandemi öncesi görülen yaklaşık %3,5’lik seviyenin oldukça üzerinde seyrediyor. 2023 yılı için para politikasına daha fazla esneklik kazandırmak için planlanan mali düzenlemelerin; finans sistemine olan güvenin yeniden tesis edilmeye çalışılması ve enerji konusunda belirsizliğin sürmesi nedeniyle gecikmesi bekleniyor. Çoğu ülkenin, enerji krizinin etkilerini hafifletmek için cesur adımlar atmasının ardından, yükselen faiz oranları nedeniyle mali manevraya yönelik alanın artık çok daha daraldığı belirtildi. 📌 Ek olarak: Bankacılık sektöründe yaşanan türbülansın da sermaye piyasalarının görünümünü şekillendireceği vurgulandı. ABD'deki banka iflaslarının ve Credit Suisse'in kurtarılmasının potansiyel etkileri önlenmiş olsa da; gayrimenkuldeki düzenlemelerden ve özel borç risklerinin yeniden fiyatlandırılmasından kaynaklanabilecek zararların, önemli kırılganlıklara yol açabileceği ifade edildi. Merkez bankalarının politika faizleri konusunda izleyecekleri yola ilişkin mevcut belirsizlik göz önüne alındığında, 2023 yılının ilk yarısında mevcut dalgalı piyasa dinamiklerinin yılın ikinci yarısında da devam edeceği tahmin ediliyor. 🛑 Riskler: Allianz Trade Raporu’na göre önümüzdeki dönemde küresel ekonomi bazı önemli risklerle karşı karşıya kalabilir. Yüksek enflasyonun uzun süre devam etmesi merkez bankalarının politika hatası riskini artırıyor. Bu durum özellikle, veriye dayalı yaklaşımı, faiz artışlarının toplam talep üzerindeki gecikmeli etkisini ve daha derin ve uzun süreli ekonomik daralma riskini hafife alan Fed için öne çıkıyor. Yatırımcı güveni yeniden tesis edilmeye çalışılırken yeni banka iflasları ve sermaye piyasası aksaklıklarının tekrar gündeme gelmesi öngörülüyor. Ukrayna'daki savaşın tırmanması halinde Avrupa’daki enerji krizinin daha da çıkmaza girebileceği de tahminler arasında yer alıyor. Bölgesel-ekonomik çatışmalar, yaptırımlar, ticaret savaşları ve ulusal güvenlik adına yatırımların perdelenmesi dünya çapında tüm ekonomiler için risk oluşturuyor. 📌 Öte yandan: Raporda; Ukrayna'daki savaşta ateşkes sağlanması ile piyasa baskısı ve arz kısıtlarının bir miktar azalabileceği, Çin’in ticari faaliyetlerine yeniden başlamasıyla yavaşlayan küresel ticaretin canlanma ihtimali ve üretici fiyatlarındaki düşüşün hızlanabileceği de belirtiliyor.

‟2023'te küresel büyüme yavaşlayacak”

Nisan 28, 2023

·

Makale

Elektrikli otomobile kredi avantajı

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK), yerli üreticiler tarafından üretilen elektrikli araçlar için kullandırılacak kredilerin vade ve kredi tutarlarında değişikliğe gitti. 🔍 Detaylar: Buna göre, Nihai fatura değeri 900 bin TL ve altında olan elektrikli araç bedellerinin %70’ine kadar 48 ay vadede kredi kullanılabilecek. 900 bin TL ile 1 milyon 800 bin TL arasında olan elektrikli araçların %50’si için 36 ay vadeli kredi imkanı sunulacak. 1 milyon 800 bin TL ile 2 milyon 200 bin TL arasındaki elektrikli araçların %30’una kadar 24 ay vadeli kredi alınabilecek. 2 milyon 200 bin TL ve 2 milyon 800 bin TL arasındaki elektrikli araçların %20’sine kadar kredi verilecek, vade ise 12 ay olacak. 2 milyon 800 bin TL üzerindeki araçlar içinse kredi kullanılamayacak. 🛑 Neden önemli? Togg'a avantaj sağlayacak bu hamle, Tesla'nın Türkiye pazarına girerek 10 binin üzerinde sipariş aldığını duyurmasının ardından geldi.

Elektrikli otomobile kredi avantajı

Nisan 28, 2023

·

Makale

Ford Otosan, Tofaş ve Tekfen piyasa beklentilerinin altında kaldı

🏦 Garanti BBVA: Banka, 2023 yılının ilk çeyreğinde 13,1 milyar TL’lik beklentinin üzerinde, 15,7 milyar TL'lik net kâr açıkladı. Ocak-Mart döneminde ortalama özkaynak kârlılığı %38,2, aktif kârlılığı ise %4,5 seviyesinde gerçekleşti. 🔍 Detaylar: Kredi büyüme hızı regülasyonların etkisiyle önceki çeyreklere kıyasla yavaşlasa da pozitifte kaldı. TL canlı krediler yıl başından bu yana %10 büyüyerek 520,5 milyar TL’ye ulaşırken TL müşteri mevduatı da aynı dönemde %32 artışla 561,6 milyar TL’ye yükseldi. TL müşteri mevduatının toplam mevduatlar içindeki payı %54 seviyesinde. Bankanın takipteki kredi oranı 2023 ilk çeyrek sonunda %2,5’e, karşılama oranı ise %71 seviyesine hafif geriledi. Toplam provizyonlar 41,2 milyar TL’ye ulaştı. ⚙️ ASELSAN: Şirketin ilk çeyrek cirosu yıllık bazda %90 büyüyerek 8,3 milyar liraya, net kârı ise yıllık bazda %34 artış göstererk 2,3 milyar TL seviyesine ulaştı. ASELSAN'ın FAVÖK kârı 1,9 milyar lira olarak gerçekleşti. Öz kaynakların aktife oranı ise %55 oldu. 🚗 Ford Otosan: Şirket, 2023 yılının ilk çeyreğinde 5,5 milyar TL'lik piyasa beklentisinin altında kalarak 5,35 milyar TL net kâr elde etti. Toplam satışlar 67,4 milyar TL’lik beklentinin altında, 66,3 milyar TL olarak gerçekleşti. Toplam ciro yıllık bazda % 138 artış kaydederken FAVÖK yıllık %99 büyüyerek 6,79 milyar TL’ye ulaştı ancak o da ilk çeyrek piyasa beklentisi olan 6,93 milyar TL’nin altında kaldı. 🚙 Tofaş: Şirket, ilk çeyrekte piyasa beklentilerine paralel olarak 2,433 milyar TL net dönem kârı elde etti. FAVÖK ve ciro tarafında ise beklentilerin altında kalındı. FAVÖK, piyasa beklentisi olan 3,645 milyar TL’nin altında kalarak 2,868 milyar TL, Toplam satışlar ise piyasa beklentisi olan 19,295 milyar TL’nin altında kalarak 18,741 milyar TL olarak gerçekleşti. 👷🏻‍♂️ Tekfen Holding: Şirket, ilk çeyrekte 302 milyon TL'lik kâr beklentisine karşın finansman giderlerindeki artış ve amortisman etkisiyle 359 milyon TL zarar açıkladı. Tekfen Holding’in konsolide net satışları, 9,25 milyar TL’ye yükseldi. Bunun 5,8 milyar TL’si kimya sanayisinden, 2,9 milyar TL’si ise mühendislik ve taahhüt hizmetlerinden sağlandı. FAVÖK marjı ise %2,7 ile 249 milyon TL seviyesinde gerçekleşti. Yurt dışından 🏦 Deutsche Bank: Banka, kurumsal müşteri operasyonlarında yüksek faiz oranlarından elde edilen gelirin, yatırım bankası gelirlerindeki düşüşü telafi etmesinin etkisiyle ilk çeyrekte vergi öncesi kârını yıllık bazdan %12 artırarak 1,9 milyar avroya yükseltti. Böylece banka, 2013'ten bu yana en yüksek çeyreklik vergi öncesi kârı açıkladı. Deutsche Bank’ın bu yılın ilk çeyreğindeki net geliri ise 2022’nin aynı dönemine kıyasla yüzde 5 artarak 7,7 milyar avro oldu. Bankanın, yatırım bankacılığı biriminin geliri de ilk çeyrekte %19 düşüşle 2,7 milyar avroya geriledi. 🖋️ Ek bilgi: Deutsche Bank, ilk çeyrek kârında beklenenden büyük bir artış bildirmesinin ardından yeni bir maliyet tasarrufu hamlesiyle 800 kişiyi işten çıkaracağını duyurdu. 🏦 Barclays: Bankanın ilk çeyrek toplam gelirleri yıllık bazda %11 büyüyerek 7,2 milyar sterline yükseldi. Bu artışta, tüketici harcamaları ve ödemelerdeki %47'lik büyüme etkili oldu. Barclays'in yılın ilk çeyreğindeki vergi öncesi kârı ise %16 artışla 2,6 milyar sterline çıktı. ⌚️ Samsung: Şirketin faaliyet kârı, bellek çipi fiyatlarının düşmesi nedeniyle 2023 yılının ilk çeyreğinde %95 gerileyerek 478,55 milyon dolar seviyesinde gerçekleşti. Böylece Samsung, 2009'un ilk çeyreğinden bu yana en düşük çeyrek faaliyet kârını kaydetti. Şirket geliri ise geçtiğimiz yılın aynı dönemine kıyasla %18 azalarak 47,6 milyar dolara geriledi.

Ford Otosan, Tofaş ve Tekfen piyasa beklentilerinin altında kaldı

Nisan 28, 2023

·

Makale

Akbank'ın karı %33 arttı, Meta 28,7 milyar dolar gelir elde etti

🏦 Akbank: Banka, yılın ilk çeyreğinde yıllık bazda %33 artışla 10 milyar 711 milyon TL'lik konsolide net kâr elde etti. 🗣️ Açıklamalar: Akbank Genel Müdürü Hakan Binbaşgil , 2023'ün ilk çeyreğinde Türk ekonomisine sağladıkları kredi desteğini 677 milyar TL'si nakdi olmak üzere toplam 843 milyar TL seviyesine çıkardıklarını bildirdi. Toplam mevduatlarının 819 milyar TL’ye, aktiflerinin ise 1 trilyon 259 milyar TL'ye ulaştığını kaydeden Binbaşgil , "%18,9 düzeyinde gerçekleşen güçlü konsolide sermaye yeterlilik oranımızla, reel sektörün büyümesine ve gelişmesine destek olmayı sürdürdük. Bankamız 2 milyar 375 milyon TL vergi karşılığı ayırarak 10 milyar 711 milyon TL konsolide net kâr elde etti" açıklamasında bulundu. 🚜 Türk Traktör: Şirket, ilk çeyrekte yıllık %193 artışla 1,4 milyar TL net kâr elde etti. Yıllık bazda bakıldığında traktör üretim adetleri %19, traktör ihracatı %15, yurt içi traktör satış adetleri %36 artarken, Toplam net satış 2023 ilk çeyrekte yıllık bazda %139 artarak 9,5 milyar TL olarak gerçekleşmiştir. Yurt dışından ✈️ Boeing: Şirket, 2023 yılı ilk çeyreğe ilişkin bilançosunda gelirleri 17,51 milyar dolarlık beklentiye karşılık yıllık %4 artışla 17,92 milyar dolar olarak açıkladı. Şirketin hisse başına kârı -1,27 dolar olarak gerçekleşti. 🔍 Detaylar: Şirket 318 milyon dolar ile beklenenden daha iyi negatif net nakit akışı açıkladı, geçen senenin aynı döneminde bu rakam 3,22 milyar dolar seviyesindeydi. Şirket, ayrıca 737 MAX uçaklarının üretimini bu yıl içinde ayda 38'e çıkarmayı hedeflediğini ifade etti. 🖥️ Meta: İlk çeyrek geliri, bir önceki yıla göre %3 artışla 28,65 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti. Toplam maliyet ve giderler yıllık bazda %10 artarak 21,42 milyar dolar oldu. Buna 2023'ün ilk çeyreğindeki 1,14 milyar dolarlık yeniden yapılandırma çalışmalarını içeren masrafların dahil olduğu vurgulandı. Şirket çalışanı sayısı ilk çeyrek sonu itibarıyla yıllık %1 azalışla 77 bin 114 olarak bildirildi. 🗣️ Açıklamalar: Meta Kurucu ve CEO'su Mark Zuckerberg, "İyi bir çeyrek geçirdik ve topluluğumuz büyümeye devam ediyor. Yapay zeka çalışmalarımız uygulamalar ve iş genelinde iyi sonuçlar veriyor. Ayrıca daha verimli hale geliyoruz, böylece daha iyi ürünleri daha hızlı oluşturabiliyor ve uzun vadeli vizyonumuzu gerçekleştirmek için kendimizi daha güçlü bir konuma getirebiliyoruz" açıklamasında bulundu.

