Berrak zihinler için yalın, zengin, bağımsız bir Türkçe dijital medya üyeliği.
Ücretsiz Kaydol →Sinem Dönmez
Gazeteci ve metin yazarı. 1984’te İstanbul’da doğdu. Yazı yazmaya Cumhuriyet Hafta Sonu ve Pazar eklerinde başladı. Marie Claire Türkiye, Radikal Hayat, Cumhuriyet Sokak, Hürriyet Kitap Sanat gibi mecralarda yazdı. Okumayı, düşünmeyi, kedileri ve büyük sofraların etrafında oturmayı seviyor.
Herkes annesinin, babasının, ilk patronunun hatalarını hatırlıyor ve o hataları tekrarlamamaya çalışıyor. Yani herkes kendisinden öncekilere ilikli. Peki her kuşak birbirini içine sininceye kadar gömdüyse artık öncekilere, sonrakilere el verip bu çukurdan çıkmanın vakti gelmedi mi?
Öfkelen, suçla, kahrol, unut, normalleş ve sil baştan sarmalı, hiçbir yası layıkıyla tutmamak, hiçbir şeyle yüzleşmemek, hiçbir konuda adalet bulamamaktan kaynaklanıyor aslında. Bu sarmaldan çıkmanın yolu lambalardan bir mucize çıkmasını ümit etmek yerine, aktif dayanışmayı seçmek olabilir mi?
Arkadaşlık ilişkisi, psikoloji biliminin kendi başının çaresine baktığı için ilgi görmeyen ortanca çocuğu gibi geldi bugüne. Öte yandan Covid-19 pandemisiyle başlayan uzaklık, bir yalnızlık pandemisine dönüştükçe konu da görmezden gelinemeyecek hâle geldi. Gelin biraz arkadaşlıktan bahsedelim. Bakarsınız, barışırız.
Herkes okuyamamaktan şikayetçi, hatta dertli. Şüphesiz herkesin gerekçesi aynı: Dikkat dağınıklığı. Sorun şu ki, biz de dikkatimizi çaldırmaya biraz teşneyiz. Bu yüzden bu bir “rağmen” listesi. Kestirmeden, doğrudan hedefe. Çalınan dikkatimizi kucaklamaya...