Berrak zihinler için yalın, zengin, bağımsız bir Türkçe dijital medya üyeliği.
Ücretsiz Kaydol →
Prof. Dr. Burak Arzova
Akademisyen. 1994 yılında Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi’nden mezun olmasının ardından araştırma görevlisi olarak göreve başladı. 1996 yılında yüksek lisans, 2000 yılında doktorasını tamamlayan Arzova, 2004 yılında doçent, 2009 yılında da profesör oldu. Marmara Üniversitesi İşletme Fakültesi, Muhasebe-Finansman Ana Bilim Dalı’nda öğretim görevlisi.
Bir taraftan iç siyasi gelişmeler, bir taraftan ABD Başkanı Trump’ın getirdiği tarifelerin yarattığı belirsizlik ortamı, diğer taraftan savaş ortamında Merkez Bankamız, içeride faiz indirme baskılarının olduğu bir ortamda belki de son dönemlerin en zor kararının verildiği Para Politikası Kurulu toplantısını yaptı.

TÜİK’in TÜFE’si hem piyasa beklentilerinden hem de Merkez Bankası beklentilerinden çok daha iyi geldi. Merkez Bankası, Mayıs enflasyonunun Nisan ayına göre biraz daha iyi olmasını beklediğini çokça belirtmişti.

19 Mart 2025'ten bugüne, Merkez Bankası’nın rezerv kaybı yaklaşık 57 milyar dolara ulaştı. O günden bugüne dolar/TL, gösterge faiz, enflasyon gibi pek çok kalemde önemli farklılaşmalar kaydedildi. Şimdi soru şu: Program gerçekten yürüyor mu?

Demokratik rejimlerde ‘hesap verebilirlik’ en temel kuraldır. Demokrasilerde devredilmiş karar alma biçimlerinin çoğuna denge ve denetim eşlik eder. merkez bankalarının bağımsızlığı da bundan istisna değildir.

İçeride nasıl 19 Mart 2025 tarihi hem Türkiye siyaseti hem de Türkiye ekonomisi açısından bir milat ise dışarıda da 2 Nisan 2025 tarihi, ABD Başkanı Donald Trump tarafından "Kurtuluş Günü" adı altında küresel ölçekte dünyanın hemen hemen bütün ülkelerine uygulanacağı duyurulan tarifeler açısından bir milat.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından 13 Mart 2025 tarihinde yayımlanan Türkiye Yaşlı Profili Araştırması 2024 sonuçları, ülkemizde yaşlı nüfusun artış trendini net bir şekilde ortaya koyuyor.

2025 yılında ilerledikçe 2024 yılına ilişkin karşılaştırmalı veriler de peşi sıra geliyor. Ülke içinde yoğun bir takvimden geçerken, yurt dışından gelen veriler Türkiye’nin karşılaştırmalı olarak dünyanın neresinde yer aldığını görme imkânı tanıyor.

Mutsuz insanlarla dolu bir ülke olduk. Ülkede yaşayan insanların genel mutluluk düzeyi, endeksin başladığı en eski yıl olan 2003'ten bu yana %65'in altında. Özellikle 2016 yılından sonra bariz bir şekilde mutsuzlukta artış gözlemleniyor.

Merkez Bankası'nın 2025 yıl sonu enflasyon tahmini %21 olarak alındığında; Ocak ayı enflasyonu %5, Şubat ayı enflasyonu %3olduğunda, gelecek 10 ayda enflasyonun yaklaşık her ay %1,3 olması gerekiyor. Mümkün mü? Ekonomik olarak mümkün olmasa da TÜİK varsa her şey mümkün!

En küçüğümüzden en büyüğümüze, pek çoğumuz Microsoft’un Excel ve Word uygulamalarıyla hayatının bir döneminde haşır neşir olmuştur. Excel üzerinden hesap yapmak kolaylaştıkça, Excel kullanıcısı bazen gerçek hayatın bir Excel çalışma tablosundan oluştuğu ‘illüzyonuna’ kapılabilir.