Akbank'ın karı %33 arttı, Meta 28,7 milyar dolar gelir elde etti

Nisan 27, 2023

·

Makale

Gençler iş bulma ve girişimcilik konusunda kötümser

Habitat Derneği ve Infakto RW işbirliğiyle gerçekleşen "Gençliğin İyi Olma Hali Raporu"nun beşincisi yayımlandı. Araştırmanın ortaya koyduğu en önemli bulgulardan biri, gençlerin yaşam memnuniyetine dair 2017 yılından bu yana devam etmekte olan düşüş; geçtiğimiz 5 yılda %71 seviyesinden %44 seviyesine gelindiği görülüyor. 🔍 Detaylar: Rapora göre, gençlerin yaklaşık %43'ünün tam zamanlı, %5’inin de yarı zamanlı bir şekilde çalıştığı görülürken çalışmayan gençlerin oranı %51. Gençlerin çalışmamasının en büyük sebebi öğrenci olmaları ve iş aramaları. ➕ Dahası: Herhangi bir sebeple iş arasa kolayca iş bulabileceğine inanan gençlerin oranı %77’ye çıkmış durumda. İş arayan gençlerin %87’si, ev gençlerinin %84’ü iş bulmanın zor olacağı kanısında. İş bulmanın önündeki en önemli engelse yeterli iş olanaklarının olmaması; bunu tanıdıkların olmaması ve tecrübe eksikliği izliyor. 📌 Ek olarak: Gençlerin işsizliğine bir çare olabilecek girişimcilik konusunda da bir çekingenlik söz konusu. 2017 yılında %63 olan girişimcilik eğilimi 2023 araştırmasında %53 olarak görülüyor. 🗣️ Ne dediler? Gençlerin istihdam koşullarının yaşamdan memnuniyet ve geleceğe dair umutlarını önemli ölçüde etkilediğine dikkat çeken Habitat Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Sezai Hazır ; “Önceki yıllardaki araştırmalarda da gördüğümüz üzere memnuniyeti belirleyen birincil faktör çalışma durumu. Eğer Türkiye, gençleri için doğru fırsatları yaratabilirse ve onları geleceğin yüksek getirili iş pozisyonlarına hazırlamak için eğitimlerine yeterli yatırımı yaparsa, demografik fırsat penceresini etkin bir şekilde kullanmış olur. Ama eğer bu fırsat kötü yönetilirse, ülkede ciddi oranda işsizlik, yoksulluk ve sosyal huzursuzluk baş gösterebilir” dedi. Infakto RW kurucu ortağı Prof. Dr. Emre Erdoğan , gençlerin geleceğe dair daha umutsuz olmalarının iş bulamamalarıyla yakından alakalı olduğunu dile getirerek; “İş aramak için tanıdık gerektiğini düşünüyorlar; kurumsal dünyada iş aramayı bilmiyorlar. İş dünyasında yer edinmek için yeni beceriler konusunda bilgili değiller. Yurt dışında gelecek hayali kurmalarının temel sebebi ise Türkiye’de özgürlükler ve yaşam tarzı konusundaki algıları” diye ekledi.

Gençler iş bulma ve girişimcilik konusunda kötümser

Nisan 27, 2023

·

Makale

“2023 yılında satılan her beş araçtan biri elektrikli olacak”

Uluslararası Enerji Ajansı (IEA), Küresel Elektrikli Araç Görünümü raporunu yayımladı. Araştırmalar, dünya çapında pille çalışan modellere yönelik talebin rekor seviyelere yükseldiğini gösteriyor. Talep, 2020 yılında küresel otomobil satışlarının sadece %4'ünü oluştururken, bu yılın sonunda oranın %18'i bulacağı öngörülüyor. 📌 Ek olarak: 2023 satış adedinin de, hem bataryalı modeller hem de şarjlı hibritler dahil olmak üzere 14 milyon araca yükselmesi bekleniyor. 🚦 Önemli detay: Kurum tahminlerine göre, bu yıl dünya çapında satılan her beş otomobilden biri elektrikli olacak ve satışlar dünya çapında ilk kez 10 milyon seviyesini aşacak. 🔖 Bilgi notu: 2022 yılında Çin , tüm elektrikli otomobil satışlarının neredeyse üçte ikisini gerçekleştirerek en büyük pazar oldu; peşinden Avrupa ve ABD geldi. Çin'deki elektrikli seçeneklerin %60'ı büyük otomobiller veya spor hizmet araçları ile küresel çapta en popüler segmenti oluşturuyor. Geçtiğimiz yıl ülkede toplamda 500'den fazla elektrikli otomobil modeli satışa sunuldu; bu sayı, yalnızca beş yıl öncesiyle kıyaslandığında iki kattan fazla artış anlamına geliyor. Financial Times IEA, dünya genelinde elektrikli otomobil satışlarına ilişkin beklentilerini de yükselterek, bir yıl önceki %25'lik tahmine kıyasla 2030 yılında küresel satışların %35'inin elektrikli olacağı tahminini bildirdi. Dünyada bu yılın ilk çeyreğinde geçen yılın aynı dönemine göre %25 artışla 2,3 milyon elektrikli araç satıldı. 📑 Diğer beklentiler: Sıkılaşan regülasyonlar, tüm büyük otomobil üreticilerini sıfır emisyonlu araçlara büyük yatırım yapmaya sevk etti. Önümüzdeki yirmi yıl içinde yalnızca sıfır emisyonlu araçlar satmak üzere milyarlarca dolarlık planlar hazırlayanlar şirketler arasında Ford , Stellantis , General Motors ve Mercedes-Benz gibi üreticiler mevcut. Tesla ve BYD de elektrikli segmentte fiyat düşürüp rekabeti arttırarak potansiyel talebe katkıda bulunan büyük oyuncular. 🗣️ Açıklamalar: Ajans Başkanı Fatih Birol , elektrikli araç pazarındaki gelişmelere ilişkin değerlendirmesinde, dünyada hızla büyüyen "yeni enerji ekonomisinin" itici güçlerinden birinin elektrikli araçlar olduğunu belirterek, "Elektrikli araçlar küresel araç üretim endüstrisinde tarihi bir dönüşüme öncülük ediyor" ifadesini kullandı. Bu gelişmelerin küresel petrol talebinde de önemli etkilerinin görüldüğüne dikkati çeken Birol , şunları kaydetti: "İçten yanmalı motorlar, yüzyılı aşkın süredir rakipsiz hale geldi ancak elektrikli araçlar mevcut durumu değiştiriyor. Elektrikli araçlar, 2030'a kadar günde en az 5 milyon varil petrol ihtiyacını da ortadan kaldıracak. Arabalar bu değişimin sadece ilk dalgası, elektrikli otobüsler ve kamyonlar da çok yakında onları takip edecek." 🛑 İçeriden: Türkiye'de geçtiğimiz yıl toplam elektrikli araç satışları 2021'e göre yaklaşık iki katına çıkarak 7 bin 540 adet oldu. Bu rakam 2021'de 3 bin 920 idi. Elektrikli araçların toplam araç pazarındaki payı ise geçen yıl %1 oldu. Geçen yılki satışların ardından Türkiye'de kullanımdaki toplam elektrikli araç sayısı 16 bini aştı.

“2023 yılında satılan her beş araçtan biri elektrikli olacak”

Nisan 27, 2023

·

Makale

Tesla, bu yılki 6 indirim sonrası fiyat artırdı

Tesla'nın Kaliforniya'daki pazar payı agresif fiyat indirimlerine rağmen yılın ilk çeyreğinde geriledi. 🔍 Detaylar: Tesla, Ocak ayından Mart ayına kadar Kaliforniya'daki bataryalı elektrik pazarının %59,6'sını kontrol eder hâle geldi. Bu oran 2022'nin tamamındaki %72,7 seviyesinden gerileyerek 2017'den bu yana görülen en düşük seviyeye işaret etti. Elektrikli otomobil üreticisinin net kârı ise, bu yılın ilk çeyreğinde geçen senenin aynı dönemine kıyasla %24 azalışla 2,5 milyar dolara geriledi. 📌 Öte yandan: Volkswagen, General Motors, Kia gibi rakipler, her biri tek haneli rakamlarda kalsa da dönem boyunca bölgedeki pazar payını artırdı. ⏱️ Bir adım geriden: Tesla, Ocak ayından bu yana ABD pazarı fiyatlarında altı kez indirime gitti. Şirket CEO'su Elon Musk da, zayıf bir ekonomide kârdan önce satış büyümesine öncelik vereceklerinin sinyalini verdi. Tesla ABD'de iki modelde fiyat artırdı Tesla, ABD'de iki elektrikli araç modelinin fiyatlarında bu yıl 6. kez indirime gitmesinden günler sonra Model S ve Model X araçlarının fiyatlarını artırdı. 🔍 Detaylar: Şirketin internet sitesindeki fiyat listelerine göre, ABD'de Model X'in fiyatını yaklaşık %2,6 artışla 97 bin 490 dolara, Model S'in fiyatını da yaklaşık %2,9 artışla 87 bin 490 dolara çıkardı. Tesla'nın Model S Plaid ve Model X Plaid'in daha önce 104,990 dolar olan fiyatları 107,490 dolara yükseltildi. 🚦 Önemli detay: Talebi canlandırmak için ocaktan bu yana bir dizi fiyat indirimine giden elektrikli otomobil üreticisinin 4 araç modelinin de fiyatlarının, yıl başına kıyasla yaklaşık %16 ile %23 aralığında daha ucuz olduğu görüldüğü. 🛑 Neden önemli? Tesla, bu yılın başında dünyanın en büyük elektrikli araç pazarı olan Çin'de fiyat düşürme yarışını tetiklemişti. Çin pazarına yönelik yorumlar Ford Motor İcra Kurulu Başkanı Jim Farley , dünyanın en büyük otomobil pazarı Çin için markasını yeniden şekillendirmesi gerektiğini söyledi: "Çin'de devlete ait otomobil üreticilerinin bile elektrikli araçlar için yeni markalar yaratıyor. Farklılaşma gerçekten de teknoloji ve hizmetlerde ortaya çıkıyor. Hepsi çok güzel, bu araçların hepsi çok güzel. Çin'e gidin. Çok etkileyici büyük bir şirket var, BYD. Tesla'dan tamamen farklı bir dünyadalar. Bataryalara kadar dikey olarak entegre olmuş durumdalar, dünyada başka kimse bunu yapmıyor." Toyota Motor CEO'su Koji Sato Cuma günü yaptığı açıklamada, Japon otomobil üreticisinin Çin'deki çalışmalarına ilişkin keskin bir değerlendirme yaparak, dünyanın en büyük otomobil pazarındaki rekabet artarken daha hızlı hareket etmeleri gerektiğini söyledi: "Çin pazarındaki müşteri beklentilerini sıkı bir şekilde karşılamak için hızımızı ve çabalarımızı arttırmamız gerekiyor. Şanghay otomobil fuarının etkisini göz önünde bulundurduğumuzda, Çin'in elektrikli araçlar için gelişmiş bir pazar haline geleceğine inanıyorum."

Tesla, bu yılki 6 indirim sonrası fiyat artırdı

Nisan 24, 2023

·

Makale

Yönetim kurulunda kadın oranı hala düşük

Sabancı Üniversitesi Kurumsal Yönetim Forumu tarafından 2012 yılından bu yana hazırlanan Yönetim Kurulunda Kadın Türkiye Raporu'nun 2022 yılı sonuçları açıklandı. 🔍 Detaylar: Borsa İstanbul'a kayıtlı 475 şirketin ele alındığı raporda, yönetim kurullarında 2021 yılında %16,7 olan kadın oranı, 2022 yılında %17,5'e çıktı. 🚦 Önemli detay: SPK'nın önerdiği minimum kadın üye oranı olan %25'i yakalayan 137 şirket , tüm şirketlerin yalnızca %28,8'ini oluşturdu. En az 3 kadın üyesi olan 60 şirketin tüm şirketler arasındaki oranı %12 olarak gerçekleşti. 415 şirket ise henüz karar mekanizmalarında etkin toplumsal cinsiyet çeşitliliğini sağlayabilmiş değil. ➕ Bununla birlikte: Tüm BIST şirketleri içinde 158 şirket, BIST 100 içinde ise 21 şirket hala tamamı erkeklerden oluşan kurullar tarafından yönetiliyor. Tüm BIST şirketlerinin sadece 41'inde yönetim kurulu başkanı ve sadece 25 şirketin yönetim kurullarında yer alan CEO kadın. 🗣️ Ne dediler? Açıklamada değerlendirmelerine yer verilen Sabancı Üniversitesi Kurumsal Yönetim Forumu Direktörü Ata Can Bertay şunları kaydetti: "2022 Yönetim Kurulunda Kadın Türkiye Raporu'nun sonuçları, yönetim kurullarında kadın oranının artış gösterdiğini göstermekle birlikte, hala önemli bir ilerleme alanı olduğunu ortaya koymaktadır. Şirketlerin karar alma süreçlerinde toplumsal cinsiyet çeşitliliğinin sağlanması ve kadınların yönetim kurullarındaki temsilinin artırılması, sürdürülebilir büyüme ve kurumsal performans açısından kritik öneme sahiptir. SPK'nın önerdiği minimum kadın üye oranı olan yüzde 25'i yakalayan şirket sayısının artırılması ve yönetim kurulu komitelerinde cinsiyet dağılımının dengelenmesi, Türkiye'nin kurumsal yönetim alanında daha da güçlenmesine katkı sağlayacaktır." Doğrudan yabancı yatırım 254,2 milyar dolar Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati , 1975 ile 2001 yılları arasında Türkiye'ye toplam doğrudan yabancı yatırım girişinin 14 milyar dolar olduğunu, 2002-2023 Şubat döneminde ise bu rakamın 254,2 milyar dolara çıktığını ifade etti. ➕ Dahası: Aynı zamanda, Türkiye'de faaliyet gösteren yabancı firma sayısının da 2023 Ocak itibarıyla, 2002'deki 5 bin 600 seviyesinden 79 bin 564'e çıktığı belirtildi.

Yönetim kurulunda kadın oranı hala düşük

Nisan 24, 2023

·

Makale

GES yatırımlarında sürdürülebilir enerji yönetimi nasıl yapılır?

Ezgi Eylül Hasvatan Gavas Enerji emtiası son birkaç yılda olağanüstü fiyat artışları kaydetti. Bunun sebepleri arasında pandemi, Rusya-Ukrayna Savaşı ve doğalgaz krizi başı çekiyor. Enerji fiyatlarının öngörülememesi, işletmelerin en büyük sorunlarından biri olarak karşımıza çıkıyor. Enerji maliyetlerini öngöremeyen şirketler kârlılığını ve nakit akışını yönetemiyor. Enerjide dışa bağımlılığa bağlı olarak ortaya çıkan ve öngörülemeyen enerji maliyetleri, şirketleri kara kara düşündürüyor. Peki, ne yapmalı? Özellikle enerji yoğun sektörlerde enerji tasarrufu , doğru enerji yönetimi ve sürdürülebilirlik nasıl sağlanabilir? GES’lere talep arttı, EPDK düzenleme yaptı Yenilenebilir enerji yatırımları, özellikle küçük, orta ve büyük ölçekli işletmelerin (KOBİ'ler) gündeminde yer alıyor. Kanunlar ve yönetmelikler, elektrik tüketicilerine kendi elektriklerini üretme hakkı veriyor. Birçok şirket, bu hakkını sonsuz bir kaynak olan güneş ile kullanıyor. Enerji sektörünü düzenleyen Enerji Piyasasını Düzenleme Kurumu (EPDK), ilk etapta herhangi bir dağıtım şirketinde tüketim noktası bulunan X bir şahıs ya da tüzel kişiye aynı dağıtım bölgesi içerisinde 1 MW’a kadar Güneş Enerjisi Santrali (GES) kurma hakkı verdi, böylece GES’lere yönelik yoğun bir talep oluştu. Kısa sürede çok sayıda güneş enerjisi santrali inşa edildi. Bir süre sonra enerji dağıtım şirketleri trafo merkezlerinde kapasite kalmadığı için başvuruları reddetmeye başladı. Bu dönemlerde satış yönünde herhangi bir limit yoktu ve satılan elektrik için döviz cinsinden 10 yıllığına alım garantisi veriliyordu. Bu sürecin aslında olumsuz bir yanı daha vardı; santral yapılırken şirketin ne kadar tükettiğine bakılmıyordu. Birkaç küçük elektrik aboneliği ile aynı dağıtım bölgesinde devasa bir elektrik üreticisi olunabiliyordu. Aslında ana amaç; elektrik tüketicilerinin kendi tüketimlerini aynı noktada, aynı nokta olmazsa aynı dağıtım bölgesinde sıfırlamasıydı. Günümüzde ise durum daha farklı bir hâl aldı. 2022 yılında yönetmelikte yapılan değişikliklerle satış yönünde limitler getirildi. Buna göre günümüzde, Bir önceki takvim yılında tüketilen elektrik kadar satış yapılabiliyor, Sözleşme gücünün en fazla iki katı büyüklüğünde santral kurulabiliyor, Satış yönünde döviz cinsinden değil, tarife fiyatından fatura kesilebiliyor, En önemlisi de sadece aynı dağıtım bölgesinde değil tüm Türkiye’de yatırım yapılabiliyor. 2022 Aralık ayı verilerine göre, Türkiye’nin elektrik üretim santrallerinin toplam kurulu gücü 103,809 MW. Bunun yaklaşık %9’u Güneş Enerjisi Santrallerine (GES) ait. GES’in toplam güçteki payı 9,425 MW. Bu yatırımların 2015-2016 yıllarında yapılmaya başlandığı düşünüldüğünde başarılı bir süreç işlediği söylenebilir. Buna göre, GES ile enerji üretiminde ortalama yıllık artış miktarı 1500 MW civarında . GES kendini ne kadar sürede amorti eder? Enerji yatırımları kararlarında işin fizibilitesi öne çıkıyor. GES yatırımı için fizibilite yapılırken birden fazla dinamiği göz önünde bulundurmak gerekiyor. Peki, bu işin fizibilitesi nasıl çıkarılıyor? GES yatırımı kendini kaç yılda amorti eder? Basitçe bir hesap yapalım: 1 MW kurulu gücünde çatı GES’in maliyetini 800 bin dolar olarak kabul edelim. Ancak piyasada daha düşük rakamlar telaffuz edildiğini de belirtelim. Yılda 8 bin 760 saat var. GES fizibilitelerinde bin 500 saat tam kapasite üretim yapılabileceği kabul ediliyor. Yani 1 MW’lık GES santrali yıllık 1,500,000 kWh elektrik üretebiliyor. Santralin konumu ve mevsimsel şartlara göre bu değişebiliyor. En önemli husus ise, elektrik fiyatının nasıl belirleneceği konusu. Elektrik tarifelerini baz alarak yapılacak hesaplamada yanlışlıklar olabiliyor. Serbestleşen piyasada gelecekte tüm şirketlerin maliyet bazlı fiyatlamaya maruz kalacağını düşünülüyor. Bu durumda, elektrik borsasının gösterge fiyatı olan Piyasa Takas Fiyatını (PTF) baz alarak hesaplama yapılması tavsiye ediliyor. Son yıllarda aşırı volatil bir fiyat var; fiyatlar 50 ila 200 USD/MWh aralığında değişiyor. Yaptığımız hesapta elektrik fiyatını 80 USD/MWh olarak alıyoruz. Bu rakama dağıtım bedeli ve fonların etkisini de ekleyerek, birim elektrik enerjisi maliyetini 100 USD/MWh olarak yapalım. Bu hesaba göre GES’ten elde edilen yıllık ciro ya da tasarruf 150 bin dolar oluyor. Bu durumda GES yatırımı 5 ila 5,5 yılda kendini amorti edebiliyor . Yukarıda yaptığımız basit ve güvenli bir hesaplamaydı. Fizibilitelerde göz önünde bulundurulması gereken başkaca etkenler de var: Mesela Avrupa Birliği’ne ihracat yapan bir sanayici, kısa sürede Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizmasına maruz kalacaktır. Eğer kendi elektriğinizi üretmiyorsanız ek vergi ödememek için I-REC (International Renewable Energy Certificate), GIO (Guarentee of Origin) ya da bizdeki YEK-G (Yenilenebilir Enerji Kaynak Garanti Belgesi) gibi sertifikalar satın alma maliyetlerine katlanmak gerekiyor. Bunlar da hesaba katıldığında yatırımın kendini amorti etme süresi biraz daha kısalacaktır. GES, üretime değer katıyor! Bu noktada şuna de değinmek gerekiyor; burada söz konusu olan sadece para değil. Fosil yakıtlara bağımlı kaldığımız sürece mavi gezegen, yaşam sunan özelliklerini yitirmeye devam edecek. Her geçen yıl daha büyük bir sorun haline gelen küresel ısınmaya, suya, gıdaya, enflasyona, yaşam kalitemize, sağlımıza yani kısacası yaşamımızdaki her şeye olumsuz etkilenmeye devam edecek. Herkes bu gidişatın farkında; devletler, Kyoto Protokolü ve Paris Anlaşması ile sorunun büyüklüğü konusunda mutabık kalmış durumda. Ancak uygulamada yaşanan gecikmeler, sorunun büyümesine yol açıyor. GES yatırımı, üretilen ürüne/hizmete değer katacaktır. Zira şirketin imajı için de çok önemli olan GES, daha rekabetçi ve sürdürülebilir olmayı sağlıyor. GES fizibilitelerinde bunlara yer verilmesi gerektiğine inanıyoruz. En önemlisi ise doğaya, dünyaya, hayata sunulacak katkıyı önemsemek gerekiyor. Enerji yönetimini dijitalleştirin! GES’i kuran işletmeler eski enerji alışkanlıklarıyla elektrik tüketmeye devam etmemeli. Dijitalleşen dünyada teknolojinin nimetlerinden yararlanmak gerek. Hangi saatte elektrik tüketmeniz gerektiğini söyleyecek, sizin adınıza tüketim ve üretim mahsuplaşmanızı yönetecek, hatta gelecekte GES’inize depolamalı bir sistemi entegre ettiğinizde ne zaman şebekeden enerji tüketeceğinizi ne zaman şebekeye enerji vereceğinizi söyleyecek bir yazılıma ihtiyaç var. Kanunlar ve yönetmelikler o kadar sık ve hızlı değişiyor ki en küçük ayrıntıyı bile gözden kaçırmamak gerekiyor. Saatlik ya da aylık mahsuplaşma, 2019 öncesi ve sonrasında kurulan tesislerin satış yönündeki fiyatlamaları, elektrik tedarikçisinin tüketim yönünde kestiği fatura, eğer şebekeye verişiniz olursa keseceğiniz fatura, satış yönündeki limit gibi ince detaylar var. Bu detaylardan gözden kaçan olursa yatırımınızın geri dönüş süresi uzayacaktır . Halen tüketiminizi sıfırlamadıysanız, geç kalmadan çalışmalara başlamanızı tavsiye ederiz. Yatırımı yaptıysanız ya da yatırım sürecindeyseniz; sadece tesisi yapmanın yeterli olmadığını, yatırımı yaptıktan sonra süreci işletme adına yönetecek bir teknoloji gerektiğini unutmayın. Sürdürülebilir ve daha yaşanabilir bir gelecek için hepimize büyük görev düşüyor. Bol güneşli günler dileriz!

GES yatırımlarında sürdürülebilir enerji yönetimi nasıl yapılır?

Nisan 24, 2023

·

Makale

“Yatırım bankacılığı gelirleri gelecek yıla kadar toparlanamayabilir”

Morgan Stanley CEO'su James Gorman , şirket net kârının ilk çeyrekte neredeyse beşte bir oranında düşmesinin ardından yatırım bankacılığı gelirlerinin gelecek yıla kadar toparlanamayabileceği uyarısında bulundu. 🚦 Önemli detay: Banka, potansiyel kredi zararları için ayırdığı karşılıkları bir yıl önceki 57 milyon dolardan dört katına çıkararak 234 milyon dolara yükseltti. Bunun başlıca nedeni ticari gayrimenkuller ve makroekonomik görünümdeki bozulma olarak öne çıktı. 🗣️ Açıklamalar: CEO Gorman, bankanın "çok sıradışı bir ortamda güçlü sonuçlar açıkladığını" belirtti. Gorman, birleşme ve satın almaların yanı sıra borç ve hisse senedi faaliyetlerinin çok durgun kaldığını; ancak bu gelirlerin eninde sonunda geri döneceğini savundu. 🔖 Bilgi notu: ABD'deki bölgesel kredi kuruluşları ve Avrupa'daki Credit Suisse çöküşünün ardından yaşanan finansal çalkantılar, yatırım bankacılığı faaliyetlerindeki uzun süreli yavaşlamanın temel sebebi. 📌 Editörün önerisi: Büyük ABD bankalarından pozitif ilk çeyrek performansı Büyük ABD bankalarının net kârı, bankacılık sektöründeki sıkıntılara rağmen 2023'ün ilk çeyreğinde artış kaydetti. Yükselişte, artan faiz oranları ve t asarruf sahiplerinin mevduatları büyük bankalara taşıması gibi faktörler etkili oldu. 📝 JPMorgan: İlk çeyrek net kârı, yıllık bazda %52 artışla 12,6 milyar dolara çıktı, hisse başına kârı 4,10 dolara yükseldi. 📝 Citigroup: İlk çeyrek net kârı, yıllık bazda %7 artışla 4,6 milyar dolara çıktı, hisse başına kârı 2,19 dolara yükseldi. 📝 Bank of America: Kurumun net kârı bu yılın ilk çeyreğinde geçen yılın aynı dönemine göre %15 artarak 8,2 milyar dolara çıktı. 📝 Goldman Sachs: Kurumun net kârı, bu yılın ilk çeyreğinde geçen yılın aynı dönemine göre %18 azalışla 3,2 milyar dolara geriledi. 📝 Morgan Stanley: Net kâr ilk çeyrekte %20 düşerek 2,84 milyar dolara geriledi, hisse başına kâr 1,70 dolar oldu. Net gelirler bu dönemde %1,9 düşerek 14,5 milyar dolar oldu.

“Yatırım bankacılığı gelirleri gelecek yıla kadar toparlanamayabilir”

Nisan 21, 2023

·

Makale

“Girişimler batacak, sonuçları uzun yıllar unutulmayacak”

Emisyon primi ile 2022’de yatırım alan girişimlere getirilen %10’luk vergi, Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. 🔍 Arka plan: ‘Bir defaya mahsus’ deprem vergisi, girişimciler için ne anlama geliyor? Biz de, Türkiye Bilişim Vakfı ve Boğaziçi Ventures Yönetim Kurulu Üyesi Barış Özistek , konuya ilişkin akıllarda oluşan soru işaretlerini yanıtlamaya çalıştık. • Emisyon primi, özellikle başlangıç seviyesindeki girişimler için ne anlama geliyor? Emisyon primi aslında sermayedir . Girişimlerde sıklıkla kullanılmasının nedeni, bir girişime yeni yatırımcı girişi esnasında şirketin hisselerinin nominal değeri baz alınırsa girişimciler hisselerinin çok büyük oranını kaybedeceklerdir. Yatırımcı ise aslen girişimcilerin motivasyonunu korumak ve adil olacak şekilde şirketin gelecekteki değerini öngörerek nominal hisse değerinden tamamen farklı bir değerleme ile ortak olmayı ve bu değerleme üzerinden hisse almayı istemektedir. Bu şartlarda tek yol sermaye girişinin çoğunluğunu emisyon primi ile yapmaktır. • Kanunun retrospektif çalışmasını nasıl karşılıyorsunuz? Geçmişe yönelik böyle bir uygulama Türkiye'nin uluslararası alandaki itibarını nasıl etkiler? Tabii ki, evrensel standart kanunun geçmişe yönelik çalışmamasıdır. Fakat olağandışı dönemlerde devletler geçmişe yönelik değişiklikler yapabilir ve kararlar alabilir. Bence bu anlaşılabilir bir durum ve gerek Türkiye gerekse diğer medeni ülkelerde geçmişte örneklerini gördük. Daha önemli olan eşitlik ilkesi . Çok büyük bir deprem felaketi yaşadık ve yaraları sarmak için hep birlikte adımlar atmamız, devletin bu yönde kararlar alması çok doğal. Keşke tüm şirketleri kapsayan ve yara saralım derken farklı yaralar açmayan kararlar alınsaydı. Tüm şirketlerinden cirolarının %0,1’i kadar ek vergi, karlarının %2’si kadar ek deprem vergisi gibi geçmişe yönelik bir kararın hem ekosisteme bir zararı olmazdı hem de geçmişe yönelik çıktığı için uluslararası bir tepki görmezdi. Mevcut uygulama ise özellikle uluslararası yatırımcıların 2022 yılında Türkiye’ye yapmış oldukları yatırımlardan vergi alınması ve sermayenin vergilendirilmesi anlamına geliyor ve tüm şirketleri kapsamıyor. Bu anlamda itibarımızı zedelemenin ötesinde bundan sonra hem yatırımcıların Türk şirketlere yatırım yapmalarını zorlaştıracak, yatırım esnasında şirketlerin yurtdışına taşınması talebi yaratacak, hem de mevcut şirketlerin, özellikle de ihracat yapan teknoloji şirketlerinin yatırımcı baskısıyla da yurt dışına kaçmasına yol açacaktır. • Amaçladığı desteği sağlaması ne ölçüde mümkün? Girişimlere ne büyüklükte bir maliyet yaratacak? Bunun sonuçlarını nasıl yorumlarsınız? Teknoloji girişimlerinin çoğu kar etmiyor, almış oldukları yatırımları istihdam ettikleri nitelikli personellerin maaşları ve pazarlama gideri olarak harcıyorlar. Dolayısıyla birçok girişim kasasındaki paranın %20-30’unu vergi olarak ödediğinde tüm nakit akış planı bozulacak . Üzerine bir de 2023 gibi yatırım ekosisteminin krizde olduğu bir döneme denk geldi. Yeni yatırım bulmaları hiç kolay olmayacaktır, bu girişimler nakit akışı problemi nedeniyle maalesef batacak, s onuçları ise uzun yıllar unutulmayacak . Bu sebepler batan birkaç şirket, vergi cezası gelen birkaç girişimcinin hikayelerini maalesef yıllarca dinleyeceğiz, kulaktan kulağa konuşulacak. • Yabancı/Türk yatırımcı için Türkiye girişimcilik ekosistemine yaklaşımı nasıl etkiler? Türkiye ekosistemi çok güçlü, yaratıcı, çalışkan ve global arenada rekabetçi. Dolayısıyla yatırımcılar bu ekosistem ile ilgilenmeye devam edecek; fakat yatırım alan şirketlerde Türk bayrağını dalgalandıramayacağız. Örneğin mobil uygulama marketi sıralamalarına girdiğinizde birçok şirketin yanında Türk bayrağı dalgalanıyor ve gurur duyuyoruz. Bunların bazıları gelecekte farklı bayrak taşıyacak. • Girişimcilik ekosistemi kısa-orta vadede nasıl etkilenir? Zarar gören şirketlerin hikayeleri kısa vadede ekosistem için çok olumsuz bir hava oluşturacaktır; girişim ve yatırımcı sayısının düşmesi doğal bir sonuç . Orta vadede ise yetenekli girişimlerin merkezlerini ülkemizden kaçırmış olacağız.

“Girişimler batacak, sonuçları uzun yıllar unutulmayacak”

Nisan 21, 2023

·

Makale

Halkbank'tan ABD Yüksek Mahkeme kararı hakkında açıklama

• Halkbank , ABD Yüksek Mahkemesi'nin cezai kovuşturmanın devam etmesine izin veren kararı iptalinin ardından KAP’a açıklama yaptı. 🔍 Detaylar: Bundan sonraki aşamada, dosyanın ikinci istinat mahkemesince yeniden değerlendirilerek karara bağlanacağı belirtildi. Açıklamada alt mahkemenin aleyhte bir karar vermesi durumunda yeniden Yüksek Mahkemeye başvuru hakkının saklı olduğu ifade edildi. 🗣️ Açıklama: “ABD Yüksek Mahkemesi, Halkbank davasıyla ilgili başvurumuzu inceleyip, 19.04.2023 tarihinde oy çokluğu ile karara bağlamıştır. Başvurumuzda, Halkbank'ın Devlet Bankası olması sebebiyle; FSIA (Yabancı Devlet Dokunulmazlığı Yasası) kapsamında, ABD Mahkemelerince bugüne kadar verilen kararlardan oluşan teamül hukuku (common law) kapsamında, ABD Mahkemelerinde yargılanamayacağımız ileri sürülmüştür. ABD Yüksek Mahkemesi bu argümanlardan ilkini reddetmesine rağmen, İkinci İstinaf Mahkemesinin kararını iptal ederek, dosyayı teamül hukuku bakımından incelenerek yeniden karar verilmesi için İkinci İstinaf Mahkemesine iade etmiştir. Bundan sonraki aşamada, Halkbank dosyası Yüksek Mahkemenin görüşleri doğrultusunda, İkinci İstinaf Mahkemesince yeniden değerlendirilip tekrar karara bağlanacaktır. Alt mahkemenin tekrar aleyhimize bir karar vermesi hâlinde yeniden Yüksek Mahkemeye başvuru hakkımız saklıdır.” 💉 Hatırlatma dozu: Bankaya, "ABD'nin İran'a yönelik yaptırımlarını ihlal" suçlaması yöneltiliyor. Halkbank, "Yabancı Devlet Dokunulmazlık Yasası" çerçevesinde hakkındaki davanın düşmesi talebiyle başvuruda bulunmuştu. ⏱️ Bir adım geriden: ABD'de Yüksek Mahkeme, Halkbank'ın yargı bağışıklığının olmadığına karar verirken, İstinaf Mahkemesinden Halkbank'ın daha önce davanın düşmesi için yaptığı başvuruyu tekrar gözden geçirmesini istemişti. Karara göre, Yüksek Mahkeme, "Yabancı Devlet Dokunulmazlık Yasası" kapsamında Halkbank'ın ceza yargılamasından muaf olduğu itirazını reddederken, New York'taki istinaf mahkemesinden Halk Bankası'nın itirazını teamül hukukuna göre yeniden gözden geçirmesini istedi.

Halkbank'tan ABD Yüksek Mahkeme kararı hakkında açıklama

Nisan 21, 2023

·

Makale

Teknoloji geliştirme bölgelerine uzaktan çalışma teşviki

Teknoloji Geliştirme Bölgeleri ile Ar-Ge veya Tasarım Merkezlerinde Çalışan Personelin Gelir Vergisi Stopajı Teşvikine Konu Edilmek Üzere Söz Konusu Bölge ve Merkezler Dışında Geçirebilecekleri Süreler Hakkında Karar , 20 Nisan 2023 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi. 🔖 Anlamı: Teknoloji geliştirme bölgeleri ile AR-GE veya tasarım merkezlerinde çalışan bilişim personelinin bölge dışında geçirdiği sürelerin tamamı, gelir vergisi stopaj teşviki kapsamında olacak. 🔍 Detaylar: Gelir vergisi stopajı teşviki kapsamında belirlenmiş olan oran, 31 Aralık 2023'e kadar mahiyeti bakanlıkça belirlenecek bilişim personeli için %100, bunlar dışındaki personel içinse %75 olarak uygulanacak. 7103 sayılı kararla birlikte, bir önceki 20 Temmuz 2022 tarihli ve 5806 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı da yürürlükten kaldırıldı. 🛑 Neden önemli? Karar ile AR-GE ve tasarım merkezleri ile teknoparklarda yer alan işletmelerde çalışan personelin faaliyetlerini merkez ve bölge dışında da yürütebilmesi ve ilgili kanunla sağlanan destek ve muafiyetlerden aynı şekilde faydalanması amaçlanıyor.

Teknoloji geliştirme bölgelerine uzaktan çalışma teşviki

Nisan 21, 2023

·

Makale

Bilanço dönemi Arçelik ile başladı

2023 ilk çeyrek için bilanço dönemi 19 Nisan tarihinde Arçelik ile başladı, bankacılık sektörü bilanço dönemi ise 26 Nisan tarihinde Akbank ile başlayacak. 🔍 Detaylar: Finansal sonuçların son gönderilme tarihi konsolide olmayan şirketler için 2 Mayıs , konsolide şirketler ve konsolide olmayan bankalar için 10 Mayıs , konsolide bankalar için ise 22 Mayıs olarak açıklandı. 🌬️ Arçelik: Şirketin ilk çeyrek net kârı yıllık %7,8 azalarak 1,07 milyar TL, ilk çeyrek net satışları ise 39,9 milyar TL oldu . Ocak ayında kaydedilen yıllık büyümenin ardından tüketici talebi, Şubat ayında yaşanan depremden olumsuz etkilendi. Satışlar son çeyrekte çeyreklik %20, yıllık %79 büyümeyle 15 milyar TL oldu. Toplam satışlar içerisinde Türkiye’nin payı geçen yılki %30 seviyesinden %38 seviyesine yükseldi. FAVÖK ise son çeyrekte 3 milyar 691 milyon TL oldu. 🗣️ Ne dediler? Ekonomi gazetesinden Burcu Göksüzoğlu’nun sorularını yanıtlayan İnvestaz Araştırma Direktörü Tuğberk Çitilci , bilanço döneminde gıda ve otomotiv sektörlerinin endeksten pozitif ayrışacağını söyledi: "Bilanço sezonunda genele yayılacak hareket olmayacak. Ana unsur seçim risk faktörü. Ama bilançolara bağlı olarak endeksten ayrışacak hisseler olacak. En net yansıyacak sektör, otomotiv sektörü olacak. Çünkü artık Türkiye’de, otomobil bir yatırım aracı oldu. Paradan para kazanma yerine paradan fiziki meta ile para kazanma unsuru. Gıda aslında şu anda seçim, dünya, Türkiye gündeminden bağımsız olarak uzun dönemli portföylerde bulunmalı.” 📑 Diğer beklentiler: Aracı kurumlar banka kârlılıklarına dair notlar paylaştı . Beklenti raporlarına göre, araştırma kapsamındaki bankaların toplam kârının ilk çeyrekte, önceki çeyreğe göre ortalama %40-45 gerilemesi bekleniyor. Yapı Kredi Yatırım , yayımladığı beklenti raporunda ilk çeyrektee bankaların net kârında çeyreksel %44 düşüş, yıllık %50 artış öngördü. Garanti BBVA Yatırım , ilk çeyrekte bankaların %44 çeyreksel daralmayla 43,7 milyar TL net kâr açıklamasını, özkaynak kârlılığının ise %25 olmasını beklediklerini paylaştı. Vakıf Yatırım , bankaların toplam net kârının çeyreksel bazda %42 düşüş, yıllık bazda ise %51 yükseliş göstererek 52,2 milyar TL olacağı beklentisini açıkladı. ⤵️ Diğer taraftan: Halka arzlara yönelik ilgi hâlâ hat safhada. Merkezi Kayıt Kuruluşu (MKK) verilerine göre, Ocak-Mart döneminde halka arzlardan 9,9 milyar lira toplandı. Europower Enerji , halka arzında 2 milyon 240 bin 284 başvuruyla yatırımcı rekoru kırıldı. Halka arz büyüklüğü 2 milyar 436 milyon TL olarak kaydedildi, halka açıklık oranı ise %27,27 oldu. Europower, halka arz sonrası EUPWR koduyla 20 Nisan tarihinde Borsa İstanbul’da işlem görmeye başlayacak. Yurt dışından gelenler 🏦 Morgan Stanley: Bankanın net kârı %20 düşerek 2,84 milyar dolara geriledi, hisse başına kâr 1,70 dolar oldu. Net gelirler bu dönemde %1,9 düşerek 14,5 milyar dolar oldu. CEO James Gorman, bankanın "çok sıradışı bir ortamda güçlü sonuçlar açıkladığını" belirtti. 📽️ Netflix: Şirketin ilk çeyrek geliri, yıllık %3,7 artışla 8,2 milyar dolara çıktı. Net kâr yıllık %18,3 azalışla 1,3 milyar dolara gerilerken, hisse başına düşen kâr da aynı dönemde 3,53 dolardan 2,88 dolara indi. Netflix'in abone sayısı ise yılın ilk çeyreğinde yaklaşık 1,8 milyon kişi artarak dünya genelinde 232,5 milyona yükseldi. 🚙 Tesla: Şirket, 2023 yılının ilk çeyreğinde Wall Street'in beklentilerinden yaklaşık 300 milyon dolar düşük olacak şekilde 23,3 milyar dolarlık gelir bildirirken kazanç beklentilerini 0,85 dolar ile karşıladı. Tesla, bu çeyrekteki fiyat indirimlerine rağmen %19,3 ile brüt marjı korumayı başardı.

Bilanço dönemi Arçelik ile başladı

Nisan 20, 2023

·

Makale

Tesla'dan bilanço öncesi indirim

Tesla'nın açıklanan bilançosu öncesinde, ABD'de Model 3 ve Model Y elektrikli araçlarının bazılarının fiyatları daha da düşürüldü. Model Y "Uzun Menzilli" ve "Performans" modellerinin fiyatları 3'er bin dolar azaltıldı. Model Y "Uzun Menzilli" 49 bin 990 dolardan satışa sunulurken, "Performans" 53 bin 990 dolar seviyesinden satışa sunuldu. Model 3 araçlarda ise fiyat 41 bin 990 dolardan 39 bin 990 dolara düşürüldü. 🔍 Arka plan: Bununla birlikte şirket, ABD'de yılın başından bu yana gerçekleştirdiği altıncı indirimi duyurmuş oldu. 📌 Editörün önerisi: Tesla'dan ABD'ye beşinci indirim 🔖 Anlamı: Tesla, bu yıl şimdiye kadar Model 3'ün ABD fiyatlarını %11, Model Y'nin fiyatlarını ise %20 oranında düşürdü. Şirketin en büyük pazarı olan ABD elektrikli araçlara daha katı standartlar getirmeye hazırlanırken gelen bu adımların vergi kredilerini sınırlaması bekleniyor. Elektrikli araç üreticisi ayrıca son zamanlarda Avrupa , İsrail , Singapur , Japonya , Avustralya ve Güney Kore'de de indirimlere gitti ve Ocak ayında talebi canlandırmak adına Çin'de başlattığı indirim kampanyasını genişletti. 🔦 Buna rağmen: Tesla ilk çeyrek için, teslimatlarda dördüncü çeyrekteki %17,8'lik seviyenin çok altında, %4'lük bir artış bildirdi. 👥 Tepkiler: Agresif fiyat indirimleri, şirketin kâr marjları hakkında endişeleri artırdı. Tesla'nın ilk çeyrek gelirinin yıllık %24,2'lik bir artışla 23,29 milyar dolara ulaşması bekleniyordu. Refinitiv verilerine göre analistlerin ortalama kâr tahmini son üç ayda yaklaşık %2,4 düşt

Tesla'dan bilanço öncesi indirim

Nisan 20, 2023

·

Makale

Organize sanayi bölgelerinde yıllık kira artış oranı %111 seviyesinde

Türkiye Sınai Kalkınma Bankası Gayrimenkul Değerleme (TSKB GYO), sanayi açısından yüksek hareketliliğe sahip 18 ildeki 31 organize sanayi bölgesindeki (OSB) kira artışlarını raporladı . 31 OSB'de ortalama seviye %111 olarak gerçekleşirken, Denizli %81 ile en düşük kira artış oranına sahip şehir oldu. Adana %189’luk artışla ilk sırada, İzmir %176 artış oranıyla ikinci sırada, Manisa ise %175’lik dilimde üçüncü sırada yer aldı. OSB'lerde ortalama yıllık kira artışı 🗣️ Açıklamalar: Kurumdan yapılan açıklamada, sınırlı fabrika arzı ve talep artışının yüksek kiralarda önemli rol oynadığı belirtildi. TSKB Gayrimenkul Değerleme Genel Müdürü Makbule Yönel Maya , “2021 yılında gözlemlenen önemli orandaki artış nedeniyle baz etkisinin görüldüğü yerlerde ve tesislerin genellikle mal sahipleri tarafından kullanıldığı OSB’lerde yıllık kira artışları sınırlanabiliyor. 2020 yılında yaşanan pandemi süreciyle birlikte öncelikle Marmara Bölgesi’nde görülen talep artışı, 2021 yılı itibarıyla diğer bölgelere kıyasla fiyatları daha çok artırdı. Adana, İzmir ve Manisa’nın ise sahip olduğu lojistik avantaj doğrultusunda daha yüksek talep aldığını ve diğer OSB’lerin bulunduğu illerden olumlu ayrıştığını gözlemledik." yorumunda bulundu. 💾 Cep bilgisi: Geri dönüş süresi, gayrimenkulün pazar değerinin yatırımın bir yıllık kira değerine bölünmesiyle hesaplanabiliyor. OSB’lerde ortalama geri dönüş süresi güncel durumda 2022 yılı ortalama değeri olan 16,6 yıldan, 18 yıla çıktı. OSB'lerde ortalama geri dönüş süresi (yıl) 📌 Ek bilgi: OSB’lerde yıllık ortalama arsa değer artışı ise %117 seviyesinde gerçekleşti. Bu, tüm bölgelerde enflasyonun üzerinde bir artışa işaret ediyor. Arsa değer artışı ile kira değer artışının uyumlu olmasının piyasanın sağlıklı ilerlediğine yönelik bir işaret olarak okunabileceği belirtildi. OSB'lerde yıllık ortalama arsa değer artışı 🗣️ Açıklamalar: Genel Müdür Yönel Maya , "Arsa değer artışlarında İzmir, Manisa gibi illerde talep artışı en önemli itici güç olurken, Kayseri ve Adana’da baz değerlerin düşük olmasının da güçlü artış oranlarında etkisi bulunuyor. Piyasası daha oturmuş olan ve yüksek satış birim değerlerine sahip olan İstanbul ile yakın çevresinde ise ortalamanın kısmen altında artış oranları gözlemleniyor." açıklamasında bulundu.

Organize sanayi bölgelerinde yıllık kira artış oranı %111 seviyesinde

Nisan 20, 2023

·

Makale

“İnsanlar yapay zeka teknolojisine hazır değil”

• Google ve Alphabet'in CEO'su Sundar Pichai , toplumun yapay zekanın hızlı gelişimine hazırlanması gerektiğini söyledi. ➕ Dahası: Yapay zekanın hızla gelişmesi nedeniyle yanlış veya sahte bilgilerin hızlı yayılma sorununun ileride çok daha büyük olacağını aktaran Google CEO'su, toplumun yapay zekayı daha güvenli bir hale getirmek için yapılan düzenlenmelere uyum sağlaması gerektiğini vurguladı. 🗣️ Açıklamalar: Pichai, yapay zeka nedeniyle işini kaybedebilecekler arasında yazar , muhasebeci , mimar hatta yazılım mühendislerinin de yer alacağını söyledi. Pichai, "Yapay zeka, her şirketteki her ürünü etkileyecek" dedi. "Örneğin, bir radyolog olabilirsiniz, bundan beş ila on yıl sonrasında sizinle işbirliği yapan bir yapay zekanız olacak. Sabah geliyorsunuz, diyelim ki incelemeniz gereken yüzlerce şey var, size 'öncelik vermeniz gereken en ciddi vakalar bunlar' diyebilir." CEO, yapay zekanın geliştirilmesinde sadece yazılımcıların değil aynı zamanda filozofların , sosyal bilimcilerin ve ahlak bilim uzmanlarının da katkı sağlaması gerektiğini ifade etti. ⏱️ Bir adım geriden: Microsoft , yapay zeka atılımlarını hızlandırmak için, yapay zeka sohbet robotu ChatGPT'nin geliştiricisi OpenAI ile ortaklık yapmıştı. Alphabet , Şubat ayında ChatGPT'ye rakip olabilecek "Bard" ismini verdiği yeni teknolojisini tanıtmıştı. Amazon geçtiğimiz hafta, diğer şirketlerin kendi sohbet robotlarını ve yapay zeka destekli ürünler oluşturma hizmetlerini geliştirmelerine yardımcı olmayı amaçlayan yeni teknolojilerini duyurmuştu. 🖋️ Ek bilgi: Kar amacı gütmeyen Future of Life Institute'un geçen ay yayımladığı ve aralarında Elon Musk'ın da olduğu 1000'den fazla kişinin imzaladığı açık mektupta, yapay zeka robot tasarımları için ortak güvenlik protokolleri geliştirilene ve bağımsız uzmanlarca uygulanıp denetimi yapılana kadar ileri yapay zeka robotlarının geliştirilmesine ara verilmesi talep edilmişti.

“İnsanlar yapay zeka teknolojisine hazır değil”

Nisan 20, 2023

·

Makale

Seçim sonrası dönemde enerji ve altyapı yatırımlarında artış bekleniyor

Uluslararası yatırımcılar, Türkiye'deki 14 Mayıs seçimleri sonrasında daha ortodoks bir ekonomi politikası beklentisi içinde, özellikle enerji ve altyapı gibi sektörlere yatırım yapmayı planlıyorlar. 🔍 Detaylar: Son dönemde Avrupa , İsrail , Birleşik Arap Emirlikleri ve Suudi Arabistan gibi birçok ülkeden yatırımcılar Türkiye'deki yatırımlarını artırıyor. Diğer tarafta Rus yatırımcıların da turizm sektörüne yakın ilgi gösterdiği belirtiliyor. 💉 Hatırlatma dozu: Türkiye'de birleşme ve satın alma işlemleri 2022'de bir önceki yılki 14,3 milyar dolar seviyesinden 5,3 milyar dolara düştü.

Seçim sonrası dönemde enerji ve altyapı yatırımlarında artış bekleniyor

Nisan 20, 2023

·

Makale

JPMorgan: ABD teknoloji hisseleri ‘aşırı alım’ bölgesinde

JPMorgan Chase stratejisti Marko Kolanovic, ABD teknoloji hisselerinin aşırı alım bölgesinde göründüğünü, sektörün düşen tahvil getirilerinden fayda sağlamalarının muhtemel olmadığını söyledi. 🗣️ Ne dediler? Kolanovic, şu açıklamada bulundu: "Teknoloji sektöründe, karlı olmayan parçaların endeksin üzerinde performans gösteremeyeceklerini savunuyoruz, kaliteli, iyi nakit akışı olan parçalar için daha pozitif duruş içindeyiz" Teknoloji hisselerinde kısa pozisyon alınmasını savunmuyoruz ve hala sektörün geçen yıldan daha iyi işlem göreceğini düşünüyoruz. Ancak teknoloji sektöründeki yukarı hareketin gerildiğini düşünüyoruz." 💉 Hatırlatma dozu: Teknoloji hisselerinin ağırlıklı olduğu Nasdaq 100, yıl başından bu yana %20 yükselirken, S&P 500'de yükseliş %8 seviyesinde kaldı.

JPMorgan: ABD teknoloji hisseleri ‘aşırı alım’ bölgesinde

Nisan 19, 2023

·

Makale

Rusya Merkez Bankası, rezervlerini geri almak için çalışıyor

Rusya Merkez Bankası Başkanı Elvira Nabiullina , Salı günü yaptığı açıklamada Rusya'nın uluslararası rezervlerini Batı yaptırımları tarafından hedef alınamayacak varlıklarla inşa ettiklerini belirtti. Merkez bankası daha önce de nakit olarak tutulan altın , Çin yuanı ve dövizi , olası yaptırımlardan ayrı biçimde, güvende olarak kabul ettiğini söylemişti. “Artık oldukça soğukkanlı hissediyoruz. Çünkü ülkemiz yaptırımlara tabi olmayan varlıklardan oluşan bir hava yastığına sahip.” ➕ Bununla birlikte: Nabiullina, Moskova’da bazı Rus milletvekilleri ile gerçekleştirdiği toplantıda Batılı ülkelerce dondurulan rezervlerin geri alınabilmesi için çalışmaların sürdüğünü kaydetti. ⏱️ Bir adım geriden: Batılı ülkeler, Rusya'nın geçtiğimiz yıl başlayan Ukrayna işgalinin ardından Rusya'nın uluslararası rezervlerinin yaklaşık 300 milyar dolarlık kısmını dondurdu. 📌 Ek olarak: Dijital rubleyle ilgili gelişmelere ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Merkez Bankası Başkanı, dijital rublenin pilot kullanımını başlatmaya hazır olduklarını bildirdi, "Pilot uygulamadan sonra dijital rubleyi herkese sunabileceğiz” dedi.

Rusya Merkez Bankası, rezervlerini geri almak için çalışıyor

Nisan 19, 2023

·

Makale

Goldman Sachs ve BofA ilk çeyrek bilançolarını açıkladı

ABD'li yatırım bankalarından Goldman Sachs ve Bank of Americ a , 2023 ilk çeyreğe ilişkin bilançolarını açıkladı. 🔍 Goldman Sachs: Kurumun net kârı, bu yılın ilk çeyreğinde geçen yılın aynı dönemine göre %18 azalışla 3,2 milyar dolara geriledi. Yatırım bankasının hisse başına karı 2023'ün ilk çeyreğinde 8,8 dolar oldu. Goldman Sachs'ın bu yılın ilk çeyreğindeki geliri ise yıllık bazda %5 azalışla 12,2 milyar dolara indi. 🔍 Bank of America: Kurumun net kârı bu yılın ilk çeyreğinde geçen yılın aynı dönemine göre %15 artarak 8,2 milyar dolara çıktı. BofA'nın hisse başına kârı, aynı dönemde 94 sente yükseldi. Bankanın yılın ilk çeyreğindeki geliri ise yıllık bazda %13 artarak 26,3 milyar dolara çıktı.

Goldman Sachs ve BofA ilk çeyrek bilançolarını açıkladı

Nisan 19, 2023

·

Makale

UBS, Credit Suisse geri alım programında değişiklik yaptı

UBS Salı günü yaptığı açıklamada, Credit Suisse'i devralmasının ardından 6 milyar dolarlık hisse geri alım programında değişiklik yaptığını duyurdu. 🔍 Detaylar: UBS, İsviçre Devralmalar Kurulu'ndan (Swiss Takeover Board) onay aldıktan sonra hisselerin bir kısmını başlangıçta planlandığı gibi iptal etmek yerine devralma için kullanacağını söyledi. ⏱️ Bir adım geriden: UBS Mart ayında Credit Suisse'i satın alarak küresel bankacılıkta piyasaların daha fazla sarsılmasını önlemek için İsviçreli yetkililer tarafından tasarlanan bir birleşmede 5,6 milyar dolara kadar zararı üstlenmeyi kabul etmişti. Kurum dünkü açıklamasında, anlaşma için yeni hisse ihraç etmemeye karar verdiğini, bunun yerine daha önce ihraç edilmiş olan hisseleri kullanacağını söyledi. 🔖 Anlamı: Anlaşma kapsamında bir UBS hissesi Credit Suisse'de 22,48 hisse ile değiştirilecek ve bu da en fazla 178 milyon UBS hissesinin kullanılmasını gerektirecek. 🔦 Perde arkası: UBS, Mart 2022'de başlatılan ve 2024'e kadar sürecek olan geri alım kapsamında şimdiye kadar hisselerinin %8,47'sine denk gelecek şekilde 298,5 milyon adet hissenin geri alındığını söyledi. 📌 Ek bilgi: Açıklamadan bir gün önce, İsviçre hükümeti Credit Suisse'in kurtarılmasıyla bağlantılı olarak Alvarez & Marsal Switzerland'a 9,7 milyon dolar değerinde bir danışmanlık görevi verdi. Bankaların birleşmesi çok hızlı bir şekilde tamamlanacağından, zararları karşılayacak garantinin derhal hazırlanması gerektiği belirtildi.

UBS, Credit Suisse geri alım programında değişiklik yaptı

Nisan 19, 2023

·

Makale

Çelik üretimi 1,822 milyar tona çıkacak

Dünya Çelik Birliği (Worldsteel), 2023 ve 2024 yılı için küresel çelik talebine ilişkin tahminlerini açıkladı. Bu yıl süresince büyümenin çoğu bölgede hızlanarak %2,3 artması beklenirken, Çin tarafında yavaşlama bekleniyor. 📌 Ek olarak: 2024 yılı içinse %1,7 artışla 1,854 milyar tonluk bir seviye söz konusu. Raporda üretimin toparlanmaya öncülük etmesinin yanı sıra, yüksek faiz oranlarının çelik talebini baskılamaya devam edeceği öngörüsü paylaşılıyor. 🔖 Türkiye: Ülkede baz etkisi ve deprem riskinin yüksek olduğu bölgelerde yeniden inşa/güçlendirme çalışmaları dikkate alındığında inşaat sektörünün %15 büyümesin bekleniyor. Çip tedarik sorunundan kaynaklanan sıkıntıların hafiflemesiyle otomotiv üretiminin %2,5 artmasının beklendiği kaydedildi. Ülkede 2022 yılında %2,6 düşen çelik talebinin 2023'te %7,4 ve 2024'te %6 oranında artması öngörülüyor.

Çelik üretimi 1,822 milyar tona çıkacak

Nisan 19, 2023

·

Makale

S&P'den Türk bankaları için risk değerlendirmesi

Derecelendirme kuruluşu S&P Global Pazartesi günü yayımladığı raporda, sıkı küresel finansman koşullarının gelişmekte olan ülkelerin bankacılık sistemleri üzerinde baskı oluşturduğunu belirtti . Türkiye, Tunus, Katar, Endonezya ve Mısır'ı inceleyen rapora göre; 🔖 Söz konusu ülkelerin maruz kaldığı baskılar, doğrudan veya net dış borçla bağlantılı olarak kurumsal veya birtakım devlet zayıflıkları nedeniyle dolaylı olabilir. Doğrudan etkiler, önemli net dış borçları olan bankacılık sistemleri üzerinde baskı oluşturma eğilimindeyken, Daha sıkı uluslararası finansman koşullarının dolaylı etkileri ise, dış borca önemli ölçüde maruz kalan önemli banka dışı kuruluşlar aracılığıyla bankacılık sistemlerine aktarılma eğilimindedir. 🔖 Raporda değerlendirilen beş ülke arasında Türkiye ve Tunus , en fazla risk altında olan bankacılık sistemleri olarak öne çıkıyor. 🛑 Türkiye: Temel senaryo, ödemeler dengesi riskleri kontrol altında tutulduğu sürece, Türk bankalarının dış finansmana erişiminin azalmasıyla birlikte orta düzey bir gerileme yaşanacağı beklentisi. Aynı zamanda bu senaryoya göre, banka dış borçlarının önümüzdeki 2-3 içinde yavaşça azalmaya devam etmesi gerektiği beklentisi mevcut. 🚦 Önemli detay: Türk bankalarının yüksek dış borçları nedeniyle piyasa duyarlılığı, riskten kaçınma dürtüsünde artış, küresel likiditenin azalması ve daha yüksek finansman maliyetlerine karşı savunmasız oldukları belirtiliyor. Sektörün tüm yabancı para geri alım işlemlerinin dış muhataplarıyla yapıldığı varsayımı ile, 2022'nin sonunda yaklaşık 144,2 milyar dolar seviyesine ulaşması bekleniyor. ➕ Dahası: Türk bankalarının döviz likiditesi, düşük yenileme oranlarını dengelemek için yeterli seviyede olmalı. 📌 Öte yandan: Bu varlıkların çoğu merkez bankasında tutuluyor veya devlet tahvillerine yatırılıyor, bu da stresli bir senaryoda kullanılabilirliğin azalmasına neden olabilir. 📌 Ek olarak, yatırımcılar tarafındaki potansiyel güven kaybı da bankacılık sistemi açısından bir risk olarak değerlendiriliyor. KKM nedeniyle ve yetkililerin bankaları bazı dolar mevduatlarını yerel para birimine çevirmeye zorlamasının ardından mevduat dolarizasyonu , Şubat 2023 itibarıyla 2021 sonundaki %64,6 seviyesinden %42,5'e düştü. 🖋️ Ek bilgi: Raporda Türk bankalarının son yıllarda konut fiyatlarındaki yükseliş ve aşırı genişleyici para politikası gibi ekonomik dengesizliklerle karşı karşıya olduğuda da vurgulanıyor. Değerlemelerde sert bir düzeltme olasılığının arttığı ve bunun bankacılık sistemi için önemli kredi kayıplarına yol açabileceği tahmini paylaşılıyor. 🚦 Önemli detay : Gelişmiş piyasalardaki yüksek faiz oranlarının baskısı, ödemeler dengesi ve kur kırılganlıkları nedeniyle Türk lirasında zayıflama da öngörülüyor. Türk lirasının zayıflığı, Şubat 2023 itibarıyla toplam kredilerin yaklaşık %30'una denk gelecek miktarda döviz borcu barındıran Türk şirketlerinin kredi değerliliği üzerinde de baskı oluşturuyor. 🔖 Bilgi notu: Kurum, 2023'te Türk bankalarının kredi zararlarının 2022'deki %2,8 seviyesinden %3,2'ye yükseleceğini, 2022 sonunda %2,2 olan sorunlu kredi oranının ise %4-5 aralığında gerçekleşeceğini öngördü.

S&P'den Türk bankaları için risk değerlendirmesi

Nisan 18, 2023

·

Makale

Elektrikli araçlar ABD'de vergi indirimlerini kaybediyor

Tesla ve General Motors dışındaki otomobil üreticileri, ABD'de elektrikli araç satın alanlara sunulan vergi indirimlerinden yararlanma haklarını kaybediyor. ABD Hazinesi , bugün yaptığı açıklamada; Volkswagen , BMW , Nissan , Rivian , Hyundai ve Volvo marka elektrikli araçların batarya tedarikine ilişkin yeni kurallar kapsamında 7 bin 500 dolarlık vergi kredisine erişimlerini kaybedeceğini söyledi. Salı günü yürürlüğe girecek yeni şartlar Tesla Model 3 için kredileri yarı yarıya azaltarak 3 bin 750 dolara düşürürken; diğer Tesla modelleri ve General Motors'un piyasadaki en ucuz elektrikli araçlarından biri olan Chevrolet Bolt, 7 bin 500 dolarlık kredinin tamamını koruyacak. 🛑 Neden önemli? Kurallar, ABD'nin elektrikli araç bataryası tedarikinde Çin'e olan bağımlılığını azaltmayı amaçlıyor. Aynı zamanda Biden'ın 2030 yılına kadar ABD'deki yeni araç satışlarının %50'sinin elektrikli olması yönündeki çabalarının bir parçası niteliğinde. 🔍 Anlamı: Hangi elektrikli araçların vergi kredisi almaya hak kazanacağını belirleyen kurallardan en çok Tesla ve General Motors gibi Amerika menşeli markalar faydalanacak. Kurallar söz konusu otomobil üreticilerine Toyota, Volkswagen ve Nissan gibi rakipleri karşısında en azından geçici bir avantaj sağlıyor. Yabancı otomobil üreticileri ise Çin'i tedarik zincirinden çıkarmayı amaçlayan kısıtlamalar nedeniyle önemli bir dezavantaja sahip olacak.

Elektrikli araçlar ABD'de vergi indirimlerini kaybediyor

Nisan 18, 2023

·

Makale

Almanya sahadan çekildi, Finlandiya bahisleri artırdı

Almanya'nın son üç nükleer santrali , ülkenin altmış yılı aşkın süredir devam eden nükleer çağının sonunu işaret ederek kapılarını kapattı. 🔍 Detaylar: Bavyera'daki Isar 2 , Baden-Württemberg'deki Neckarwestheim 2 ve ülkenin kuzey batısında yer alan Emsland nükleer santralinin işletmecilerinin yaptıkları açıklamaya göre, bu üç nükleer santralde Cumartesi gecesi saat 12.00’den önce tüm reaktörler devre dışı bırakıldı. 🛑 Neden önemli? Almanya'da elektrik üretiminde nükleerden çıkış süreci tamamlandı. Söz konusu nükleer santraller geçtiğimiz yıl ülkenin enerji ihtiyacının yaklaşık %6'sını karşılamıştı. ⏰ Bir adım sonrası: Şimdi, Alman hükümetinin önünde devre dışı bırakılmış 30'a yakın nükleer santrali sökmek gibi zorlu bir görev bulunuyor. Gelecek on yılın sonuna kadar ülkedeki elektriğin %80'inin yenilenebilir kaynaklardan gelmesini hedefliyor. ⏱️ Birkaç adım geriden: 1970'lerde Almanya'da güçlü bir nükleer karşıtı hareket ortaya çıktı. Farklı gruplar, teknolojinin ortaya koyduğu riskler ve nükleer silahlar konusunda endişe duyarak yeni enerji santrallerini protesto etti, hatta hareket, bugün iktidar koalisyonunun bir parçası olan Yeşiller Partisi'ni doğurdu. 1979 yılında Pensilvanya'daki Three Mile Adası nükleer santralinin kısmen erimesi ve 1986 yılında yaşanan Çernobil felaketinin etkisiyle 2000 yılında Alman hükümeti nükleer enerjiyi aşamalı olarak kaldırma ve fabrikaları kapatma sözü verdi. Ancak 2009'da yeni bir hükümet iktidara geldiğinde, bu plan ertelendi. Mart 2011'de Fukushima Daiichi elektrik santralinin üç reaktörünün erimesinin ardından Angela Merkel, Almanya'nın eski fabrikaları derhal kapatarak nükleeri aşamalı olarak devre dışı bırakma sürecini hızlandıracağını duyurdu. Ancak bu sefer de Rusya'nın Ukrayna'yı işgali sürece engel oldu. Rus gazı kesintisiyle enerji güvenliğinden endişe duyan Alman hükümeti, son üç santrali 15 Nisan'a kadar çalıştıracağını bildirdi. 🔍 Geniş açı: Avrupa genelinde pek çok başka ülke Almanya'nınkine benzer yollardan geçiyor. Danimarka , İsviçre , İtalya ve Avusturya , nükleer enerji santrallerini kullanmayı bırakmış -ya da hiç başlamamış- ülkelerden. 📌 Öte yandan: Ancak, Ukrayna'daki savaş bağlamında yükselen enerji fiyatlarıyla diğer ülkeleri hala nükleer kullanımını sürdürüyor; bir yandan bunun fiyat kontrolü ve yeşile geçişi hızlandırıcı etkisi konuşuluyor. İngiltere , Fransa , ABD , Finlandiya ve Gürcistan nükleer üretim ve yatırımını sürdüren ülkelerden. 🔖 Hatta: Finlandiya'daki 1600 megavat kapasiteli Avrupa'nın en büyük nükleer reaktörü Olkiluoto 3 dün faaliyete başladı. Reaktörle Finlandiya, elektriğinin %50'sinden fazlasını nükleer enerjiden karşılamaya başlayacak. Yeni reaktör, en az 60 yıllık elektrik üretim kapasitesine sahip.

Almanya sahadan çekildi, Finlandiya bahisleri artırdı

Nisan 18, 2023

·

Makale

TESK Başkanı'ndan mesleki eğitim vurgusu

Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından inşaatı süren konutların zamanında tamamlanması için ara eleman ve usta bulmakta sıkıntı yaşandığını belirtti. 🗣️ Ne dediler? TESK Başkanı, "İki ayrı depremin ardından kalıcı konutların hızla tamamlanması için şantiyelerde çalışacak ara eleman ve usta bulmakta sıkıntı yaşanıyor. Geçmişte yaşanan ara eleman sıkıntısı yüzünden günümüzde usta bulmak da zorlaştı. Ülkemizin önemli sorunlarından olan ara eleman açığını kapatmak için gençler mesleki eğitime yönlendirilmeli ve mesleki eğitim süresi emekliliğe sayılarak cazip hale getirilmeli." açıklamasında bulundu. 🖋️ Çözüm önerisi: Palandöken, Mesleki eğitim alan çırakların bu dönemdeki çalışmaları emekliliklerine yansıtılması, mesleki eğitimin cazip hale getirilmesi gerektiğini belirtti. 📌 Editörün önerisi: Üniversitede niteliksizleşen işgücü Dünyanın birçok yerinde hem üniversiteler hem de teknik eğitim okulları, öğrencilere arzu ettiklerini seçebilmeleri için çeşitli fırsatlar sunuyor. Her iki eğitimin de kendine has avantajları mevcut. İhtiyaç duyulan özel beceriler ve eğitimle öğrencileri donatmak söz konusu olduğunda, üniversite akademik eğitiminin mutlak bazda kapatmadığı bazı boşluklara sahip olabilir. Burada öne çıkan en önemli faktör kişinin güçlü yönleri ve ilgi alanları. 🖋️ Ek bilgi: TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, esnaf ve sanatkarın Ramazan Bayramı için hazırlıklarını hızlandırdığını belirterek, bu yıl 30 milyar TL seviyesinde ciro beklendiğini belirtti.

TESK Başkanı'ndan mesleki eğitim vurgusu

Nisan 17, 2023

·

Makale

“30 Altı 30” listesinden mahkeme koridorlarına: Frank, FTX, Theranos

JP Morgan Chase, 2021 ve 2022’de toplam 80 satın alım ve stratejik yatırım gerçekleştirdi . Yatırımlar, yemek blogu The Infatuation ve lüks seyahat acentesi Frosch gibi küçük şirketlerin satın alımının yanı sıra Volkswagen’in ödeme biriminde kontrol hissesi ve Brezilya merkezli dijital banka C6’da azınlık hissesini de içeriyordu. Bu yazıda bahsedeceğimiz hikâyenin ana kahramanı çevrim içi burs platformu Frank’in kurucusu Charlie Javice de bu yatırımlardan faydalananlardan sadece bir tanesi; ancak çoğumuz kendisini şirketinin başarılarıyla değil, son günlerde süslediği manşetlerle tanıyoruz: “JP Morgan’ı dolandıran kişi” . JP Morgan’ın CEO’su Jamie Dimon, 2021’de şirketi yeni bir yatırım dalgasına sürükleyen vizyonunu açıklarken bankanın teknoloji şirketlerinden kaynaklanan tehditlerden “boşuna korkmak” yerine harekete geçmesi gerektiğini belirtmişti. Fakat beklediği tehdit, karşısına hiç beklemediği bir şekilde çıktı. JP Morgan’ın Eylül 2021’de 175 milyon dolara satın aldığı çevrimiçi burs platformu Frank’in kurucusu Javice, geçen hafta ABD Adalet Bakanlığı ve ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC) tarafından şirketinin kullanıcı sayısını “yanlış ve dramatik” bir şekilde şişirdiği ve satın alım sürecinde JP Morgan’ı yanılttığı gerekçesiyle suçlandı. Frank: Burs arayışından JP Morgan’ın genel merkezine Nasıl başladı? Bugünlerde günah keçisi ilan edilen Charlie Javice, birkaç sene öncesine kadar medyanın çok sevdiği genç simalardan biriydi. 2016 yılında henüz 24 yaşındayken Frank’i kuran Javice, iş fikrinin “gerçek yaşam tecrübelerinden” doğduğunu belirterek üniversite sürecinde yaşadığı maddi sıkıntılara sıkça vurgu yapıyordu. Javice’in hayat hikâyesi ve burs arama süreçlerinde form doldurma, ödeme yapma gibi işlemleri basitleştirme vaatleri etkili olmuş olacak ki Frank’in melek yatırımcılar, risk sermayedarları ve basının radarına girmesi uzun sürmedi. Business Insider, Ekim 2018’de yayımladığı bir makalede Javice için “26 yaşındaki bir kurucunun, Bill Gates'in üniversiteye giden “gereksiz bir engel” olarak adlandırdığı şeye bir çözümü var,” manşetini kullandı. Forbes, 2019 yılında “30 Altı 30” listesinde finans sektöründen seçtiği 30 başarılı kişinin arasında Javice’e de yer verdi. Javice, ayrıca the Crain’s New York Business’ın “40 Altı 40” listesine de seçildi. Frank, aylık üyelik ücreti karşılığında burs süreçlerini kolaylaştırmanın yanı sıra 2019’da hizmetlerini genişleterek öğrencilere ABD’nin önde gelen üniversitelerinin sertifikalı programlarına katılma imkânı da sağlamaya başladığını açıkladı. Tüm bu gelişmelerin ardından JP Morgan, Eylül 2021’de Frank’i 175 milyon dolara satın aldığını şu sözlerle duyurdu: “Frank, birlikte çalıştığı 6 binden fazla yüksek öğrenim kurumunda okuyan 5 milyon öğrenciyle “daha derin bir etkileşim kurabilmemiz için benzersiz bir fırsat” sunuyor.” Satın alımdan sonra neler oldu? JP Morgan’ı ikna eden, elbette ki sadece medyanın Frank’e veya kurucusu Charlie Javice’e yönelik ilgisi değildi. JP Morgan, müşteri kitlesini genişletmek ve yüksek öğrenim gören genç bir kitleye hitap etmek istiyordu. Javice’in iddiası ise Frank’in 4 milyon 250 bin kullanıcısı olduğu yönündeydi. Yani, kabaca hesaplayacak olursak JP Morgan, satın alım sürecinde her bir kullanıcı için 35 dolar civarında bir ücret ödedi. Satın alımdan birkaç ay sonra ise bu kullanıcılardan 400 bin tanesine e-posta atmak istediğinde gerçeklerle yüzleşti. Atılan e-postalarının %70’inden fazlası iletilemedi. Üstelik iletilen e-postalarda, yalnızca 103 kişi Frank’in web sitesine yönlendiren bağlantıya tıkladı. Durumu “felaket” olarak nitelendiren banka, hızlıca soruşturmaya başladı ve Ocak 2023’te resmî olarak dava açıldı. Açılan davada JP Morgan, Frank’in müşteri tabanın %10’undan daha azının gerçek kişilerden oluştuğunu ve Javice’in sahte veritabanı oluşturması için bir üniversite profesörüne 18 bin dolar ödeme yaptığını iddia ediyor. JP Morgan ve Frank arasındaki davaya yönelik bilgilerden bazıları şöyle: SEC’e sunulan belgelere göre, Frank’in gerçek kullanıcısı sayısı 300 binin altında. TutitonFit’in kurucu ortağı Mark Salisbury’in araştırmalarına göre, satın alma sürecinde Frank'in ayda yalnızca 67 bin tekil web sitesi ziyaretçisi vardı . Bu rakamı, şirketin kuruluşundan bu yana geçen süreyle çarpsanız bile 5 milyona yaklaşmıyor. Frank’in 6 bin yüksek öğrenim kuruluşuyla birlikte çalışma iddiası da Keiser Üniversitesi, Lee Üniversitesi gibi birçok kuruluş tarafından yalanlandı. 30 yıla varan hapis cezası ile yargılanan Javice, tüm suçlamaları reddederken JP Morgan’a yönelik karşı dava açtı. Javice, JP Morgan’ı “başarısız ve artık pişmanlık duyulan bir satın almanın suçunu kolay bir hedef olarak gördükleri birine, yani genç bir kadına kaydırmakla” suçluyor. Üstelik, JP Morgan’ı hedef alan tek kişi Javice değil. Financial Times’ın konuya hâkim kaynaklara dayandırdığı haberine göre, ABD Bankacılık Denetim Otoritesi (The Office of the Comptroller of the Currency), JP Morgan’ın 2021 ve 2022’de gerçekleştirdiği satın alım süreçlerine yönelik özel bir denetim gerçekleştirmeyi planlıyor . Forbes’un “30 Altı 30” listesi neden eleştiriliyor? JP Morgan ve Frank arasındaki dava sürecinde eleştirilerin hedefi haline gelen bir diğer kurum ise ABD merkezli iş dünyası dergisi Forbes. Zira Frank’in kurucusu Charlie Javice ile ilgili haberlerin hepsinde 2019’da Forbes’un “30 Altı 30” listesine seçildiğine vurgu yapılıyor. Javice’in bu listeye giren ve adı dolandırıcılıkla anılan ilk kişi olmaması ise Forbes için işleri zorlaştırıyor. “Anne bak, Forbes’a çıktım.” (Look mom, I made it to Forbes.) Eğer az çok iş dünyası ile ilgili gündemi takip ediyorsunuz veya “Para Avcısı” (The Wolf of Wall Street) gibi Hollywood filmlerinden birini izlediyseniz bu cümleye aşinasınızdır. Özellikle ABD’de iş dünyasındaki başarı kriterlerinden biri, Forbes’ta herhangi bir listeye seçilmek veya direkt kapağa çıkmakla ölçülür. Son dönemde bu listelerde veya kapaklarda yer alan kişilerin suç dosyaları ise oldukça kabarık. 2004’te kurulan biyoteknoloji şirketi Theranos’un kurucusu Elizabeth Holmes , “Forbes 400” listesinin yer aldığı sayıda kapakta yer alarak büyük bir üne kavuştu. Holmes, her ne kadar “30 Altı 30” listesine girememiş olsa da liste için düzenlenen zirvenin başkanlığını yaptı. Kasım 2022'de yatırımcı ve müşterileri dolandırmaktan 11 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırılan Holmes'ün kefaletle serbest kalma talebi ise geçtiğimiz günlerde reddedildi. Yaklaşık 6 ay öncesine kadar dünyanın en büyük ikinci kripto para borsası olarak lanse edilen FTX’in kurucusu Sam Bankman-Fried, Forbes’un “30 Altı 30” listesine 2021 yılında girmişti. FTX, Kasım 2022’de iflas ederken kurucusu, Aralık 2022’de gözaltına alınarak bir süre sonra 250 milyon dolar kefaletle serbest bırakıldı. Hakkındaki yargı süreci devam ediyor. Forbes’un 2012’de “30 Altı 30” listesinde yer verdiği Martin Shkrel i de 2018’de menkul kıymet dolandırıcılığından 7 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Sıfır emisyonlu kamyon üreticisi Nikola Motor’un kurucusu Trevor Milton ise Forbes 400'deki en genç milyarderler arasında yer aldı. Dolandırıcılıktan hüküm giyen Milton, haziran ayında cezasını çekmeyi bekliyor. Bu hikâyeleri yazmamın bir nedeni var, daha doğrusu özel olarak bu konuyu seçmiş olmamın. Yıllar önce, kariyerimin başlarında ben de bu listeyi hazırlayanlardan biriydim. Hatta Türkiye’deki ilk “Forbes 30 Altı 30” projesinin mimarıydım. Kendimden emin bir şekilde söyleyebilirim, bu listeye seçilmek için çok sıkı bir prosedürler silsilesinden başarıyla çıkmanız gerekiyor. Bu prosedürler, çevrim içi aday gösterilme veya bireysel başvuru süreçlerinden tutun geniş bir editör kadrosunun kapsamlı araştırmalarına ve her bir adayla yüz yüze görüşmeye kadar uzanıyor. Editörler, adaylarının güvenilirliğini ve hikâyelerin tutarlılığını ispatlamak için büyük bir uğraş veriyor. Yine de yanılma payı var mı? Evet var, zaten bu tartışmanın çıkış noktası da bu yanılma payları. Forbes, burada en çok ses getiren listelerden biri olduğu ve bir prestij meselesi haline geldiği için öne çıkıyor; ancak dikkat çekilmesi gereken bir nokta var. Bu isimlerin yer aldıkları tek medya kuruluşu, yazının ilk başlarında da bahsedildiği gibi Forbes değil. Tabii ki, Forbes'un listeyi hazırlarken nasıl bir araştırma yaptığı ve gerekli özenin gösterilip gösterilmediğinin tartışılması gerekir. Belki de bu hikâyelerden sonra listelerin amaçları ve hazırlanış süreçlerini yeniden kurgulamak en sağlıklısı olacaktır. Zira The Guardian yazarlarından Arwa Mahdawi’nin yorumuna katılmamak pek mümkün değil: “Buradaki sorun elbette Forbes değil. Sorun bize satılan başarı vizyonu ve gençliğin fetişleştirilmesi. “30 Altı 30” sadece bir liste değil, bir zihniyet. Gençlik elinizden kayıp gitmeden önce büyük işler başarma baskısı. Bu baskı, bazı hırslı insanların kestirme yollara sapmasına neden olabiliyor. Aslında kestirme yollar teşvik ediliyor. Ne de olsa Y kuşağı, "Başarana kadar numara yap" denilerek büyüdü, 30 yaşında kurumuş bir ahmak olana kadar şimdi para kazan. Biraz abartırsanız, bu dolandırıcılık değil, aceleciliktir! Ta ki adalet bakanlığı kapınızı çalana kadar.”

“30 Altı 30” listesinden mahkeme koridorlarına: Frank, FTX, Theranos

Nisan 17, 2023

·

Makale